Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2012/17 E. 2020/431 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2012/17 Esas
KARAR NO: 2020/431
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/01/2012
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin ——keşif bedelli ——- kenetli çatı üretimi ve montaj işi için davalı ile sözleşme akdettiğini, sözleşmenin 5. Maddesinde iş süresinin ———— tarihi olarak belirlendiğini, davalının şantiyeyi terk ettiğini, davalının ——— tarihinde şantiye sahasına gelerek sözleşmeyi fesh ettiğini, bu nedenle malzemelerini alması gerektiğini beyan ettiğini, bir tutanak ile malzemelerin davalıya teslim edildiğini, davalının ——— tarihinde işi bırakması nedeni ile çatı işinin tamamlanması için müvekkili ile dava dışı —– arasında —- tarihinde bir sözleşme yapıldığını, yeni yapılan sözleşme ile davalı arasında yapılan sözleşme arasında —- fiyat farkı çıktığını, müvekkilinin daha düşük bir fiyatla işi yaptırabilecekken daha yüksek maliyetle işi yaptırmak zorunda kaldığını, sözleşmenin 7. Maddesine göre günlük——– cezai şartın ödenmesi gerektiğini, sözleşmenin 11.13. Maddesi hükmünce davalının işyerinde beş yıllık 1 makine mühendisi ve 1 inşaat teknikerinin bulundurulmaması nedeni ile ——- tarihinden itibaren günlük———– şartın ödenmesi gerektiğini, sözleşmenin 11.22. maddesinde işçilerin baret takma zorunluluğu olduğu şantiyede baret takılmaması nedeni ile ——– tarihinden itibaren günlük ———- cezai şartın ödenmesi gerektiği, sözleşmenin 11.25. maddesinde işçilerin işveren yapı firmasının turuncu yeleklerini giymesi zorunluluğu olduğu halde şantiyede bu yeleğin giyilmemesi nedeni ile —– tarihinden itibaren günlük ——— şartın ödenmesi gerektiğini, sözleşmenin 17. maddesinde iş güvenliği mühendisinin iş süresince bulundurulması gerekirken bulundurulmaması nedeni ile ——- tarihinden itibaren günlük ——– cezai şartın ödenmesi gerektiğini ifade ederek —— tarihli eser sözleşmesinin eksik ifa ya da zamanında ifa edilmemesi nedeni ile uğradıkları her türlü zarar ve kâr haybından olan fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla dava tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte ———— ve ayrıca sözleşme gereği işleyen cezai şartların tespitini ve davacıya ödenmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı usulüne uygun dava dilekçesi ve çağrı kağıdı tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava mahiyeti itibariyle, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin eksik ifa edildiği iddiasıyla, zarar bedeli ve cezai şartın tazmini talebi ile açılan tazminat davasıdır.
Dosya, tarafların iddiaları ve toplanan deliller kapsamında inceleme yapılarak rapor tanzim edilmek üzere mali müşavir ve inşaat mühendisi bilirkişiden oluşturulan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, ———— tarihli raporda, davanın mahiyeti itibariyle heyette hukukçu bilirkişiye ihtiyaç duyulduğu, sözleşme ile kararlaştırılan edimlerin yerine getirilip getirilmediği hususunun tespit edilemediği belirtilmiştir. Davacı tarafından rapora itiraz edilmiş ve yeni rapor alınması talep edilmiştir.
Bu kez dosya, bir inşaat mühendisi, bir mali müşavir bir de hukukçu bilirkişiden oluşturulan heyete tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen —– tarihli raporda, eksik yapılan işlerin tespit edilebilmesinin mümkün olmadığı, davacı tarafından bu hususun ipatlanamadığı, ayrıca davacı tarafından sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiği, cezai şartın asıl edime bağlı bir edilm olduğu, asıl edimin yerine getirilip getirilmediğinin ispat edilememiş olması ve davalının temerrüdü sebebiyle eser sözleşmesinden dönme söz konusu olması nedeniyle davacı tarafın cezai şart talep edemeyeceği yönünde görüş bildirmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş rapora davacı tarafından itiraz edilmiştir.
