Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/51 E. 2023/64 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/51 Esas (BİRLEŞEN 2020/6 E.)
KARAR NO : 2023/64

DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 26/02/2019
KARAR TARİHİ : 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

İ D D İ A /Davacı vekili Esas ve birleşen dava dilekçelerinde özetle; —-sektöründe faaliyet gösteren en önemli firmalardan biri olan davacının sahibi bulunduğu, 2006’da hizmet vermeye başlayan, —– plaformunun—– sitesi ve mobil uygulama üzerinden kullanıcılara farklı havayollarının yurtiçi ve yurtdışı uçak seferlerini tek bir ekranda inceleyip ucuz uçak bileti satın alma olanağı sunduğu;—– hizmetinin tanıtımı ve pazarlanması amacıyla her yıl milyonlarca TL reklam ve tanıtım harcamaları yapıldığı; platformun internet sitesinin 2018 itibariyle yılda 64.7 milyon ziyaretçi tarafından görüntülendiği; davacının —- ibareli —–sayı ile tescilli markaların sahibi bulunduğu; aralarında organik bağlantı bulunan davalıların—– sitesi üzerinden davacı ile birebir aynı faaliyette bulunduğu; ayrıca, davalıların—– adlı mobil uygulamasının—–mağazasında davacıya ait —-adlı mobil akıllı telefon uygulaması ile birlikte kullanıma açıldığı; davalıların bu eylemleri ile davacının marka haklarına tecavüzde ve haksız rekabette bulunduğu ileri sürülerek, ihtiyati tedbir istemli olarak, marka hakkına tecavüzün durdurulmasına ve davalılar aleyhine 50.000.-TL manevi tazminat ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000.-TL maddi tazminata ve 10.000.-TL yoksun kalınan kazanç tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizce maddi ve manevi tazminat talebi yönünden dosya tefrik edilmiş ve—— esas üzerinden devam edilmiş, ——Sayılı 03/04/2019 tarihli kararı ile Davanın Harçlar Kanunu 30/32 Maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, karar verilmiştir. Davacı vekilince daha sonra —- Esas sayılı dosya ile, maddi ve manevi tazminat talepleri için birleştirme talepli dava açılmış, —-sayılı 08/10/2020 tarihli karar ile —— Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir.

