Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/153 E. 2021/132 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/153 Esas
KARAR NO: 2021/132
DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/04/2020
KARAR TARİHİ : 29/06/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı,—- itibaren —– — alanında faaliyet gösterirken,—- —-yaptığı birçok ürününü üretmeye başlamış olduğunu. ——–devralmış ve kendi alanında etkin ve yetkin, başarıya inanmış —- ile şirketi daha ileriye taşımakta olduğunu. —— kişilik çalışanıyla üretim yapan —- —- olduğunu— —— noktasında, ürünlerini tüketici ile buluşturmakta olduğunu—– gerçekleştirmekte olduğunu. — tarafından da büyük bir ilgi ve beğeni ile tercih edilen —–haklı bir marka değerine ulaşmış olduğunu, Davalı farklı farklı sınıflarda marka tescilleri olmasına rağmen tescilli markalarını yoğun ve ciddi olarak kullanmamakta olduğunu. Davalının —– kullanılmayan sınıflarda iptali gerekmekte olduğunu,——— tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından —- biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir.” Hükmünü amir olduğunu. Kanun koyucu işbu maddeyle bir marka ticareti yapılmasının önüne geçmek, marka sicilinin marka çöplüğüne dönüşmesini önlemeyi hedeflemiş olduğunu. Davalı taraf —— markasını tescil ettirmiş olduğunu. Ancak davalı yan işbu markalarının tamamını yoğun ve ciddi olarak tescilli olan tüm sınıflarda kullanmamakta olduğunu. Hayatın olağan akışında davalının aynı sınıflarda birden fazla markayı yoğun ve ciddi olarak kullanması söz konusu olamaz olduğunu. Zaten davalı yan da markalarını tescilden beri kullanmamakta olduğunu. Davalı yan markalarını kullanmasa dahi davacı şirket —- ibaresi ile marka başvurusu yaptığında davalı yan davacının tescil başvurusuna itirazda bulunarak kötü niyetli davranmakta olduğunu, davalının kullanmadığı markaları nedeni ile davacının marka tescili elde edememekte olduğunu. davalının kötü niyetli bir şekilde tescil ettirip, yenilemek sureti ile koruma süresini uzatıp gerçekte kullanmadığı —– nedeni ile marka tescili elde edemediği için kanunun aradığı —- grubuna dahil olmakta olduğunu. İspat yükünün davalıya ait olduğunu, Davalının — markasını tescilli olduğu tüm sınıflar/mal ve hizmetler bakımından kullanmadığı açık olup velev ki aksi bir iddiası varsa da davalının aksini ispat etmesi gerekmekte olduğunu, Davalının, kötü niyetli tescilin yanı sıra kötü niyetli bir devir veya temlik durumu müvekkilin mağdur olmasına sebebiyet vereceğinden, davalının —– kişilere devrinin önlenmesi amacı ile marka sicili kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini ve davalıya ait —- markasının —- kayıtlı olduğu, mal ve hizmetler bakımından kullanılmama nedeniyle iptaline ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davalı tarafın kötüniyetli olarak bahse konu tanınmış markalarının kısımlarını kullanmadıklarını bu sebeple iptalini talep ettiği. Davalı Müvekkili şirket adına tescil ettirdiği markanın her bir ürününü kullandığını. Bu hususun daha önce de şirketler arasında çekilen ihtarlarla da davacı tarafa belirtildiğini. Müvekkili şirket —- ekleriyle uzun yıllardan bu yana ticari faaliyetlere başladığı ve halen de ticari hayatına devam ettiğini. Müvekkili —- yıllardır müvekkillerine ait olduğunu yıllardır onlar tarafından kullanıldığını. Markanın tanınmışlığı müvekkil şirket tarafından sağlandığı ve tanınmış marka siciline tescil edildiği. ——tescil işlemi yapıldığı. Müvekkili şirketin Ürettiği her üründe dünya markası olacak şekilde çalışmalar yaptığı. Tanınmış markanın aynısının yahut benzerinin herhangi bir başka sınıfta tescil edilmesi söz konusu olamayacağı. Marka sahibinin böyle bir marka başvurusuna itirazda bulunmasına gerek kalmadan, —– tanınmış markanın aynısı yahut benzeri olan bir markayı red ettiğini, tanınmış marka hakkı sahiplerinin muhtemel bir davada marka haklarına tecavüz iddiasını ispat edebilmeleri, markalarını taklit girişiminde bulunan bir kimsenin kötü niyetini kanıtlamaları daha kolay olduğu. Tanınmış marka hakkı sahiplerinin taklit marka sahibine karşı açacakları bir davada tazminat davasında uğradıkları zararlarının büyüklüğünü kanıtlamaları alelade marka hakkı sahiplerine göre daha kolay olduğunu. —– müvekkili şirkete ait olduğu. Davacı tarafın iddia ettiği ve müvekkilinin kullanmadığını belirttiği bazı sınıflardaki —- tarafından kullanıldığı. Kullanılmamış olmasının söz konusu olmadığı. Müvekkili şirkete ait —- dava dilekçesinde belirtilen —- kullanıldığı tartışmasız olduğunu. Davacı tarafça belirtilen ve davalı tarafından kullanılmayan herhangi bir terkine maruz kalacak ürün markası bulunmamakta olduğunu. Açılan davanın reddini istemiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, Davalı adına tescilli —- markanın kullanmama nedeniyle iptal davasıdır.
