Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/418 E. 2022/27 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/418 Esas
KARAR NO : 2022/27

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2020
KARAR TARİHİ : 22/02/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının ——kadar uzanan geçmişi olup, ——– uzandığını,—– başında —- aldığını,—– kadar sadece—— yılında ——- —- başladığını ——– firması içine girdiğini,———– üretildiğini, ——– ile —- bölgelerinde bilinen —– — edilen bir marka olduğunu, ——- konumda olup davacının ——— markalı ——— en fazla satılan —— olduğun, davacının —– altında —- pek çok markalarının sahibi olduğunu, aynı zamanda —– sayılı ——- markasının da tescilli hak sahibi olduğunu, söz kaonusu markanın sektörde bilinen bir marka haline, geldiğini davalı tarafından ——- markayı tescil ettirildiğini öğrendiklerini, filli olarak bu markaya ilişkin kullanımlarını sona erdirilmesini talep ettiklerini, ancak davalının kendilerine cevap vermeyip sözlü olarak taleplerin kabul edilmediğini bildirildiğini, davalının —– markasını —— bağlantılı — üzerinde kullanması halinde davacının tescili ve bilinen markası — markası ve gerçek hak sahibi ——- markasına ilişkin kullanımın iltibas tecavüz haksız rekabet yaratacağını, bu nedenle söz konusu markanın SMK 25/1, SMK 6/1,6/3 maddeleri uyarınca 31. sınıfta yer——– bakımından kısmen hükümsüz kılınmasını talep etmiştir.
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili dava dilekçesinde———-kimsenin — verilemeyeceğini, davacı tarafın markasının—- ——– ibaresinin ise —-. anlamları bulunduğunu, herkesin —olduğunu dava konusu —- —- olarak belirtilmiş,—- çıkarıldığını, —- taşıdığını, davacının başvurusunda bulunan görselden de bunun —- ——- olduğunu— arasındaki benzerlik incelenirken, — ayırt edici nitelik taşımayan ya da herkesin kullanımına açık — tanrımlayıcı unsurları — markaların ayırt edici unsurları esas alınarak bütüncül bakış açısı ile karşılaştırma ve iltibas değerlendirmesinin yapılacağını, — tamamlayıcı/– olup ve bütün olarak korunmakta olduğunu, –ayırmadan karıştırma ihtimaline konu marka veya— bıraktığı — göre, bir bütün olarak tüm faktörlerle birlikte gözetilerek inceleme yapılması—- — sonucunda — oluşturmayacağını, “—— olduğundan — kapsamı — olacağını, doğrudan tanımlayıcı olarak nitelendirilemeyecek övgü sözlerinin de ayırt edici niteliğinin düşük olduğunu, benzer şekilde, –veya nitelik itlbarıyla– değerlendirleceğini, — aynı şekilde olduğunu, davacı ——– değerlendirme gereği — –olmadığını, iltibasın thtimalinin var olup olmadığı değerlendirilirken tamamen genel nitelikte bir değerlendirme yapmak yerine bir — hizmetin– ettiği — dikkatli bir şekilde belirlenmesi gerektiğini, davalıya ait olup kısmen hükümsüzlüğü–olduğunu, tescil kapsamındaki malların uzmanlaşmış alıcı kitlesine– ortalama tüketiciye — alınan ve pek önemsenmeyen, — olmadığını, söz konusu sınıftaki mallar için ortalama dikkat ve ortalama — olmayacağını, karıştırılma ihtimalin belirlenmesinde karar verebilecek düzeyde bilgiye sahip –olabileceğini, — — bu kişiler, —-alırken elbette daha dikkatli bir alım sürecine— markası arasında—–açısından bir iltibas oluşmadığını, Esaslı unsurun—- etkileyecek seviyede ayırt edici gücü somut uyuşmazlık bakımından—kararlarının olduğunu, — unsura sahip markalarda tanınmış/esaslı urısurun tali/— etkileyecek seviyede olmaması haline ilişkin önemli kararları bulunduğunu,— unsur olduğuna,— alımamayacağına hükmetmiş—— olmakla birlikte,— işaretleri ile birlikte kullanılmak suretiyle kazanmış değillerdir. —– kullanılmaktadır. —— markası için de bu geçerlidir. Ayrıca bu tanınmış markalar (birlikte kullanılan markanın esaslı unsuru —söz konusu — bağımsız olarak pek çok alanda tek başlarına da kullanıldığını, somut uyuşmazlık —— olduğu, — alınamayacağını, . “—markası sektörel anlamda kullanılmakla birlikte,— birlikte kullanılmak suretiyle kazanmış olmadığını,——- unsuru ile birlikte kısa bir süredir kullanıldığını, bu kullanımın davalıya ait ait — hükümsüzlüğünü sağlamaya yetecek düzeyde olmadığını,—– marka veya ticaret unvanı ——–ile birlikte — markanın — veya — anlama sahip olması veya markalar ortak olarak yer alan ikincil kelime unsurunun ayırt edici gücünün zayıf olması durumlarında markaların benzer markalar olarak değerlendirilmemesi mümkün olduğunu, somut uyuşmazlık—– olduğuna dağrudan karar verilemeyeceğini SMK m. 6/3 ve Mülga MarKHK m. 8/3 gerçek—–, önceye dayalı kazanılmış haklarının korunmasını temin edildiğini, böylece tescilsiz bir marka——-kullanan kişinin haksız rekabet hükümlerince elde ettiği hakka üstünlük tanınarak ilgili kişilere, bu hakka dayanarak, markanın tesciline itiraz etme hakkı ve ayrıca tescil edilmişse terkini talep etme hakkı tanındığını, somut uyuşmazlıkta — markası tescil korumasından yararlarımakta olup davacı tarafın gerçek hak sahipliğine ilişkin iddiası —-temele oturan bir iddia olmadığını, gerçek hak sahipliğinden istifade edebilmenin temel şartının tescilsiz markanır bir süreden beri kullanılması neticesinde ticari hayatta o işletme ve ürün—- işletme ve ürüne ait olduğunun bilinir hale gelmesi olduğunu davacı taraf tescilsiz kullanımını 1 yıl göstermiş — itibaren tescil vasıtasıyla — belirttiğini, bu sürenin——-açacak bir süre olmadığını SMK m. 5/2’ne göre kullanım sonucu ayırt ediciliğin başvuru tarihinden önce bulunması gerektiğini, bu sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalı adına tescilli —– — davacı——– edip etmediği, gerçek— sahipliği —- bakımından” hükümsüzlük davasıdır.
