Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/158 E. 2021/125 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/158 Esas
KARAR NO: 2021/125
DAVA: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/04/2020
KARAR TARİHİ: 29/06/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı, —-başından itibaren —- alanında faaliyet gösterirken, —- yaptığı birçok ürününü üretmeye başlamış olduğunu—— tarafından kurulan —- devralmış ve kendi alanında etkin ve yetkin, —- şirketi daha ileriye taşımakta olduğunu. —alanda yaklaşık — çalışanıyla üretim yapan ——- olduğunu——– —– noktasında, ürünlerini tüketici ile buluşturmakta olduğunu. — ihracat gerçekleştirmekte olduğunu.— büyük bir ilgi ve beğeni ile tercih edilen —- haklı bir marka değerine ulaşmış olduğunu, Davalı farklı farklı sınıflarda marka tescilleri olmasına rağmen tescilli markalarını yoğun ve ciddi olarak kullanmamakta olduğunu.Davalının —– kullanılmayan sınıflarda iptali gerekmekte olduğunu, ——– içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından —–ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir.” Hükmünü amir olduğunu. Kanun koyucu işbu maddeyle bir marka ticareti yapılmasının önüne geçmek, marka sicilinin marka çöplüğüne dönüşmesini önlemeyi hedeflemiş olduğunu. Davalı taraf Davalının —– markasını tescil ettirmiş olduğunu. Ancak davalı yan işbu markalarının tamamını yoğun ve ciddi olarak tescilli olan tüm sınıflarda kullanmamakta olduğunu. Hayatın olağan akışında davalının aynı sınıflarda birden fazla markayı yoğun ve ciddi olarak kullanması söz konusu olamaz olduğunu. Zaten davalı yan da markalarını tescilden beri kullanmamakta olduğunu. Davalı yan markalarını kullanmasa dahi davacı şirket —- marka başvurusu yaptığında davalı yan davacının tescil başvurusuna itirazda bulunarak kötü niyetli davranmakta olduğunu, davalının kullanmadığı markaları nedeni ile davacının marka tescili elde edememekte olduğunu. davalının kötü niyetli bir şekilde tescil ettirip, yenilemek sureti ile koruma süresini uzatıp gerçekte kullanmadığı Davalının —– nedeni ile marka tescili elde edemediği için kanunun aradığı — —- dahil olmakta olduğunu. İspat yükünün davalıya ait olduğunu, Davalının Davalının —- tescilli olduğu tüm sınıflar/mal ve hizmetler bakımından kullanmadığı açık olup velev ki aksi bir iddiası varsa da davalının aksini ispat etmesi gerekmekte olduğunu, Davalının, kötü niyetli tescilin yanı sıra kötü niyetli bir devir veya temlik durumu müvekkilin mağdur olmasına sebebiyet vereceğinden, davalının Davalının —- markasının dava sonuna kadar 3. kişilere devrinin önlenmesi amacı ile marka sicili kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini ve davalıya ait —- Davalının —- kayıtlı olduğu, mal ve hizmetler bakımından kullanılmama nedeniyle iptaline ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davalı tarafın kötüniyetli olarak bahse konu tanınmış markalarının kısımlarını kullanmadıklarını bu sebeple iptalini talep ettiği. Davalı Müvekkili şirket adına tescil ettirdiği markanın her bir ürününü kullandığını. Bu hususun daha önce de şirketler arasında çekilen ihtarlarla da davacı tarafa belirtildiğini. Müvekkili şirket — bu yana ticari faaliyetlere başladığı ve halen de ticari hayatına devam ettiğini—— müvekkillerine ait olduğunu yıllardır onlar tarafından kullanıldığını. Markanın tanınmışlığı müvekkil şirket tarafından sağlandığı ve tanınmış marka siciline —-da aynı tescil işlemi yapıldığı. Müvekkili şirketin Ürettiği her üründe dünya markası olacak şekilde çalışmalar yaptığı. Tanınmış markanın aynısının yahut benzerinin herhangi bir başka sınıfta tescil edilmesi söz konusu olamayacağı. Marka sahibinin böyle bir marka başvurusuna itirazda bulunmasına gerek kalmadan, — tanınmış markanın aynısı yahut benzeri olan bir markayı red ettiğini, tanınmış marka hakkı sahiplerinin muhtemel bir davada marka haklarına tecavüz iddiasını ispat edebilmeleri, markalarını taklit girişiminde bulunan bir kimsenin kötü niyetini kanıtlamaları daha kolay olduğu. Tanınmış marka hakkı sahiplerinin taklit marka sahibine karşı açacakları bir davada tazminat davasında uğradıkları zararlarının büyüklüğünü kanıtlamaları alelade marka hakkı sahiplerine göre daha kolay olduğunu.—- şirkete ait olduğu. Davacı tarafın iddia ettiği ve müvekkilinin kullanmadığını belirttiği bazı sınıflardaki isim ve — müvekkili tarafından kullanıldığı. Kullanılmamış olmasının söz konusu olmadığı. Müvekkili şirkete ait —kayıtlı dava dilekçesinde belirtilen —- kullanıldığı tartışmasız olduğunu. Davacı tarafça belirtilen ve davalı tarafından kullanılmayan herhangi bir terkine maruz kalacak ürün markası bulunmamakta olduğunu. Açılan davanın reddini istemiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, Davalı adına tescilli —- numaralı markanın kullanmama nedeniyle iptal davasıdır.
