Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/98 E. 2021/206 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/98 Esas
KARAR NO: 2021/206
DAVA: Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 29/03/2019
KARAR TARİHİ: 07/12/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı —- sahibi olduğu— tescilli olduğunu, markanın ——- davacının faaliyeti kapsamında olduğunu, Davacı şirketin —- kapsamında faaliyet gösterildiğini, davacı—- olduğunu,— faaliyet düzenlemiş olduğunu, davalı tarafın—-tescil numaralı —- faaliyete başladığını, davalı şirketin —– üzerinden gösterdiği faaliyetin incelenmesinde bu şirketin faaliyeti ve markasının kapsamının davacı ile aynı olduğunu, davalının faaliyetlerinden, bu şirketin faaliyetlerinin davacı ile karıştırılması neticesinde haberdar olduklarını, davalı tarafça —- bir etkinlikte davalı şirkete — sağlamaya çalışan kişilerin —-, davalının faaliyetlerinin davacıya at olarak algılandığının tespit edildiğini, davalının —-markası altında davacı ile iltibas meydana getirdiğini, —- arasında atıf yapılan ——meydan verecek derecede benzerlik bulunduğunu, davalının, davacının tescilli markasından —– ihlal ettiğini, beyan ederek marka hakkına tecavüzün tespiti ile ——terkini karar verilmesini talep etmiştir.
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesi ile; ——tarihli —— davacının dava açmada yararının bulunmadığı ve bu kapsamda hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı kanaatine varıldığını, davacı şirketin huzurdaki davayı açma yetkisi olmadığı gibi hukuki yararı da bulunmadığından öncelikle davanın usulden reddinin gerektiği,—– ibareli markanın sahibinin — kayıtlarında —– görüldüğü, —- hakkın münhasır olup olmadığı ve dava takip yetkisi verip vermediği hususlarının bilinmediği, — hakkı iddiasına dayalı olarak marka tecavüzü yahut hükümsüzlüğü davası ikame eden kişilerin, lisans sözleşmelerini ibraz etmeleri ve hükümsüzlük davası açılmasında hukuki yararının olduğunu ispat etmesi gerektiği, davalı şirketin—- bu tarihten itibaren faaliyette bulunan bir şirket olduğu, davalı şirketin, dava konusu markaya tecavüz teşkil edebilecek hiçbir faaliyeti ve markasal kullanımının bulunmadığı,—- sayılı markanın taklit edilerek faaliyet gösterildiğine yönelik iddiaya ilişkin olarak güvenilirliği ve kabul edilebilirliği şüpheli birkaç —- çıktısı ve yine hiçbir delil değeri olmayan birkaç internet sitesi görüntüsünün paylaşıldığı, her zaman düzenlenebilecek evrakların ve görüntülerin herhangi bir delil değerinin bulunmadığı, davalı şirkete ait olduğu iddia edilen internet sitesi görüntülerinin her zaman düzenlenmesi mümkün olduğu ve davalı şirkete somut atfının söz konusu olmadığı,— tarihli Bilirkişi Raporu’nda —- ibaresinin, davacı şirketin üzerinde hak iddia ettiği —- sayılı markaya tecavüz teşkil edebilecek ve hükümsüzlüğünü gerektirebilecek herhangi bir kullanımının bulunmadığının ifade edildiği, davalı şirketin ticari unvanında yer alan —- anlama geldiği, davalı şirketin bizzat ——- ibaresinin—– ibaresinin davalı şirket tarafından kullanılması ihtimalinde dahi, kendi — nispeten kullanıldığını gösterdiği, —- — markasını taklit amacı taşımayıp zaten davalı şirketin ticari unvanında yer aldığı, —- tarafından ——- ibaresinin bahse konu hizmetlerde kullanımının, salt bir kişinin tekeline bırakılamayacağı, davalı şirket tarafından —– markaya tecavüz edecek şekilde kullanılmadığı, —-ibaresinin davalı şirket tarafından kullanıldığının kabulü ihtimali dâhilinde bu kullanımın tamamen hukuka uygun olacağı —ibaresinin —- davalı şirketin ticari faaliyet alanında yer alan hizmetler açısından tescilli olduğu, —– hükümsüzlüğün talep edilemeyeceği dava konusu markaların benzer olmadığı, —- ifadesinin bir kişinin tekeline verilemeyeceği, — ibaresini içeren çok sayıda marka tescili bulunduğu,—– bulunduğu, davalı markasında bu ibarelerin yer —— ibaresinin, gerek davacı şirketin üzerinde hak iddia ettiği ——- ibareli markadan önce, gerekse bu markanın tescilinden sonra pek çok markada kullanıldığı, bu markaların bir kısmının tablo halinde sunulduğu, ifade edilerek davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini beyan etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, — marka hakkına tecavüzün tespiti, men’i önlenmesi, ve davalının —- tescil no.lu markanın hükümsüzlüğü davasıdır.
