Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1029 E. 2022/858 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1029 Esas
KARAR NO : 2022/858

DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/11/2018
KARAR TARİHİ : 30/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmeden Kaynaklanan), Banka Teminat Mektubunun İadesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı —– arasında, —– İlçesi hudutlarında inşaatı devam eden “——- inşaat işi ile ilgili olarak, 18.07.2011 tarihli sözleşmenin akdedildiğini ve 01.09.2011 tarihinde işe başlandığını, iş devam ederken sözleşme gereği 30 günde bir hak ediş düzenlendiğini ve davalıya teslim edildiğini, ancak hak edişlerden hiçbir gerekçe gösterilmeden kesintiler yapıldığını ve zamanında da ödeme yapılmadığını; ödemelerdeki düzensizliğin giderilmesi için davalı ile 24.04.2012 tarihli bir ödeme protokolü imzalandığını, ancak davalının bu protokole de uymadığını; davalı tarafın olumsuz tutum ve davranışlarının işlere olumsuz yansımaları olduğunu, bunun üzerine müvekkili ile davalının 11.09.2012 tarihli bir protokol imzaladığını, müvekkilinin her şeye rağmen işi bitirerek davalı tarafa işi eksiksiz teslim ettiğini, geçici kabulün 07.03.2013 tarihinde yapıldığını; teslim edilmiş hak ediş bedelleri ile alınan bedellerin;—— nolu hak edişin 31.10.2011 tarihli ve 664.430,42 TL tutarlı olmasına rağmen 517.584,53 TL’ye düşürülerek geç ödenmiş olduğunu, —— nolu hak edişin 30.11.2011 tarihli ve 491.483,02 TL tutarlı olmasına rağmen 224.032,09 TL’ye düşürülerek ödenmiş olduğunu, —— nolu hak edişin 31.12.2011 tarihli ve 901.150,84 TL tutarlı olmasına rağmen 736.886,62 TL’ye düşürülerek ödenmiş olduğunu, ——nolu hak edişin 10.02.2012 tarihli ve 495.878,12 TL tutarlı olmasına rağmen 173.741,51-TL’ye düşürülerek geç ödenmiş olduğunu, —— nolu hak edişin 31.03.2012 tarihli ve 796.064,29 TL tutarlı olmasına rağmen 419.925,31 TL’ye düşürülerek geç ödenmiş olduğunu, ——- nolu hak edişin 30.04.2012 tarihli ve 555.170,78 TL tutarlı olmasına rağmen 408.200,43 TL’ye düşürülerek ödenmiş olduğunu,—— nolu hak edişin 07.06.2012 tarihli ve 1.199.042,46 TL tutarlı olmasına rağmen 677.118,66 TL’ye düşürülerek ödenmiş olduğunu——- nolu hak edişin 30.06.2012 tarihli ve 1.561.371,97 TL tutarlı olmasına rağmen 832.032,97 TL’ye düşürülerek geç ödenmiş olduğunu,—— nolu hak edişin 31.07.2012 tarihli ve 1.111.763,57 TL olmasına rağmen tutarlı 803.142,55-TL’ye düşürülerek ödenmiş olduğunu, ——— nolu hak edişin 31.08.2012 tarihli ve 1.075.043,41 TL tutarlı olmasına rağmen, 827.439,54 TL’ye düşürülerek geç ödenmiş olduğunu, ——- nolu hak edişin 30.09.2012 tarihli ve 2.644.330,66 TL tutarlı olmasına rağmen, 1.472.395,99 TL’ye düşürülerek ödenmiş olduğunu, ——-nolu hak edişin 31.10.2012 tarihli ve 1.535.900,67 TL tutarlı olmasına rağmen, 702.282,68 TL’ye düşürülerek ödenmiş olduğunu, ——nolu hak edişin 30.11.2012 tarihli ve 560.739,93 TL tutarlı olmasına rağmen, 310.944,63 TL’ye düşürülerek geç ödenmiş olduğunu,—–nolu hak edişin 31.12.2012 tarihli ve 1.671.572,22 TL tutarlı olup, bu miktarın bir kısmının çeklerle ve geç ödenmiş olduğunu, ——-nolu hak edişin 31.01.2013 tarihli ve 771 .407,02 TL tutarlı olup, bu miktarın geç ödenmiş olduğunu, ——nolu hak edişlere kadar ki hak edişlerden yapılan kesintilerin —– nolu hak edişlere dâhil edilerek bu hak edişlerin teslim edildiğini, —–nolu hak edişlerin davalı tarafından halen bekletildiğini, davalı tarafından —— nolu, 937.834,17 TL tutarındaki kesin hak edişin hazırlandığını ve müvekkilinin bu hak edişi itiraz ederek imzaladığını; imalat yapıldığı halde müvekkiline ödenmeyen imalat tutarının 1.231.596,40 TL olduğunu, sözleşme harici işler bedeli olarak da 2771.826,07 TL tutarında fatura düzenlendiğini; şantiye için yapılan masraf toplamının 1.500.000 TL olduğunu; davalı yüzünden imalatın düşmesinin, masrafları iki katına çıkardığını, bu masrafın yarısı olan 750.000 TL’nin de müvekkiline iade edilmesi gerektiğini belirterek yapıldığı halde bedeli ödenmeyen imalat bedellerinin, şantiye tesisleri için yapılan masrafların, işin tamamı müvekkiline yaptırılmadığı için mahrum kalınan müteahhitlik karı ve tazminatının, santral binası, kalıcı ulaşım yolu, kazı bedellerinin, tespitini ve hesaplanarak müvekkiline ödenmesine ve vadeli çeklerin vade farklarının tespiti ile müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davada ve birleşen davadaki talep ve iddiaların, taraflar arasında imzalanmış bulunan; —–Noterliği’nin 