Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/386 E. 2023/98 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/386 Esas
KARAR NO:2023/98
DAVA:Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:11/11/2020
KARAR TARİHİ:11/05/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıların —— yer aldığı ———-tarafından kurulduğu, elektrik dağıtım hizmetlerinin özelleştirilmesi kapsamında açılan ihale sonucunda —- bakımından ———- —– olduğu, —— —-ve ——— faaliyetlerinin —– tarihinden itibaren ayrı tüzel kişilikler altında yürütülmesinin zorunlu hale geldiği, bu ——- kısmi bölünme suretiyle ilgili bölgesel dağıtım şirketlerinden ayrıldığı ve halihazırda ayrı bir tüzel kişilik altında ve dağıtım şirketlerinden tamamen farklı şekilde perakende satış faaliyeti yürüttüğü, bu kapsamda ——— tarihinde kurulduğu, —————-sunmak amacıyla ——- tarihinde kurulduğu, ——-altında yer alan———— ———–aldıkları —– kapsamında ——- yılından itibaren perakende satış hizmeti sunduğu, kuruluş aşamasında davacıların eski unvanı olan —- çapında toplam ———– yaklaşan —–vermekteyken — yılında —— faaliyet gösteren ortaklardan——— ayrıldığı, diğer şirketlerin—–altında hizmetlerine devam ettiği, —- nezdinde ———- markaların davalı adına ———- —— gerektiği, davalı tarafın ilk başından beri davacıları takip ettiği, davacıların unvan değişikliğinden ve slogan kullanımlarından haberdar olduğu, davalı enerji sektöründe hiç faaliyet göstermemesine rağmen davacıya ait ——- ibareli slogan ile benzerlik oluşturan ———— ibareli markaların da kötü niyetli olarak davalı adına tescil edildiği ve hükümsüz kılınması gerektiği, ——– bunların perakende satış işlemlerinin ancak——– lisans alınarak yapıldığı, ————aldıkları lisans ile sadece kendi bölgesinde hizmet verebildiği, elektrik piyasasının çeşitli seviyelerinde faaliyette bulunmak için lisans almanın zorunlu olduğu, bu nedenle davalının bir bölgede dağıtım ya da bir başka piyasada faaliyette bulunmasının mümkün olmadığı, markasını kullanmadığı, kullanma niyetinin de bulunmadığı, davalı tarafın markasını kullanmadığı gibi kullanma niyeti de bulunmadığından ve zaten bu mümkün de olmadığından hukuken korunmaya değer bir menfaatini bulunmadığı gibi kötü niyetli de olduğundan marka tescillerinin TMK 2. Maddesinde düzenlenen dürüstlük ilkesine aykırılık oluşturduğu, bu nedenle hem genel hukuk ilkeleri hem de SMK 6.maddenin son fıkrasındaki “Kötü niyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir” hükmü gereğince davalı tarafa ait ———- ibareli markalarıyla karıştırılma ihtimali yaratan ve davacıya ait slogan markalarına benzer nitelikteki spekülasyon markalarının hükümsüzlüğü gerektiği, davalının ——- markası tescil tarihinden itibaren ilgili hizmetler bakımından hiç kullanılmadığı, iptale yol açan sebebin daha önceki bir tarihte gerçekleşmiş olması sebebiyle iptal hükmünün geçmişe etkili olması gerektiği, ———itibaren hiç kullanılmamış olması sebebiyle —— tarihinden itibaren etkili olacak şekilde karar verilmesi gerektiği,——– tarihinde tescil edilmiş olması nedeniyle tescil tarihinden itibaren hiç kullanılmaması nedeniyle iptal şartları —-tarihinde gerçekleşmiş olduğundan, iptal kararının bu tarihten itibaren sonuç doğuracak şekilde tesis edilmesi gerektiğini ileri sürerek, davalı taraf adına tescilli ——- ayrıca söz konusu markalar arasında yer alan ————hizmetler bakımından tescilli oldukları tarihte hiç kullanılmamış olmaları nedeniyle ————– tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde etkileri geriye yürütülerek iptali ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşıldı.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davalının———– markaları davacıdan daha önce tescil ettirdiği ve kullandığı, davalının —– tescil edildiği ve onlarca şubesi ile birçok işkolunda faaliyet gösterdiği, —— yer aldığı markaların—- yıllarından beri davalı adına tescilli olduğu, davacı—- tescil edildiği, —— başvurulduğu, başvuruya davalı tarafından itiraz edildiği ve —- çıkartıldığı, bunun üzerine—— olduğu itirazın —– sayı ile reddedildiği,—- söz konusu kararın iptali için ——- dosya ile dava açtığı ve ilgili davanın —- tarihinde reddedildiği, davacıların, davalının tescilli markalarına rağmen——– markanın tescili için başvuruda bulunduğu, bu markaların davacılar ve bağlı şirketleri üzerinden kullanıldığı ve ciddi maddi kazanımlar elde edildiği, davalı tarafından———-sayılı tecavüzün önlenmesi ve tazminat davası ikame edildiği, davalı————– tarihinden itibaren koruma altında olduğu, davacıların tescil sürecinde markalara itirazının olmadığı, davacıların davalı markalarını en başından beri bildiği, markaların davacı markaları ile iltibas yaratan bir niteliği bulunmadığı, davacı taleplerinin ölçüsüz olduğu, ——Sınıfların sadece elektrik ile ilgili olmadığı, ——- bünyesinde barındırdığı ve davacıların bu iki ana sınıfın hepsinde faaliyet göstermediği, davacıların kötü niyetli olduğu, davacıların tescilli —— markaları olmadığından kendi adlarına —- yıldır kullanmalarının da mümkün olmadığı,——– markasının ise ——–hitap ettiği, davacıların ——–alanında son — yıldır kullandığı bir markalarının bulunmadığı, bu nedenle davacıların bu markaları kullanmadıklarına dair def’inde bulundukları, davalı ——- tarihinden itibaren koruma altında olduğu, davacıların tescil sürecinde markaya itirazlarının olmadığı, davacıların ———- markanın iltibas yaratmadığına karine olduğu, SMK 25/6. maddesi gereği uzun süre sessiz kalan davacıların iyiniyet iddiasında bulunamayacağı ve davalı şirketin kötü niyetli olduğundan bahisle markaların iptalini talep edemeyecekleri, davalının————– tarihinden bu yana koruma altında olduğu, davacıların tescil edildiği tarihten bu yana markaya itirazları olmadığı, davacıların kötü niyetli olduğu, ————-Sınıfların tamamı için iptal talep edilmesinin olduğu, davacıların iptal talebinde hukuki yararlarının bulunmadığı, herhangi bir ticarete konu olmayan markalar nedeniyle davacıların zarar görmesinin mümkün olmadığı, bu markalar —- yıllık hoşgörü süresini doldurmadıklarından hükümsüzlük ve iptal taleplerinin dinlenemeyeceğini, tescilli marka haklarının korunması için markaların aktif olarak kullanılmasının gerekmediği, öncelikle —– yıllık hoşgörü süresinin geçmesi gerektiği,—– ——–nedeniyle mücbir sebeplerden dolayı ——- yıllık hoşgörü süresinin davalının elinde olmayan nedenlerle uzadığı, SMK Geçici madde 4 ile SMK 26’nın yürürlüğe girişinin yedi yıl süre ile ertelenmiş olması nedeniyle iptal hükmünün mahkemelerce uygulanamayacağı, davalı markalarından uzun yıllar haberdar olan, buna itiraz etmeyen ve zımnen rıza gösteren davacıların dürüstlük kuralına aykırı açtıkları davanın hakkın kötüye kullanımı olduğu, —— girmenin diğer