Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/283 E. 2023/123 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/283 Esas
KARAR NO:2023/123
DAVA: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/08/2020
KARAR TARİHİ:06/06/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket’in fabrikasında ——- olmak üzere,———– geliştirip; —— ——— yapılarak, müşterilerin istek ve beklentilerine çözüm getirecek farklı ürünlerle alternatif sunduğunu, , davacı şirketin sektörde istikrarlı bir şekilde büyüdüğünü ve tanıttığını, faaliyet gösterdiği alanda ve ilgili iş çevreleri nezdinde davacı şirkete duyulan güven ve itibarı ifade eden güçlü ve tanınmış bir marka haline getirdiğini, Davacı şirketin, kısa bir süre önce adına ——– markası ile aynı ibareyi içeren ————– ibaresinin davalı tarafından ——— unsuru olarak birebir aynısını tescilsiz bir şekilde kullanmasından haberdar olduğunu, davalının,—————– davacının markalarını çekirdek unsurlarını kullanarak kendisini ——– tescil ettirdiğini, Davalı’nın ticaret unvanında asıl ve —— unsur olarak yer alan ——— markası karşılaştırıldığında, söz konusu ibarelerin görsel ve işitsel açıdan BENZER BİLE OLAMAYACAK KADAR BİRBİRLERİNİN AYNI olduklarını,Davalı’nın, davacının tescilli markası ile AYNIYET DERECESİNDE BENZER OLARAK —– ibaresini ticari unvan olarak ve çekirdek unsur olarak kullanması davacının ———— unvanları altında uzun yıllardır süren istikrarlı ve başarılı faaliyetler sonucu elde ettiği prestije zarar verebileceği kadar, davacının markasının ayırt edici karakterinin zedelenmesine ve Davalının iltibas teşkil eden unvan ve markasal kullanımdan haksız yere fayda sağlamasına yol açtığını, kullanımların benzer olup, iltibasa neden olduğunu, bu durumun davacının tescilli markalarından doğan haklara tecavüz teşkil ettiğini,——— ticaret unvanı, Müvekkilin marka haklarını ihlal etmesinin yanı sıra haksız rekabette teşkil ettiğini, davalının , davacı şirketi ve markalarını ifade etmek üzere tescilli markalarını ayniyet derecesinde benzerini ticaret unvanında kullanması, iltibasa neden olmakta ve bağlantılı marka izlenimi yaratmakta olup, yukarıda bahsi geçen TTK’nın 55. Maddesi kapsamında haksız rekabet teşkil ettiğini, Bu nedenlerle; Davalının ———unvanı ile davacı şirket’e ait markalara marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil ettiğinin TESPİTİNE, akabinde — nezdinde tescil edilen unvanından —– çıkartılmasıyla suretiyle SİCİLDEN TERKİNİNE, Davalının, davacı | Şirketi’n tescilli —— markalarının kullanılmak suretiyle yarattığı marka tecavüzü ve haksız rekabetin TESPİTİ, ÖNLENMESİ ve SONUÇLARININ ORTADAN KALDIRILMASINA, Davalı marka tecavüzü ve haksız rekabet yaratarak Müvekkil aleyhine yarattığı müşterilerde hayal kırıklığı ve sonrasında marka ile ilgili kişiliği ile ilgili olumsuz değerlendirmeler ve görüşler sebebiyle 3.000 TL manevi tazminatın faizi ile DAVALIDAN TAHSİLİNE, Davalının tespit edilecek marka tecavüzü ve haksız rekabet durumlarının önlenmesine ve sonuçlarının ORTADAN KALDIRILMASINA; karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesi ile, Davacının unvanı ——–İken davalı firmanın unvanı ise ——- olup, tarafların unvanlardan da görüldüğü üzere davacı tarafın unvanında —- öne çıkmaktayken müvekkil firmanın unvanında ise —– öne çıktığını, farklı olduğunu, karıştırmaya – sebebiyet vermeyeceğini, Davalı firma yetkilisinin ————- bulunduğundan ve —— çok sevdiğinden firmaya da ——-ismini verdiğini, kötü bir niyetten söz edilemeyeceğini, davalı firma yetkilisinin — isminde bir ——da bulunmakta ve aynı şekilde —— isminde firmasının da olduğunu, davalının davacının ———— ibareli markasını hiçbir suretle kullanmadığını, Davacının yurt içinde sadece raf üretimi yaptığını, davalı firmanın yurt içinde —- başka bir şekilde satışı bulunmayıp sadece yurt dışına satış yaptığını dolayısıyla davalı firmanın, davacının unvanını ya da markasını kullanarak müşteri çevresine satış yapması, haksız rekabete girmesi gibi bir durum söz konusu olmadığını, davacı firmanın —– markası —– içinde ———Sınıf kapsamında tescilli olduğunu, ————-yer aldığını, Davacının ————- sınıftan müracat ile marka tescili yaptırdığını, markaların imalatı kapsamadığını, on-line satış hizmetleri sınıfı olduğunu, davalının —— yapmadığını, usulüne uygun tescil edilmiş olunan ünvanın usulsüzce kullanılmış olması veya ünvanın asli unsurunun markasal olarak kullanılmış olması gerektiğini, somut durumda böyle bir kullanım söz konusu olmadığını, ticari unvanını usulüne uygun olarak kullandıklarını, tarafların faaliyet alanları birbirinden çok farklı olduğunu, Bilirkişi raporundan da görüldüğü üzere müvekkilin—— ibareli markaları kullanması söz konusu olmadığını, davacının iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan ettiği görülmüştür.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E:Dava, Davacı adına tescili —– markalarını davalının ticaret unvanının —– olması sebebiyle marka hakkına tecavüz ve haksız rekabette bulunulup bulunulmadığı, bulunması halinde tespiti ve önlenmesine ve 3.000 TL Manevi tazminatın davadır.
