Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/90 E. 2023/257 K. 14.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/90 Esas
KARAR NO: 2023/257
DAVA: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/03/2020
KARAR TARİHİ: 14/11/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—— markası altında inşaat malzemeleri endüstrisinde ———–ürünler, servisler ve yazılımlar tasarlayıp imal etmekte ve dünya çapında satışa sunduğunu, davacının ürün gruplan ise özetle ————şeklinde olduğunu, davacı firmasının —- kardeşi —– tarafından kurulduğunu ve —–bağlantı teknolojileri ile ilgili ilk patentini aldığını, ———- başında ————birçok yerinde üretim tesisleri açarak yayılmaya başladığını, —–markası altında üretilen her bir ürün grubunun; ürün yönetimi,——– kendi içinde barındırdığını, davacı şirket ve markasının tarihçesi ile ilgili tüm bu bilgilere davacının ———- görsellerden ulaşılabileceğini, davacının dünyada —- yılından, —- yılından beri gerçekleştirmekte olduğu aralıksız ve yoğun kullanım sonucunda elde etmiş olduğu ayırt ediciliği ve bilinirliğinin elde ettiğini, ——nezdinde de kayıtlı —-adet markası olduğunu, —markasının —- dahil tüm dünyada kullanılan en güncel logosu aşağıdaki gibi olduğunu, davacı —- ——-unvanlı şirketin üstlendiğini, davacı uyuşmazlık konusu —— yılından beri tüm dünyada —- yılından beri ——- sektöründe ciddi ve aralıksız bir biçimde kullandığını, davalı —– şirketin tek ortağı ve yetkilisi olan—— davacıya ait tanınmış ——- maddesinin 1’inci bendi uyarınca aynı ve ayırt edilemeyecek derecede benzer nitelikte——- Sınıflarda davacının ——- markası ile karşılaştırma ihtimali yaratacak şekilde tescil ettirdiğini, davalıların —-yılından beri devam eden — markasına yönelik tescil girişimlerine konu—— markalarını görsel ve işitsel olarak ————kelimesini oluşturan yazı tipi ——– bakımından birbirlerinin aynısı olduğunu, bu ayniyetin de davalılar arasındaki bağı tevsik ettiğini, davalının kötü niyetli olarak davacının markasını ———— isimleriyle —– kullandığını,———–sayılı dosyasında ihtiyati tedbir istemli delil tespit başvurusunda bulunmuş ve Mahkeme, ihtiyati tedbir talebi doğrultusunda yapmış olduğu —– tarihli murafaada davacıya ait tanınmış —— aynısının -markada yer alan unsurların birebir kullanıldığını da tespit etmek suretiyle- haksız ve hukuka aykırı bir şekilde davacının itibarını zedeleyecek şekilde kullanılmasının durdurulması için —— erişimin engellenmesine ve davalı tarafından internet üzerinden satışa sunulan ——markalı geciktirici kremlere el konularak toplatılmasına karar verdiğini, bunu takiben de davacı tarafından davalı —- aleyhine——— sayılı dosyasında markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve durdurulması için dava açılmış olup, bu dava halen devam ettiğini, öncelikle davalılara tebligat yapılıp, duruşma açılmaksızın davanın niteliği gereği davacı yanın ağır zararı söz konusu olacağından, mevcut durumun muhafazası ve davanın etkinliğini temin etmek bakımından SMK’nun 159. maddesi ve HMK’nun 389 vd. maddeleri dikkate alınarak, markanın devrinin önlenmesi amacıyla davalı —— adına —- sayı ile tescilli——- sözcük markaları ile davalı —–sayı ile tescilli —— ivedilikle ve teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını, davalı ——–sözcük markaları ile davalı Şirketin tek ortağı ve yetkilisi olan diğer davalı ——- sözcük markasının karıştırılma ihtimali, kötü niyetli tescil ile gerçek hak sahipliği ve tanınmıştık hukuki sebeplerine davalı olarak 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 5/1-ç, 6/1, 3, 4, 5 ve 9 ile 7/2. maddelerinin delaletiyle aynı Yasa’nın 25/1. maddesi uyarınca hükümsüz kılınarak, sicilden terkinine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşıldı.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı ——— unvanından da anlaşılacağı üzere; —— alanında faaliyet gösterdiğini, davalı ———– ortağı ve yetkilisi olduğunu, davalının kullandığı ve tescil ettirdiği markalardan da anlaşıldığı üzere faaliyet alanı; —— olduğunu, davalı tarafından kullanılan ——- markasının —–Sınıflarda, davalı —— adına tescilli olduğunu, ayrıca —- davalı ———- adına tescilli olduğunu, davalıların ——-Sınıfta tescili —–yılına dayanmakta olup davacının ilgili sınıflarda ——- ibareli tescilleri olmadığını, tarafların fiili kullanım ve tescilleri arasında iltibas bulunmadığını, her iki tarafın fiili kullanımı ve tescil kapsamlarının farklı olduğunu, ————–Tespit Dosyasından alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; taraf ürünlerinin ve fiili kullanımlarının farklı olduğu, tarafların marka tescilleri arasında iltibas bulunmadığı, tarafların ürünleri arasında da Tüketiciler açısından