Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1214 E. 2020/404 K. 01.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/1214 Esas
KARAR NO: 2020/404
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ: 08/04/2014
KARAR TARİHİ: 01/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu şirketin —————ile iştigal eden bir işletme olduğunu, müvekkili ——- dava konusu şirketi ——- yılında kurduğunu ve faaliyete başladığını, daha sonra değişik zamanlarda şirket ortaklıklarında değişiklikler olduğunu, şirketin sermayesinin ———olarak arttırıldığını, —– ortaklı bir şirket haline geldiğini, dava konusu şirketin malvarlığı olarak, ———- kayıtlı üzerinde dava konusu şirketin fabrikasının da bulunduğu —– — gayrimenkul, ——- parselde kayıtlı gayrimenkul, — Plakalı ——- — Plakalı ————Plakalı ——– Plakalı —— Plakalı —-Plakalı ——– Plakalı —- ——————-dava konusu şirket arasında akdedilen ve şirket tarafından iş tamamlanmış olmasından dolayı şirket üzerine tescil edilmesi gereken fakat diğer ortaklar tarafından özellikle şirket üzerine tescil edilmek istenmeyen gayrimenkul, fabrika imalat makineleri, ürün vs. her türlü malzemelerin olduğunu şirketin ödenmiş sermayesi ve tüm mal varlığı da dikkate alınarak öncelikle şirketin gerçek malvarlığı ve değerinin hesaplanmasını talep ettiklerini, yukarıda arz ve izah edilen ve resen dikkate alınacak nedenlerle fazlaya ilişkin dava hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik müvekkillerinin durumunun teminat altına alınması ve haklarının korunması açısından gerekli tedbirlerin alınması nedeniyle, ——— parselde kayıtlı üzerinde dava konusu şirketin fabrikasının da bulunduğu — gayrimenkul üzerine,—Plakalı —– Plakalı ————-,—— Plakalı ———- Plakalı ——- Plakalı ——- Plakalı———- Plakalı —–olan şirkete ait kayıtlı araçlar üzerine, şirket adına ————- kayıtlı makineler üzerine, şirketin tüm malvarlığına tedbir konulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve mahkemece resen takdir edilecek tedbirlerin alınmasına, şirketin gerçek mal varlığı ve değerinin tespitine, müvekkillerinin ortaklıktan çıkmasına, şirketin gerçek mal ve değerine uyan ayrılma akçesi ve haklarının müvekkillerine ayrı ayrı verilmesine, diğer ortaklarında çıkmaya katılması veya başkaca nedenlerle ortaklıktan çıkma mümkün olmadığı takdirde şirketin tasfiyesine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ———— tarihinde toplanarak———– olan sermayesinin —– çıkartılmasına karar verdiklerini, şirketin henüz sermaye artırımına gitmeden, sermaye artış kararından -gün sonra, ——– tarihinde hisse devirlerinin gerçekleştiğini ve bu hisse devirlerinden sonra şirketin sermaye artışını gerçekleştirdiğini, bu sermaye artışı neticesinde ——– çıkarılan sermayesinin, ———————– kabul ve taahhüt ettiklerini, iş bu sermayenin 1/4’ünün tescil tarihinden itibaren içerisinde, kalanının — içerisinde ödeneceğini, ———–arasında akdedilmiş olan ————-yaptığı süre içinde, ———— markası ile üretilen ——pencere kapı profilleri ve yan mamullerini hiçbir şekilde ————– iştigal konusuna giren ve iştigal konusundaki mamulleri ile rekabet eden başka firmaların mamullerini, malzemelerini bulunduramayacağını, imal edemeyeceğini ve satışa arz edemeyeceğini, aynı şartların bölge bayiinin kuracağı üretici bayilikler için de geçerli olduğunu, davacılar ————- şartlarını, sözleşmenin 6. madde hükmünü gayet iyi bilmelerine rağmen————— firmasının ürünlerinin satış ve pazarlamasını yaptıklarını ve şu anda ——— ürünlerini pazarlayan ———- çalıştıklarını ve bu şirketin gizli ortağı olduklarını,——— şirketinin müdürü sıfatıyla ———– maddelerine aykırı davranışlar sergilemiş olması sebebiyle, müvekkili ————- toplanarak———- müdürlükten azledilmesine oybirliği ile karar verdiklerini, davacılar vekilinin, dava dilekçesinde,—– şirket müdürü iken gerekli yasal tebligatlar yapılmadan, şirket ortakları toplantıya çağrılmadan, bilgisi dışında ———– müdürlükten alındığını iddia ettiğini, bu iddianın gerçek dışı olduğunu, davacı vekili dava dilekçesinde, ————–arasında akdedilen ve ————- tarafından iş tamamlanmış