Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1442 E. 2019/171 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1442 Esas
KARAR NO : 2019/171 Karar

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/09/2014
KARAR TARİHİ : 19/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında franchising sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmeye göre davalının sahibi olduğu ———— isimli firmanın ürünlerini, dolabını, ambalaj malzemelerini, tüm hamur ve unlu mamullerini müvekkilinin istediği zamanda ve şekilde müvekkilinin işyerine getirmesi ve davalının müvekkilinin işyerinin dekorasyonunu yapması gerektiğini, davalının bunun karşılığından, sözleşmeye bağlı olarak 30.000 TL ücret aldığını, ancak davalının söz konusu edimlerini yerini getirmediğini, müvekkilinin işyerine ürünleri getirmediğini ve sözleşmeyi fesherederek isim hakkını vermekten vazgeçtiğini, bu sebebe dayanarak ambalaj, malzeme, tabela gibi ürünleri geri aldığını, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshetmesine rağmen müvekkilinin parasını iade etmediğini, davalının edimlerini kısmen dahi yerine getirmediğini, bu yüzden aldığı 30.000 TL’nin tamamını iade etmesi gerektiğini, davalının 30.000 TL ödemeyi aldığını gösteren imzalı belgenin bulunduğunu belirterek davanın kabulüne karar verilerek alacaklarının tespitine ve davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı karşı davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında franchising sözleşmesi bulunmadığını, ————-markasının imtiyaz hakkı sahibinin müvekkili değil,———–olduğunu, davalının talebinin—– sözleşmesine dayanması halinde pasif husumet yokluğunda davanın reddinin gerektiği ve bu davanın Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini; taraflar arasındaki ilişkinin müvekkili davalı-karşı davacının ———pasta-kurabiye üretimi yapan işyerinin tüm ekipmanları ile davacı-karşı davalıya devrinden ibaret olduğunu, müvekkilinin Aralık 2013’te devir için internet sitelerinde ilanlar verdiğini, davacının müvekkilinin işyerini devraldığını ve ————- bir dükkana taşıyarak, “——- ismini müvekkilinin kontrolünde kullanmak istediğini, müvekkilinin “———-” isminden kaynaklı herhangi bir ücret talebinde bulunmadığını, yapılan 30.000 TL tutarındaki ödemenin devir karşılığında alındığını, işyerinin ———– taşınması üzerine müvekkilinin işyerindeki tüm malzemelerin de ——— götürüldüğünü, müvekkilinin davacının ——– işyerinin dekorasyonunu üstlendiğini ve bunun için 5.000 TL tutarında ek masraf yaptığını, davacının bu ücretleri ödemekten imtina ettiğini, müvekkilinin 1 hafta boyunca her gün davacıya işyerinde satış konusunda eğitim verdiğini; davacının, müvekkilinin —————— imalathanesinden gelen ürünleri sattığını, tarafların satılacak ürünlerin müvekkilinin imalathanesinden alınması konusunda sözlü mutabakata vardığını, ancak davacının 2 hafta sonra başka ürünler satmaya başladığının tespit edildiğini, ısrarlara rağmen davacının müvekkilinden ürün almayacağını fakat markayı kullanmaya devam edeceğini bildirdiğini; sözleşmenin davacının iradesi ile feshedildiğini, bunun neticesinde müvekkilinin—— ayı içerisinde “———- isimli tabelasını ve ————–” isimli pasta kutularını işyerinden almak zorunda kaldığını; davacının sözleşme şartlarına uymadığını ve devir sözleşmesi gereği ödemesi gereken 10.000 TL’yi ödemediğini, davacının İstanbul Anadolu ———— İcra Müdürlüğümün ——–. Sayılı dosyasıyla müvekkilinden 15.000 TL alacak talebinde bulunurken, huzurdaki davada 30.000 TL talep etmesinin çelişkili olduğunu belirterek, davanın pasif husumet yokluğu ve görevsizlik nedeniyle reddine dair karar verilmesini talep etmiştir.