30.01.2012 tarih ve —— yevmiye nolu “——Sözleşmesinden” kaynaklandığını; davacı ile aralarında yetki sözleşmesi olduğunu ve yetki itirazında bulunduklarını, eksik dava harcı yatırıldığını; davacının kötü niyetli olarak mükerrer davalar açtığını ve—–. sayılı dosyası ile——–sayılı dosyası ile birleştirilmesi istemlerinin reddedilmesi gerektiğini; taraflar arasında imzalanmış olan 18.07.2011 imza tarihli ve —– tarihli sözleşmede, işin gecikme cezalarının gün bazında belirlendiğini ve yüklenicinin üstlendiği işi süresinde tamamlamak üzere hareket etmemesi halinde, işveren tarafından çalışmaların durdurularak sözleşmenin 20. maddesi (Gecikme Cezası) ve 28. Maddesi (Fesih) uygulanabileceğinin, işin 3. kişilere tamamlatılabileceğinin ve bu nedenle ortaya çıkacak giderlerin hak ediş/teminattan mahsup edilebileceğinin hüküm altına alındığını; davacı tarafın kendi dilekçesinde, sözleşme ile üstlenilen işin yarısının alındığını, 7.500.000 TL’lik iş yapabildiğinden bahsetmesine karşın yaklaşık 14.000.000 TL’lik hak ediş düzenlemiş olması da davacının henüz yapmadığı imalatın parasını talep ettiğini ve kötü niyetini gösterdiğini; dosyaya sunulu —-Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ——sayılı, 06.09.2012 tarihli tespit raporunda da davacının, neredeyse sözleşme süresinin sonuna gelindiği halde su tutma yapılarının ancak »10’unun, santral binası kazılarının tamamlanmasına rağmen kalıp-beton ve demir imalatlarına başlanmadığı, kuyu suyu imalatlarının %25 seviyesinde olduğu, iş planına göre %65’inin tamamlanması gereken beton imalatlarında %13 seviyesinde imalat olduğu, %43’ünün yapılması gereken tünel betonunun ise hiç yapılmamış olduğu, işin genelinin %68 seviyesinde olması gerekirken %22 seviyesinde bulunduğunun tespit edildiğini; davacının iddiasının aksine, protokolün, sadece davacının işlerdeki gecikmesi ve teknik yetersizliği nedeniyle imzalandığını, hak ediş raporları incelendiğinde, davacının dava dilekçesindeki eksik ödeme iddialarının yersiz olduğunun görüleceğini, davacının haksız ve yersiz taleplerinin reddine karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Birleşen ——. Sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında imzalanan 18/07/2011 tarihli sözleşme gereğince müvekkili şirket tarafından ——üretim tesisi işine başlandığını, iş devam ederken sıralı hak edişler düzenlenerek davalı tarafa teslim edildiğini, ancak davalı tarafın herhangi bir gerekçe göstermeden hak ediş bedellerini düşürdüğünü ve vaktinde ödemediğini, ödemelerin düzene girmesi için taraflar arasında 24/04/2012 tarihli protokol düzenlendiğini, ancak protokole uygun ödeme yapılmadığını, tamamlanan işlerin geçici kabulünün 07/03/2013 tarihinde onaylandığını ve davalı tarafa teslim edildiğini, fakat davalı tarafın kendi üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini ve teminat mektubunu da iade etmediğini, teminat mektubunun iade edilmemesi sebebiyle müvekkilinin zarara uğradığını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 14.170,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili 24/03/2015 tarihli dilekçesi ile de iş bu davanın bağlantılı——–sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamındaki işlerin 30/11/2012 tarihinde bitirilmesinin ön görüldüğünü, geçici kabulün 07/03/2013 tarihinde yapıldığını, davacı firma tarafından yapılan işlerin tutarının 9.330.112,00 TL olduğunu, buna karşılık 400.000,00 TL teminatın tutulduğunu, teminat mektubunun geç iade edilmesinin söz konusu olmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen Kapatılan —–Sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalı taraftan 2.780.000,00 TL alacağının bulunduğu, davalı tarafın keyfi ve sözleşmeye aykırı davranışları davacı şirkete ciddi zarar verdiği ve davacı ciddi maddi sıkıntıya soktuğu, davacı şirket tarafından davalıya verilmiş olan ——mektup numaralı 900.000,00 TL tutarlı teminat mektubu tutulduğu, bu tutarın 500.000,00 TL sinin serbest bırakıldığı, 400.000,00 TL sinin halen tutulmadığı, dava sonuçlanıncaya kadar dava konusu teminat mektubunun nakde çevrilmemesi için tedbir kararı verilmesini, davacı şirket tarafından davalıya verilen teminatın bankaya iade edilmesini, başvuru tarihinden teminatın iade tarihine kadar bankaya ödenen komisyonların faizi ile birlikte davalı tarafından alınarak davacı tarafa ödenmesini, başvuru tarihinden teminatın iade tarihine kadar geçecek zaman zarfındaki davacının ihalelere giremediği içni mahrum