olmasından dolayı şirket üzerine tescil edilmesi gereken fakat diğer ortaklar tarafından özellikle şirket üzerine tescil edilmek istenmeyen bir gayrimenkul olduğunun iddia edildiğini, davacı vekilinin dava dilekçesinde ileri sürdüğü iddianın gerçekle bağdaşmadığını, ne zaman ki müvekkili ———— tutarındaki işi tamamlarsa, ancak o zaman ——tarihli sözleşmeye göre ———– daireyi devir alabileceğini, daha henüz tamamlanmamış bir işin bedelinin şirket malvarlığından sayılamayacağını, davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili ——şirketinin malvarlığı olarak, —————— kayıtlı üzerinde —— fabrikasının bulunduğu ——– gayrimenkulu gösterdiğini, bu gayrimenkulün ——— tarihinde ————- üzerine alındığını, iş bu arsanın satış sözleşmesinin, satıcı ——— arasında akdedildiğini, arsa bedelinin ————— olduğunu, bu arsanın müvekkili ——- kasasında mevcut bir para ile alınmadığını, bu —— satıcıya———- sermaye artışı kararına göre ———- ödemesi gereken ——– tutarındaki sermaye borcunun yerine getirilmesi maksadıyla ————-olarak ödendiğini, iş bu arsa bedelinin tamamı ödenmemiş olduğundan satıcı—————- tutarında şirket çekleri verildiğini ve ayrıca şirket ortaklarından ——— tarafından toplam ———— tutarında çekler verildiğini, arsa satış sözleşmesinin dolar bazında olduğunu, çekler ile ödendiğinden, aradaki kur farkının yine şirketin borç hanesine yazıldığını, çeklerin garantisi olarak satıcı ———- tarafından arsa üzerinde 2. derecede ipotek konduğunu, müvekkili şirket —————— tutarındaki arsa bedelini şahsi hesaplanndan ödeyerek, şirket sermayesinin ———– çıkarılması sırasında oluşan sermaye borçlarını kapattıklarını, buna karşılık davacılardan——– müvekkili şirkete halen ————-, diğer davacı ——— sermaye koyma borcu bulunduğunu, müvekkili —————— kredi borcu bulunduğu, ayrıca diğer bankalara muhtelif ticari kredi borcu bulunduğunu, bunun yanı sıra şirketin kredi kartından doğan, şirketin ————alınan nakit borçları, çalışanların ———-tarihi itibari ile işten çıkarılmaları sebebiyle kıdem ve ihbar tazminatları ve yıllık izin borçları, ————tarihi itibariyle kesilmesi gereken faturalara ilişkin —- borçları bulunduğunu belirterek ———– tasfiyesi talebinin reddine, —————- çıkma istemlerinin kabulüne karar verilmesine, ayrılma akçesi hesaplanırken, tapuda şirket üzerine kayıtlı gözüken —————— arsasının bedelinin ———– tarafından ödendiğini davacıların şirkete sermaye koyma borçlarının ödemedikleri, ———– kapı pencere profili yapım borcunun devam ettiği, şirketin bankalara kredi ve kredi kartı borçlarının devam ettiği, tamamlanmamış işlerden borçların devam ettiği, işten çıkarılan işçilerin kıdem, ihbar tazminatlanna ilişkin borçların devam ettiği gerçeği göz önüne alınarak karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, limited şirket ortaklarının, şirket ortaklığından çıkma, mümkün olmadığı takdirde şirketin tasfiyesi taleplidir.
Tarafların delilleri arasında yer alan şirkete ait ——-dosyası,şirketin ticari defterleri incelenip yerinde bilirkişi raporları alınmıştır.
Davalı şirketin ——- yılında tescil edilerek faaliyete geçtiği, dava tarihi itibariyle beş ortaklı olduğu, ortaklarının ——— şirket sermayesinin —- olduğu, ancak bunun —–ödendiği anlaşılmıştır.
Davacılar, davalı şirketi, ——- ele geçirdiğini, en büyük mal tedarikçilerinin ———— en büyük ortakları ———— şirketine pahalı fiyattan mal sattığını, davacılar olarak buna itiraz ettiklerini, ——— tarihli ———müdürlük görevinden alındığını, şirketten uzaklaştırıldıklarını, TTK.nun 638/2 maddesi uyarınca haklı sebeplerin mevcut olduğunu ileri sürerek ortaklıktan çıkarılmalarına, ayrılma akçelerinin ödenmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı şirket cevap dilekçesinde, ——— sırf damadı —– desteklemek için —— tarihinde ——- davalı şirket arasında——- aktedilmesini sağladığını, davacıların ————- ayrı dava dışı ——— firmasının mallarını ayrıca piyesede satmaya başladıklarını, her iki davacının da halen sermaye koyma borcunun olduğunu, bunların da düşülerek ortakılktan çıkarılmalarına karar verilmesini istediklerini beyan etmişlerdir.
