Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/117 E. 2023/36 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/117 Esas
KARAR NO: 2023/36
DAVA: 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 07/04/2020
KARAR TARİHİ: 21/02/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkil——dahilinde tüzel kişiliği devam eden bir —– varlığını sürdürdüğünü,—— boyu yürütmüş olduğu bankacılık faaliyeti ile yurt genelinde ve yurt dışında temsilcilikler açmak suretiyle yurt geneline yayılmış ve yaygın şube ağına sahip hale geldiğini,—— marka ve ——– sektöründe faaliyet göstererek tüketiciler nezdinde yüksek ayırt ediciliğe ulaşmış, sembol haline geldiğini, Müvekkil —–nezdinde çok yüksek bir tanınmışlığa ulaşmış olan ——- tescilli ve tanınmış marka olarak—– yılından beri koruma altında olduğunu, Müvekkil —- tarafından—- nezdinde tescilli markasının yanı sıra; —— tarihinden —— alınmış, tescil ettirilmiş ve kullanıldığını, dolayısıyla huzurdaki dava konusu —– davalı tarafından tescil ettirildiği için, müvekkil —— üzerindeki hakları ve kendisine ait tescilli ——-olarak kullandığı alan adları davalının alan adını tescil tarihinden daha öncesine dayandığını, Uyuşmazlık konusu —- —- adı, müvekkil ——markası, aynen ve çok benzer şekilde kullanıldığını, nitekim dava konusu alan adına ilk bakıldığı zaman benzerlik sebebiyle insanların algısında ——-algılandığını, müvekkil —— tescilli markası ——– ile karışıklığa yol açtığını, Dava konusu ——- müvekkil—–ait bir alan adı olduğu, en azından müvekkil —— alan adları ile bağlantılı olduğu, müvekkil —- —- altında tescil edilmiş bir ——– olduğu izlenimini verdiğini, Davalının ——- markalarını bilen ve bu markalar ile bağlantılı internet sitesine ulaşmaya çalışan kişileri davalıyı alan adı ile sitesine yönlendirmekte ve haksız kazanç elde edildiğini, açıklanan nedenle davalının, müvekkil —-ait markalar ile özdeşleşen uyuşmazlık konusu —— seçmekle kötü niyetli olduğu sonucuna varıldığını, ———— içeren alan adlarının da satın alınması izne tabi olmakla, izinsiz yapılan işbu işlemler yönüyle de hukuka aykırılık ve kötü niyet söz konusu olduğunu, Davalının anılan alan adı üzerinden ticari faaliyette bulunması insanların yanılmasına neden olmakta ve müvekkil —– hakkına tecavüz teşkil ettiğini, huzurdaki dava konusu ——— için fahiş bedeller talep edilmiş, bedele ilişkin indirim taleplerimiz de kabul edilmeyerek uzlaşmaya yanaşılmadığını, bu doğrultuda, müvekkil——– şikayet başvurusu yapılmak zorunda kalındığını, her ne kadar, müvekkil —– yapılan —-reddine karar verilmiş, şikayetin reddine dair —- tarihli kararın hukuka aykırı olduğunun, davalı —— ilgili alan adını kullanmasının Meşru olmadığının tespiti, müvekkil —–özdeşleşen dava konusu alan adının davalı tarafından haksız bir yarar sağlayacak şekilde ve——– zarar verecek şekilde kullanımının engellenmesi amacıyla dava konusu alan adının Sınai Mülkiyet Kanunu’nun —— fıkrasının———kapsamında kullanımının yasaklanması ve ilgili alan adının müvekkil ——–gerekmekte ve talep edilmektedir.
Davalı vekili ——tarihli dilekçesi ile; Delil listesinin kabulüne, Haksız ve yersiz açılan davanın reddine, Yargılama giderlerinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalıya ait———- davalı tarafından haksız olarak ele geçirilip kullanıldığı, davacıya transferi yönünde ve yine bu hususa ilişkin ———- hukuka uygun olup olmadığının tespiti davasıdır.
Mahkememiz dosyasından aldırılan ——– bilirkişi raporunda sonuç olarak: davacının tescilli markası ile davalının kullanımı arasında ilişki kurulması veya karıştırılması muhtemel olmadığı, Davacıya ait —– şekil tescilli markanın —– ulaştığı tanınmışlık neticesinde davalının haksız bir yarar elde etmesi bakımından yapılan incelemede; SMK mad.7/2c bakımından ——– olmadığı, Davacının —- beri aktif olmayışı ve ——- dahi yalnızca —- tarihinde yapılan —– alınan kararı içeriyor oluşu hem dava tarihi hem de dava konusu —— tarihinde ——– düzeyinin davalının bundan haksız bir yarar elde etmesine olanaklı olmadığı ve kötüniyeti işaret eden yeterli delil olmadığına yönelik görüş ve kanaatlerine varıldığına dair raporunu sunmuşlardır.
Mahkememiz dosyasından aldırılan ——- tarihli bilirkişi ek raporunda sonuç olarak: Davacının kök rapora itirazlarının incelenmesi sonucunda kök rapordaki kanaattte bir değişiklik olmadığına dair ek raporunu sunmuşlardır.