Mahkememiz —- esas sayılı dosyasından tefrik kararı verilmeden önce —- tarihli ara karar ile dava konusu —— marka kaydı üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmiştir.
Bilirkişiler ——— raporunda sonuç olarak; “Davalının —– açıklandığı şekilde dava konusu markaların —- adına tescilli olduğu ,Davalı—- şirketler arasın da imzalanana marka kullanım ——- markaların kullandırtıldığı tespit edilmiştir. Dava konusu olayda markalar ,markaların kullanımı, sözleşme tarihlerinin aşağıdaki şekilde olduğu yerinde yapılan denetim de tespit edilmiştir. Davacıya ait olduğu belirtilen dosyaya sunulan bahsi —- kullanımda ve aktif olduğu, —– kontrol edildiğinde bu alan adının —- tarihinin kayıt olunduğu, Davacıya ait olan ilgili ——– davacı tarafından geçmişte aktif olarak kullanıp kullanılmadığını tespit edebilmek adına —- yapılan inceleme sonucunda —– bu yana arşiv kayıtlarına ulaşıldığı ve davacı tarafından —- bir şekilde kullanıldığı,Davalıya ait olduğu belirtilen dosyaya sunulan bahsi geçen —– kullanımda ve aktif olduğu, alan adının —-edildiğinde bu alan adının — tarihinin kayıt olunduğu, Davalıya ait olan —— adresinde davalı tarafından geçmişte aktif olarak kullanıp kullanılmadığını tespit edebilmek adına —- üzerinden yapılan inceleme sonucunda ilgili ——yılından bu yana arşiv kayıtlarına ulaşıldığı ve davalı tarafından —– bir şekilde kullanıldığı,Davalı tarafa ait ve iptali istenen— dosya numaralı——– dışındaki tüm sınıf ve emtialar da davalı tarafça kullanıldığına dair somut delile rastlanmadığına, Davacı taraf kullanmama sebebi ile markanın tüm emtialar bakımından iptalini talep etmiş ise de ——- yani dava açmada hukuki yararının olduğunu, —- kapsamında sayılması gerektiğini —– ait olmak üzere ispatlayamadığına, Davalı tarafa ait ve iptali istenen — dosya numaralı— kullanmama sebebi ile kısmi iptal koşullarının oluştuğu, davacının—- kullanımını ispatladığı, —— kapsamında sayılabileceği, geri kalan sınıf ve emtialar da kendi kullanımını yada dava açmada hukuki yararının olduğunu, ispatlayamadığı—– kapsamında sayılıp sayılamayacağının —- olduğu, Tespit, sonuç ve kanaatine varılmıştır” dair raporu mahkememize sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
Dosya içerisine alınan bilirkişi raporu, kayıt ve belgeler, sicil dosyaları,taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, Dosya içerisine alınan bilirkişi raporu, kayıt ve belgeler, sicil dosyaları,taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, Dava, davalı adına tescilli —— markanın kullanılmama nedeni ile tescilli olduğu tüm sınıflar bakımından iptaline ilişkin olup, mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosya konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafınca sunulan —– tarihli rapor ile davalı şirketçe tescilli olduğu ——– dışında kullanılmadığı yönünde rapor bildirildiği, sonuç kısmında ise, davacı tarafın davayı açmada hukuki yararının olmadığı yönünde görüş bildirildiği, buna göre tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; dava,—- uyarınca iptaline ilişkin olup, bir markanın kullanılması —– edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarda kullanılması ve markanın sadece ihracat amacı ile mal veya ambalajlarda kullanılması” şeklinde tanımlanmış olup buna göre kullanımın nasıl olması gerektiği genel olarak tarif edildiğinde; —– olmasının gerektiği, markanın tescilli olduğu mal veya hizmetlerde kullanılması kullanımın ciddi olması , markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurda kullanılması, markanın tescilli olduğu mal veya hizmetlerin reklam veya tanıtımlarında kullanılması, markanın, marka sahibinin izni ile kullanılması, markanın kullanılamaması halinde ise kullanılamamanın haklı