Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/138 E. 2022/94 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/138 Esas
KARAR NO : 2022/94

DAVA : Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/06/2020
KARAR TARİHİ : 16/06/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının —- üzere birçok sınıfta “—– unsuru ile birçok tescilli markası mevcut olup, hizmet sektöründe —” markası ile tüketiciler nezdinde ayırt edicilik ve tanınmışlık kazanmış bir banka olduğunu, Davalının ise—-ile, davacının tescilli ve tanınmış ana markası olan “—- unvanının ana unsuru olarak kullanmak sureti ile, “….— öğrenildiğini, ayrıca yapılan , araştırmada davalının—- —- ise markasal olarak kullanıldığının tespit edildiğini, Davalının, —- nolu marka tescil başvurusunda bulunduğu, davacı tarafından yapılan yayına itiraz —- reddedildiğini, davalının, hukuka aykırı ” kullanımı sonlandırmaması üzerinde, — talebinde———–markası ile iltibasa sebebiyet verdiği” şeklinde tespitler yapıldığını, Davalının kullanımlarının, davalının iştiraki olduğu —–davacı banka ile karıştırılmasına neden olunduğunu, iltibasın son derece yüksek bir noktaya ulaştığını, Bununla birlikte, iştiraki olduğu —- iltibasın yanında, —– ticari amaçla kullanımı nedeni ile, ortalama tüketici algısının aynı zamanda, davalı şirketin davacı— sigorta sektöründe —- şirketi olduğu yönünde geliştiği de göz önünde bulundurulmasının gerektiğini, Ticaret unvanın —- olarak kullanımı, kimi hallerde somut olayda olduğu gibi marka hakkına tecavüz oluşturabilmekte ve marka hakkına dayalı talepler ileri sürülebildiğini, tüketiciler nezdinde karıştırılma ihtimali doğuracak şekilde markasal kullanımların marka hakkına tecavüz olarak değerlendirilebileceğini, Davalının—” ibaresini öne çıkartmak suretiyle —üzerinden yaptığı kullanımın, davalı tarafından yapılan kullanımın davacı Banka’ya ait marka ile birebir aynı olması sebebi ile tüketiciler nezdinde çok ciddi boyutlarda iltibasa sebebiyet verdiği, anılan kullanımların marka hakkına tecavüz oluşturduğunu, Bu nedenlerle; fazlaya dair haklarımız ile tazminat haklarımız saklı kalma üzere, davalı tarafından —;—nolu dosyası üzerinden yapılan tespitler kapsamında, iltibasın boyutu ve yargılamada geçecek süre de göz önünde bulundurularak, özellikle marka tescil başvurusu reddedilen şeklindeki kullanım ile, SMK m. 155 de dikkate alınarak “– ibaresinin öne çıkartılması sureti ile yapılan her türlü kullanımın, gerekirse uygun bir teminat karşılığında yargılama sonuçlanıncaya kadar içerikten çıkarılması yoluyla, bunun mümkün olmaması halinde siteye erişimin engellenmesi yoluyla ‘tedbiren durdurulmasına, davalının , davacı banka’nın marka hakkına tecavüz oluşturduğunu tespitine, davalının özellikle marka tescil başvurusu reddedilen şeklindeki kullanımı ile, “— ibaresinin öne çıkartılması sureti ile yapılan ilgili her türlü kullanımdan men’i ve ref’ine, —.– sitesindeki söz konusu iiçeriklerin kaldırılmasına ve —–çıkartılmasına, bu konuda —— yapmakla yükümlü tutulmasına, karar verilmesini talep
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili dava dilekçesinde özetle, Davalının — başvuru numaralı————red kararının iptali ve marka tesciline karar verilmesi için —- esas dosyası ile dava açıldığını, Davalının …——- biri olan —- tarafından yürütüldüğünü, davalının —–iştiraki olan bir kuruluş olup, birliğin kısaltması — ibaresini kullandığını, —tarihinden bu yana — adına tescillenmiş olup, belirtilen tarihten beri koruma altında olduğunu,(——–, “— ibaresinin bu tescilden çok öncesinden — —- ———— ÖNCEYE DAYALI GERÇEK HAK SAHİPLİĞİ bulunduğunu, SMK nun 6/3 maddesi uyarınca; markayı yaratarak, o marka üzerinde —— önce hak elde eden marka sahibine üstünlük tanındığını, Ayrıca davaya —— gösterilen, içinde —” sözcüğü bulunan markaların, davacının