Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/42 E. 2021/95 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/42 Esas
KARAR NO: 2021/95
DAVA: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/02/2020
KARAR TARİHİ: 03/06/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılanMarka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İ D D İ A / Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin —-birisi olduğunu—- Davalı şirketin müvekkili ile —-faaliyet gösterdiğini,—-tarihinde tescil edildiğini. Dava konusu – —– sınıfta tescilli olduğunu. Davalı şirketin, dava konusu marka ——– eklemek sureti ile kendisini ———– ve bu ibareyi fiilen tanıtma vasıtalarında da kullandığını. Dava konusu markanın tescilinde ——-ibaresinin davalı şirket bakımından gerçeğe uygun olmadığı —- yanıltacak mahiyet taşıdığını. Bu nedenle markada bu ibarenin yer alması aynı zamanda haksız rekabet de teşkil edeceğini. Diğer yandan davalı şirketin, daha önce – —-marka başvurusunun reddedilmesi üzerine bu ibareye ana —-asli unsuru olan —-ibaresini ekleyerek dava konusu marka tescilini aldığını. Davalı şirketin, daha önce —— ibareli marka başvurusunu gerçekleştirdiği, bu başvuru resen reddedildikten sonra bu ibareye ana markası —- asli unsuru olan —- ibaresini ekleyerek dava konusu marka tescilini aldığını.—– tarafından karar ile aslında bu ibarenin —- niteliğinden ve mutlak red nedenlerine dayalı olarak korunabilir olmadığından haberdar olduğunu. Burada yapılan açıklamalar çerçevesinde, davalı şirketin kendisini aksi yöndeki gerçeğe rağmen —— mucidi olarak göstermesi ve bu gerçeğe aykırı yanıltıcı beyanı ile kendisini piyasadaki rakipleri karşısında ön plana çıkararak ticari menfaat elde etmesi haksız rekabet teşkil etmekte, buna imkan veren dava konusu marka tescilinin bu sebeple de hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
K A R Ş I İ D D İ A /Davalı vekili cevap dilekçesi ile,Müvekkili şirketin çeyrek asırdan fazla süredir elbirliği sistemi ile organizasyon hizmeti sunarak taşınır/taşınmaz sahibi olmak isteyen kişilere —–sunduğunu. —- katılımcıların ödeme güçlerine —– ——– olmalarını sağlayan bir sistemin —- sunduğunu. Müvekkili şirketin, —- birbirlerini finanse etmesi sağladığını bir kredi şirketi olmadığını. Müvekkili şirketin sunmuş olduğu bu hizmet sebebiyle herhangi bir faiz veya başka bir şey almamakta olup sadece cüzi bir ——- aldığını.——– Davacı şirket kurucusu —-müvekkili şirkette yönetici —- çalışırken müvekkili şirketin elbirliği sistemine,—- —- olmuş, daha sonrasında ise faaliyet konusu —-olan yeni bir şirket kurduğunu. Müvekkili şirketin iyi niyetli davrandığını ve davacı şirket kurucusu —– karşı haksız rekabet davası ikame etmediğini. müvekkili şirketin kendine özgü kurallarla bir sistem oluşturduğunu ve bu sistem sonrasında başka şirket türediğini. Önceden var olan basit ve saf sistemlerle birebir bağlantısı bulunmadığını. Dolayısıyla davacı vekilinin iddialarının gerçeği yansıtmadığını. Davacı vekilinin müvekkilin marka tescilinin —— yanıltacak nitelik taşıdığını iddia ettiğini. Müvekkili şirketin çeyrek asırdan fazla süredir faaliyette bulunan — fazla şubesi bulunan ve— çalışanı olan, yılda ——- müşteriyi elbirliği sistemi ile tanıştıran ve ayda —müşteriyi taşınır-taşınmaz sahibi yapan büyük bir şirket olduğunu. — bu yana halka hizmet sunmakta olan büyük bir şirket olan müvekkilinin —— nezdinde güvenilir ve tercih edilir bir şirket olduğunu. —-elbirliği ile —– sağlayan şirketler içinde halk tarafından bilinirlik oranı — şirket müvekkili şirket olduğunu. — —– şirketlerin kuruluşlarına —- yılında — sağlamak üzere müvekkili şirketten sonra kurulduğunu. Davacı şirketin —- sonra