kaldığı müteahhitlik karının karşı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesini, açılmış olan huzurdaki dava ile——-sayılı dosya ile bu dosyanın birleştirilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı taraftan alınmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.Birleşen——- Sayılı dosyasında Davacı vekilince mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı arasında yapılan sözleşme sonucunda —–işlerinin 18/07/2011 tarihli sözleşme ile ihale edildiği ve davalı şirketin işbu sözleşme gereği belirlenen edimlerini yerine getirmediği——– sayılı dosyası ile yüklenici tarafından taahhüt edilen işin bitirilmesi gereken tarih olan 30/12/2012 tarihinde 3 ay kalmasına karşın 06/09/2012 tarihi itibariyle işin %22’sinin tamamlandığı ve bu haliyle işin süresinde ve tam olarak bitirilmesinin hiçbir suretle mümkün olmadığı, yüklenicinin sözleşme kapsamında ifasını taahhüt ettiği işleri tamamlayamayacağının kesinleşmesi neticesinde sözleşmenin 22. Maddesi uyarınca işveren tarafından müdahalede bulunulduğu, davalı olan yüklenicinin edimlerini süresinde ve tam olarak ifa etmemesi nedeni ile temerrüde düştüğü belirtilerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davacı şirketin davalı yüklenicinin nam ve hesabına yaptırılan işlerden doğan zararın şimdilik 50.000,00 TL.si ve yoksun kaldığı karın şimdilik 50.000,00 TL.si olmak üzere toplamda 100.000,00 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ödemelerini gerektiği gibi yapmadığı ve bunun sonucunda işin gecikmesine sebebiyet verdiği ve bu nedenle açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğu, taraflar arasında 11/09/2012 tarihli zamanında yapılmayan işler nedeni ile bir protokol düzenlendiği ve bu protokol ile davalının sorumluluğunun sınırlandığı, protokol kapsamında tamamlanan işlerin yapım işleri geçici kabul tutanağı 07/03/2013 tarihinde davacı tarafından onaylanmış ve tamamlanan işlerin bu haliyle eksiksiz bir şekilde davacıya teslim edilmiş olduğu, davacı tarafın——-sayılı dosyasına verdiği cevap dilekçesinde de kesin hesabın 13/06/2013 tarihinde onaylandığını belirttiği ve onaylanan kesin hesaba göre davalının 623.111,18 TL. alacağının çıktığı, dolayısıyla kesin hesap sonucunda anlaşılacağı üzere davalının, davacıya herhangi bir borcununu bulunmadığı, protokol kapsamında belirlenen işlerin davalı tarafça süresinde tamamlandığı, dava konusu işle ilgili olarak teminat mektubunun iade edilmediği için ——- sayılı dosyada teminatın iadesi talepli dava açıldığı, işbu davanın konusu ve tarafları aynı olduğundan dolayı usul ekonomisi açısından da her iki davanın birleştirilmesi gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Ana dava ve birleşen üç davada taşeron ile yüklenici arasındaki eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklı alacak ve tazminat davasıdır.Ana dava, 28/08/2013 tarihli dava dilekçesi ile ilk olarak —–esas sayılı davasında açılmıştır. Davacı —– şirketi tarafından davalı—— şirketine karşı,18/07/2011 tarihli “——-” sözleşmesi kapsamında—— kalem talepte bulunmuştur. Bunlar; kısaca;
1-Yapıldığı halde ödenmeyen hak ediş bedellerinin hesaplanması ile tahsili
2- Şantiye tesisleri için yapılan ulaşım yolları, saha düzenlemesi, stok sahaları ve döküm sahaları için yapılan masrafların tespiti ile tahsili
3-İşin bir kısmının sonradan taraflar arasındaki protokollerle kararlaştırıldığı üzere davacıya yaptırılmaması nedeniyle davacının mahrum kaldığı müteahhitlik karlarının tahsili
4-Santral binası, kalıcı ulaşım yolu, kazı bedellerinin tahsili;
5-Hak edişlerin geç ödenmesi nedeniyle vade farkları
6-Ödemelerin vaktinde yapılmamış olması nedeniyle bankalara ödenmek zorunda kalınan 11.615,79 TL faiz ödemesinin davalıdan tahsili
7-Vadeli çeklerin vade farklarının hesaplanarak tahsili taleplerinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
Bu davada, sayılan bu —— kalem talep için sadece ——kalemde geçen talep tutarı olan 11.615,79 TL üzerinden davanın harçlandırıldığı, kalan talepler yönünden şimdilik de olsa bir miktar belirtilmesi ve bildirilen miktara göre harç yatırılması gerektiği anlaşılmıştır. Davacı —– vekilin 01/03/2019 tarihli beyanı ile diğer ——-kalem talebinin her biri için şimdilik 1.000 TL talep ettiğini belirtmiştir. Yargılama sırasında davacı ——- yapıldığı halde ödenmeyen işler için 1.189.607,09 TL alacak talebinde bulunmuştur. (Böylece ana davada toplam harca esas değer 1.195.607,09 TL dir) Eksik harç tamamlatılmıştır.