sektörlere göre daha uzun zaman gerektirdiği, ——– yıllık hoşgörü süresinin bunun için yeterli olmadığı, ——–nedeniyle sürenin daha da uzadığı, davalının markasını tescil ettirmesine rağmen geçen süreye rağmen kullanmamasının davalının kötü niyetli olduğunu göstermediğini, davalı şirket sahibinin isminin —— olduğu ve markaların —- türetildi markanın hitap ettiği kesim, ———–olduğu özellikleri dikkate alınmadan tek başına markadan hareket etmenin hatalı sonuçlara yol açacağı, hukuki güvenlik gereği aksi kanunda açıkça belirtilmemişse kanunların geriye yürümeyeceği, bu nedenle ——– tarihinden önce hoşgörü süresinin dolduğunun iddia edilemeyeceği, aynı sınıf içerisinde yer ——mal ve hizmetlerin aynı tür kabul edileceği, aynı sınıf içerisinde birçok farklı iş söz konusu olduğu, bu işlerin çoğunun davacı tarafından yürütülmediği, davalı markalarından ——- numaralı sınıfların tamamının çıkartılmasının ölçüsüz ve keyfi bir talep olduğu, zamanaşımı def’inde bulunduğu, hak düşürücü süre geçtiği için davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek davanın reddini talep ettiği şeklinde cevap dilekçesi sunduğu görüldü.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E:Dava, Davacı adına tescili —— unsurlu markaları ile davalı adına tescilli —– markalar ile slogan markaların birbirleri ile iltibas edip etmedikleri, davalı tescillerini kötü niyetli olup olmadığı, hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı oluşması halinde davalı adına tescilli ———-numaralı markaların kötü niyetli tescil nedeniyle hükümsüzlüğüne ayrıca bu markalardan ——Sınıfta yer alan hizmetler bakımından hükümsüzlük olmaması halinde kullanılmama nedeniyle iptaline karar verilmesine ilişkin davadır.Mahkememizde aldırılan——– tarihli bilirkişi raporunda; ———- üzerinden yapılan teknik inceleme neticesinde; davacı firmaya —— hesabında yapılan incelemede; hesap açıklamasında —- ibaresinin yer aldığı, hesabın takipçi sayısının —– olduğu, firma —– olduğu, firmanın —- kurulduğu, şirketin çalışan sayısının———— arasında olduğu, hesapta———- logosunun kullanıldığı, firma —- adresinin——olduğu tespit edildiği,—— üzerinde yapılan incelemede; ——–bilgilerinde; alan —– firması tarafından —– kayıt edildiği, ——- kaydının ——- tarihinde yapıldığı ve kayıt tarihinin —– tarihinde son bulacağı bilgisinin yer aldığı, sitede yer —————- kullanıldığı, —– basıldığında—– yönlendirildiği tespit edildiği, —— yapılan incelemede; site tescil bilgilerinde;—— firması tarafından ———kayıt edildiği, ——-kaydının —- yapıldığı ve kayıt tarihinin —— son bulacağı bilgisinin yer aldığı, —— yer alan———— kullanıldığı, siteye ait —– adet arşiv kayıtları incelendiğinde —–itibariyle ——- kullanıldığı tespit edildiği,—— yapılan incelemede; Site tescil bilgilerinde; alan—— firması tarafından —– adına kayıt edildiği, —— ——-yapıldığı ve kayıt tarihinin —-bulacağı bilgisinin yer aldığı, —– kullanıldığı, siteye ait ——– itibariyle şekil logosunun kullanıldığı tespit edildiği, ——– yapılan incelemede; —– bilgilerinde;—– tarafından ——- adına kayıt edildiği, —– tarihinde yapıldığı ve kayıt tarihinin——- tarihinde son bulacağı bilgisinin yer aldığı, ———- kullanıldığı, siteye ait ——–kullanıldığı tespit edildiği, —— yer —-haber incelendiğinde; ——— olduğu, haberin —– tarafından yazıldığı, haberde —– ayrıldığı ve sonrasında—- anlaştığı ve anlaşmayla