Mahkememiz dosyasından aldırılan —– tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak: Davacının ———Sınıfta yer alan hizmetler için tescilli olduğu, davacının markasının —–olduğunun tespit edilemediği,—- davalıya ait olduğu, —— veren ya da yönlendirilen —— tespit edilme —— tarafından kaydedildiği, —— gizli olduğu,——olarak —– bulunduğu, —– bitiş tarihi olarak —— olduğu, —–bulunduğu —— yılları arasında dava konusu alan adının ————- hizmet verdiği, —- bilgileri olarak—–tarihindeki arşiv kaydında ——– bulunamadığı, üzerinden hizmet, Taraf markalarında yer alan ——– ibaresinin——- benzer olduğu, görsel olarak benzer olmadığı, Davacının faaliyet alanının———– olduğu, davalının ise tarafımızdan yapılan incelemelerde————– olduğu, daha önceki bilirkişi raporunda yer alan heyetçe yapılan incelemelerde —— —– olduğunun tespit edildiği, Davalının bu alan adı altında kullandığı——- sunduğu hizmetlerin davacının tescilli markası ve ticari faaliyeti kapsamından çok farklı olduğu, aynı veya ilgili tüketici kitlesine hitap etmediği, karıştırılma ihtimalinin söz konusu olmadığı, Davalının faaliyetleri ve kullanımlarının davacının tescilli markası kapsamında yer alan hizmetlerden farklı hizmetlerde olduğu, davalının açık bir şekilde —– hizmetlerinin tamamını veya bir kısmını kapsayacak bir faaliyet içinde olduğuna dair bir karinenin mevcut olmadığını, —– sadece—— kullanılmadığı ——- tüm bu nedenlerle davalı ——–, davacının markasının itibar ve ayırt edici fonksiyonundan faydalandığına veya davacının markasının itibarına zarar verdiğinin tespit edilemediği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığına dair raporunu sunmuştur.
Mahkememiz dosyasından aldırılan —— tarihli bilirkişi ek raporunda sonuç olarak: dosya kapsamında yer alan tüm belgeler üzerinde, kök raporda olduğu gibi yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda, —– tarihli kök rapordaki görüşleri değiştirecek bir unsur bulunmaması nedeniyle görüşlerin muhafaza edildiğine dair ek raporunu sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
İncelenen dosya kapsamı, bilirkişi raporu kayıt ve belgeler, sicil dosyaları, taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, Davacının ——-Sınıfta tescilli sahibi olduğu ayrıca ——— —- sahibi olduğu, davaya konu edilen davalı tarafından kullanılan ——–niyetli olarak tescil edilip kullanıldığını bu durumun davacının markalarına tecavüz teşkil ettiğini, davacı markasının tanınmış marka olduğunu, bu nedenle davaya konu edilen ———–kullanımın yasaklanmasına ve davacı ——-edilmesine karar verilmesini talep ettiği, davalı tarafça cevap verilmediği fakat alan adı ile ilgili yapmış olduğu ödemeye dair —- ait fatura ve —– sunduğu, mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği, alınan ———- raporda, davacı markasının tanınmış marka olmadığı, markaların tarafların ticari faaliyet alanlarının farklı olduğu, karıştırılma ihtimali olmadığı yönünde görüş bildirildiği, itiraz üzerine aldırılan ek raporda da kök görüşün muhafaza edildiği, daha sonra davacının itirazı üzerine içerisinde sektör bilirkişisinin de bulunduğu heyetten alınan —— tarihli bilirkişi raporunda da taraf kullanımlarının farklı olması sebebiyle karıştırılma ihtimali olmadığı, bu sebeple hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı yönünde rapor bildirildiği itiraz üzerine aldırılan —– tarihli ek raporda da kök raporun muhafaza edildiği, buna göre mahkememizce tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde davaya konu edilen davalıya ait ——– incelendiğinde, ——— olduğu,——- ürünlerinin satışına yönelik faaliyette bulunulduğu, her ne kadar davacı adına tescilli—— numaralı markada yer alan ———– ibaresi ile davalının kullandığı ———– aynı ise de tecavüzden bahsedebilmek için markaların kullanıldığı mal ve hizmetlerin de benzer olması gerekmekte olup, davacının ——- iştigal ederken davalının ———olduğu, bu yönüyle markaların karıştırılma ihtimali olmadığı, yine bilirkişi heyetince yapılan incelemede davacı bankanın uzun süredir faaliyette bulunmadığı, dosya içerisine sunulan belgelerden tanınmış marka olduğu hususunun ispat edilemediği, tanınmışlık yönünden de tecavüz iddiası ile alan adının iptali veya ——–yönünden davanın reddine karar vermek gerektiği son olarak kötü niyetli tescil iddiası yönünden ise ——– iyi niyet olup, kötü niyeti iddia edenin ispat etmesi gerekmekte olup, davalı tarafça davaya konu ———– tarihinde satın alındığı, o tarihten beri davalı tarafça kullanıldığı davacı bankanın da uzun yıllardır ticari faaliyette bulunmadığı gözetildiğinde davalının ticari faaliyet alanlarının farklı olduğu da anlaşıldığından davacının ticari itibarı veya markasından menfaat elde etmeye yönelik kötü niyetli bir tescil olduğu yönündeki soyut iddia dışında somut delillerle kötü niyet iddiası ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda izah edilen nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmağına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.. 21/02/2023