—— kapatılması üzerine davaya mahkememizin ——- sırası üzerinden devam edilmiştir.
Bileşen —— sayılı dosyada ise davacısı—– davalı ——- karşı 21/08/2013 tarihli dava dilekçesi ile ——- kalem talepte daha bulunmuştur. Bunlar kısaca;
1-Teminat bedelinin 500.000 TL lik kısmı için boş yere bankaya ödenen 3.120,00 TL komisyon bedelinin tahsili,
2-Teminatın 500.000 TL lik kısmı için kazanç kaybı olarak şimdilik 5.000 TL;
3-Teminat mektubunun 172.300 TL lik kısmı için bankaya boş yere ödenen 1.050,00 TL komisyon bedelinin tahsili,
4- Teminatın 172.300 TL lik kısmı için kazanç kaybı olarak şimdilik 5.000 TL,
5-Teminatın 172.300 TL lik fazlaya dair kısmı için dava tarihinden dava sonuna kadar kazanç kaybının bilirkişilerce hesaplanıp ödenmesi
6-172.3000 TL lik kısım için dav atarihinden dava sonuna kadar ödenecek komisyonların bilirkişilerce hesaplanarak ödenmesi
7-Teminat mektubunun fazlaya dair kısmı hesaplanarak iadesidir.
Davacının bu davası ilk olarak —– sayılı dosyasında açılmış, —– esas sayılı bu dosyasında, yetkisizlik kararı verilerek dosyanın —— asliye ticaret mahkemelerine gönderildiği, —– esas sırasına kaydedildiği, ——sayılı kararıyla 18/09/2014 tarihinde dosyanın mahkememizin iş bu esas sayılı dosyası ile birleştirildiği, ne var ki bu kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyanın Yargıtay’a gittiği, ——- ilamıyla (farklı yargı çevreleri olmasına rağmen) HMK nun 168. md. uyarınca birleştirme kararlarına karşı tek başına temyiz yoluna gidilemeyeceği gerekçesiyle temyiz talebinin reddine karar verdiği, bu ilamla nihayet dosyanın 19/02/2016 tarihinde mahkememizin—– esas sayılı dosyasının içine girdiği anlaşılmıştır. Birleşen ——- sayılı dosyada toplam harca esas değer186.589,95 TL olup eksik harç bulunmamaktadır.Birleşen —- sayılı dosyada ise yine davacı —— 17/03/2014 tarihli dava dilekçesi ile bu kez, teminat mektubunun kalan kısmının tedbiren nakde çevrilmesinin önlenmesi ile,
1-Teminat mektubu sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti, bankaya iadesi,
2-Başvuru tarihinden teminatın iade tarihine kadar bankaya ödenen komisyonların faizi ile tahsili
3-Başvuru tarihinden teminatın iade tarihine kadar geçecek zaman zarfındaki ihalelere girilemediği için mahrum kalınan müteahhitlik karı talep edilmiştir.
Birleşen—— sayılı, 19/03/2014 tarihli kararla tarafların ve sözleşmelerin aynı olması nedeniyle bu davanın da (kapatılan) —— ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır. ——kapatılması nedeniyle 16/09/2014 tarihinde dosyanın mahkememize tevzi edilerek, içindeki birleşen—– dosyası ile birlikte iş bu —— esas sayılı dosyamız içine girdiği anlaşılmıştır.
Birleşen —— sayılı dosyada da davacı —–tarafından davalı ——- şirketine karşı, 02/11/2018 tarihli dava dilekçesi ile tazminat davası açılmıştır. Bu davada——- şirketinin —— kalem talebi vardır:
1——-şirketinin tam ifa yapmaması sebebiyle onun nam ve hesabına yapılan işler sebebiyle 50.000 TL,
2-Yoksun kalınan kar sebebiyle 50.000 TL tazminatın tahsili talep edilmiştir. Toplamda 100.000 TL’lik bu talep, daha sonra ıslah ile 2.000.000 TL yi çıkarılmıştır. ——–vekiline 2.000.000 TL’nin ne kadarının yüklenici namına işler için ne kadarının kazanç kaybı olduğuna dair açıklama yapması için süre verilmiş, yazılı bir beyan sunmamış ancak 15/06/2022 tarihli celsede hatırlatılması üzerine 1.700.000 TL’nin yüklenici namına yaptırdığı işler için, 300.000 TL sinin kazanç kaybına ilişkin olduğunu belirtmiştir. EKsik harç bulunmamaktadır.—– bu davası da, ——-26/06/2019 tarihli kararla mahkememiz dosyası ile birleştirilmiştir.Tüm uyuşmazlıkların taraflar arasındaki 18/07/2011 tarihli sözleşme kapsamında yapılan ——inşaat projesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Asıl dava tarihi 28/03/2013, birleşen —– sayılı dosyanın 21/08/2013, birleşen——sayılı dosyanın 17/03/2014, birleşen ——– 02/11/2018 olduğu görülmüştür.
