Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/217 E. 2023/328 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/217
KARAR NO : 2023/328

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/10/2022
KARAR TARİHİ : 30/11/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının —- numaralı —- şekil markasının 43. Sınıfta “yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri, kafe ve bar hizmetleri” emtia ve hizmetlerinde tescilli sahibi olduğunu, davalıya ait davaya konu edilen —- numaralı —–ibareli marka ile—- numaralı—- ibareli markaların davacı markasına benzer olduğunu, bu durumun karışıklığa sebebiyet verdiğini, —– üzerinde davacının gerçek hak sahibi olduğunu davacı markasının 30 yılı aşkındır kullanıldığını ve sektörde bilinen bir marka olduğunu, davalının bu bilinirlikten faydalanmak için davacı markasının benzer marka tescil ettirdiğini bu sebeple markanın tescilinin kötü niyetli olduğunu belirterek markanın yiyecek içecek sağlanması hizmetleri bakımından hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Taraf markalarının görsel olarak bakıldığında benzer olmadığını, yazılış şekli olarak farklı olduklarını davalı markalarının Türkiye’nin en büyük zincir restoranlarından olan —- grubunun markası olduğunu, davacı markasının ise sadece —–ilinde faaliyette bulunan bir marka olduğunu, taraf markalarının karıştırılma ihtimalinin olmadığını, davacının davalı markasından faydalanma kastının olmadığını, ayrıca —- ibaresinin —- şehir olması ve yine davacı markasının tanınmışlık düzeyinde olmaması sebebiyle tecilinin kötü niyetli olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLER VE G E R E K Ç E : Dava, Davalı adına tescilli —- numaralı —- ibareli marka ile —numaralı “—-” ibareli markaların davacı adına tescilli —- numaralı —-şekil markasına benzerlik, gerçek hak sahipliği, tanınmışlık ve kötü niyetli tescil iddiası ile 6769 Sayılı SMK’ nın 6/1, 6/3, 6/5, ve 6/9. Maddeleri uyarınca hükümsüzlüğü taleplidir.Mahkememizde aldırılan 19/07/2023 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı yana ait dava konusu —- kod numaralı —- ibareli markanın ve —-kod numaralı “—-” ibareli markanın tescilli oldukları “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” bakımından SMK 6/1 hükmü kapsamında kısmen hükümsüzlükleri koşullarının oluştuğunun değerlendirilebileceği, Davalı yana ait dava konusu markaların SMK 6/3, 6/5, 6/9 hükümleri çerçevesinde hükümsüzlüğü koşullarının – oluşmadığı, davalı yanın marka başvurularında kötü niyetli olduğunun dosya Münderecatından anlaşılamadığına dair raporunu sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
İncelenen dosya kapsamı, mevcut deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Davacının —- numaralı —– Şekil ibareli markanın 43. Sınıfta tescilli sahibi olduğu, davalı adına tescilli davaya konu —–numarası ile 43. Sınıfta —– ibaresi ile kayıtlı ve —– numarası ile 43. Sınıfta yine —– ibareli markaların davacı markasına benzer ve aynı sınıfta tescilli olması, gerçek hak sahipliği, tanınmışlık ve kötü niyetli tescil iddiasıyla hükümsüzlüğünün talep edildiği, davalı tarafından 5 yıllık yasal süre yönünden itirazda bulunduğu ayrıca markaların da benzer olmadığı iddia edilerek davanın reddinin talep edildiği, mahkememizce aldırılan 19/07/2023 tarihli bilirkişi raporunda markaların benzerlik sebebiyle hükümsüzlük koşullarının oluştuğu, diğer talepler yönünden hükümsüzlük koşullarının oluşmadığının belirtildiği, buna göre tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, davacının —- numaralı —- Şekil ibareli markanın 43. Sınıfta yer alan “yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri, kafe ve bar hizmetleri” bakımından tescilli olduğu, davalının ise davaya konu —- numara—- numarası —–markaların 43. Sınıfta yer alan hizmetler bakımından tescilli olduğu, markalar sınıfsal olarak karşılaştırıldığında, davacı ve davalı markalarının ortak olarak yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri bakımından tescilli oldukları, kelimesel olarak markalar karşılaştırıldığında, hem davacı markasının tek başına —- ibaresinden oluştuğu, davalı markalarında yer alan—– ibarelerinin tanımlayıcı mahiyette olması sebebiyle davalı markalarının da esas unsurunun —- ibaresi olduğu bu yönüyle karşılaştırıldığında markaların ayniyet derecesinde benzer olduğu, bu sebeple ortalama tüketici nezdinde markaların tek bir kaynaktan doğmuş olacağı veya markayı kullananlar arasında temsilcilik veya yetkili bayii ilişkisi olduğu izlenimi uyandırabileceği bu durumun da karışıklığa sebebiyet verebileceği davacı markasının tescil tarihinin davalı markalarına göre daha önce olması sebebiyle davalının da davaya konu markayı davacının tescilinden önce kullandığına dair delil de sunulmadığından davacının iş bu dava konusu marka üzerinde davalıya göre üstün hak sahibi olduğu bu sebeple SMKnın 6/1.maddesi uyarınca markanın hükümsüzlüğüne karar vermek gerektiği her ne kadar davalı tarafça —-numaralı marka yönünden hak düşürücü süre itirazında bulunulmuş ise de iş bu markanın tescilinin 20/06/2017 itibaren geçerli olduğu fakat markanın sicile 25/12/2017 tarihinde kayıt edildiği ve 31/01/2018 tarihinde bültende yayınlandığı, yayınlanma tarihi itibariyle dava tarihimiz olan 20/10/2022 tarihinde 5 yıllık süre dolmadığından bu yöndeki savunma ve taleplerin reddine karar vermek gerekmiş yine davacı markasının tanınmış marka olduğu iddia edilmiş ise de bilirkişi heyetince yapılan tespite göre davacı markasının tanınmış marka olmadığı yine kötü niyetli tescil iddiası yönünden de —- ibaresinin coğrafi bir yeri belirtmesi, ayırt edici bir marka olmaması, davalının markanın önüne ve sonuna ek getirmek suretiyle nispeten farklılaştırarak kullandığı, tarafların ticari faaliyet alanlarının da farklı şehirler olduğu düşünüldüğünde, davacı markasından haberdar olmayabileceği, bu sebeple marka tescilinde asıl olanın iyi niyet olduğu ve kötü niyeti iddia edenin ispat etmesi gerektiği düşünüldüğünde, kötü niyet iddiasının ispatlanamadığı bu sebeple SMK’ nın 6/5 ve 6/9. Maddeleri uyarınca hükümsüzlük taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş fakat SMK’ nın 6/1. Maddesi uyarınca hükümsüzlük koşulları oluştuğundan davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Davanın kabulü ile ;
1-Davalı adına tescilli—–numaralı markaların tescilli oldukları 43. Sınıf kapsamında “yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” bakımından hükümsüzlüğüne,
2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile kalan 189,15 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan toplam 4.627,00 TL yargılama gideri ve 80,70 TL harç toplamı olan 4.707,70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, takdir olunan 25.500,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.