Mahkememizde aldırılan —- tarihli bilirkişi raporununun sonuç bölümünde; Dosya kapsamında iddia, delil, —-davalı işyeri ve —– yapılan incelemeler neticesinde; ———- yazıldığında yukarıda görüntüde yer alan sonuçlar elde edilmiş olup sonuçları incelendiğinde——-arama sonuçlarında ilk sırada çıktığı, —– aranması sonrasında çıkan sonuçların sağ tarafında —— paneli çıktığı ve çıkan bilgi ——– numarasının ———– ifadesinin yer aldığının görüldüğü, söz konusu—– butonuna basıldığında —– açıldığının tespit edildiği, Davacının davaya mesnet gösterdiği ——- ibareli markanın ——— tescil edilmiş olduğu——– davalı işyerinde yapılan incelemeler neticesinde; davalı tarafın, Davacı adına tescilli ——— markalarını kullandığı herhangi bir ————— bulunmaması sebebiyle ——– aykırı davranarak davacı markasına tecavüz ettiğinden söz edilemeyeceği, ———- ve davalı adresinde yapılan incelemelerde; Davacı adına tescilli——-markanın kullanıldığına dair herhangi bir somut delile rastlanmaması, davalı tarafın ilgili markalarla ortalama tüketiciler nezdinde karıştırılmaya yol açacak faaliyetlerinin tespit edilememesi sebebiyle —- maddelerinde muhalefette bulunmayarak haksız rekabet oluşturmadığı, Davalı tarafın vergi levhasında yazan ünvanın dışında ——– baskın ve öne çıkaracak şekilde markasal kullanımının bulunmaması, —— kanunun öngördüğü şekilde usulüne uygun kullanması sebebiyle ticari ünvan terkinine takdir yetkisinin mahkemeye ait olmak üzere yer olmadığına dair görüş bildirildiği görülmüştür.Mahkememiz dosyasından aldırılan —- Bilirkişi Raporunda sonuç olarak: Davacının davaya mesnet gösterdiği ——- ibareli markanın —- Davacı adına —- edilmiş olduğu, -Davalının, davacı adına——– tescilli markalarını veya benzerlerini, tescil kapsamında veya benzer mal ve hizmetlerde kullandığına dair herhangi bir tespitin yapılamadığı, Davalı şirketin ticaret ünvanında yer alan———- —– ibaresinin, davacının daha önceki tescilli ticaret ünvanında yer alan klavuz unsuru ——- ibaresi İle ayırt edilemeyecek kadar aynı olması, tarafların aynı sektörde faaliyet göstermeleri, benzer ticaret unvanlarını kullanmalarının karışıklığa neden olabileceği ve davalının eylemi nihai takdir Sayın Mahkemenize ait olmak kaydıyla ——– Maddeleri uyarınca haksız rekabet teşkil eden eylem olarak tespit edildi Davalının haksız rekabet teşkil eden eylemleri nedeniyle manevi tazminatın takdiri ve miktarının tespitinin sayın Mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Mahkememiz dosyasından aldırılan —— tarihli ek raporda sonuç olarak Kök Raporunda önceki kanaatin değişmediği bildirilmiştir.Mahkememiz dosyasından aldırılan —– tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak: Davalının ———- ibaresini markasal olarak kullandığına yönelik delil sunulmadığı, bilirkişi heyetince davalı işyerinde yapılan tespitte buna yönelik delil elde edilemediği, davalının fatura ve sair belgelerinde ———- ibaresini ticaret unvanının kalan kısmından farklılaştırarak kullandığının tespit edilemediği anlaşılmakla “marka hakkına tecavüz” oluşmadığı, Davacıya ———-markasının kelime unsurlarının ve davacının ticaret unvanında geçen ——– ibaresinin davalı tarafından ticaret unvanında ————— olarak kullanılması, davalı ile davacı tarafın aynı iş konusu üzerinde faaliyet göstermeleri dikkate alındığında bu durumun tarafların müşterileri nezdinde karıştırılmaya yol açacağı, davacı ile davalı arasında ticari ilişki var olduğu algısını yaratabileceği karşısında tüketicide (müşteride) oluşacak bu karıştırılmanın TTK 55/1-a-4 maddesi anlamında haksız rekabet oluşturacağına dair raporunu sunmuşlardır.Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.