Mahkememiz— esas sayılı dosyasından tefrik kararı verilmeden önce — tarihli ara karar ile dava konusu — marka kaydı üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmiştir.
Bilirkişiler — Davalının şirket —– maddesinde de açıklandığı şekilde dava konusu markaların —- adına tescilli olduğu, Davalı — — markaların kullandırtıldığı tespit edilmiştir. Dava konusu olayda markalar, markaların kullanımı, sözleşme tarihlerinin aşağıdaki şekilde olduğu yerinde yapılan denetim de tespit edilmiştirDavacıya ait olduğu belirtilen dosyaya sunulan bahsi geçen ——- kullanımda ve aktif olduğu, — —- tarihinin kayıt olunduğu, Davacıya ait olan ilgili —– adresinde davacı tarafından geçmişte aktif olarak kullanıp kullanılmadığını tespit edebilmek adına— yapılan inceleme sonucunda ilgili—- yana arşiv kayıtlarına ulaşıldığı ve davacı tarafından internet sitesi olarak yoğun ve aralıksız bir şekilde kullanıldığı, Davalıya ait olduğu belirtilen dosyaya sunulan bahsi geçen—- kullanımda ve aktif olduğu,—- tarihinin kayıt olunduğu, Davalıya ait olan ilgili——davalı tarafından geçmişte aktif olarak kullanıp kullanılmadığını tespit edebilmek adına — yapılan inceleme sonucunda — — ulaşıldığı ve davalı tarafından—–olarak yoğun ve aralıksız bir şekilde kullanıldığı, Davalı tarafa ait ve iptali istenen —– tarihinde yenilenmemesi sebebi ile iptal olduğuna, dolayısıyla huzurdaki davanın konusuz kaldığı” yönünde raporu mahkememize sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
Dosya içerisine alınan —-değerlendirildiğinde, Dava, davalı adına tescilli olduğu iddia edilen —- yasal süre zarfında kullanılmama nedeni ile iptaline ilişkin olup, mahkememizce iş bu davanın taraflar arasında iptal davasına ilişkin açılan asıl davadan tefrik edilen davalardan olması nedeni ile seri biçimde tüm deliller toplandıktan sonra dosyaların bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen — tarihli raporda, davaya konu markanın —- neticesi yenilenmemesi sebebi ile iptal olduğunun belirtildiği, dava tarihinin — yılı olduğu, davaya konu markanın dava açılmadan önceki tarih itibari ile iptal edildiğinin anlaşıldığı, markanın iptalinin talep edilebilmesi için —- tescilli olması gerekmektedir. Tescilli olmayan veya tescilden düşen markaların hukuken iptallerinin istenmesi mümkün değildir. Bu nedenle davaya konu markanın dava tarihinden önce yasal —– yenilenmemesi sebebi ile iptal edildiğinin anlaşıldığı. İptal davasının ancak tescilli markalar için istenebileceği anlaşıldığından koşulları oluşmayan davanın reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.HÜKÜM:Yukarıda izah edilen nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davalı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/06/2021