—– dava tarihli davada yargılama sırasında çok sayıda bilirkişi raporu alınmıştır. —— tarihli raporda bir inşaat mühendisi, bir mali müşavir, bir makine mühendisi bilirkişi marifetiyle şirketin malvarlığı hesaplanmış, davacıların ayrı ayrı çıkma payları hesaplanmıştır. Aynı heyetten——– tarihli ek rapor ve ——– tarihli ikinci ek rapor alınmıştır. İkinci ek raporda sonra, şirket tarafından———- açılan ecrimisil, aracın iadesi talepli dava ———- sayılı dosya, ——- tarihli kararla dosyamız ile birleştirilmiştir. Bu birleştirme kararnıdan sonra aynı heyettin ——- tarihli üçüncü ek rapor alınmıştır. Birleşen dosya yönünden bir makine mühendisi bilirkişiden ——— tarihli araç kira bedeli talebine ilişkin bir rapor alınmış, sonrasında davacıların çıkma payının hesaplanması için bir mali müşavirden ————– tarihli rapor alınmıştır.
Rayiçlerin eskimesi, güncelliğini yitirmiş olması karşısında çıkma payı hesabı uygun görülmemiş,yukarıda sayılan bu raporlar hükme esas alınamamıştır.
Öte yandan, davalı şirket tarafından açılan aracın iadesi, ecrimisil bedeli, vergi cezalarının tahsili talepli birleşen davanın, eldeki ortaklıktan çıkma davası ile birlikte görülmesi gerekmediği anlaşılmış, birleşen dosya tefrik edilmiş, mahkememizin ——-sırasına kaydedilmiş ve dosya karara——— çıkarılmıştır. Gerekçeli karardan bir suret dosyamız arasına alınmıştır. Davalı şirket tefrik kararına, tefrik halinde şirketin alacağının tahsil kabiliyeti kalmayacağı gerekçesiyle itiraz etmişse de bu itiraza itibar edilmemiştir. Ayrıca davalı şirketin açtığı tazminat (ecrimisil) davasında kabul edilen miktar oldukça düşük olduğundan esasen davacıların çıkma payını etkileyecek kısmı, altı yıldır devam eden davada göz ardı edilebilir durumdadır. Kaldı ki davacı ———– tarihli dilekçesi ile talebini açıklamış, bilirkişilerin hesapladığı tutardan daha az miktar üzerinden talepte bulunarak buna göre nisbi harcını yatırmıştır.
Elde kalan ortaklıktan çıkma talepli dosyada, ortaklar arasında güven ilişkisinin kalmadığı, belirli bir amacı gerçekleştirmek için bir araya gelen ortaklar arasındaki husumetin ortak amacın gerçekleştirilmesine artık imkan vermeyeceği, ortaklığın her iki taraf için de çekilmez hal aldığı anlaşılmıştır.
Şirket ana sözleşmesinde ortaklıktan çıkma için TTK.nun 638/1 maddesi bağlamında belirli şartlar da öngörülmemiştir. Bu yönüyle haklı sebeplerin oluştuğu kabul edilmiştir. Nitekim davalı şirket de davacıların ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Bu bakımdan uyuşmazlık çıkma payının hesaplanmasına ilişkindir. Mahkememizce teknik bilirkişilerin taşınır, taşınmaz, stok, demirbaş gibi rayiçlere ilişkin raporların güncelliğini kaybetmiş olması nazara alınarak teknik ve mali heyet bir arada atanmıştır.
Karar tarihine en yakın tarihteki varlıklar ve şirket bilançosu dikkate alınarak şirketin varlıklarının parasal karşılığının belirlenmesi için şirkete ait taşınır ve taşınmazlar teknik bilirkişilerce incelenmek sureti ile şirketin aktifini oluşturabilecek değerlerin belirlenmesi, muhasebe kayıtları üzerinde ise inceleme yapılıp şirket borçları belirlendikten sonra paylaştırmaya esas olan şirket varlığının belirlenmesi yoluna gidilmiştir.