kurulduğunu. —- — sağlamak olan müvekkili şirketin kendine özgü kuralları olan sistemi ilk bulan ve ilk uygulayan şirket olduğu bariz ortada olduğunu. —- markasını tescil ettirmesi hakkıdır ve bu hakkını kullandığını. Davacı şirket kurucusu da müvekkil şirketin eski çalışanı olması hasebiyle bu durumu bildiğini. Davacı şirket kötü niyetli olarak bu davayı açtığını. Müvekkili şirketten sonra ortaya çıkan ve müvekkili şirketin şartlarını belirlediğini ve dahi sistemi bulan müvekkili şirketin tüketiciyi yanıltıcı beyan gerekçesi ile markanın hükümsüzlüğü için başvuruda bulunan davacının kötü niyetli olduğu ve markanın hükümsüzlüğü yönünde karar vermesi bakımından ilgisi bulunmayan davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya bilirkişi heyetine verilmiş bilirkişiler ——tarihli raporunda sonuç olarak;— üzerinde yapılan incelemede;
———- rekabet teşkil edip etmediği yönünden yapılan değerlendirmede, tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişi heyetince sunulan —— raporunda; dava konusu markanın halkı yanıltıcı nitelikte olduğu şeklinde görüş bildirildiği, buna göre tüm dosya kapsamı, Toplanan deliller ve bilirkişi raporu bir arada değerlendirildiğinde, davaya konu —— niteliğinde olduğu, —- ayırt edici olmaları koşulu ile marka olarak tescil ettirilebileceğinin yasalarda açıkça zikredilmemiş ise de; bu uygulamada kabul edildiği, buna göre davalıya ait markanın tescil edildiği —- ibaresinin tescilli olduğu mal ve hizmetler bakımından doğrudan yeterli ayırt ediciliği taşımadığı, özellikle — —- hitap ettiği, tüketici kesiminin—-yeterli bilgi sahibi olması ve— yönelik hassasiyeti dikkate alındığında yanıltıcı olduğu gibi aynı sektörde faaliyet gösteren diğer şirketlere karşı da haksız rekabet teşkil edecek şekilde olduğu. Bu nedenle bu yönü ile marka olarak tescil edilemeyeceği, kaldı ki davalı tarafından davaya konu markanın tescili için başvurulduğu aynı günde — — markasının tescili için de başvurulduğu, iş bu markanın —- maddesi uyarınca red edildiği, davalı şirketin aynı gün red edilen iş bu markanın sonuna — ibaresini eklemek sureti ile davaya konu —numarası ile de başvuruda bulunduğu,—-marka başvurusunun sonuna davacının kendi —–ibaresini eklemek sureti ile markaya ayırt edicilik kazandırmak istemiş ise de,—- ibaresinin eklenmesi davaya konu —- şeklindeki markaya ayırt edicilik katmadığı gibi haksız rekabet ve ——- güçlendirdiği, bu nedenle davaya konu ——– ayırt ediciliğinin olmaması yanıltıcı olması ve haksız rekabet teşkil etme ihtimali nedeni ile hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiş, kötü niyetli tescil iddiası yönünden ise, asl olan iyi niyet olup, kötü niyeti iddia edenin bunu ispat etmesi gerekmektedir. Davalı şirket tarafından faaliyette bulunduğu —- olduğundan bahisle bunun bilinmesi amacı ile tescil ettirilmek istendiği, bu tescilin tek başına kötü niyetli olarak değerlendirilemeyeceği, kötü niyetli tescil iddiasına yönelik başkaca delil de sunulmadığı anlaşıldığından kötü niyetli tescil bakımından kötü niyetli tescil nedeni ile hükümsüzlük talebi mahkememizce kabul edilmemiş neticeten davaya konu—–markasının ayırt ediciliğinin olmaması, yanıltıcı ve haksız rekabet teşkil edebilecek nitelikte olması nedeni ile marka olarak tescili mümkün olmadığından hükümsüzlüğüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile davalıya ait —– markanın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davacı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL harç, 109,00 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 3.600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.753,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.