Alınan raporlar yeterli görülmeyerek dosya mali müşavir, inşaat mühendisi ve hukukçu bilirkişiden oluşan farklı bir heyete tevdi edilmiş, tanzim edilen —— tarihli raporda, her ne kadar davacı tarafça davalı tarafından taahhüt edilen aynı işin 3. şahsa yaptırıldığı beyan edilmişse de 3. şahsa yaptırılan iş ile davalı tarafında taahhüt edilen işlerin aynı olmadığı, sözleşmedeki cezai şartın ifaya eklenen cezai şart niteliğinde olduğu, davacının cezai şart talep etme hakkının olmadığı yönünde görüş bildirmiştir. İtiraz üzerine alınan ———- ek raporda, kök rapordaki görüşlerinde bir değişiklik olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı tarafa HMK. m. 31 kapsamında dava dilekçesini ve neticei talebini açıklaması için süre verilmiş, davacı vekili tarafından beyan dilekçesi verildikten sonra dosya, mali müşavir, inşaat mühendisi ve nitelikli hesaplamalar konusunda uzman bilirkişilerden oluşturulan heyete tevdi edilmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen ——- tarihli raporda, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ———— tarihinde davacı tarafından tek taraflı olarak feshedildiği, sözleşmenin geriye etkili olarak ortadan kalkması nedeniyle davacının cezai şart talep hakkının da ortadan kalktığı, davacının fesih hakkını kullanmış olması nedeniyle olumlu zararını istemesinin mümkün olmadığı, sözleşmeden dönen davacının ancak menfi zarar talep edebileceğini, davacının 3. kişi ile sözleşme yaparak eksik işi tamamlattığı iddiasıyla bedel farkı talebi yönünden, sözleşme kapsamlarının ve sözleşmedeki iş kalemlerinin birbirinden farklı olduğu ve davalının yaptığı işin seviyesini tespit edecek delil bulunmadığı, davacının imalat kalemleri dışında iş güvenliği konularındaki cezai şart talepleri ile ilgili delil bulunmaması nedeniyle tespitinin mümkün olmadığı yönünde görüş bildirmiştir. Davacı taraf rapora itiraz ederek yeni bir heyetten rapor alınmasını talep etmiş, alınan raporların dosya kapsamı ile uyumlu ve yeterli olması nedeniyle yeni rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddiaları, savunmaları, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, dava konusu uyuşmazlık taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesini fesheden davacının davalıdan cezai şart ve 3. Kişiye yaptırdığını iddia ettiği eksik iş bedelini talep edip edemeyeceği noktasındadır. 6098 Sayılı TBK. m. 125/3’e göre, sözleşmeyi haklı olarak fesheden taraf ancak menfi zararını talep edebilir, müspet zararını talep edebilmesi mümkün değildir. Konu ile ilgili ———————– içtihadı ve benzer içtihatları da, sözleşmeyi fesheden tarafın sözleşmenin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararın tazminini isteyebileceğini, müspet zarar talep edebilmesinin mümkün olmadığı yönündedir. Alınan bilirkişi raporlarında belirtildiği üzere, davacı tarafından sözleşme kapsamında olduğu iddiasıyla 3. şahsa yaptırıldığı iddia edilerek bedeli davalıdan talep edilen tutar yönünden 3. şahsa yaptırılan iş ile davalı ile davacı arasındaki sözleşmeye konu olan işin aynı olduğu hususu ispatlanamadığından davacının 3. şahsa ödediğini iddia ettiği bedelin davalıdan tahsiline yönelik talebinin reddine karar verilmiştir. Diğer yandan, davacı hem sözleşmeyi feshetmiş hem de cezai şart talep etmiştir. Taraflar arasında kararlaştırılan cezai şart ifaya eklenen cezai şart niteliğindedir, aksine düzenleme bulunmadıkça bu cezai şart sözleşmenin feshiyle geriye dönük olarak ortadan kalkmış sayılacaktır, sözleşmenin incelenmesinde aksi yönde bir düzenleme olmadığı görülmüştür. Davacı taraf cezai şart talebinin bir kısmı da işçilerin baret takmaması, logolu yelek giymemeleri ve şantiyede iş güvenliğinden sorumlu eleman bulundurulmamasına dayandırmıştır. Sözleşme devam ederken bu hususlara dayalı olarak herhangi bir talepte bulunmamış olan davacının sözleşmeyi feshettikten sonra bu hususlara dayanarak cezai şart talep edebilmesi de mümkün olmadığı göz önünde bulundurularak, taraflar arasında imzalanan sözleşmeyi fesheden davacının sözleşmede belirlenen cezai şart bedelinin davacıdan tahsiline yönelik talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40-TL harcın peşin alınan 445,50-TL harçtan mahsubu ile bakiye 391,10-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —————— Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/07/2020