Bilirkişi heyeti,———– tarihli raporunu dosyaya sunmuştur. Bilirkişiler raporunda özetle, şirketin kaydi ve rayiç değerlere göre özvarlığını tespit etmiş, karar tarihine en yakın duruma göre davacıların çıkma payını da hesaplamıştır. Her ne kadar her iki tarafça da rapora itiraz edilmişse de, ————————– yılından beri devam eden davada, yapılması gereken tüm incelemeler yapılmış, sunulan raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu görülmüştür. Bir önceki bilirkişi heyetinin çıkma payı hesap yöntemi ile——— tarihli rapor benzer mahiyettedir. Kalan bakiye ödenmemiş sermaye tutarları da düşülmüştür. Davacılar rapora —kalem halinde itiraz etmişlerdir. Mahkememizce bu itirazların da incelenerek rapor hazırlanması istendiği halde ———— tarihli son bilirkişi raporunda ayrı bir bölümde bu —itiraz yönünden görüş bildirilmediği doğrudur. Ne var ki davacı vekilinin ————– tarihli itiraz dilekçelerinde sözünü ederek üstünde durduğu —— kalem itiraz heyetimizce tekrar tekrar gözden geçirilmiştir. Bunlardan şirket ortağı ———- şirket ortağı ve yetkilisi —————– şirkete borçlu oldukları tutarları ödemiş gibi göstererek defterlerde usulsüzlük yaptıkları, sermaye borçlarını ödemedikleri halde ödemiş gibi gösterdikleri itirazlarını ileri sürmüş olması, sermayenin usulsüz artırılarak davacıların hissesinin kasıtlı olarak düşürülmüş olması iddiaları sorumluluk davasının konusudur. Sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararlarının iptal edildiğini gösteren bir mahkeme kararı bulunmadığı gibi, sorumluluk davasının açıldığını gösteren bir beyan,delil de bulunmamaktadır. Şirketin itibari değerinin hesaplanmadığı itirazı da yersizdir. Şirketin karar tarihine en yakın rayiç özvarlığının tesipiti zorunlu olup bu da yöntemince yapılmıştır. İtibari değer ile kastedilen marka değeri ise şirketin bilançoya işlenecek tescilli bir markasının olduğuna dair bir bilg–i yoktur. Şirkete ati taşınmazın—————- tarafından zimmetine geçirildiği iddiası da ayrı bir davanın konusu olup, davacıların tüm bu itirazları bilirkişilerce çıkma payı hesabında inceleme konusu yapılamaz.
Davalı tarafın itirazları üzerinde de durmak gerekir. Davalı şirket, banka eksper değerinden fazla tesipt edilen taşınmaz rayicine itiraz etmiştir. Taşınmazın değeri spk lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanınca yöntemine uygun tespit edilmiş, bir önceki rapora göre rayicin artmış olması da enflasyon karşısında olağan görülmüştür. Bu bakımdan davalı tarafın, taşınmaz piyasasının kötüleşmesine rağmen taşınmaz değerinin artamayacağı itirazı da isabetli görülmemiştir.Yine davalı şirketin, şirket araçlarının rayicinin yüksek hesaplandığı iddiası da dayanak belgeler sunulmadan soyut itiraz mahiyetindedir. Makine mühendisi tarafından yapılan teknik incelemenin neden hatalı ve fahiş yüksek olduğu net olarak ortaya konulmadığından, ek rapor alınmasına gerek görülmemiştir. Yargılama boyunca her iki tarafın itirazları karşılanmak üzere çok sayıda rapor alınmışsa da, gelinen aşama itibariyle itirazıların yargılamayı sürüncemede bırakma amaçlı olduğu izlenimi doğmuştur.
Özetle ——————— tarihli son heyet raporununun güncel rayiç değerler üzerinden ve somut, aksi kanıtlanmamış mali kayıtlara göre, karar tarihine en yakın ortaklıktan çıkma payını hesapladığı görülmüş, tarafların rapora itirazları teknik bir inceleme gerektirmediğinden tekrar ek rapor alınması talepleri yerinde görülmemiş, taleple bağlı kalınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE;
Davacılar —————- numurası ile kayıtlı —————ortaklıklarından çıkmalarına izin verilmesine;
2-Davacılardan————–ortaklıktan çıkma payının davalı şirketten alınarak davacılara verilmesine;
3-Davalı şirkete tedbiren kayyım atanması taleplerinin reddine;
4-Birleşen davanın tefrik edilerek mahkememizin ————- sırasına kaydedildiği, ——————- sayılı kararıyla dosyanın karara çıktığı görülmekle bu dava yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına;
5- Alınması gerekli 34.155,00TL harçtan davacı tarafından peşin ve tamamlama harcı olarak yatırılan 8.563,95TL harcın mahsubu ile bakiye 25.591,05TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 25,20 TL başvurma harcı, 8.563,95TL peşin harcın toplamı olan 8.589,15TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 16.908,00TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılmasına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 42.050,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacılar vekili ile davalı şirket vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 01/07/2020