Mahkememizden —- raporunda — Davacının —yer —— tescilli hak sahibi olduğu, Davalının —- markasının —-tescilli hak sahibi olduğu, davacı adına tescil edilmiş —-markasının —– olduğu, davacı markasındaki—— ibaresinin ——- düzeyde —— olduğunu vurgulmak yani vasıf bildirir nitelikte olduğunu, davalı markası ile davacı markası —- — nezdinde Iltibasa neden almayacağı ve 6768 s. SMK’nın 6(1) maddesi anlamında karıştırılma ihtimali bulurnmadığı, davacının — markasını tescil ettirdiği şekilden farklı olarak— ibaresini bazen tek başına ve bazen de— unsur olarak kullandığı, kullanımların sonucunda — davacı şirketle ve——- ile —- tanındığı, hükümsüzlüğü talep edilen —- ettirerek kullanması ——– karışıklığa neden olabileceği, tüketiciterin ——– kökenden geldiğini varsaymalarının yanında, her iki işletmenin farklı olduğunun bilincinde olmaları ancak—-görmeleri ihtimalini de düşünmelerine neden olabileceği,—- tescil kapsamında — davacının sözkonusu hükümsüzlük davasını SMK 6/3 maddesi uyarınca açma hakkının olduğu ve hükümsüzlük koşullarının mevcut olduğu yönünde raporu mahkememize sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
Dosya içerisine alınan bilirkişi raporları, kayıt ve belgeler,—–,taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, davacının ——- markasının tescilli sahibi olduğu. Davalının ———-sahibi olduğu, davacı tarafından —- markasının — olduğunu. Davacı şirket olduğu iddia edilerek, taraf markalarının aynı sınıfta tescilli olması sebebi ile davaya konu ——- yer alan — hükümsüzlüğünün talep edildiği, davalı tarafından davanın reddinin talep edildiği, mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra konusunda uzman sektör bilirkişisininde bulunduğu bilirkişi heyetinden alınan 29/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda; davaya —- katkıları bakımından hükümsüz kılınması gerektiği yönünde görüş bildirildiği — numaralı —–olmayan — emtiasında tescilli olduğu, davalının ise davaya — tescilli sahibi olduğu. Davacı adına tescilli markalar incelendiğinde esas itibari ile davacının —– tescilli sahibi olduğu,—- numaralı markanın tescilli sahibi olduğu, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacı tarafından kullanılan paylaşımlarda ve davacı ile —markalı ürün satışının yapıldığı, —– davacı şirketin görüldüğü. Davacı tarafından —- markasının davacının — birlikte bazen de tek başına esas unsur olarak —- kullandığının anlaşıldığı, davacının —yılı olduğu bu sebeple davacının——–üzerinde davalıya göre gerçek ve üstün hak sahibi olduğu, tarafların —– markalarının birebir aynı olması sebebi ile ortak tescil —- ibareli ürünlerin davacı markası gibi algılanabileceği ve bu şekilde karışıklığa sebebiyet verebileceği bu sebeple SMK. Nın 6/1 ve 3. Maddeleri uyarınca davacının —- nazaran üstün ve gerçek hak sahibi olması ——– —– emtiasında kullanması halinde iltibas tehlikesinin mevcut olması sebebi ile davacının davasında haklı olduğu kanaati ile davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile, davalı———-kısmen hükümsüzlüğüne,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan —- uyarınca, Davacı vekiline — gereğince takdir olunan 7.375,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan ve 54,40 TL harç, 178,00 TL müzekkere, tebligat gideri, 2.200,00 TL Bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.432,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.