Davacı ——- şirketinin iddiaları ——üretim tesisi işine başladığı, iş devam ederken sıralı hak edişler düzenlenerek davalı tarafa teslim edildiği, ancak davalı tarafın, herhangi bir gerekçe göstermeden hak ediş bedellerini düşürdüğü ve vaktinde ödemediği, ödemelerin düzene girmesi için taraflar arasında 24/04/2012 tarihli protokol düzenlendiği, ancak protokole uygun ödeme yapılmadığı, tamamlanan işlerin geçici kabulünün 07/03/2013 tarihinde onaylandığı ve davalı tarafa teslim edildiği, fakat davalı tarafın kendi üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediği, davalıya verilmiş olan —– Şubesinin 20/07/2011 tarihli ——-mektup numaralı 900.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun tutulduğu, bu tutarın 500.000,00 TL sinin serbest bırakıldığı, 400.000,00 TL sinin halen tutulduğu, teminat mektubunun iade edilmemesi sebebiyle fazladan bankaya komisyon ödenmek zorunda kalındığı ve kimi ihalelere girilemeyerek kazanç kaybına uğranıldığıdır.
Davalı —–şirketinin iddiaları ise ——-inşaatını davacıya ihale ettiği, davacının sözleşme gereği ——-inşaatını 30/11/2012 tarihinde bitirmesinin öngörüldüğü, firmanın sadece en kolay kazanç sağlayacağı kazı işlerine yönelik tutumu karşısında diğer işlerin ancak %3 civarında kaldığı, bu nedenle işe müdahale etmek zorunda kalındığı, kalan işlerin yatırımcı tarafından yapılması konusunda 11/09/2012 tarihinde protokol yapıldığı, yapılan bu protokol kapsamında, yüklenici davalı işlerinin bitmesini müteakip 30/11/2012 tarihinde derhal ve en kısa sürede fakat en geç 31/12/2012 tarihine kadar terk edeceği, 19 ay boyunca —— temini yapmayarak tüm (tünel dahil) beton dökme işlerinin yatırımcı tarafından üstlenildiği, davalı nam ve hesabına kendilerinin işleri üçüncü kişilere gördürdüğü, bu sebeple maddi zarar doğduğu, santralin geç faaliyete başlaması sebebiyle ayrıca kazanç kaybına uğradıklarıdır.
Yargılama boyunca çeşitli bilirkişi raporları alınmıştır:
01/11/2016 tarihli —— oluşan) bilirkişi heyeti raporunda özetle, davalarda mükerrer taleplerin mevcut olduğu, banka teminat mektubu iadesi ile fazladan ödenen komisyon tutarlarının, mahrum kalınan kar talebinin derdest olduğu, 11/09/2012 tarihli protokolün ——- şirketinin edimlerini erine getirilmemesi üzerine işin revize edilmesine ihtiyaç duyulması sebebiyle hazırlandığını, geçici kabul tutanağının 26/02/2013 tarihinde hazırlandığı, 07/03/2013 tarihinde onaylandığını,—— tane hakkediş düzenlenmiş olduğunu, yüklenicinin ödemesi gereken toplam hak edişin 8.601.880,19 TL olduğunu, yüklenicinin kestiği 13 adet fatura bedeli toplamının ise 8.846.317,57 TL olduğunu, metrajlarda bir ihtilaf olmadığını, yapılan işlerin her iki tarafın yetkilisi tarafından imzalanarak onaylandığını, sözleşme harici işler için 277.826,07 TL eklendiğinde 8.879.706,26 TL davalının ödeme yapması gerektiğini, davalının yaptığı toplam ödeme tutarının 7.887.063,51 TL olduğunu, aradaki davacı alacak farkının 992.642,75 TL olduğunu, davacının 1.500.000 TL masrafın yarısının ödenmesi isteminin sözleşmenin 19.2 maddesine göre haklı olmadığını, geç ödeme ve diğer kalan talepler sebebiyle zarar bakımından ise heyete bir mali müşavir bilirkişi atanması gerektiği belirtilmiştir.Davacı şirketin defter ve kayıtlarının —–olması sebebiyle —– talimat yazılarak davacı defterleri incelettirilmiş,——talimat sayılı dosyasında mali müşavir bilirkişi 23/08/2017 tarihli raporunu sunmuştur. Raporda özetle, davacının kendi ticari defterlerine göre davalıdan 125.985,90 TL alacaklı göründüğünü belirtmiştir.Davalının ticari defter ve kayıtlarında bir mali müşavir marifetiyle incelettirilmiş, bilirkişi 30/09/2018 tarihli (03/10/2018 havale tarihli) raporda, özetle,davalı