markaları ile iltibas veya karıştırılma ihtimali bulunması da söz konusu olmadığını, markalar arasında 6/1 anlamında benzerlik söz konusu olmadığını, Davalının——–üyelerinin hak ve menfaatlerini ön planda tutarak,——- sigortalarının yanı sıra sağlıktan ——- sigortalarından sorumluluk sigortalarına kadar çok sayıda ürün ile ——– sigorta ve———— şirketleri ile çalışmakta ve —- taleplerini karşıladığını,—–davalı müvekkilin de — tarafından kurulmuş bir şirket olması ve davalının —– yönelik çalışması sebebiyle —-kimliğini yansıtmak adına “—- ibaresi davalı———- yer aldığını, davalının hitap ettiği kesimin —–olduğunu, sıradan bir tüketiciler olmadığını, hitap edilen —– kesim davalının kullandığı ———-olduğunu bilen kesim olduğunu, davalının ünvan——- olarak — nezdinde bilinirlik kazandığını,—- bahsedilemeyeceğini, Davalı —ünvanı ile — faaliyetini yürüttüğünü, — için ruhsatlar—başına bir unvan olmayıp ve ayrı bir kullanım söz konusu olmadığını, davalının ünvanında gerçekleşecek herhangi bir değişiklik, davalının —- ruhsatlarının değişikliğini de beraberinde getireceğinden, sigorta şirketleri nezdinde —değişikliği sonucunu doğuracak olup yaklaşık 1,5-2 yıllık bir süreç alacağını, bu bir durumun müşterileri nezdinde itibar ve güven kaybına ve iş kaybına da neden olacağını, ekonomik olarak zarar görebileceğini,24.05.2018 tarihinde — — protokolü imzalanmış ve bu protokol kapsamında — yaklaşık—– —- — sunduğu avantajlardan yararlanabileceği hususunun ilan edildiği — sayılı dosyasından yapılan bilirkişi raporunun kendilerine tebliğ edilmediğini, tebliğ alınmayan, incelenemeyen, değerlendirilemeyen, tek başına davacı bankanın verdiği veriler üzerinden hazırlanan raporun kabul edilmediğini, Davacının — olmasına rağmen, ——- olmadığı gibi sigorta hizmeti sunmak —— adıyla kullanımı bulunmadığını, bankanın internet sitesinden sigorta ile ilgili kısım incelendiğinde — gösterdiği, “—- unvan ve markasını kullanmadıklarının görünmediğini, davanın reddine, tedbrin kaldırılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, Davacı adına tescilli —- seri markalarının davalı tarafından kullanıldığı iddia edilen —- markası ile marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet davasıdır.
Mahkememizden alınan 23/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Karşı —- incelemesi; ——- yayında olan —- sitesinin ———- kullanıldığı, —- yayında olan —- içeriğinde “——— kuruluşu olduğunun belirtildiği, Halihazırda sitede yer alan firma iletişim bilgilerinde; Firma adresinin “——– kaydının —– — tarihine kadar kayıtlı olduğu tespit edilmiş.—- incelenmesi; —olduğu, incelenen—- kaydında dava dışı firmanın ——————– ——– ile ilgili —–yer aldığı ve — tarihinden sonra siteden kaldırılmış olduğu tespit edilmiş. —-esas unsurlu markaların ——– yılından itibaren —nezdinde davacı şirket adına tescilli olduğu,— seri markalarının mevcut olduğu,— davacı şirket ile —. Sınıfta yer alan —– ibaresinin davacı şirket tarafından —- “Sigorta hizmetleri. —” Açısından ilk ve gerçek hak sahibi olduğu, piyasada —– ibaresinin marka olarak ihdas ve —-edildiği, — markasının dava tarihi—— hizmetler.” Açısından tanınmış marka statüsünde olduğu, Davalının ———sitesindeki kullanımlarının davacının tescilli —– markalarına görsel ve—- olarak benzer olduğu, Davacının olarak — seri markalarının tescil kapsamında ve faaliyetlerinde alanın—– yer alan “Sigorta hizmetleri.