Bilirkişiler —- tarihli raporunda sonuç olarak;— iştigal alanları incelendiğinde ——–, yönünde raporlarını mahkememize ibraz etmişlerdir.
Bilirkişiler—– raporunda sonuç olarak; internet üzerinde yapılan incelemede; Davacı tarafa ait olduğu tespit edilen ——- tarihleri arasında içeriğinin bulunduğu, —- tarihleri arasında incelemesi yapılan —- içeriğe sahip olan bir —–olduğu, —- tarihinde olduğu, bu —- olmadığının değerlendirildiği, —– tarihleri arasındaki —- incelendiğinde, site görsellerine —- yapıldığı, —— bulunduğu ancak görsellere arşiv araştırmasında ulaşılamadığı, MARKA HAKKI İHLALİ VE HÜKÜMSÜZLÜK TALEPLERİ BAKIMINDAN Davacının, ———olduğu, marka aleyhine davacı tarafça yapılan itirazların —- reddedilmiş olduğu, davalı şirketin — —- geldiği, davacının markasında da —- yer aldığı, —- olarak markayı ayırt edici hale getirmeye yettikleri, —— kısaltması olup herkes tarafından kullanılacak ibarelerden olmakla birebir —- bir kullanım olmadığı müddetçe davalı tarafın —- —- kelimesini kullanmasının marka hakkı ihlali oluşturmayacağı, ——– markasal olarak kendi tescilli markası olan ve ayırt ediciliği konusunda —– kullandığı ayrıca tespit edildiğinden davalı tarafın davacının marka hakkını ihlal etmediği, Dosyaya sunulan—– kullanımın doğrudan davacı markası ile karıştırılmaya müsait bir kullanım şekli olarak kabul edileceği,—— olarak kabul edilmesi hususunda takdirin muhterem mahkemeye ait olacağı, hükümsüzlük taleplerine esas olan —- yapılacak değerlendirmenin —- anlamında yapılacak değerlendirmede daha geniş kapsamlı değerlendirme yapılacağından tek başına — ibareli bir markanın ——-kök raporda yer alan teknik incelemeye ilişkin değerlendirmeler baki kalarak; —– davacı şirketin —- yazan işlerin —-kapsadığı, davacının gerek kendi adına tescilli —, gerekse —- tescil numaralı marka tescil kapsamı ile örtüştüğü,—–almadığı, Davacının tek başına —– sayılı markanın kapsamı dışında kaldığı, Davalının —–ibaresinin bulunduğu, davalının alan adına ve yazışmalarda—- ibaresinin kullanıldığı ancak site içeriğinde güncel kayıtlarda —- olarak kullanıldığı, Her iki markada — ibaresinin esaslı ve etkin unsur olarak yer aldığı, Dosyaya davacı tarafça sunulan — tarihli — ibaresinin alan adında ve site içeriğinde kullanıldığı, — kayıtlarında kullanılmış olduğu, inceleme tarihinde ise — başına kullanılmadığı, — davalı adına tescilli —- tanımlayıcı bir ibare olmasından dolayı kısmen reddine karar verdiği halde — olarak ayırt edici gördüğü, —– markalarını ayırt edici kabul ettiği, ancak Hükümsüzlük taleplerine esas olan —- yapılacak — daha geniş kapsamda yapılacağı,—- anlamında yapılacak değerlendirmede daha geniş kapsamlı değerlendirme yapılacağından tek başına —– almasının davacı markası ile iltibasa yol açabileceği, bu nedenle ——- kelimesinin anlamının kolaylıkla çok yaygın toplum kesimi tarafından bilinebilecek durumda olmasından dolayı —- de aynı anlamsal güze sahip olduğu, —- bakımından zayıf bir ibare olduğuna ilişkin görüşümüzün saklı olduğu, ——- kelimesinin kısaltması olup herkes tarafından kullanılacak ibarelerden olmakla birebir —– bir kullanım olmadığı müddetçe davalı tarafın site içeriğinde—- kelimesini kullanmasının marka hakkı ihlali oluşturmayacağı, —- anlamda benzer olsa da her iki markada yer alan—- bakımından harcıalem olması, davalı tarafın —-metinlerde kullanmak suretiyle doğrudan markasal kullanıma konu etmemesi ve davalı tarafa ait sitede markasal olarak kendi tescilli markası olan ve ayırt ediciliği konusunda —— ayrıca tespit edildiğinden davalı tarafın davacının marka hakkını ihlal etmediği” yönünde ek raporu mahkememize sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
Dosya içerisine alınan bilirkişi raporları kayıt ve belgeler, sicil dosyaları,taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, Davacının —- numaralı —- markasının tescilli sahibi olduğu, davalının ise —— markasının tescilli sahibi olduğu, davacı şirket tarafından, tarafların ticari faaliyet alanlarının benzer olduğu, markaların ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu, bu nedenle davalı markasının hükümsüz kılınmasının ayrıca davalı kullanımının ticari faaliyetlerin aynı ve benzer olması sebebi ile davacının marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, tespitinin de talep edildiği, davalı tarafından ise —— ibaresinin kimsenin —– verilemeyeceğini bu ibareli çok sayıda marka tescili olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, hükümsüzlük ve markaya tecavüz koşullarını oluşmadığını belirterek davanın reddini talep ettiği, mahkememizce ihtiyati tedbir talebine ilişkin olarak aldırılan —— tarihli bilirkişi raporunda; taraf markalarının benzer olmadığı yönünde görüş bildirildiği, tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın esası yönünden aldırılan —- tarihli bilirkişi raporunda; —– olduğunu, markaya tecavüz koşullarının oluşmadığı, hükümsüzlük yönünden ise ——– bakımından taraf markalarının benzer olduğu yönünde görüş bildirildiği. Buna göre tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davaya konu davalı adına tescilli —— tescilli olduğu, davacı tarafın —– sahibi olarak kullandığı —- tescil numaralı markanın ——- numaralı markanın tescilli sahibi olduğu. Davalı şirketin ise davaya konu edilmeyen——- sahibi olduğu. Tarafların —– incelendiğinde, faaliyet alanlarının ortak olarak —- alanında benzer olduğu. Öncelikle marka hakkına tecavüz yönünden yapılan değerlendirmede tarafların internet siteleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde; davalı şirket tarafından —– ibaresinin arşiv kayıtlarında kullanıldığı fakat güncel olarak inceleme tarihinde tek başına —- ibaresinin kullanılmayıp —- tescilli olduğu hali ile kullanıldığının tespit edildiği, —- anlamına geldiği, davalı şirketin —— ibaresinin mevcut olduğu. Davacı markasının —— ayırt edici anlam içermediklerinden esaslı unsurun —– ibaresi olduğu, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere —— ibaresi ile birlikte kullanıldığında, markayı ayırt edici hale getirdiği, davalı şirket tarafından da —-şekilde tescilli marka kullanımı bu şekilde —- sureti ile markayı diğer markalardan ayırt edici hale getirdiği, davalının bu şekilde —- davacının marka hakkına yönelik tecavüz teşkil ettiği, her ne kadar davalının, davaya konu edilen —– davacı tarafından sunulan deliller ve davalı —- yapılan incelemede tek başına —-ibaresinin tek başına ayırt ediciliği olmayan —– belirtilen harcı alem olarak değerlendirilen sınıflara ilişkin olması ve davacı markasından farklı olduğu da gözetildiğinden marka hakkına tecavüz koşullarının oluşmadığı, bu nedenle marka hakkına tecavüz yönünden davanın reddine karar vermek gerektiği, hükümsüzlük talebi bakımından ise davacı tarafın —-olduğu, davalıya ait davaya konu edilen —-ibareli markanın ise davacı markası ile ortak olarak —- tescilli olduğu, ——, hükmü gereğince davacı markasının davalının davaya konu markasından daha önce tescil edilmiş olması ve taraf markalarının ortak olarak tescilli olduğu — davacının, davalıya göre öncelik ve üstün hak sahibi olması sebebi ile benzer hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinde bulunabileceği buna göre tarafların ortak olarak tescilli olduğu —– numaralı markanın kısmen hükümsüzlüğüne karar vermek gerektiği, davacı tarafından davaya konu—- markanın tüm sınıflar bakımından hükümsüzlüğü talep edilmiş ise de, davaya konu —- markanın tescilli olduğu —– numaralı markasının bu sınıflarda tescilli olmadığı, bu sınıflar bakımından davacının hükümsüzlük talep edemeyeceği anlaşıldığından bu sınıflar bakımından reddine karar vermek gerektiği, bu şekilde marka hakkına tecavüz talebi yönünden davanın reddine, hükümsüzlük yönünden ise kısmen kabul ve kısmen reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda izah edilen nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İle, marka hakkına tecavüz yönünden davanın REDDİNE,
2-Hükümsüzlük yönünden davanın Kısmen Kabul Kısmen Reddi ile davalı adına tescilli ——- bakımından Kısmen iptaline,
3-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan tahsiline, hazineye gelir kaydına,
4-Davacı vekiline Hükümsüzlük davası bakımından davanın kabul edilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davalı vekiline Hükümsüzlük davası bakımından davanın red edilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davalı vekiline Red edilen Tecavüz davası bakımından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL harç 348,00 TL tebligat ve müzekkere, 3.500,00 bilirkişi masrafları olmak üzere toplam 3.892,40 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 1/4’si olan 973,1 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/12/2021