şirketin davacıdan 17.108,24 TL alacaklı göründüğünü belirtmiştir.Bu rapor geldikten sonra, mevcut raporların her bir dava ve istem yönünden tutarlı bir inceleme yapmadığı görülmüş; yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak tarafların iddiaları hakkında her bir kalem alacak ile ilgili inceleme yaptırılmasına karar verilmiş, dosya bilirkişideyken ——dosyasının mahkememiz dosyası ile birleştirildiği görülmüştür. Bir mali müşavir, —— oluşturulan bilirkişi heyeti 26/09/2020 tarihli kök raporunda özetle, işlerde azalma olursa, yüklenicinin hak ve tazminat talep edemeyeceğini, 11/03/2013 tarihli kesin hakkediş raporuna göre—— şirketinin 7.249.852,73-TL’lik iş yaptığını, bunun %6 lık kısmı kadar banka teminat mektubu alınması gerektiğini, 434.991,16-TL’lik kısmın yarısının (217.495,58 TL) geçici kabul ile kalan yarısının da kesin kabul ile iade edilmesi gerektiğini, ödenmeyen imalat bedeline ilişkin 1.231.596,00-TL’lik kısım için belge olmadığından değerlendirme yapılamadığını, şantiye tesisleri, ulaşım yolları, saha ve stok sahaları için istenen tutarla ilgili belge olmadığından değerlendirme yapılamadığını, işin bir kısmının —–şirketin yaptırılmamış olması sebebiyle ——-şirketinin hak talep edemeyeceğini, kar kaybı talep edemeyeceğini, santral binası, kalıcı ulaşım yolları maliyetine ilişkin talepte bulunamayacağı, hakkedişlerin geç ödenmesi ile ilgili ihtirazı kayıt olmadığından talepte bulunulamayacağını, mahrum kalının ihaleler sebebiyle kazanç kaybı istenemeyeceğini, 07/03/2013 tarihinde banka teminat mektubunun yarısının iadesi şartlarının oluştuğunu, bu tarihten sonra fazladan tutulan 217.495,58-TL’nin komisyon bedellerinin istenebileceğini, kesin kabul yapılmadığı içi kalan kısmın iadesinin olmadığını ancak teknik olarak iade koşullarının oluştuğunu mütalaa etmişlerdir.Bu rapora karşı —— şirketi vekili 14/10/2020 tarihli, ——vekili 06/11/2020 tarihli dilekçelerle itiraz etmiş, bu itirazların karşılanması ile dosya bilirkişide iken birleşen ——- sayılı dosyası yönünden de inceleme yapılmak üzere dosya ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiştir.Bilirkişi heyeti 26/11/2021 tarihli ek raporda özetle, yolların, şantiye sahalarının vs sözleşmenin 8.2.1 maddesine göre yüklenici tarafından yapılacağını, işlerin azalması sebebiyle çıkan maliyetin —— yansıtılamayacağını, geç ödeme sebebiyle, girilemeyen ihaleler sebebiyle istenen taleplerin haklı olmadığını, davacının iş ve miktarlarının belirlendiği ilgili tutanakları 29/08/2013 tarihinde zaten dosyaya sunmuş olduğu, itirazlar sırasında fark edildiğini, buna göre her iki tarafın yetkilileri ile imzalanan 20/02/2013 tarihli tutanaklara göre yapılan işin 1.189.607,09 TL tutarında olduğunu, davacı tarafından yapıldığı ileri sürülen ancak yapılıp yapılmadığı belli olmayan 2.577,08 TL’lik ve 39.668,2 TL’lik kısmın nazara alınmaması gerektiğini;——şirketinin 1.189.607,09 TL tutarında iş yaptığının —— yetkilisince de imzalanarak tutanağa bağlanmış olduğu ve talep edilebileceğini, teminat mektubunun 500.000 TL’lik kısmının iadesinin makul bir sürede 20/06/2013 tarihinde yapıldığını, banka teminat mektuplarının iadesi koşullarının oluştuğunu ve son olarak da tarafların protokol ile işin kapsamını daraltmış olduklarından —— tarafından istenen yüklenici adına ifa tutarının talep edilemeyeceğini, ——-şirketinin üstlendiği işleri bitirip teslim ettiğini, geçici kabul ve kesin hesapların yapıldığını, tünelin de geçici kabulle teslim edildiğini ve ——- tarafından bir ihtirazı kayıt olmadan işin bittiği, beton masraflarının istenemeyeceğini, tesisin geç işletmeye açılması sebebiyle kar mahrumiyeti istenemeyeceğini belirtmişlerdir.