——— davalının faaliyet alanın ve kullanımlarının da “—- olduğu, sigorta hizmetlerinin hitap ettiği tüketici kitlesinin her yaş ve eğitim seviyesinden olabileceği, Buna göre orta düzeyde tüketici kitlesinin algısı dikkate alınacağı ve davacının kullanımlarının orta düzeyde tüketici kitlesi nezdinde iltibasa düşme ihtimallerinin mevcut olduğu, orta düzeydeki tüketicilerin davalı firma ile davacı şirket arasında her iki mal veya hizmetin aynı kökenden geldiğini varsaymalarının yanında, her iki işletmenin farklı olduğunun —-ancak iki işletmeyi ——– açıdan bağlantılı görmelerine de neden olabileceği, marka hakkına tecavüz koşullarının mevcut olduğu, Ancak yapılan incelemeler neticesinde, davalının tarafımızdan yapılan tespit tarihinde; ———– yenilendiği , içeriğinde herhangibir kullanımın olmadığı, ——– kayıtlarında yapılan incelemede ise davalının —-sitesinden kaldırılmış olduğu , 16/05/2020 tarihi itibariyle davalının —– sitesi içeriğinde davacıya ait tescilli markalar ile orta düzeyde tüketici kitlesi nezdinde iltibasa neden olabilecek kullanımın tespit edilemediği, —- adında yer alan “—-” ibaresinin davacının tescilli markaları ile orta düzeyde tüketici kitlesi nezdinde iltibasa neden olabileceği tespit edilmiştir. Davalının tacir olduğu, tarafların aynı sektörde ticari faaliyetlerde bulundukları, davalının davacı markası ve faaliyet alanındaki kullanımlarını bilmesi gerektiği ve bilebilecek durumda olduğu, basiretli tacir olması gereği mal ve hizmetlerini sunarken aynı alanda faaliyet gösteren başkaca şirketlerin mal ve hizmetleri ile karışıklığa mahal verecek davranış ve eylemlerden kaçınma yükümlülüğü olduğu, , bu konuda gerekli dikkat ve özeni gösterme mükellefiyetinin olduğu, buna göre Davalı şirketin eylemleri de TTK.nun 54 /2 ve 55/(1)-a. 1., 2., 4. ve 5. Maddeleri uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği Ancak heyetimizce yapılan incelemeler neticesinde, davalının tarafımızdan yapılan tespit tarihinde; —– yenilendiği , içeriğinde herhangibir kullanımın olmadığı, —— yapılan incelemede ise davalının ———–sitesinden kaldırılmış olduğu, —– tarihi itibariyle davalının——- davacıya ait tescilli markalar —– düzeyde tüketici kitlesi nezdinde iltibasa neden olabilecek kullanımın tespit edilemediği, ancak——– ibaresinin davacının tescilli markaları,—- ile orta düzeyde tüketici kitlesi nezdinde iltibasa neden olabileceği ve haksız rekabet teşkil edeceği tespit edilmiş. Bu yönde raporu mahkememize sunmuşlardır.
———sayılı dosyası dosyamız içine alınmıştır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
Dosya içerisine alınan bilirkişi raporları, kayıt ve belgeler, sicil dosyaları,taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, dava, marka hakkına yönelik tecavüzün meni ve refi davası olup, davacının — esas unsurlu çok sayıda markanın tescilli sahibi oludğunu, davalının ise —-faaliyette bulunduğu davacı tarafından davalının —- ibaresi öne çıkartılmak sureti ile yapılan kullanımların marka hakkına tecavüz teşkil ettiği iddiasında bulunulduğu davalı tarafından ise, davalı şirketin—olduğunu, —– yönetiminin — tarafından yürütüldüğünü, davalı şirketin —- üyelerine hizmet verdiğini bu sebeple — ünvanını kullandığını, kullanımın yasal ve hukuka uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep ettiği, mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişi heyetince sunulan — raporda, davalı kullanımlarının davacı markasına yönelik tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği yönünde görüş bildirildiği, yine —–sayılı dosyasından aldırılan ——– raporda davalının —— —- ibaresinin markasal şekilde kullandığı yönünde görüş bildirildiği, buna göre tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacının ———– çok sayıda markanın tescilli sahibi olduğu, —— ——-markasının tanınmış marka olarak tescili için başvuruda bulunduğu, başvurunun yargılama devam ederken henüz karara bağlanmadığı, davalının ise —- ibaresinin tescili için —–bulunduğu, başvurunun red edildiği, davacı şirketin bankacılık faaliyetinde bulunduğu, —— hizmetleri ——yönünden faaliyetti bulunduğu, davalı şirketinde faaliyet alanının sigorta hizmetleri finansal ve parasal hizmetler alanında olduğunu. Gerek tarafların ticari ——- kayıtları