birlikte ——- değişebileceğinin belirtildiği görüldüğü, enerji sektöründe uzman bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde; —- ——, —–, tedarik lisansı olduğu, —— üretim faaliyetinde bulunabilmek için önce önlisans, daha sonra ——- tamamlanması kaydıyla üretim lisansının alınmasının gerektiği, süresinin mücbir sebep halleri hariç otuz altı ayı geçmemek üzere ——- belirlendiğini, lisansın faaliyetin niteliği dikkate alınarak en az on, en çok ——— yıl için verildiğini, lisans başvurusunda bulunacak özel hukuk hükümlerine tabi tüzel kişinin 6102 sayılı TTK hükümleri gereği——- kurulmuş olması, —– göre borsada işlem görenler dışındaki paylarının nama yazılı olması gerektiği, söz konusu davada davalı tarafın önlisans ya da lisans almak için düzenlediği herhangi bir belgeye rastlanmadığını, dosyada ki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucu davalı tarafın enerji sektöründe herhangi bir faaliyetinin olmadığı, bu durumu enerji piyasasına giriş ve gerekli izinlerin alınma: gerekli sürelerin uzunluğuna bağladığı, ayrıca Covid-19 pandemisi gereği hoşgörü süresinin uzatılması gerektiği, davacı tarafın ana iş kolunun enerji sektörü olması sebebiyle davalı tarafa ait markaların tescilinin hükümsüzlük isteminde haklı olduğu ancak ———- sınıfların tamamında değil —– numaralı ana sınıfın —– numaralı ana sınıfın —— sınıfında marka tescilinin hükümsüzlüğün uygun olduğuna kanaat getirildiği, davalının dava konusu markayı unvanında kullandığı ancak dava konusu —–kullanmadığı tespit edildiği, marka incelemesi neticesinde; işbu davada kullanmama def’i ile ilgili SMK md.25/7 koşullarının gerçekleşmediği, davacının markalarını kullandığını ispatlamakla yükümlü olmadığı, davacının ————açısından karıştırılma ihtimali bulunduğu, ancak davalının önceki tescilleri nedeniyle kazanılmış hak sahibi olduğu, davalı ——- markasının yedekleme amacıyla başvurulduğu kanaatine ulaşıldığı ve kötü niyetli olarak değerlendirilebileceği, SMK 25/6. madde uyarınca sessiz kalma yoluyla hak kaybı koşullarının gerçekleşmediği, davalının ——- sayılı markasının tescilli olduğu —— hizmetlerde tescil edildiği tarihten itibaren ciddi şekilde kullanılmadığı ve dosya kapsamında bu kullanmamanın haklı bir sebebe dayandığına ilişkin bir delil bulunmadığı, davalının ———— Sınıfta yer ——hizmetlerde tescil edildiği tarihten itibaren ciddi şekilde kullanılmadığı ve dosya kapsamında bu kullanmamanın haklı bir sebebe dayandığına ilişkin bir delil bulunmadığı, davalı ——————— tarihinden itibaren etkili olacak şekilde kullanmama nedeniyle iptal koşullarının oluştuğu sonuç ve kanaatine ulaştıldığı şeklinde rapor sunulduğu görüldü. Mahkememizce aldırılan ——– tarihli bilirkişi raporunda; İnternet üzerinden yapılan teknik inceleme neticesinde; davacı firmaya ait ——— hesabında yapılan incelemede; hesap açıklamasında ——– ibaresinin yer aldığı, hesabın takipçi sayısının ——- olduğu, firma ——– adresinin —— olduğu, firmanın —– yılında kurulduğu, şirketin çalışan sayısının——- arasında olduğu, heran sizinle logosunun kullanıldığı, firma—– tespit edildiği, ———üzerinde yapılan incelemede; ——-tescil bilgilerinde; ————–firması adına kayıt edildiği, ——– tarihinde son bulacağı bilgisinin yer aldığı, sitede yer ————– siteye yönlendirildiği tespit edildiğini, ———— yapılan incelemede; site tescil bilgilerinde; —————– adına