Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/126 E. 2021/143 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C
. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/126 Esas
KARAR NO: 2021/143
DAVA TARİHİ: 07/05/2020
KARAR TARİHİ : 08/07/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan davasının yapılan Marka (Manevi Tazminat İstemli) açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- nezdinde davalı adına ——– tescil edildiği. Ancak söz konusu marka, davalı tarafından tescil edildiği tarihten bu yana kullanılmamaktadır. ——- bir sebep olmaksızın tescil edildiği mal veya hizmet bakımından —- —- kullanılmayan ya da kullanımına—- yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verileceği açıkça hüküm altına alındığı———-iptaline karar verileceğinin düzenlendiği. Söz konusu markanın, davalı şirket tarafından asla kullanılmamakta olduğu markanın davalı tarafından—– tescilli olması açıkça hak kaybına sebebiyet verdiğini. ——— yandan kullanılmayan markaların iptal edileceğine dair yasal düzenlemelerin amacı; kullanılmayan ve atıl durumda bulunan markaların gereksiz yere marka sicilini işgal etmelerinin önüne geçmektir—–sonra yürürlüğe gireceği düzenlendiğinden davalı adına tescilli ——– kaydının silinmesine karar verilmesini yukarıda yapılan açıklamalar gereğince Kurum yerine Hükümsüzlüğünü, iptaline ve sicilinden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesi ile;Müvekkil şirket adına tescilli ——– hükümleri uyarınca iptali talep edilmiştir. Müvekkili şirket tarafından dava konusu marka kullanıldığından işbu davanın reddi gerektiğini. Müvekkili şirketin——— edilmekle kurulduğunu. Müvekkili şirketin iştigal konusu ——– Müvekkili —— mümkün olan —– sunulduğu —— konusunda faaliyet gösterdiğini. —- — sahibi olduğnu.—— sahip olduğunu—- araştırmaları konusunda—-alanında herkes tarafından niteliği ve tecrübesi kabul görmüş bir ———– sonuçlarında daha önceki yıllarda da olduğu gibi, ——müşteri beklentileri, kalite ve değer algılamaları, memnuniyet ve şikâyetleri ile müşteri bağlılığı konularında yaptığı araştırma —- —– yürütülmüştür. Bu durum —- şirketin öncü olduğunu ve tanınmış bir marka haline geldiğini ve en önemlisi ürünlerinin tüketiciler tarafından çok iyi bilindiğini ve tanındığını . Dava dilekçesinde, müvekkili şirkete ait ——— için iptali talep edildiğini. Davacı şirketin iptal istemini dayandırdığı yasal düzenlemeye bakıldığında ———– hükmüne havi olduğu görüldüğü. Somut uyuşmazlıkta da müvekkili şirket dava konusu markayı kullandığını. Yine davacının davayı müvekkili şirket markasının başvuru tarihinden yaklaşık —- geçtikten sonra açmış olduğununda sabit olduğu. Davacı şirketin de kötü niyetli olduğu ve huzurdaki dava ile kendisine tanınan dava hakkını kötüye kullandığı bu bağlamda huzurda görülen davanın —– bağlamında reddine karar verilmesi gerektiğinden, davacı şirketin huzurdaki davayı açmakta hukuki yararı da bulunmadığı, müvekkil şirket adına————- markalarının varlığı göz önüne alındığında, birebir aynı işarete sahip markanın benzer ve ilintili mallar bakımından tescili mümkün olmayacağından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalı adına tescilli —– numaralı —— kullanılmama nedeniyle iptal davasıdır.
Bilirkişiler —– raporunda sonuç olarak; ———- olduğu, Davalı tarafın ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucunda dava tarihinden geriye——sürede dinamik markasını kullandığına dair herhangi bir belge ve bilgiye ulaşılamadığı, Davacı taraf menfaatine ve iş kollarında olan Davalı tarafa ait ———Sınıfında hükümsüzlük şartlarının gerçekleştiği, Sonuç ve kanaati il eraporu mahkememize sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre, Dava, davalı———markasının tescilli olduğu ——- kullanılmaması nedeni ile iptaline ilişkin olup, davacı tarafından, davaya konu markanın davalı şirket tarafından tescil edildiği tarihten itibaren kullanılmadığı belirtilerek markanın iptaline karar verilmesinin talep edildiği, davalı şirket tarafından davacı şirketin davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı ayrıca markanın da kullanıldığı belirtilerek davanın reddinin talep edildiği, mahkememizce davaya konu ——kullanılıp kullanılmadığı yönünde davalı şirketçe sunulan deliller ve davalı şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede davaya konu—— emtiaları bakımından kullanılmadığı yönünde rapor sunulduğu, bu şekilde her ne kadar davaya konu markanın kullanılmadığı anlaşılmış ise de; davacı şirketin iş bu davayı açmada hukuki yaranın bulunup bulunmadığı yönündeki davalı şirket itirazı ve mahkememizce yapılan resen inceleme neticesi, öncelikle ——— sayılı ilamında da belirtildiği üzere, “Medeni usul hukukunda hukuki yarar mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir davanın açılabilmesi için davacının bu davayı açmakta veya mahkemeden hukuksal korunma istemekte bir çıkarının bulunmasıdır. Davacının dava açmakta hukuk kuralları tarafından korunan bir yararı olmalı, hakkını elde edebilmesi için mahkeme kararına ihtiyacı bulunmalı ve davacı mahkemeyi gereksiz yere uğraştırmamalıdır. Öte yandan bu hukuksal yararın————– bendinde hukuki yarar açıkça dava şartları arasında sayılmıştır. Buna göre dosya esası incelendiğinde; davacı şirket ile davalı şirket arasında herhangi bir hukuki münasebetin olmadığı, yine davacı şirketin dava konusu ——markasına benzer sınıflarda ve benzer isimde herhangi bir marka başvurusunun olmadığı gibi davacı şirketin davalı şirketle aynı ticari faaliyet alanında da olmadığı, bu şekilde davacı ile davalı arasında dava konusu markaya ilişkin olarak hiç bir fiili —-olsa bir münasebetin olmadığı, —- sayılı —— göre iptal davasının ilgili kişilerin açabileceğinin belirtildiği, davacı şirketin davaya konu markanın iptaline ilişkin ne tür bir ilgisinin olduğuna dair dosyaya herhangi bir delil sunmadığı, dosya içeriğinden de böyle bir ilişki içerisinde olmadığının anlaşıldığı bu nedenle yasa kapsamında belirtilen ilgili kişiler sınıfına girmediği, buna göre davacının iş bu davayı açmakta hem —— belirtilen hukuki yarar koşulunu taşımadığı hem de —– belirtilen ilgili kişiler kapsamına girmediği anlaşıldığından hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE,
2- Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile eksik alınan 4,90 TL Harcın davacıdan tahsiline, hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davalı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Artan gider avansı olması halinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/07/2021