Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/7 E. 2020/7 K. 09.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/7 Esas
KARAR NO: 2020/7
DAVA : Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini
DAVA TARİHİ: 07/01/2020
KARAR TARİHİ: 09/01/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İSTEM :Davacı vekili dava dilekçesi ile: — davalı … tarafından—- adı altında yayınlanan ve 2018 yılında basılıp satışa sunulan- numarası—- olan, – no’lu davalı … tarafından yazıldığı iddia edilen ——-adlı kitabın, müvekkilinin de arasında olduğu başka yazarlara ait eserlerden ciddi manada intihal ile basılmış bir kitap olduğunu, bu kitabın tamamının intihal ile yani başkalarına ait yazılı eserlerin izinsiz şekilde neredeyse aynen kopyalanarak hazırlanmış bir kitap olduğunu, bu hususta — Cumhuriyet Başsavcılığı — Soruşturma sayılı dosyasından — tarihinde suç duyurusunda bulunulduğunu, derdest olan soruşturma dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesi ile bahsedilen intihale yönelik tespitinin yapıldığını, yayınevi tarafından — yılında yayınlanan – —— adlı kitabı incelendiğinde, kitabın — sayfa arasındaki bölümün ciddi bir intihal yapılarak, – yılında— tarafından çıkan müvekkilinin- numarası—olan — adlı kitabından izinsiz ve kaynak göstermeden yayınlandığını, yazar …’ın kitabının — sayfa arasındaki bölümünün, müvekkilimin bilgileri verilen—-tarafından çıkan,— adlı kitabının—–sayfalarının değişik bölümlerinden birebir alıntılarla intihal yapıldığını, herhangi bir kaynak göstermediği tespit edildiğini, müvekkili tarafından — yıl önce yayınlanan kitabın, kaynak gösterilmeden ve izinsiz olarak davalılar tarafından kopyalanıp – yılında basıldığı açık olduğunu, bunun yanı sıra adı geçen eserde müvekkilinin haricinde ———- adlı akademisyenlerin çok sayıda eserinden de ciddi manada intihal gerçekleştirildiği öğrenildiğini, Bu konuda saygın sanat dergisi — yayınında detaylı bir rapor —– yayınlandığını, davalılarca intihal edilen ve basılan eser neredeyse tamamen çalıntı bir eser olduğunu, Davalılara –.Noterliğ’nden gönderilen- tarih — yevmiye numaralı ihtarname ile ihlale son verilmesi, intihale konu eserin toplatılması, tazminat ödenmesi talep edildiğini bu nedenlerle, öncelikli olarak— numaralı davalının, ilgili kurum ve kuruluşlarda kimlik ve adres bilgilerinin sorgulanması ile dosya taraf bilgilerinin güncellenmesini, — Cumhuriyet Başsavcılığı — Soruşturma sayılı dosyasının celbini, Savcılık dosyasının celbi sonrasında işbu hususta ihlalin ağırlığı da dikkate alınarak 5846 S.Yasa 77.madde uyarınca öncelikli olarak dava konusu eserin muhafazası ve satışının önlenmesi hususlarında teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, —- olan, davalı … tarafından yazıldığı iddia edilen—- adlı eserin toplatılması ve imhasını, Yine 5846 Sayılı FSEK m.68 uyarınca rayiç bedel tespiti ile 3 kat tutarında maddi tazminata hükmedilmesini, (şimdilik —-.-TL maddi tazminat talep edilmektedir) Davalıların haksız eylemlerinin ağırlığı ve ihlali devam ettirme konusundaki ısrarları da dikkate alınarak —-TL manevi tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava FSEK 68 ve 70 madde gereğince devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat davasıdır. 19/12/2018 tarih 30630 sayılı T.C. Resmi Gazetede yayımlanan Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usülü Hakkında Kanun’ un 20. Maddesinde 6102 sayılı TTK.5.maddesinden sonra aşağıda belirtilen maddenin eklendiği ve Madde 5/A (1)’ de ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak düzenlendiği ve anılan kanunun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girmiş olduğu anlaşılmıştır.
Yasanın 18/A-(2) gereğince: Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilemez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkmaksızın davanın usulden reddedine karar verilir. Arabulucuya barvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Davacı vekilinin dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığı dava dilekçesi içeriğinden anlaşılmıştır. Dava FSEK’ten kaynaklanan maddi ve manevi hakların ihlal edildiği iddiasıyla açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Bu hali ile davacının davalılardan tazminat talep etmesine rağmen dava açılmadan önce dava şartı olan zorunlu arabuluculuğa başvurulmadığı davanın davalısının tacir olması ve davanın TTK 4.maddesi f bendi kapsamında da değerlendirilemeyeceği anlaşılmıştır.
Davacının dava açılmadan önce zorunlu arabuluculuğa başvurmadığı anlaşılmakla, bu hali ile yasanın aradığı şekilde zorunlu arabuluculuk kurumuna başvurulmadığı ve dava şartının gerçekleşmediği anlaşılmakla, HMK 114/2 yollaması ile HMK 115/2 gereğince davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken harç yeterli olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
5-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinden verilen kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 09/01/2020