karıştırılma ve iltibas oluşturma ihtimalinin bulunmadığının tespit edildiğini, davacının tanınmışlık iddiası doğru olmadığını, ————- ibaresinin dahi birçok farklı sınıfta farklı firmalar adına tescilli olduğunu, söz konu tescillerin bir kısmının davacının marka tescillerinden önce bir kısmının sonra olduğunu, davalının kullanmama def’i itirazının bulunduğunu, davacının ———- sınıf haricinde marka kullanımının olmadığını belirtmiş, dava taleplerinin Hukuka, Fiili ve Ticari duruma aykırı olması, ispatlanamaması vb nedenlerle reddini, davacıya kullanmamam defi savunmaları kapsamında kullanım ispatı için süre verilmesini; kullanımı ispatlanamayan Tescil Kapsamının Bilirkişi İncelemesi ve Kararda dikkate alınmamasını, davalı kullanımlarının tescilli markalarına dayanması, ürünler arasında iltibas bulunmaması, ürünlerin hitap ettikleri tüketici kitlesinin farklı olması, ürünlerin tüketicilere arz edildikleri pazarların farklı olması vb nedenlerle davacı taleplerinin reddini talep ettiği yargılama giderlerinin ve yasal vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşıldı.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E : Dava, davalılara ait ———-markaların davacı markasının tanınmış olduğu iddiası gerçek hak sahibi olduğu ve davalıların kötü niyetli olduğu iddiasıyla hükümsüz kılınıp kılınamayacağına ilişkin davadır.Mahkememizce alınan 03/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda;——— ibareli markanın yukarıda altı çizili emtialarda kısmi hükümsüzlük sartlarının olustuğuna dair rapor sunulduğu görüldü.Mahkememizde aldırılan 07/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda; —— numaralı ——-markanın rapordaki altı çizili emtialarda takdiri kısmi hükümsüzlük şartlarının oluştuğuna dair rapor sunulduğu görüldü.Mahkememizde aldırılan 18/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Davacının markasının tanınmış marka olduğu, tarafların markaları arasında karıştırılma ihtimalinin olduğu, davalı- markasının tescilli olduğu —-sınıfın davacının mallarını kapsadığı,—– sınıflar açısından davacının markasından haksız bir yarar sağlama halinin olduğu, davalı —– markaları kullanımının davacının markasının itibarına zarar verecek şekilde olduğu şeklinde rapor sunulduğu görüldü.Mahkememizde aldırılan 30/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı taraf adına tescilli ———- ibareli markanın tanınmış marka şartlarını sağladığı ve bu nitelikte olduğu, SMK m. 6/5 maddesi gereğince tanınmış markaların marka hakkına tecavüz ve hükümsüzlük iddialarının markanın tescilli olduğu sınıflarla sınırlı olmadığı, tüm hizmet sınıflarını kapsadığı, bu yönüyle kullanmama def’inin davacı tarafın tecavüz ve hükümsüzlük talebinde bulunmasında engel bulunmadığı, davalı taraf adına tescilli——— ibareli markalar hakkında tescilli oldukları tüm sınıflar yönünden SMK m. 6/5-9 ve 25. Maddeleri gereğince hükümsüzlük şartlarının oluştuğu şeklinde rapor sunulduğu görüldü. Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.İncelenen dosya kapsamı, mevcut deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili müvekkilinin ——– yılından beri inşaat malzemeleri endüstrisinde ürünler servisler ve yazılımlar tasarlayıp imal ettiğini, bir çok yurtdışı ülkede üretim tesisi açtığını, müvekkiline ait —- yılından beri dünyada —- yılından beri de ——- aralıksız olarak kullandığını davalıların ise bu markayı aynı şekilde ——– kendi adına tescil ettirdiği davalıların genellikle cinsel içerikli ürünler sattığını bu nedenle müvekkil markasının itibarının sarsıldığını, bu nedenle davalıya ait markaların müvekkili markasının tanınmış marka olması müvekkilinin gerçek hak sahibi olması, davalının kötü niyetli olması nedenleriyle davalılara ait ——– markaların hükümsüz kılınarak sicilden terkinini talep ettiği, davalılar vekilinin cevap dilekçesi ile müvekkilinin faaliyet alanlarının gıda takviyeleri, vitamin vs. Şeklinde davacının ticari faaliyetleri ile aynı olmadığını, bu nedenle davacının —– kullanımının tescilinin farklı sınıflarda olduğunu tanınmışlık iddiasının doğru olmadığını, ayrıca davacı yönünden kullanmama definde bulunduklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, mahkememizce aldırılan—– tarihli bilirkişi raporunda taraf markalarının farklı sınıflarda tescilli olması sebebiyle ——-markanın hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı — numaralı markanın ise benzer olarak değerlendirilen —— Sınıflardaki bazı hizmetler ve emtialar bakımından kısmi hükümsüzlük koşullarının oluştuğu yönünde görüş bildirildiği, bilirkişi raporuna karşı özellikle davacı tarafça yapılan itirazlar dikkate alınarak aynı heyetten ———tarihli ek rapor