Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/168 E. 2023/110 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/170 Esas
KARAR NO : 2023/107

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/04/2020
KARAR TARİHİ : 16/05/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —-2000’li yılların başından itibaren —— paketlemeleri alanında faaliyet gösterirken, 2017 yılından itibaren —– paketlemesini yaptığı birçok ürününü üretmeye başladığını, çok uzun yıllardır ticaret ile uğraşan—– tarafından kurulan—– ikinci kuşak bayrağı devralmış ve kendi alanında etkin ve yetkin, başarıya inanmış profesyonel kadrolar ile şirketi daha ileriye taşıdığını, 30.000 m? alan üzerinde kurulu 25.000 m2 kapalı alanda yaklaşık 150 kişilik çalışanıyla üretim yapan —–200’ü aşkın ürün ile pazarda yer aldığını, —–Zincirlerden, en ücra köşedeki marketlere kadar geniş yelpazede satış noktasında, ürünlerini tüketici ile buluşturduğunu, —-ülkelerine ihracat gerçekleştirdiğini, Tüketici tarafından da büyük bir ilgi ve beğeni ile tercih edilen —– ürünleri haklı bir marka değerine ulaştığını, davalının farklı farklı sınıflarda “—— ibareli marka tescilleri olmasına rağmen tescilli markalarının tümünü yoğun ve ciddi olarak kullanmadığını, davalının —- nolu—– nolu —– şekil, —– nolu—- şekil, —- nolu —– şekil —– nolu —- şekil, —- nolu —–sayılı —– nolu —– nolu —–nolu —– markalarının kullanılmayan sınıflarda sınai mülkiyet kanunu 9. maddesi gereğince iptalinin gerektiğini, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 9/1 fıkrası : “Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir.” Hükmünü amirdir. Kanun koyucu işbu maddeyle bir marka ticareti yapılmasının önüne geçmek, marka sicilinin marka çöplüğüne dönüşmesini önlemeyi hedeflediğini, davalı tarafın —–nolu —– nolu—–şekil —–nolu —–şekil,—–olu —- şekil ,—– nolu —– şekil,—– nolu —– sayılı ——‘nolu ——- nolu ——- nolu —– markalarını tescil ettirdiğini, ancak davalı yanın işbu markalarının tamamını yoğun ve ciddi olarak tescil olan tüm sınıflarda kullanmadığını, hayatın olağan akışında davalının aynı sınıflarda birden fazla markayı yoğun ve ciddi olarak kullanması söz konusu olamayacağını, zaten davalı yan da markalarını tescilden beri yoğun ve ciddi olarak kullanmadığını, davalı yanın markalarını kullanmasa dahi davacı şirket “—–” ibaresi ile marka başvurusu yaptığında davalı yan davacının tescil başvurusuna itirazda bulunarak kötü niyetli davrandığını, davalının kullanmadığı markaları nedeni ile müvekkilimiz marka tescili elde edemediğini, bir hakkın kötüye kullanılmasının hukuk düzeni tarafından korunmayacağını, Sınai Mülkiyet Kanunun 25. Maddesine göre menfaati olanlar, Cumhuriyet savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü veya iptalini mahkemeden isteyebildiğini, davalının kötü niyetli bir şekilde tescil ettirip, yenilemek sureti ile koruma süresini uzatıp gerçekte kullanmadığı —–nolu —– nolu —– şekil ,—– nolu —- şekil,—–olu —-şekil , —-nolu —– şekil, —– nolu —– sayılı —– nolu—– nolu —– nolu —— markaları nedeni ile marka tescili elde edemediği için kanunun aradığı “menfaati olanlar” grubuna dahil olduğunu, Sayın mahkemenizin de takdir edeceği üzere ispat yükü Sınai Mülkiyet Kanunu 19. Madde de belirlendiği üzere davalıya ait olduğunu, davalının markalarının tescilli olduğu tüm sınıflar/mal ve hizmetler bakımından kullanmadığı açık olup velev ki aksi bir iddiası varsa da davalının aksini ispat etmesi gerektiğini, ihtiyati tedbir talebimiz hakkında davalının, kötü niyetli tescilin yanı sıra kötü niyetli bir devir veya temlik durumu müvekkilin mağdur olmasına sebebiyet vereceğinden, Sayın Mahkemenizden söz konusu markaların teminatsız olarak üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmek zaruretinin hâsıl olduğunu belirterek; bu nedenle, marka iptal davalarının sona ermesinin uzun zaman aldığı göz önünde bulundurularak, işbu davaya konu davalının markalarının davalı tarafından üçüncü kişilere devrinin önlenmesini temin etmek amacıyla İhtiyati Tedbir Kararı verilmesini talep ve dava ettiği anlaşıldı.