Davacı ve davalı taraf bu ek rapora da kök rapordakine benzer mahiyette itirazlarını sunmuştur.Taraflar arasında imzalanan 18/07/2011 tarihli sözleşmeye göre davacının yüklenici olarak edimlerini yerine getirdiği, 11/09/2012 tarihli protokolle davacının bir takım yükümlülüklerinin kapsamının daraltıldığı ve nihayet 26/02/2013 tarihinde geçici kabul tutanağının düzenlendiği ve 07/03/2013 tarihinde imzalandığı sabittir. 11/03/2013 tarihinde kesin hak ediş raporu hazırlanmış, davacı——-şirketi bazı kalemlerin kesin hak edişte yer almadığına işarete ederek ihtirazı kayıtla imzalamıştır. Buraya kadar bir ihtilaf yoktur. Mahkememizce denetlenerek esas alınan son bilirkişi heyetinin tespitlerine göre, yapıldığı halde ödenmeyen işlerin bedelinin 1.189.607,09 TL olduğu hesaplanmıştır. Ana davadaki—— kalem talepten en önemlisi de budur. Davacı —- şirketi yetkilisinin 19/06/2013 tarihinde ——şirketine gönderdiği mailde, “Yakınca —— işi ile ilgili imza altına aldığımız iş kalemlerinin miktarları ve tutarları ile ilgili ihtirazımız olmayacaktır” denmektedir. Bu mailin tarihi davacının kesin hak edişi ihtirazı kayıtla imzalamasından sonradır. Davacı——vekili bu mailin kesin hesaba itirazı ortadan kaldırmadığını aksine kesin hesaba dahil edilmeyen imalatların hesaplanması amacıyla gönderildiğini ileri sürmüş; öte yandan —– vekili, bu mailin bir gün önceki mail ile de banka teminat mektubunun iade edilmesi talebini gönderen ——şirketi tarafından ödemenin yapılması ve kesin hak edişteki itirazların ortadan kaldırılması için yazıldığını, artık hak ediş bedeli isteyemeyeceğini ileri sürmüştür.
Maili atan —-davacı şirket yetkilisi olduğu konusunda bir tereddüt yoktur. Mailin içeriği itibariyle açık olduğu ve kuvvetle muhtemel davacının teminat mektubunun iadesi, ödemenin yapılması amacıyla, kesin hak edişte birlikte imza altına alınan tutar ve miktarlara bir itirazın kalmadığını belirttiği kabul edilmiştir. Aksine yorumlanmasını gerektirecek bir delil yoktur. Bu sebeple asıl davadaki —— kalem talepten —- nolu talebin reddine karar vermek gerekmiştir. Yine, fazla yapılan ulaşım yolları, saha ve stok düzenlemeleri vs bedeli olarak istenen tutarın istenebileceğine dair sözleşmede bir düzenleme olmadığı, aksine sözleşmenin 8.2.1 maddesine göre yüklenicinin bunların bedelini isteyemeyeceği açıkça belli olup bu sebeple —–nolu talepler reddedilmiştir.—– nolu talep, işin sonradan başka birine yaptırılması sebebiyle mahrum kalınan kazanç kaybı talebi de yine dinlenebilir değildir. Taraflar protokolle işin kapsamını daraltmıştır. Artık davacının bu sebeple kazanç kaybı istemesi mümkün değildir. —— nolu ödemenin geç yapılması, vadeli çeklerin geç ödenmesi gibi taleplerin ise, geç ödemeler bir ihtirazı kayıt/çekince olmadan kabul edilmiş olmaları sebebiyle (taraflar arasında 31/01/2011-30/11/2012 arası —— hak ediş düzenlenmiş olup tamamı ödenmiştir) artık dava konusu edilemeyeceği anlaşılarak reddedilmiştir.
Taraflar arasında işin yapıldığı, tamamlandığı, tarafların karşılıklı imza ile de kesin hak edişin yapıldığı bellidir. 900.000 TL tutarında banka teminat mektubunun önce 500.000-TL’si iade edilmiş; 400.000 TL’si —— tarafından elde tutulmuştur. Davacı, iade edilen 500.000-TL’nin geç iade edildiğini belirterek Birleşen —— sayılı dosyasında fazla ödenen 3.120,00 TL nin tahsilini istemiş ise de; geçici kabul 07/03/2013 te imzalanmış olup banka teminat mektubunun 500.000 TL’lik kısmı da 20/06/2013 tarihinde iade edilmiştir. Makul bir sürede iade edildiğini ve talepte bulunulamayacağını belirten bilirkişi heyetinin tespitlerine itibar edilmiş ve bu talebin reddine karar verilmiştir. Davac—– şirketinin Birleşen——sayılı dosyasında bu teminat mektubunun 172.300 TL’lik kısmının; birleşen—— sayılı dosyasında da bakiye kalan 227.700 TL kısmının bankaya iade edilmesi, diğer bir ifadeyle banka teminat mektubu sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti talep edilmiştir. Birleşen ——davasının dava tarihi ise 17/03/2014 tarihlidir.; sözleşme hükümleri ile bilirkişi heyetinin kök ve ek rapordaki tespitleri uyumlu olup; teknik olarak banka teminat mektubunun iadesi koşulları oluşmuştur. Bu sebeple bu talebin kabulüne karar verilmiştir. 172.300 TL’lik kısmının iadesi koşulları 07/03/2013 te iade edilmesi gerekirken edilmemiş olduğu için davacı ——şirketinin dava dışı bankaya fazladan ödediği ve dekontlarla açık olarak ortaya koyduğu 1.050 TL komisyon tutarını davalı ——-şirketinden talep edebileceği kabul edilmiştir. Teminat mektubunun kalan 227.700 TL’lik kısmı içinse, davacı dava tarihinden yargılama boyunca sürecek dönem için komisyon bedeli hesabı ile tahsilini istemiş ise de, dava tarihindeki koşullara göre değerlendirme yapılacağından (yargılama sırasında ödenen komisyon bedellerinin tahsili istenemeyeceğinden) bu taleplerin dinlenirliliği olmadığından birleşen —— nolu talebi reddedilmiştir.Davacı——- şirketi ayrıca, banka teminat mektuplarının iade edilmeyen 172.300 TL’lik kısmı için kaçırılan fırsatlar, girilemeyen ihaleler sebebiyle kar kaybını, birleşen ——dosyasında; 227.700 TL’lik kısmı içinse mahrum kaldığı kar kaybını birleşen —–dosyasında talep etmiş olup; bu taleplerin ispatlanamadığı, soyut iddia olarak kaldığı görülerek reddedilmiştir.
