Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/354 E. 2020/350 K. 17.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2013/354 Esas
KARAR NO: 2020/350
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 30/05/2013
KARAR TARİHİ : 17/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ——— tarihinde o dönem eşi olan ————- ortaklık şeklinde kurduklarını, şirketin ilk kuruluşundan itibaren on yıl süre ———- müdür olarak seçildiğini, —— tarihinde ———- kendisini —– süre ile müdür seçtiğini, alınan bu kararın yok hükmünde olduğunu, müvekkilinin usulüne uygun şekilde toplantıya çağırılmadığını, müvekkilinin hazır bulunmadığı bir toplantıda imzasının taklit edilerek müdür seçildiğini, ———tarihinde yapılan ortaklar kurulunda sermaye artış kararı alındığını, bu toplantıya da müvekkilinin davet edilmediğini, imzasının taklit edilerek kara alındığını,——— tarihli ortaklar kurulunda alınan sermaye artış kararının usulsüz alındığını, yok hükmünde olduğunu, alınan kararın dürüstlük kuralına aykırı alındığını, bu olayları müvekkilinin öğrenmesinden sonra ——- tarihinde müdür ibrası ve müdür seçimi gündemi ile toplantı kararı alındığını, ——— ve şirketin mali müşaviri hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu belirterek, müdürün temsil yetkilerinin TTK m.630 uyarınca kaldırılmasına, ortaklık adına temsilci olarak kayyım atanmasına, ———–tarihli ——— müdür seçildiği kararın ——– tarihli sermaye artırım kararının ——- tarihli sermaye artırım kararının iptal ve hükümsüzlüğünü, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının hak düşürücü süre içinde dava açmadığını, ——— tarihli boşanma protokolünde davacının müvekkilinin ibra ettiğini, ———– tarihli kararın altındaki imzanın davacının bilgisi dahilinde atıldığını, sermaye artırım kararının birlikte alındığını, davacının sermaye artırım kararında hiçbir zararının olmadığını, hisselerin eşit oranda artırıldığını, sermaye artışının ticari faaliyetlerin sürdürülebilmesi için önemli olduğunu belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, davalı şirketin ——— tarihli ve —– tarihli———— hükümsüzlüğünün tespiti, müdürün yetkilerinin kaldırılması, tedbiren kayyım atanması, ——— tarihinde yapılacak———- tedbiren durdurulması taleplidir.
Davacı dava dışı diğer ortak ——— sahte imza ile tek başına ——-yıllarında ————- yaptığını, ——– kendisini —-yıllığına müdür seçtiğini, sermaye artırım kararları verdiğini, imzaların hiç birisinin kendisine ait olmadığını, imzaların sahte olması nedeniyle ——- da hükümsüz olduğunu ileri sürmüştür.
Davalı şirket savunmalarında, dava dışı—————-evlendiklerini, davalı şirketin ——–yılında kurulduğunu, her iki eşin %50 hisse oranıyla ortak olduğunu, ortakların ——– Aile Mahkemesinin ———————sayılı karar sayılı kararla anlaşmalı boşandıklarını, bu anlaşmalı boyanma protokolünde de tarafların şirketle ilgili birbirlerini ibra ettiklerini, şirketin kuruluşundan bu yana ——— çalıştığını, davacının spor aktivitelerinin yoğunluğu nedeniyle hesap işlerine karışmadığın ve ———yıllığına müdürlük yetkisi verildiğini, tüm ———— davacının haberdar olduğunu, şirketin mali müşavirinin evrakları getirip götürdüğünü, davacının imzası sahte ise davacıya kime imza attırdığını sormak gerektiğini, boşanma kararından 3 yıl sonra açılan bu davanın iyi niyet kurullarına uygun olmadığını, kaldı ki sermaye artırım kararının davacı aleyhine olmadığını, hisse oranlarının aynen %50 olacak şekilde korunmuş olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
——— Asliye Ceza Mahkemesinin ——— sayılı dosya incelendiğinde sanık olarak ——— özel belgede sahtecilik suçundan yargılamasının yapıldığı, ceza mahkemesinde katılan olan —– tarihli —— imzanın tarafına ait olmadığını ancak —tarihli sermaye artırımından faydalandığını, ——– tutanaktaki imzanın kendisine ait olmadığını, sermayenin değişeceğini bilmediğini, muhasebecinin evrakları imzalamasını söylediğini kendisinin de imzaladığını, ——- yılında boşandığı beyan ettiği görülmüştür. Mahkemece, şikayetçinin—– evli kalınan —- yılına kadar iki ortaklı şirkette durumun hiç bilinmemesinin mümkün olmadığı, sanığın sermaye artırım kararlarından kendisinin de yararlandığı, sanığın üzerine atılı suçu işlediğini gösterir yeteril delil olmadığı gerekçeleriyle sanığın beraatine karar verilmiştir.
Eldeki dava —————karalarının sahte imza ile oluşturulmuş olması nedeniyle butlanına karar verilmesi taleplidir.
İmza inkarı halinde yapılacak husus imza incelemesidir. Ne var ki ——– tutanaklarının aslı ceza dosyası içinde olduğundan yargılamaya uzunca bir süre devam edilmemiştir. Ceza dosyasının da —–olması nedeniyle imza incelemesi yapılmamıştır. Davacıya süre verilmiş, sicile müzekkere yazılmışsa da, toplantı tutanakları asılları, hazirun cetvetllerine ulaşılamamıştır. Uzun uğraşlardan sonra niyayet davacıya elden takip yetkileri verilerek noterde bulunan suretlerin bir kısmı bulunarak getirtilmiştir.