gerekse savunmaları ve bilirkişi raporu ile tescil edildiği, öncelikle taraf kullanımları incelendiğinde; davacı markasının esas unsurunun — olduğu, davalı kullanımlarının da esas unsurunun —eklinde olduğu bu yönü ile taraf marka kullanımlarının birebir aynı olduğu, marka tescilleri bakımından——- markasının gerçek ve üstün hak sahibi olduğunun anlaşıldığı zira davacı şirketin —–esas unsurlu çok sayıda marka tescilinin mevcut olduğu. Marka tescil tarihlerinin 2005 yılından başlamak—- yılına kadar devam ettiği, davalının — ibareli herhangi bir marka tescili sahibi olmadığı bu şekilde davacının —– bakımından — markası üzerinde davalıya nazaran üstün ve gerçek hak sahibi olduğunun anlaşıldığı, gerek — dosyasında davalı tarafından kullanıldığı tespit edilen— adında yapılan bilirkişi incelemesi yine mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde, yine bu——– üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde davalı tarafından “—– kullanıldığının tespit edildiği, taraf ticari faaliyet alanlarının özellikle—–yönünden kesişmesi her iki kullanımın da esas unsurunun — şeklinde olması nedeni ile tüketiciler nezdinde davalı tarafından kullanılan — gibi algılanabileceği, bununda orta düzeyde tüketici kitlesi nezdinde iltibasa yol açabileceği bu durumun 6769 sayılı yasanın 29/1b maddesi uyarınca marka hakkına tecavüz teşkil ettiği yine davalı kullanımlarının TTK’.nın 55/1(a)4. Maddesinde tanımlanan “başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak” maddesine aykırı olduğu bu şekilde davalının, davacıya ait ——– markasından haberdar olmamasının mümkün olmadığı zira davacı şirketin hem bankacılık alanında hem de sigorta hizmeti alanında faaliyette bulunduğu davalının da aynı sektörde faaliyet göstermesi sebebi ile davacı markasından haberdar olduğu ve mahkememizce oluşan kanaate göre davalı tarafından gerçekleştirilen —kullanımlarının bilirkişi raporu ile de tespit ediliği üzere —– kullanımlar olup davacı markasından faydalanmaya yönelik haksız bir eylem olduğu sonucuna ulaşıldığı bu bakımdan haksız rekabet ve tecavüz fiilinin sabit olduğu kanaatine ulaşıldığı. Davalı şirketin savunmaları değerlendirildiğinde, davalı şirketin kurucusunun —- gerçekleştirilmesi sebebi ile —-markasının kullanıldığı yönünde savunmada bulunulmuş ise de—vakfı ile davacı şirketin ticari faaliyet alanlarının farklı olduğu oysaki davalı şirketin davacı ile aynı alanda faaliyet gösterdiği, özellikle tarafların ticari faaliyet alanları olan —- davacının — üzerinde gerçek hak sahibi olduğu. Bir an için davalının — faaliyetlerini yürütmesi sebebi ile — kullandığı savunması kabul edilse dahi kullanım alanı —- olduğundan bu faaliyetler yönünden davacının — markası üzerinde — Birliğine göre de üstün hak sayılacağı anlaşıldığından davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiş ve — şeklindeki kullanımların markasal olması ve davacı markasına yönelik tecavüz teşkil ettiği anlaşıldığından davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile, davalı tarafından —- ibareli her türlü kullanımın davacının —– markasına yönelik tecavüz oluşturduğunun tespitine, bu kapsamda davalının — çıkartılmak suretiyle yapılan her türlü kullanımlardan men’i ve refine davalı adına —ibaresinin çıkartılmasına, ve web sitesi içerisinde yer alan— kullanımlarının kaldırılmasına, bu konuda erişim sağlayıcıları birliğine işlem yapmak üzere karardan bir suretinin hükmün kesinleşmesi halinde gönderilmesine,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan — uyarınca, Davacı vekiline —– ücret tarifesi gereğince takdir olunan 7.375,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan ve 54,40 TL harç, 285,50 TL müzekkere, tebligat gideri, 3.600,00 TL Bilirkişi ücreti ve —– olmak üzere toplam: — yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.