kayıt edildiği, ——- —– tarihinde yapıldığı ve kayıt tarihinin —— tarihinde son bulacağı bilgisinin yer aldığı, siteye ait —— yıllarını içeren ——- tarihinde son bulacağı bilgisinin yer aldığı, siteye ait ——— yılında yer ——– şekil ——– kullanıldığı tespit edildiği, ——- incelemede; site tescil bilgilerinde; ————- adına kayıt edildiği, ——- —– kullanıldığı, siteye ait ——– yer —–haber incelendiğinde; ——– tarihinin —- olduğu, haberin—- yazıldığı, haberde————— olarak değişebileceğinin belirtildiği görüldüğü, —– bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde; ——- kurumdan alınabilecek —— —————olduğu, elektrik piyasasında üretim faaliyetinde bulunabilmek için önce ön lisans, daha sonra ön lisans yükümlülüklerin tamamlanması kaydıyla üretim lisansının alınmasının gerektiği, ön lisansın süresinin mücbir sebep halleri hariç otuz altı ayı geçmemek üzere ——- kararı ile belirlendiğini, lisansın faaliyetin niteliği dikkate alınarak en az on, en çok —- —– yıl için verildiğini, lisans başvurusunda bulunacak özel hukuk hükümlerine tabi tüzel kişinin 6102 sayılı TTK hükümleri gereği anonim şirket ya da limited şirket olarak kurulmuş olması, sermaye piyasası mevzuatına göre borsada işlem görenler dışındaki paylarının nama yazılı olması gerektiği, söz konusu davada davalı tarafın 3 yıllık süre de ön lisans almak için bir girişiminin bulunmadığı, bununla ilgili bir belgenin de dosyada olmadığı, aynı şekilde lisans almak için düzenlediği herhangi bir belgeye rastlanmadığını, dosyada ki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucu davalı tarafın enerji sektöründe herhangi bir faaliyetinin olmadığı, bu durumu enerji piyasasına giriş ve gerekli izinlerin alınması için gerekli sürelerin uzunluğuna bağladığı, ayrıca Covid-19 pandemisi gereği hoşgörü süresinin uzatılması gerektiğini belirtmesine rağmen pandemi etkilerinin——– etkili olmaya başlaması sebebiyle bu zamana kadar herhangi bir girişimde bulunmadığı, dolayısıyla ——olarak öne süremeyeceği, davacı tarafın ——sebebiyle davalı tarafa ait markaların tescilinin hükümsüzlük isteminde haklı olduğu ancak——— ————– marka tescilinin hükümsüzlüğün uygun olduğuna, mali inceleme neticesinde; davalının dava konusu markayı unvanında kullandığı ancak dava konusu ———Sınıflarda tescilli hizmetlerde kullanmadığı tespit edildiği, marka incelemesi neticesinde; iş bu davada kullanmama def’i ile ilgili SMK md.25/7 koşullarının gerçekleşmediği, davacının markalarını kullandığını ispatlamakla yükümlü olmadığı, davacının ————-markalarının kötü niyete dayalı hükümsüzlüğü konusundaki takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu, SMK 25/6. madde uyarınca sessiz kalma yoluyla hak kaybı koşullarının gerçekleşmediği, davalının—– sayılı markasının tescilli olduğu —— tescil edildiği tarihten itibaren ciddi şekilde kullanılmadığı ve dosya kapsamında bu kullanmamanın haklı bir sebebe dayandığına ilişkin bir delil bulunmadığı, davalının ———— Sınıfta yer ——-hizmetlerde tescil edildiği tarihten itibaren ciddi şekilde kullanılmadığı ve dosya kapsamında bu kullanmamanın haklı bir sebebe dayandığına ilişkin bir delil bulunmadığı, davalı —- sayılı markasının ——–Sınıfta yer alan ——————— tarihinden itibaren etkili olacak şekilde kullanmama nedeniyle iptal koşullarının oluştuğu sonuç ve kanaatine ulaşıldığı şeklinde rapor sunulduğu görüldü.