Ancak, bu süreç içinde davacının aktif taraf sıfatı son bulmuştur. Şöyle ki davalı şirket tarafından, mahkememiz dosyası davacısına karşı, ortaklıktan çıkarılması talebiyle——- tarihinde dava açılmış, bu dava ——- ATM.nin —–E sayılı dosyasında görülmüş, ———- tarihli kararla kabulüne karar verilmiş, ortağın haklı sebeplerin varlığı nedeniyle ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmiştir. Bu karar davalı tarafça ————-temyiz edilmişse de, ———- sayılı kararla, temyiz talebi süre nedeniyle reddedilmiştir. Bu karar da karar düzeltme talebi ile —- gönderilmiş, ——–HD.nin ——– sayılı kararıyla ilk derece kararı isabetli görülerek ortaklıktan çıkartılma kararı ——– tarihinde kesinleşmiştir.
TTK.nun 446/1-a,b maddelerine göre, ——— iptali davasını pay sahipleri açabilir. Pay sahipliği sıfatı bu davaların dinlenebilmesi için şarttır ve davanın her aşamasında davacı, pay sahibi olduğunu kanıtlamak zorundadır.———- Yine,—– Hukuk Dairesinin ————-sayılı kararında da pay sahibi sıfatının dava boyunca devam etmesi gerektiği, payların devredilmesi halinde aktif taraf sıfatının kalmayacağı, yeni pay sahibinin de davaya devam edemeyeceği belirtilmiştir.
Eldeki davada, dava tarihi———- olup, davanın açıldığı tarihte davacının ortak olduğu sabittir. Ne var ki davacının haklı sebeplerle ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmiştir. Hal böyle olunca eldeki davada davacının, dava boyunca taşıması gerektiği pay sahipliği sıfatını koruduğundan söz edilemez.
Kaldı ki, davacının davasının iyiniyet ve dürüstlük kuralları ile bağdaşır bir yanı da bulunmamaktadır. Karı koca arasındaki geçimsizlikler sonucu ortaklırn boşandığı sabit olup, boşanma kararından da üç yıl sonra imzaların sahte olduğunun ileri sürülmesi iyiniyetli kabul edilemez. Taraflar arasında boşanma davasında ———— tarihli bir protokol hazırlanıp dosyaya sunulmuştur. Bu protokolde açıkça, eşler birbirlerini hissedar oldukları şirketlerde karşılıklı ibra etmişlerdir. Bu protokolün tasdiki ile mahkemenin ——— tarihli kararıyla boşanmalarına karar verilmiş; davacının o tarihe kadar hiç haberdar olmaması mümkün olmayan —————- tarihli kararlara imza inkarı ile itiraz edilmiştir. Davacının ceza mahkemesinde verdiği beyan ve mahkeme gerekçesinde derc edilen gerekçeden de anlaşıldığı üzere haberi olmayan ———yılında yapılan sermaye artışından davacı da yararlanmıştır. —— tarihli ——– bakımından da, protokolün ————- tarihinde yapıldığı, davacının haberinin olmamasının mümkün olmadığı bellidir.
Her hak gibi ——- butlanının ileri sürülmesi de dürüstlük kuralı çerçevesinde mümkündür. Hakim, butlanın ileri sürülmesinin dürüstlük kuralına aykırı veya hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup olmadığını her olayda resen ve “ahval ve şartların heyeti umumiyesini göz önünde tutarak serbestçe takdir edecektir. —————-
Butlanın ileri sürülmesi bakımından bir süreye uyulması zorunluluğu yok ise de; butlana ilişkin tespit talebinin maksatlı, anlaşmalı boşanma kararı temyiz edilmezken, anlaşmalı boşanma kararına dayanak protokole aykırı yapılması, üstelik semerelerinden faydalanılmış ——- talebi iyiniyet ve dürüstlük kuralına uygun değildir. Keza müdür seçimi yönünden de şirket kurulduğundan beri davacının spor faaliyetleri, yurt dışında geçirdiği süre nedeniyle zaten müdürlük/temsil görevi ———tarafından yerine getirilmiştir. Davacının da (ceza mahkemesindeki beyanından anlaşıldığı üzere) o tarihteki eşine vekaletname verdiği belli olup, dolayısıyla şirket işlerinin ———– idaresinde olduğunu davacının bildiği kabul edilmelidir. Somut olayda ortakların boşanmış eşler olması, evli kalınan dönemde sorun olmayan kararların boşanma kararından——– yıl sonra (aradan geçen uzun süreden sonra) dava edildiği de nazara alındığında butlan talebi yönünden TMK’nın 2. maddesi uyarınca hakkın kötü kullanıldığını kabul etmek gerekir.
Davacı bu davanın neticesine göre alacağı ortaklıktan çıkma payının değişeceğini ileri sürmüşse de çıkma payına ilişkin dava olduğuna dair bir beyan olmadığı gibi, resen uyaptan yapılan sorgulamada davacı tarafından çıkma payı alacağı için açılmış bir dava da bulunmadığı tespit edilmiştir.
Açıklanan sebeplerle, davanın ve davacının şirkete kayyım atanması, müdürün tedbiren temsil yetkilerinin kaldırılması, şirket araçlarına tedbir konması şeklindeki tüm tedbir taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ve davacının tüm tedbir taleplerinin REDDİNE
2- Alınması gerekli 54,40TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 24,30TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 30,10TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 433,50TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 17/06/2020