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının ihtiyati tedbir talebi hem haksız hem de kapsamı itibarı ile yargılamayı gerektirmekte olduğunu, işin esasına girilmeden, savunma ve karşı davamız dinlenmeden ve davacı lehine dava sonucunu sağlayacak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi hukuka aykırı olduğunu. Öncelikle ihtiyati tedbir kararının sayın mahkemece kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, Davacı vekil aracılığıyla açmış olduğu davada haksız olması hasebiyle açılan davanın reddi gerekmekte olduğunu dava dilekçesinde bahsedilen hususlar gerçeği yansıtmadığını, Davalı taraf kötüniyetli olarak bahse konu tanınmış marka larının bazı kısımlarını kullanmadıkları iddiasıyla iptalini talep etmiş olduğunu, bu durum kabul edilemeyeceği, davalı şirket adına tescil ettirdiği markanın her bir ürününü kullanmadığını, Bu husus daha önce de şirketler arasında çekilen ihtarlarla da davacı tarafa belirtildiğini, davalı şirket —- ismi ve ekleriyle uzun yıllardan bu yana ticari faaliyetlere başlamış ve halen de ticari hayatına başarılarla devam etmekte olduğunu, Davalı—– ismi yıllardır davalıya ait olup yıllardır onlar tarafından kullanılmakta olduğunu,—–dünyada —- ver almakta olduğunu. Markanın tanınmışlığı davalı şirket tarafından sağlanmış olduğunu ve tanınmış marka siciline tescil edilmiş olduğunu. Yurt dışında da aynı tescil işlemi yapılmış olduğunu davalı şirket ürettiği her üründe dünya markası olacak şekilde çalışmalar yapmış olduğunu. Kaldı ki ekte sundukları belgede de görüleceği üzere markalarının ——-Numaralı başvurusu ile tanınmış marka siciline tescil edilmiş olduğunu, Tanınmış markanın aynısının yahut benzerinin herhangi bir başka sınıfta tescil edilmesi söz konusu olamaz olduğunu, Marka sahibinin böyle bir marka başvurusuna itirazda bulunmasına gerek kalmadan, Türk Patent Enstitüsü resen (kendiliğinden) tanınmış markanın aynısı yahut benzeri olan bir markayı red etmekte olduğunu, Tanınmış marka hakkı sahiplerinin muhtemel bir davada marka haklarına tecavüz iddiasını ispat edebilmeleri, markalarını taklit girişiminde bulunan bir kimsenin kötü niyetini kanıtlamaları daha kolay olduğunu, ——ismi ve logosu davalı şirkete ait olduğunu, Davacı tarafın iddia ettiği ve davalının kullanmadığını belirttiği bazı sınıflardaki isim ve logolar davalıca kullanılmakta olduğunu. Kullanılmamış olması söz konusu olmadığını, davalı tanınmış marka olup davacı firma tarafından davalı şirketin isminin ve logosunun marka tecavüzü kapsamında kullanıldığı kanaatinde bilirkişi incelemesi, keşif ve delil listesinde belirtilen ve belirtilecek delillerle ispat edilecek olduğunu, neticeten davalı şirkete ait Türk Patent Nezdinde kayıtlı dava dilekçesinde belirtilen —– tescil numarası ile kayıtlı —-Markasının—– sınıfta, —–tescil numarası ile kayıtlı —–Markasının—–. sınıfta, —–tescil numarası ile kayıtlı —– şekil markasının —– sınıfta, —- tescil numarası ile kayıtlı —– şekil Markasının — Sınıfta, —– tescil numarası ile kayıtlı —-Şekil Markasının —- sınıfta, —– tescil numarası ilen kayıtlı—- Şekil Markasının —-. sınıfta, —– nolu tescil numarası ile kayıtlı —–Şekil Markasının —- sınıfta, —- tescil numarası ile kayıtlı—-Şekil Markasının —-. sınıfta, —- nolu tescil numarası ile kayıtlı —– Markasının —–sınıfta, —– nolu tescil numarası ile kayıtlı —-şekil Markasının —–sınıfta, —-nolu tescil numarası ile kayıtlı —–Şekil Markasının —-. sınıfta, —–nolu tescil numarası ile kayıtlı —–markasının ——. sınıfta, —— nolu tescil numarası ile kayıtlı —- şekil Markasının —– sınıfta, —– nolu tescil numarası ile kayıtlı ——şekil Markasının—–. sınıfta, —– nolu tescil numarası ile kayıtlı —— Markasının —-. sınıfta,—–nolu tescil numarası ile kayıtlı —- Markasının —–. sınıfta, —– nolu tescil numarası ile kayıtlı —–Markasının ——. sınıfta, kullanıldığı tartışmasız olduğunu, davacı tarafça belirtilen ve davalı tarafından kullanılmayan herhangi bir terkine maruz kalacak ürün markası bulunmamakta olduğunu, açılı davanın reddi gerektiği şeklinde cevap dilekçesi sunduğu görüldü.