İncelenen dosya kapsamı, mevcut deliller, bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Davacı şirketin ———- unvanı ile faaliyette bulunduğu ayrıca —– ibareli markaların tescilli sahibi olduğu, davalının ticaret unvanında yer alan —— davacının marka hakkına tecavüz teşkil ettiği aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiği belirtilerek marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti önlenmesi ile 3.000 TL Manevi tazminat talebinde bulunulduğu, davalı tarafından davanın reddinin talep edildiği, mahkememizce taraf markaları ve ———kayıtları celp edilmiş ihtiyati tedbire ilişkin olarak bilirkişi raporu aldırılmış aldırılan raporda davalının ——- ibarelerini markasal olarak kullandığı yönünde tespit yapılamadığı bildirilmiş, mahkememizce dosyanın esasına dair aldırılan —– tarihli bilirkişi raporunda ise; davalının —— ibaresi ile markasal kullanımı olmadığı bu sebeple marka hakkına tecavüz edilemeyeceği fakat ticari unvanında yer alan —— ibaresinin haksız rekabet teşkil edeceği yönünde görüş bildirildiği, buna göre tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde davacı şirketin —– şekil ibareli markanın —- ibareli markanın —- tescilli sahibi olduğu, davacı şirketin —– yılında tescil edildiği, davalı şirketin ise ——– tarihinde tescil edildiği, her iki şirketin de ticari faaliyet alanının ortak olarak ——- bulundukları, davalı şirketin münhasıran ——- ticari faaliyeti yok ise de ticari unvanında yer alan ——— ibaresinin davacının tescilli markaları ile birebir aynı olduğu, bu durumun ortalama tüketiciler nezdinde karışıklığa sebebiyet verebileceği her ne kadar markasal kullanım olmadığı için markaya tecavüzden bahsedilemeyecek ise de haksız rekabet yönünden yapılan değerlendirmede ise davalının TTK’ nun 39 ve devamı maddeleri uyarınca, seçmiş olduğu ticaret unvanının TTK’ nun 52. Maddesine göre, bir başkasının ticaret unvanına tecavüz etmemesi gerekmekte olup, davalı tarafından davacı ile aynı ticari faaliyet alanında davacı markaları ile de neredeyse birebir aynı olacak şekilde——— şeklindeki ticari unvan kullanımının TTK’ nun 55/1-a4 maddesi uyarınca ortalama tüketici nezdinde karışıklığa sebebiyet verebileceği davacının TTK’ nın 55/1 Maddesine göre ticaret unvanının silinmesini ayrıca maddi tazminat talebinde de bulunabileceğinin belirtildiği, buna göre davalının ticaret unvanında yer alan —— ibarelerinin davacının ticaret unvanına tecavüz teşkil ettiği anlaşıldığından bu yönde olan bu şekildeki haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi ile davacı tarafından istenen 3.000 TL Manevi tazminatın da TTK’ nun 55. Maddesi kapsamında uygun olduğu davalının bu konuda üzerine düşen özen yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşıldığından neticeten marka hakkına tecavüz talebi yönünden davanın reddine, haksız rekabet ve ticaret unvanının terkini ve manevi tazminat talebi yönünden davanını kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, marka hakkına tecavüz talebi yönünden davanın reddine,
2-Haksız rekabet yönünden davanın kabulü ile davalının tescilli ticaret ünvanında bulunan —- ibarelerinin çıkartılarak sicilden terkinine davalı tarafça—– esas unsurlu ticaret unvanının her türlü ortamda ——- kullanımın yasaklanmasına, davalı tarafından ticaret unvanının ürünler, ambalajlar, ilan reklam, afiş, ticari evrak ve internet ortamında kullanımın önlenmesine, bu şekilde ticaret unvanının kullanıldığı materyale el konulmasına,
3-Manevi tazminat talebi yönünden davanın kabulü ile 3000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken harcın mahsubu ile eksik alınan 125,50 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 5.800,00 TL bilirkişi ücreti + 208,60 TL tebligat müzekkere gideri olmak üzere toplam 6.008,60 TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre. 3.004,3 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 3.600,00 TL bilirkişi ücreti yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre 1.800,00 TL’ nin davacıdan tahsiline, davalıya verilmesine bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Marka hakkına tecavüz talebi yönünden: dava ret edildiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
8- Haksız rekabet davası yönünden: Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-Manevi tazminat davası yönünden: Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.000,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
10-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/06/2023