bir nedene dayanması gerektiği yine —– kararlarında da belirtildiği üzere tanınmış markalarında markayı kullanma zorunluluğu olup, kullanmama nedeni ile iptal davalar bakımından tanınmış markalara herhangi bir şekilde ayrıcalık sağlanmayacağı, bu şekilde dosya içeriği incelendiğinde; öncelikle davacının, davayı açmakta hukuki yaranının olup olmadığı bakımından kullanmama nedeni ile iptal davalarını kimlerin açacağı —– olarak belirtildiği, ilgili kişiler kavramının çok fazla geniş olarak tutulmayıp çok fazla dar olarak da tutulmaması gerektiği, buna göre davacının — olduğu,——- tescilli marka sahibi olduğu, her ne kadar bilirkişiler tarafından davacının bu emtialar bakımından davayı açmakta hukuki yararının olduğu belirtilmiş isede, tarafların ortak olarak —- markası ile faaliyet göstermesi hem davacı şirketin hem de davalı şirketin dava dışı diğer markalarda ortak olarak —-Sınıf kapsamında tescilli —- marka sahibi olmaları değerlendirildiğinde, davacının —– madde kapsamında davayı açabilecek ilgili kişiler kapsamına girdiği yönünde mahkememize kanaat ulaştığı, esas yönünden ise kullanılmama nedeni ile iptal davaları —- uyarınca — haklı bir sebep olmadan tescil edildiği, mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından — ciddi biçimde kullanılmayan yada kullanımına —- kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir”. Yine markanın kullanılmaması nedeni ile iptal davalarında ispat yükü genel hükümlerin aksine davalıda olup, davalının markayı yasada belirtildiği koşullar çerçevesinde kullandığını ispat etmesi gerekmekte olup, davalı tarafından sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı bakımından bilirkişi tarafından sunulan —- tarihli raporda, davalı tarafından davaya konu — numaralı markanın tescilli olduğu ——-dışında kullanılmadığı yönünde rapor bildirildiği, diğer mal ve hizmetler bakımından ise kullanımın tespit edilemediği, buna göre davalı tarafından dosyaya sunulan —— yıllarına ait faturalar incelendiğinde,—-ilişkin olduğu, yine —— sektöründe —- ödül aldığı, dosyaya sunulan katologlarında ————- emtiasına ilişkin olduğu bu bakımdan davalının ——- emtiası ile ilişkin ciddi kullanımının tespit edildiği, —–emtiası ile ilişkili ——-dışında kalan mal ve hizmetler bakımından davalının dava konusu markayı —– yasal süresi içerisinde davaya konu ———– ciddi bir şekilde kullanmadığının anlaşıldığı bu nedenle davaya konu markanın kullanılmayan sınıf mal ve hizmetler bakımından kısmen iptaline karar vermek gerektiği, her ne kadar davalı tarafından, davalı—– tanınmış marka olduğu yönde itirazda bulunulmuş ise de —– belirtildiği üzere tanınmış markalarında adına tescilli tüm markalarının tescilli olduğu mal ve hizmetler bakımından —— kullanma zorunluluğu olup, tanınmış markalara yönelik kullanma bakımından herhangi bir ayrıcalık tanınmadığı bu nedenle davalının bu yöndeki itirazının yerinde olmadığı, neticeden davalı şirketin adına tescilli ——–dışında kalan mal ve hizmetler bakımından kullandığını ispat edemediği anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda izah edilen nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile davalı adına tescilli ——- hariç olmak üzere diğer emtialar yönünden kısmen iptaline,
2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsiline, hazineye gelir kaydına,
3-Davacı vekiline davanın kabul edilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davalı vekiline davanın red edilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL harç, 63,00 TL tebligat ve müzekkere, 750,00 bilirkişi masrafları olmak üzere toplam 867,40 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 1/2 ‘si olan 433,70 TL sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/06/2021