alındığı, ek raporda da kök rapordaki görüşlerin muhafaza edildiği, alınan bu raporlarda davacının —– markasının tanınmış marka olmadığı yönünde görüş bildirildiği, fakat davacı tarafından sunulan——– yine taraflar arasında görülen ——– sayılı dosyasında aldırılan —– tarihli bilirkişi raporunda davacı markasının tanınmış marka olarak değerlendirilmesi sebebiyle özellikle tanınmışlık ve markanın sulandırılması hususlarının değerlendirilmesi yönünden mahkememizce yeni bir heyet oluşturularak 18/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda davacı markasının tanınmış marka olduğu, markalar arasında karıştırılma ihtimali olduğu yönünde görüş bildirildiği, bu defa mahkememiz raporları arasında çelişki olduğundan çelişkinin giderilmesi bakımından aldırılan 30/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda davacı markalarının tanınmış marka olduğu, bu sebeple hükümsüzlük koşullarının oluştuğu yönünde görüş bildirildiği, buna göre tüm dosya kapsamı birarada değerlendirildiğinde davacının—– nezdinde ——- numaralı —–markalarının tescilli sahibi olduğu, davacı markasının özellikle—— Sınıfta tescilli delme makinaları, kaynak makinaları gibi emtialara ilişkin olduğu, zaten davacı şirketin de bu alanda yurt dışında kurulmuş ve yaklaşık —— yılından beri faaliyette bulunduğu, özellikle hükme esas alınan —- tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacı şirketin —-markası ile inşaat sektörü bakımından çok sayıda ödül sahibi olup yurt dışında da çok sayıda tescilli markanın sahibi olduğu, tescilli olduğu —– Sınıflardaki emtialar bakımından sektöründe tanınmış marka olduğu yönündeki hem 30/03/2023 tarihli bilirkişi raporu 18/09/2022 tarihli bilirkişi raporu hemde dosyaya delil olarak sunulan başka bilirkişi raporlarındaki davacı —–markasının tanınmış marka olduğu yönündeki tespitlerin mahkememizce de uygun bulunduğu, zira —– ibaresinin türkçe bir ibare olmayıp ayırt ediciliği çok yüksek bir kelime olduğu, davacı şirketin bu markayı yaklaşık ——yıldır kullandığı da gözetildiğinde ayırt ediciliği bu kadar yüksek bir markanın davalılarca marka olarak tescil ettirilmesinin tesadüf olarak değerlendirilemeyeceği, davaya konu davalılar adına tescilli markalar incelendiğinde, —- numaralı davalı şirket adına tescilli markanın —- Sınıfta tescilli olduğu, —- ibareli markanın ——— tescil edildiği, davalı markalarının kullanıldığı emtialar incelendiğinde özellikle markaların cinsel istek uyarıcı içecek ve ürünlerde kullanıldığı, özellikle davalı markasının kullanıldığı ürünlerde dikkate alındığında bu durumun davacı markasının itibarına zarar vereceği, davalı ürünleri ile davacı ürünlerini gören ortalama tüketicinin kafasında olumsuz bir izlenim bırakabileceği, her ne kadar markaların tescil sınıfları farklı ise de davacı markasının davalı tarafından bu şekilde olumsuz yönde sulandırıldığı, davacının markasının tanınmış marka olduğu yönündeki tespitte dikkate alındığında SMK 6/5 maddesi uyarınca davaya konu davalı markalarının hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiş yine davacının —- markasının çok uzun yıllardır özellikle inşaat alanında —— Sınıflarda kullanılıyor olması bu alanlarda tanınmış marka olması markanın yabancı bir kelime olup türkçeye çevrildiğinde herhangi bir anlamı olmadığı, bu sebeple ayırt ediciliği çok yüksek bir marka olduğu davalı tarafından davacının ——- şeklinde tescil ettirilip özellikle tescil ettirildiği sınıflardan ziyade cinsel uyarıcı ürünlerde kullanıldığı hususu da gözetildiğinde davalıların bu markayı tescil ettirmesinin tesadüfen olmadığı gibi markanın tescil edildiği sınıflardaki bilinirliğine de vurgu yapılarak haksız yararlanmaya yönelik kötüniyetli tescil olduğu kanaatine ulaşıldığından SMK 6/9 maddesi uyarınca da markaların hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiş davaya konu markalarda ——- numaralı markanın davalı —– adına diğer markaların ise davalı şirket adına kayıtlı olduğu fakat davalı —-davalı şirketin tek ortağı ve yetkilisi de olduğu tespit edildiğinden yargılama giderleri ve vekalet ücreti bakımından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile, davaya konu ——— numaralı markaların HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE,
1-Alınması gereken 269,85 TL harçtan alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile kalan 215,45 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan toplam 10.803,00 TL yargılama gideri ve 54,40 TL harç toplamı olan 10.857,40 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak e davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 25.500,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/11/2023