İncelenen dosya kapsamı, mevcut deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davacıların —- esas unsurlu birçok sayıda markanın tescilli sahibi olduğu, davaya konu davalı adına tescilli ——- numaralı markaların kötüniyetli olarak tescil edildiği iddiasıyla hükümsüzlüğüne ayrıca —sayılı markanın —————-Sınıfta kullanılmama nedeniyle iptaline ilişkin olduğu, davalı tarafça davalının —— markaları davacılardan daha önce tescil ettirdiğini, bu marka ile ticari faaliyette bulunduğunu, hükümsüzlük yönünden reddini, kullanmama sebebiyle iptal yönünden ise mücbir sebeplerden dolayı ——— sebebiyle markanın kullanılmadığını fakat bu durumun iptal sebebi olarak ileri sürülemeyeceğini, neticeten davanın tüm talepler yönünden reddini talep ettiği, mahkememizce taraflara ait ——-kayıtları, markalar ve belirtilen tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın konusunda uzman ——-markasının kötüniyetli tescil edildiği kanaatine ulaşıldığı, —- numaralı markanın ———- kullanılmadığı yönünde görüş bildirildiği, tarafların itirazları üzerine aynı heyetten ek rapor aldırıldığı, kök rapordaki görüşlerden bir kısım markalar yönüyle dönüldüğü, buna göre davalının —— numaralı markaların kötüniyetli tescil edildiği yönünde görüş bildirdikleri, buna göre tüm dosya kapsamı birarada değerlendirildiğinde dava davacılara ait —— markalar ile davalıya ait davaya konu markaların benzerlik ve kötüniyetli tescil sebebiyle hükümsüzlüğü,———– yönünden ise kullanılmama sebebiyle iptaline ilişkin olduğu, davacının —- nezdinde tescilli —— numaralı ————– Sınıflarda tescilli sahibi olduğu, davalının davaya konu edilen markaları ile karşılaştırıldığında davalı şirketin davaya da konu edilen ————–Sınıfta tescilli sahibi olduğu, buna göre taraf markalarının —— ibaresi olarak aynı olduğu fakat tescil sınıfları olarak farklı olduğu, davacı markalarının genel ve ağırlıklı olarak ———- Sınıflarda tescilli olduğu fakat tescil tarihi itibariyle davalının ——markasını davacılardan daha önce tescil ettirmiş olması sebebiyle —— ibaresi üzerinde üstün hak sahibi olduğu, buna göre davaya konu markalar yönünden taraf markaları arasında benzerlik olmasına rağmen davalı markalarının davacıdan daha önce tescil edilen —— ibaresi üzerinden üstün hak sahibi olması sebebiyle benzerlik ve karıştırılma ihtimali sebebiyle hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı, kötüniyetli tescil yönünden yapılan değerlendirmede ise ———— iyiniyet olup kötüniyeti iddia edenin ispat etmesi gerekmekte olup davalı adına tescilli davaya konu —– ibareli markanın davacı markalarına benzer olmaması —- numaralı ——- gücü sizinle ibareli markanın davacı markalarına benzer olmaması karıştırma ihtimali olmaması, ayrıca bu markalar yönünden kötüniyetli tescil iddiasının da ispatlanamaması sebebiyle hükümsüzlük sebebiyle reddine karar vermek gerektiği,——– davacı markaları ile —– sebebiyle benzer olduğu, fakat tescil sınıflarının farklı olduğu, ayrıca davalının davacıya nazaran —– üzerinde üstün hak sahibi olması sebebiyle hükümsüzlüğünün talep edilemeyeceği, tescil tarihleri davacı markalarından daha önce olduğu için kötüniyetli tescilden de bahsedilemeyeceği, bu sebeple bu markalar yönünden hükümsüzlük talebi bakımından davanın reddine karar vermek gerektiği, davaya konu—– markanın tescil başvuru tarihinin ——- tescilli olduğu, bilirkişi