Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/5 E. 2021/160 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/5 Esas
KARAR NO: 2021/160
DAVA: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/01/2020
KARAR TARİHİ: 23/09/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A /Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin —- olup anılan markayı—tescil ettirdiğini, ——– olduğunu,—- anlaşılacağı üzere Müvekkilinin —– gerçekleştirmekte olup markanın gerçek hak sahibi olduğunu, – Davalının———–kurallarına aykırı olarak müvekkil şirketin hak sahibi olduğu markayı ilgili sınıflarda kendi adına tescil ettirdiğini, sonrasında daha da ileriye giderek haksız ve kötü niyetli tesciline dayanarak müvekkili şirketin —- diğer müşterilerine ihtar göndererek, —— eylemlerde bulunduğunu, bu kapsamda haksız marka tesciline ———– şekilde bildirimde bulunarak müvekkili firmanın temsilcilerinin satışlarını durdurduğunu, Bu durumun müvekkilinin satışlarına engel olmuş ve müvekkilni açıkça zarara uğratmış olduğunu, Maddi ve manevi tazminat haklarımız saklı olmakla, Ayrıca davalı tarafın kötü niyeti sebebiyle —-bulunulacağını, Kaldı ki davalı taraf —– markası altında içeriği müvekkiline ait olmayan ürünlerin satışını yapmakta olduğunu, müvekkiline ——- tamamen farklı olduğunu, İnsan sağlığına zararlı sahte ürünler ile —- müvekkilinin ticari itibarını ve imajını zedelemekte olduğunu, —– örtmek amacıyla sahte hologram kullanarak insanları yanıltmakta olduğunu, şirket uzun yıllardır—- satmakta ve gerek yurt içinde gerekse ——-ayırt edici bir hale getirmiş bulunmakta olduğunu, Müvekkilinin markayı —– getiren olarak markanın gerçek hak sahibi olduğunu, davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı şekilde kötü niyetli olarak tescil ettirmiş olduğu —– tescil nolu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir.
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafından ikame edilen dava ile müvekkili adına —davacı adına—–olduğu bu nedenle de tüm dünya üzerinde hak sahiplikleri bulunduğu iddia olunmuştur. —— hükümsüzlüğü talep edildiğini, ——- haklarının sağladığı korumanın, yalnızca tescilin elde edildiği ülkenin sınırları dahilinde geçerli olması —– kavramı ile açıklanmaktadır. ———- elde etmiş bir kişinin hakları yalnızca o ülkenin sınırları dahilinde geçerli olduğunu, Davacı tarafından söz konusu markanın —- sınırları içerisinde sahibi olduğu anlamına gelmediğini, çok iyi bilindiği üzere bir markanın korunabilmesi ve bu çerçevede hak iddiasında bulunulabilmesi açısından —- adına tescil edilen markanın —- yapılan incelemede bu yönde bir ret nedeni görülmemiş ve marka, marka bülteninde yayınlanmıştır. Aynı şekilde marka bülteninde yayınlanan marka başkaları tarafından da itiraza uğramamış ve tescil edilmiştir. İşbu nedenle davacı yanın söz konusu haksız iddialarının reddi gerekmekte olduğunu, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, Davalı adına tescilli —– markasında davacının gerçek ve üstün hak sahibi olup olmadığı, davalının tescilinin haksız ve kötü niyetli olup olmadığı olması halinde hükümsüz kılınması davasıdır.
Dosyamızda mevcut —– tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak, Davacıya ait markanın, Davalı’dan—- tescil ettirilmiş olduğu ancak tescillerin geçerli olduğu ülkeler arasında —- Davacı —— daha önce kullanıma açıldığı, ——- markanın aktif bir şekilde kullanıldığı, Davacı ve Davalı markalarının, tesadüf olarak kabul edilmesi mümkün olmayacak şekilde, gerek metin gerekse tasarım öğeleri bakımından tamamen aynı olduğu, Davacı ve Davalı’nın aynı alanda faaliyet gösterdiği, ürün çeşitlerinin benzer olduğu, markaların aynı nice sınıflarında tescil edilmiş olduğu,—–neticesinde, Davacı’nın daha önceki tarihte yurtdışında tescil ettirdiği ve ürünleri üzerinde kullandığı markanın Davalı tarafından bilindiği, buna rağmen markanın aynısının —- tescil ettirildiği, bu eylemin —- ışığında kötü niyetli olarak kabul edilebileceği ve Davalı markasının hükümsüz kılınabileceği, Görüş ve kanaatlerine ulaşıldığına dair raporunu sunmuştur.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
Dosya içerisine alınan —— iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, Davacı vekili dava dilekçesi ile davacının—- şirket olduğunu, şirketin ana markasının — markası olduğunu, markanın gerçek sahibinin davacı şirket olduğunu davalının —— markasının hukuka aykırı bir şekilde tescil ettirdiğini, davaya konu markanın gerçek hak sahibinin davacı olması ve davalının tescilinin kötü niyetli olması nedeniyle markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ettiği, davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının ——– gelmeyeceğini, marka tescil aşamasında herhangi bir itirazın olmadığını bu nedenle tescilin yasal olduğunu belirterek davanın reddini talep ettiği, mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği, alınan —– tarihli bilirkişi raporunda davacıya ait markanın yurtdışında davacı adına davalıdan daha önceki tarihte tescilli olduğunu, davacı —— davalı tescilinden daha önce kullanıma açıldığını ve markanın davacı tarafından aktif şekilde kullanıldığının tespit edildiği yönünde rapor verildiği, buna göre tüm dosya değerlendirildiğinde, davalının davaya konu—-olduğu, ——— üzerinde yapılan incelemede, davacıya ——- —- olduğunu,—— yapılan incelenmede ise, davacının gerçek kullanım tarihinin —- tarihinden itibaren arşivlenmiş olduğu ——– —- satıldığı, tüm bu tespit ve deliller bir arada değerlendirildiğinde davacı —— gerçek hak sahibi olduğu ve davalının tescilinden çok önceki tarihlerde markasını tescil ettirip ve kullandığı bu bakımdan davalıya nazaran marka üzerinde davacının gerçek hak sahibi olduğu bu bakımdan gerçek hak sahipliği bakımından hükümsüzlük koşullarının oluştuğu kötü niyetli tescil bakımından ise davaya konu ———— olması tesadüf olarak bulunacak kelimelerden olmaması tarafların aynı ticari faaliyet alanından—- faaliyet göstermesi ve davalının ————– ürünlerin de benzer olması bakımından davalının davacı markasından haberdar olduğu ve bu markayı buna rağmen kullanmasının kötü niyetli olduğu kötü niyetli tescil halinde markanın tescil edildiği tüm sınıflar bakımından hükümsüz kılınması gerekeceği anlaşıldığından, davanın kabulü ile—– Maddeleri gereğince davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, her ne kadar davacı vekili dava dilekçesi ile davalıya ait ——— satışların durdurulması yönünde tedbir kararı talep etmiş ise de mahkememizce davanın marka hakkına tecavüz davası olmadığı ve tedbire konu edilen——- yönünden dava dilekçesi ile esasa ilişkin bir talepte bulunulmadığı anlaşıldığından —- tarihli ara karar ile tedbir taleplerinin reddine karar verildiği, dava konusu edilmeyen tedbir kararları yönünden davanın esası bakımından herhangi bir karar verilmeyerek aşağıdaki şekilde davanın hükümsüzlük davası olduğu dikkate alınarak davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda izah edilen nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davalı adına tescilli —- HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE,
2-Alınması gereken ——Harcın davalıdan tahsiline, hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davacı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan ———– yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı…. 23/09/2021