Esasa girilmesi halinde esastan reddine, davacı-karşı davalı ile yapılan sözleşmenin davacının kendi iradesiyle feshedildiğini, bunun akabinde davalı-karşı davacı ——— ayı içerisinde ———-isimli tabelasını ve —- isimli pasta kutularının işyerinden almak zorunda kaldığını, davacı karşı davalı sözleşme şartlarına uymadığı gibi devir sözleşmesi gereği ödemediği 10.000 TL’sının 31/12/2013 tarihinden itiren avanz faizi ile davalı karşı davacıya ödenmesini talep ettiklerini, İstanbul ———— İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyası ile 10.000 TL’nin tahsili talepli icra takibi başlatılmış olup karşı tarafın itirazı ile takibin durduğunu, davacı karşı davalı sözleşmeyi haksız olarak feshettiğinden kötüniyetli ve müvekkilini zarara uğratma amacı güttüğünden dava değerinin % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ettiklerini, esas davanın reddini karşı davanın ise kabulü ile 10.000 TL’nin 31/12/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı karşı davacıya ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuş, talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle; 13/12/2013 tarihinde imzalanan—— sözleşmesini davalının imzalama yetkesinin bulunup bulunmadığı, davalının pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı, davalının sözleşmeyi imzalama yetkisi bulunduğunun kabulü halinde, davacı tarafından davalıya davacının eşi … aracılığıyla 30.000,00 TL ödeme yapılıp yapılmadığı, davacı veya davalının bu franchising sözleşmesini fesh edip etmediği, fesh etmiş ise haklı sebeplerin bulunup bulunmadığı, ——— sözleşmesinin feshinden dolayı davalının zararının bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa miktarının ne olduğu, genel olarak taraflar arasındaki hukuki ilişkiye göre tarafların birbirinden alacak-verecek durumunun ne olduğu noktalarında toplandığı görülmüştür.
Davalı-karşı davacının görev itirazı; Uyuşmazlık konusuna göre TTK 4.ve 5. Maddeleri uyarınca Mahkememiz görev alanına girdiğinden görev itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Taraf vekillerinin bildirmiş olduğu tanıklar duruşmada dinlenmiş; tanıklardan …’ın dinlenmesi için —— Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış ve tanığın beyanı alınmış, tanık ——— dinlenmesi için——Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış ve Diyarbakır ————. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/33 Talimat dosyasından tanık dinlemiştir.
Dosya konusunda uzman bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 17/10/2018 tarihli Raporda; Davalı/karşı davacının tanıklarının beyanları doğrultusunda, davacı/karşı davalının, davalı/karşı davacıya ait ürünler dışında başkaca firmalara ait ürünlerin satışını yaptığının kabul edilmesi halinde, davalı/karşı davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğinin söylenebileceği; davalı/karşı davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğinin kabul edilmesi halinde ise, asıl dava bakımından davanın reddine karar verilebileceği; davalı/karşı davacı taraf karşı davasında, davacı/karşı davalının sözleşme gereği ödemesi gereken 10.000 TL’yi ödemediğini belirterek, bu 10.000 TL’nin kendisine verilmesini istediği; taraflar arasında akdedilen 13.12.2013 tarihli sözleşmede, 10.000 TL’nin Aralık ayı içerisinde ödeneceği belirtildiği; fakat dosya kapsamında, söz konusu 10.000 TL’nin ödendiğine dair bir belge bulunmadığı gibi, davacı/karşı davalının, ödeme yapıldığına yönelik bir beyanının da olmadığı; dosya kapsamından, davalı/karşı davacının, davacı/karşı davalıya ait işyerinden tabela, kutu vs. gibi malzemeleri alıp götürdüğünün anlaşıldığı; bu malzemelerin değeri konusunda dosyada bir veri bulunmadığı gibi, değeri konusunda tespitte bulunulmasının da mümkün gözükmediği; bu nedenle Sayın Mahkemece, davalı/karşı davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğinin kabul edilmesi halinde, TBK m.50/11 hükmünün kıyasen uygulanması suretiyle, hak ve nesafet kuralları gözetilerek, davalı/karşı davacının götürdüğü malzemelere bir bedel takdir edilip, bu takdir edilen bedel 10.000 TL’den düşülerek bakiye tutar kadar karşı davanın kabulüne karar verilebileceği, davacı/karşı davalıya vekaleten sözleşmeyi imzalayan ve aynı zamanda davacı/karşı davalının eşi olan …’ın beyanlarından anlaşılacağı üzere, davalı/karşı davacının 10.000 TL değerindeki malzemesinin davacı/karşı davalıda kaldığı; bu doğrultuda, davacı/karşı davalının başka firmalara ait ürünlerin satışını yaptığının ispatlanmadığının ve dolayısıyla feshin haksız olduğunun kabul edilmesi halinde, davacı/karşı davalının yaptığı 30.000 TL ödemeden 10.000 TL düşülerek, bakiye 20.000 TL’nin davalı/karşı davacıdan alınarak, davacı/karşı davacıya verilebileceği; feshin haksız olduğunun kabul edilmesi halinde ise, davalı/karşı davacının karşı davadaki talebinin ise reddedilebileceği yönünde rapor sunduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde ;