Son olarak davacısı —-olan birleşen —– sayılı dosyada davacı —–şirketinin, yüklenici namına başkasına yaptırmak zorunda kaldığı işler için işin geç bitirilmesi sebebiyle yoksun kalınan kar için 02/11/2018 tarihinde (eldeki derdest davalar 4 yıldan fazla bir süredir görülürken) talepte bulunduğu görülmüştür. Birleşen bu dava yönünden, yukarıda izah edildiği gibi tarafların protokolle işin kapsamını birlikte daralttığı sabit olduğuna göre, artık davacının başkasına yaptırdığı işin bedelini talep edemeyeceği; yine kesin hak edişte işin geç yapılmasından dolayı —– tarafından bir ihtirazı kayıt konmadığı, aksine ——- şirketinin kesin kabule yanaşmadığı, eksik ve kusurlu işler varsa tamamlanması talebinde bulunmadığı, geç teslim sebebiyle bir ihtarda bulunmadığı, çekince koymadan hazırladığı kesin hak edişin 11/03/2013 tarihinde imzalanmasından 5 yıl sonra bu taleplerde bulunması da haklı görülmemiş ve birleşen davanın de reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
I-Ana davada (önceki esası Kapatılan——-
1-Davacının—— kalem olarak sıraladığı tüm taleplerin REDDİNE;
2-Alınması gerekli 80,70-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 198,37-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 117,67- TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 8.000,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden —–13/4 m. uyarınca takdir olunan —– maktu —— davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
II-Birleşen——sayılı dosyada;
1-Davacının (—– kalem talebinden,—–Nolu taleplerin kabulü ile,
——– 20/07/2011 tarihli teminat mektubunun 172.300 TL lik kısmı için davacının borçlu olmadığının tespitine;172.300 TL nin haksız olarak tutulmuş olması sebebiyle bankaya ödenen 1.050 TL komisyonun davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
2-Diğer tüm taleplerin REDDİNE;
3-Alınması gerekli 11.841,54-TL harçtan davacı tarafından peşin ve tamamlama harcı olarak yatırılan 2.944,50-TL harcın mahsubuyla bakiye 8.897,04-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 24,30-TL başvurma harcı, 2.944,50-TL peşin harcın toplamı olan 2.968,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için —–göre takdir olunan ——- davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen kısım için —–göre takdir olunan —— davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
III-Birleşen (Kapatılan) ——-sayılı dosyada;
1-Davacının (——-) kalem talebinden;—–nolu talebinin kabulü ile,
——-Şubesinin 20/07/2011 tarihli teminat mektubunun bakiye kalan 227.700 TL’lik kısmı için davacının borçlu olmadığının tespitine;
2-Diğer tüm taleplerin REDDİNE;
3-Alınması gerekli 15.554,19-TL harçtan davacı tarafından peşin ve tamamlama harcı olarak yatırılan 3.975,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 11.578,79-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 25,20-TL. başvurma harcı, 3.975,40-TL peşin ve tamamlama harcının toplamı olan 4.000,60-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için—— göre takdir olunan —— davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen kısım için ——göre takdir olunan —–davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
IV- Birleşen—— sayılı davada;
1-Davacı——tarafından talep edilen —- kalem (yüklenici nam ve hesabına yapılan işlerin bedeli + kazanç kaybı) talebin ayrı ayrı REDDİNE;
2- Alınması gerekli 80,70-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 34.155,00-TL peşin harcın mahsubu ile kalan 34.074,30- TL’nin karar kesinleşince ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 8.240,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden —— 13/4 m. uyarınca davalı yararına takdir olunan —– maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı ve davalı davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.