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E : Dava, Davalı adına tescilli ——- numaralı markanın kullanmama nedeniyle iptal koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin davadır.Mahkememizde aldırılan 24/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Mali yönden; davalının “—– nolu —- markasının—–sınıfta tescil ettirildiği, 01.01.2020 tarihinde düzenlenen Lisans sözleşmeleri ile—- numaralı —– tescilli markasını —— sınıflarda lisans sözleşmesi düzenlediği,dava tarihi olan 03.04.2020 tarihinden geriye doğru 2020 yılı haricinde 5 yıl içerisinde başka bir lisans sözleşmesine rastlanmadığı, 03.02.2021 tarihli Bilirkişi Raporunda belirtildiği gibi İlişkili firmalar tarafından düzenlenen satış faturalarında satışı yapılan ürünler dava dışı ——. tarafından düzenlenen 2015 ve 2016 yıllarına ait satış faturalarında satışı yapılan ürünlerin —–olduğu, dava Dışı —– tarafından düzenlenen 2016 -2017 -2018-2019-2020 yıllarına ait satış faturalarında satışı yapılan ürünlerin —- olduğu, dava Dışı ——. tarafından düzenlenen 2016 -2017 -2018-2019 yıllarına ait satış faturalarında satışı yapılan ürünlerin —–.vs olduğu şeklinde rapor sunulduğu görüldü.
Mahkememizce aldırılan 21/02/2023 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı Tarafa Ait Olduğu Belirtilen ——- Alan Adlı Site Üzerinde Yapılan İncelemede; siteye ait arşiv kayıtları incelendiğinde;Sitenin 2015-2020 yıllarına ait arşiv kayıtlarında şekil logosunun kullanıldığı tespit edi Davalı Tarafa Ait Olduğu ——alan adlı web sitesi üzerinde yapılan incelemede Sitenin 2004-2021 yıllarına ait arşiv kayıtlarında —– logolarının, —– ibaresinin kullanıldığı, Sitenin 2004-2014 yıllarına ait arşiv kayıtlarında—–logosunun kullanıldığının tespit edildiği, Davalıya Ait Olduğu Belirtilen ——Alan Adlı Web Sitesi Üzerinde Yapılan İncelemede; Siteye ait arşiv kayıtları incelendiğinde Sitenin 2012 yıllarına ait arşiv kayıtlarında —– logosunun kullanıldığı, Sitenin 2013 ve sonraki yıllarına ait arşiv kayıtlarında —– logosunun kullanıldığı, Siteye ait 2013-2016 yıllarına ait arşiv kaydı —-şekil siteye ait 2017 ve sonraki yıllarına ait arsiv kaydında —– şekil logosunun kullanıldığı,—–alan adlı web sitesi üzerinde yapılan incelemede; siteye ait arsiv kayıtları incelendiğinde: Sitenin 2017 ve sonraki yıllarına ait arşiv kayıtlarında —– logolarının kullanıldığı tespit edildiği, Davalıya Ait Olduğu Belirtilen —— Alan Adlı Web Sitesi Üzerinde Yapılan incelemede; Sitenin 2008 ve sonraki vıllarına ait arsiv kayıtlarında —— şekil logosunun ve —– ibaresinin kullanıldığı, Sitenin 2004-2006 yıllarına ait arşiv kayıtlarında ——ibaresinin yer aldığı tespit —–Adresinde Yer alan Pdf Belgesinde Yapılan Söz konusu belgede —— ürün tanıtımının 2018 tarihi tespit edildiği, davalı —–dava tarihi 03.04.2020 ‘den geriye dönük 5 yılın satış belgeleri incelendiğinde, dava konusu —— numaralı markasını satış faturaları üzerinde görsel olarak marka*t şeklini kullandığı, satış faturalarının ticari defterlere usulüne uygun doğru şekilde kaydedildiği, dava konusu ile ilgili incelenen fatura içeriklerinin “—– olduğu, ilgili satışların —–Sınıf içerisinde —— sınıfına ait mal ve hizmetlere girdiği, incelenen dönemlerdeki toplam ciro içerisindeki payının ortalama 96 20 olduğu tespit edildiği şeklinde rapor sunulduğu görüldü.

Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
İncelenen dosya kapsamı, mevcut deliller, bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Dava, kullanılmama nedeniyle iptal davası olup, davalı şirketin—– esas unsurlu çok sayıda markanın tescilli sahibi olduğu, davacı tarafından davalı şirketin iş bu dosyadaki davaya konu marka da dahil olmak üzere mahkememizin —— Esas sayılı dosyası ile birçok markanın iptalini talep ettiği, mahkememizce her bir marka yönünden tefrik kararı verildiği, iş bu dosyanın—- ibareli —– numaralı markanın tescilli olduğu ——-. Sınıftaki emtialar bakımından kullanılmama nedeniyle iptaline ilişkin olduğu, markanın kullanılmasına ilişkin hususların 6769 Sayılı yasanın 9. Maddesince düzenlendiği buna göre tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde haklı bir sebep olmaksızın tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’ de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına 5 yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir ayrıca markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması, markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarda kullanılması ve markanın marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir. 9. Madde uyarınca markanın kullanılmadığının tespiti halinde 6769 Sayılı SMK’ nın 26. Maddesi uyarınca markanın iptalinin talep edilebileceğinin hüküm altına alındığı yine markanın kullanılmama sebebiyle iptal davalarında genel kuralın aksine kullanma ispatı davalıda olup mahkememizce davalıya kullanıma ilişkin delilleri sunması için süre verilmiş, davalı tarafından sunulan delillerin incelenip değerlendirilmesinin teknik uzmanlık gerektiren hususlardan olması nedeniyle konusunda uzman bilirkişi heyetince rapor aldırtılmış, buna göre aldırılan 24/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda davalının davaya konu markayı —— Sınıfta kullanıldığına dair tespit yapılamadığına dair görüş bildirildiği daha sonra bir takım davalı delillerinin değerlendirilmemiş olması nedeniyle bu delillerin de değerlendirilmesi bakımından yeni bir heyetten rapor aldırtıldığı aldırılan 21/02/2023 tarihli raporda davaya konu —–ibareli —— numaralı markanın ——Sınıfta kullanıma ilişkin tespit yapılamadığı, fakat faturalar üzerinde——ibaresinin kullanıldığı görülmüş ise de bu kullanımın tek başına ——. Sınıftaki emtialar bakımından kullanım sayılamayacağı, emtialar yönünden herhangi bir kullanım tespit edilemediği, her ne kadar davalı tarafından davalıya ait——markasının tanınmış marka olduğu yönünde savunmada bulunulmuş ise de Yargıtay ——. Hukuk Dairesinin sürekli kararlarında da belirtildiği üzere, tanınmış markaların da kullanılma zorunluluğu olduğu her markanın tescilli olduğu sınıflar bakımından kullanılması gerekmekte olduğunun belirtildiği, davalının —– esas unsurlu çok sayıda markanın tescilli sahibi olduğu fakat davamıza konu —– Sınıf bakımından markanın tescilli hali ile olduğu gibi kullanılmadığı hususunun bilirkişi raporları ile de tespit edildiği dikkate alınarak kullanım ispat edilemediğinden, davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile davalı adına tescilli —– ibareli —– numaralı markanın tescilli olduğu ——- Sınıftaki emtialar bakımından kullanılmama nedeniyle iptaline,
1-Alınması gereken 179,90 TL harçtan alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile kalan 125,50 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan toplam 1.626,00 TL yargılama gideri ve 54,40 TL harç toplamı olan 1.680,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,Dair davacı vekili ile davalı vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.