Somut uyuşmazlıkta taraflar taleplerini, 13.12.2013 tarihli Davalı … ve … arasında düzenlenen ” … dükkanın devri ve isim hakkı karşılığı, …’dan 30.000-TL nakit para almıştır.(elden) Anlaşma gereği verilecek olan 40.000-TL’den kalan 10.000-TL’yi Aralık ayı içerisinde ödemesi yapılacaktır.” ifadelerinin yer aldığı belgeye dayandırmaktadırlar. Taraflar arasında, Çekmeköy’de bulunan bulunan davalıya ait davacıya malzemeleri ile birlikte devrinin yapıldığı, sözleşme bedelinin 40.000 TL olduğu, bunun 30.000-TL sinin ödendiği hususunda bir çekişme bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki çekişmeli olan kısım; dükkanın devri ile birlikte franchising sözleşmesinin de devrinin yapılıp yapılmadığı, anlaşmaya göre davacının davalıdan mal almak zorunda bulunup bulunmadığı, davacının başkaca ürünler satmasının taraflar arasındaki anlaşmaya aykırılık oluşturup oluşturmadığı, devir üzerine davalıya ait eşyaların davacı tarafından ne kadar süre kullanıldığı, davalının edimlerini yerine getirip getirmediği hususlarında olduğu görülmüştür. Davalı tara beyanına göre ———-devrinden dolayı davacıdan bir ücret alınmamış, söz konusu anlaşma ile kararlaştırılan sözleşme bedeli dükkan ve malzemelerin devri karşılığıdır. Anılan sözleşmede, sözleşme bedelinin “dükkan ve isim hakkının devri” karşılığı olduğu belirlidir.
Bu kapsamda, taraf beyanları ve tanık anlatımlarına göre; davalı ——— isimli firmanın ürünlerini, tüm hamur ve ünlü mamullerini, zamanında davacı işyerine getirecek, karşılığında da davacı, bu ürünler dışında başka bir ürün satmayacaktır. Tanık anlatımlarına göre davacıya ait işyerinin belli bir süre çalıştığı, davalının anlaşılan ürünleri, bir kısım tanık anlatımlarına göre geç teslim edildiği, davacının davalı ile anlaşılan ————- ürünleri dışında başka ürünleri de dükkanında bulundurarak sattığı belirlenmiş ve davacının taraflar arasındaki anlaşmaya aykırı davrandığı sonucuna varılmıştır.
Yine davacının söz konusu dükkanı belli bir süre çalıştırdıktan sonra yürütemediği, davalı-karşı davacının dükkana gelerek sözleşme ile davacıya verdiği, bir kısım malzeme ve dükkan tabelasını aldığı, bir kısım malzemeyi ise davacıya bıraktığı, dükkan tadilatının birlikte karşılandığı tanık ifadeleri ile ortaya konulmuştur.
Buna göre, davacı tarafın kabulünde olan ———–/isim hakkı devrine ilişkin anlaşmaya aykırı davrandığı, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı- karşı davacı tarafça sonlandırılmasının haklı gerekçelere dayandırıldığı, bu kapsamda davacı-karşı davalının davalı- karşı davacıdan bir talepte bulunamayacağı ve davacı-karşı davalının davasının reddi gerektiği,
Bununla birlikte, taraflar arasındaki anlaşmanın kısa sürede sonlanması ve davalı-karşı davacının, davacıya ait dükkana gelerek davacıya sözleşmenin başlangıcında verdiği bir kısım malzemeleri aldığı belirlendiğine göre bu malzemelerin de davalının bakiye alacağına karşılık sayılmasına karar verilmekle davalı- karşı davacının bakiye alacak talebinin yerinde olmadığı ve talebinin reddi gerektiği sonucuna varılmış ve asıl davanın reddine ve karşı davanın reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
A)1-DAVACI-KARŞI DAVALININ AÇMIŞ OLDUĞU DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın peşin alınan 511,77 TL harcın mahsubu ile artan 467,37 TL harcın, talep halinde davacı-karşı davalıya İADESİNE,
3-Davacı-karşı davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.600,00-TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak DAVALI-KARŞI DAVACIYA VERİLMESİNE,
B)1- DAVALI-KARŞI DAVACININ AÇMIŞ OLDUĞU DAVANIN REDDİNE
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın peşin alınan 171,00 TL harcın mahsubu ile artan 126,60 TL harcın, talep halinde davalı-karşı davacıya İADESİNE,
3-Davalı-karşı davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı-karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak DAVACI-KARŞI DAVALIYA VERİLMESİNE,
Dair, davacı karşı davalı vekilinin ve davalı karşı davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak yapılan inceleme sonucunda karar verildi.