Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/133 E. 2022/10 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/133
KARAR NO : 2022/10

DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 17/08/2021
KARAR TARİHİ : 27/01/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Davalıların haksız fiil ve eylemleri sebebiyle, ——- süreli Ek Sözleşmelerden kaynaklanan —-” ibareli markalara ilişkin,—- lisans ve — kullanma hakkına, halen devam eden haksız eylem ve vaki tecavüzleri nedeniyle, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 151/c.maddesine göre, “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli” esas alınmak—- kadar, Yoksun kalınan kazancın, sözleşmenin 9. Maddesi gereğince—- hesaplanarak tespitine, HMK 107. md. gereğince belirsiz alacak davası olarak ileride arttırılmak—- tarihinden itibaren işleyecek—— davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, marka hakkına tecavüz iddiasına dayalı tazminat davasıdır.
Davacı vekili davacı —- ve —– tarihine kadar—— süre ile —– kullanma hakkını devraldığını, bu sözleşme ile ——– kullanım hakkı davacı şirkete devredilmiş olmasına rağmen 01/02/2007 tarihinde —-dosyasından davalılardan — unvan değişikliği yaparak —– unvanını aldığı bu sebeple diğer davalı olarak dosyada gösterildiği yapılan satış işlemlerinin kötü niyetli ve yok hükmünde olduğunu, davaya konu edilen markaların kullanım hakkı davacıda olduğundan —- yoksun kalınan kazancın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesini talep ettiği, davalılar —- tarafından verilen cevap dilekçesi ile, görev ve yetki itirazında bulunulduğu, buna göre tüm dosya kapsamı birarada değerlendirildiğinde,—-tarafından davalı——- ——,davacının ——- sözleşme ile ——— kullanımlarının davacıya devredildiği, buna rağmen markaların davalı —satıldığı, markaların kullanımının halen davalı — ticari —– —- yapıldığı, kullanım haklarının halen davacıda olduğundan bahisle marka hakkına tecavüz niteliğinde olduğu, bu sebeple tecavüz nedeniyle maddi tazminat talebi iddiasına ilişkin olduğu, mahkememizce öncelikle davanın niteliğinin belirlenmesi yönünde yapılan değerlendirmede, müflise karşı alacak talebinde bulunan alacaklıların İcra İflas Kanunun 219/2. Maddesi uyarınca —- bir ay içerisinde —–usulünde ise İcra İflas Kanunu 218. Maddesi —- —- üzere tayin edeceği günde alacağını ispat etmek mahiyetindeki delilleri ile birlikte bildirmeleri gerektiği, bildirmemesi halinde doğrudan doğruya—- davası açabileceği, dosyamız içeriği incelendiğinde,———- Sayılı dosyası ile iflasına karar verildiği, iflas kararının kesinleştiği, davacı tarafından davaya konu edilen ——- kullanım hakkının davacıda olduğundan ——tarihli dilekçe —-edildiği —– — tarihli karar ile talebin reddine karar verildiği, davaya konu —- tarihinde ihale yoluyla davalı——satıldığı, bu şekilde davacının davaya konu edilen—— kaynaklanan alacak davasının—–yöneltilmiş bir kayıt kabul davası olduğu sonucuna varılmıştır. Zira —- kararından sonra açılacak davaların davanın niteliği ne olursa olsun kayıt kabul davası olduğu ——- kararından önce açılan ve dava devam ederken iflas kararı verilmesi halinde ise açılan davaların kayıt kabul davasına dönüştüğü hususu Yargıtay kararları ile de sabittir, bu sebeple her ne kadar alacak marka hukukundan kaynaklanan bir alacak ise de alacağın niteliğine bakılmaksızın dava müflis——– aleyhine açılmış olduğundan bir kayıt kabul davasıdır, kayıt kabul davalarında İİK nun 235/1 Maddesi uyarıca görevli mahkeme iflasa karar veren — mahkemesinin bulunduğu yerdeki ticaret mahkemesidir, nitekim —- kararında da kayıt kabul davalarının — veren ticaret mahkemesinin bulunduğu yerde açılabileceği ve yetkinin kamu düzenine ilişkin olduğu ve mahkemece resen gözetileceği içtihat edilmiştir, bu sebeple alacağın niteliğine bakılmaksızın mahkememizce, dava kayıt kabul davası olarak nitelendirildiğinden ve görevli ve yetkili mahkeme — Mahkemesi olduğundan, diğer davalılar yönünden ise davaya konu edilen markaların mevcut sahibi ve kullanıcısı olmaları sebebiyle —— markaların önceki ve şimdiki tescilli sahipleri olması sebebiyle mecburi dava arkadaşlığı olduğundan davalı——- yönünden verilen görevsizlik ve yetkisizlik kararının bu davalılara — edeceği, davanın tüm davalılar bakımından bir arada görülmesi gerektiğinden mahkememizin görevsizliğine ve yetkisizliğine karar verilerek, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın görevli ve yetkili mahkeme —- Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan, mahkememizin görevsizliğine,
HMK 20. Madde uyarınca dosyanın süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi
halinde kararın kesinleşme tarihinden, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize müracaat edilmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli NÖBETÇİ —- ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ ne gönderilmesine,
Aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağına,
Yargılama harç ve giderlerinin HMK’nun 331/2.maddesi gereğince yetkili ve görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.