heyetince kullanmama sebebiyle iptal yönünden de değerlendirme yapıldığında davalının markasının —– —– Sınıflarda kullanmadığı, tespit edildiği buna rağmen davalının bu sınıflarda davacı markasına benzer şekilde ve davacı ile benzer ticari faaliyet alanında davalı şirketin ticari faaliyet konusu olmayan bir alanda tescil yaptırması iyiniyetli olarak değerlendirilemeyeceği, bu nedenle hem bilirkişi heyetince hemde mahkememizce oluşan kanaate göre kötüniyetli tescil olduğu yine —- sayılı —–Sınıfta tescil ettirilmesi hususunun kötüniyetli tescil olarak değerlendirildiği, ——- numaralı—– esas unsurlu markalarına benzer olduğu, davalının ——- tescilli sahibiyken markalara benzer olmayan—— davacı şirketler ile ilgili basında çıkan haberler davacı şirketlerini ortaklarından birinin ayrılması sebebiyle——- kullanma ihtimalinin olması hususları da değerlendirildiğinde davalının ön alarak kendi markaları ile benzer olmayan ——– değiştirilmesini gerektiren bir husus olmaması sebebiyle bu marka tescilinin de yedekleme olarak kötüniyetli olarak tescil edildiği kanaatine ulaşıldığından neticeten —————— maddesi uyarınca kötüniyetli tescil edildikleri kanaatine ulaşıldığından hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiş, hükümsüzlüğü istenen diğer markalar yönünden ise yukarıda belirtilen gerekçeler ile koşullar oluşmadığından hükümsüzlük yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiş, kullanmama yönünden iptal nedeniyle ise 6769 sayılı SMK nun 9. Maddesi uyarınca “tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından türkiyede ciddi biçimde kullanılmayan yada kullanımına kesintisiz 5 yıl ara verilen markanın iptaline karar verilir.” denilmek suretiyle markanın hangi şartlarda iptal edileceğinin belirtildiği yine genel kuralın aksine kullanmama nedeniyle iptal davalarında ispat yükü davalıda olup davalı tarafından markaların kullanıldığına dair delil sunulmadığı, pandemi koşullarının gerekçe olarak gösterildiği, fakat dosya içeriğinde davalının markaları tescil tarihi itibariyle ————— Sınıfta kullanılmadığı, kullanılmama tarihleri incelendiğinde pandemi koşullarının mevcut olmadığı döneme denk geldiği, mücbir sebep yönündeki savunmaya itibar edilemeyeceği bu sebeple bilirkişi heyetince yapılan inceleme neticesinde de markaların kullanılmadığı anlaşıldığından iş bu ————— mal ve hizmetler bakımından kullanmama nedeniyle iptaline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
HÜKÜM:Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Davalı adına tescilli ———— numaralı markaların hükümsüzlüğüne,
2-Davalı adına tescilli ———— tarihinden itibaren etkili olacak şekilde kullanmama nedeniyle iptaline,
3-Davalı adına tescilli ————– itibaren etkili olacak şekilde kullanmama nedeniyle iptaline ,
4-Diğer talepler yönünden davanın reddine,
5-Alınması gereken 179,90 TL harçtan alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile kalan 125,50 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 7.092,75 TL yargılama gideri ve 54,40 TL harç toplamı olan 7.147,15 TL yargılama giderinin 3.573,75 TL sinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan toplam 100,00 TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 50 TL sinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
10-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/05/2023