K A R Ş I İ D D İ A / Davalılarca davaya cevap verilmemiş fakat 19.01.2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı 04.02.2021 tarihli bir itiraz dilekçesi sunulmuş; —– ibaresinin tek başına marka olarak tescil için davacı tarafça yapılmış tüm başvuruların —– Kurumu’nca reddedildi; davacının tescilli markasının ——” olduğu; nitekim, dava dışı üçüncü bir kişi adına da—– diye bir marka tescili bulunduğu; “—— ibaresinin tek başına tescil edilemez bir söz dizini olduğu savunulmuştur.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E /Dava, Davacının —– ibareli markalarının davalılar tarafından kullanılması nedeniyle davacının markadan kaynaklaran haklarına tecavüzün durdurulması önlenmesi ref’i hükmün ilanı olup, ve maddi ve manevi tazminat davasıdır.Mahkememiz dosyasından aldırılan 13/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; davacı tarafın marka tescilleri ve kapsadığı emtialar incelendiğinde özellikle —– sınıf kapsamında kalan ve davaya konu “tur düzenleme, seyahat için yer ayarlama, seyahat ile ilgili bilet sağlama” hizmetlerinde tek başına —-veya “—–” ibarelerinin tescilli olmadığı; —- veya “—– ibarelerinin —– sınıf kapsamında kalan ve davaya konu “tur düzenleme, seyahat için yer ayarlama, seyahat ile ilgili bilet sağlama” hizmetlerinde tanımlayıcı olduğu; işbu tanımlayıcılıktan ötürü tüketiciler / hizmet alıcıları nezdinde karışıklığa yol açmayacağı ve davalı markasının iltibas oluşturmayacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.Mahkememizce aldırılan 19/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Sektör yönünden davalı tarafın “—-ibaresini kullanarak farklılık yaratmadığı, —- ibaresi ile benzerlik ve iltibas yaratmış olduğu; davacı ve davalı markalarının —–sınıf kapsamındaki “tur düzenleme, seyahat için yer ayarlama, seyahat ile ilgili bilet sağlama” hizmetlerinde kullanıldığı; çoğunlukla internet ortamında satın almada kullanılan davalı marka kullanımının davacı markasına benzerlik ve karışıklığa sebep olacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.Mahkememizce aldırılan 31/10/2022 tarihli bilirkişi raporda; Özellikle “seyahat ile ilgili bilet sağlama” hizmetleri bakımından—– ibaresinin SMK md.5/1-c uyarınca hizmetin türüne ve özelliğine işaret eden tanımlayıcı bir ibare olduğu; fakat, davacının —- ibaresini —– ile özdeşleştirmiş ve ortalama dikkati haiz tüketici nezdinde —- ibaresinin tanımlayıcı niteliğini unutturup —-gösteren, —– markası diye algılanan bir ibare haline getirmiş olması karşısında, davalının “—–sitesi ve—–üzerinden indirilebilen —– uygulaması ile “uçak seyahati için bilet sağlama” hizmeti sunmaya girişmesinin davacı ile iltibas ihtimali doğurabilecek bir eylem sayılabileceğine dair raporunu sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
Dosya içerisine alınan bilirkişi raporları, kayıt ve belgeler, sicil dosyaları, taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, Davacı vekili davacı şirketin —– esas unsurlu markaların ve —– internet sitesinin sahibi olduğunu, bu marka ile turizm sektöründe faaliyette bulunduğunu, markayı ayırt edici hale getirdiğini, davalı tarafından kullanılan —– isimli internet sitesi ile, davacı ile aynı turizm alanında faaliyette bulunduğunu, bu durumun marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, davalılarca davaya cevap verilmediği fakat rapora itiraz ve duruşmada alınan beyanları ile —- ibaresinin tanımlayıcı mahiyette olduğunun belirtilerek davanın reddinin talep edildiği, ihtiyati tedbir talebine ilişkin olarak mevcut dosyadaki deliller üzerinden aldırılan 13/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda —– ibaresinin turizm sektörü yönünden tanımlayıcı mahiyette olduğu yönünde görüş bildirildiği, tüm deliller toplandıktan sonra esas yönünden aldırılan 19/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda davalı kullanımlarının davacının marka hakkına yönelik tecavüz teşkil ettiği bildirilmiş, lisans bedeli üzerinden hesaplanan tazminat miktarının da 51.509,58 TL olarak hesap edildiği, mahkememiz raporları arasında çelişki olması ayrıca davalıların —– ibaresini tanımlayıcı mahiyette olduğu iddiasının değerlendirilmesi bakımından dosyanın çelişki giderilmek üzere bir marka ve bir turizm sektöründe uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdi edildiği, heyet tarafından sunulan 31/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda —– ibaresinin özellikle seyahat hizmetleri yönünden tanımlayıcı mahiyette olduğu belirtilmiş fakat davacı tarafından yoğun çaba, reklam ve harcamalar neticesinde davacının esas markası olan —- markası ile birlikte kullandığı, —– ibaresini ayırt edici hale getirdiği, bu sebeple davalı tarafından kullanılan —–ibaresinin davacı kullanımları ile karıştırılabileceği yönünde görüş bildirildiği, buna göre tüm dosya kapsamı birarada değerlendirildiğinde, davacının —-numaralı —– numaralı —– ibareli markanın, —-numaralı —– numaralı—– numaralı —–ibareli markaların davamızla ilgili olarak —— Sınıflarda tescilli sahibi olduğu, davalıların ise herhangi bir tescilli marka sahibi olmadığı yine dosya içerisindeki belgelerden davacı tarafından başvurusu yapılan —– numaralı —— ibareli marka başvurusunun ise reddedildiği, buna göre—- ibaresi seyahat hizmetleri bakımından hem TPMK’ nın red kararı hem de dosya içerisindeki bilirkişi raporları hem de mahkememiz kanaatine göre, tanımlayıcı mahiyette olduğu ve tek başına tescilinin mümkün olmadığı fakat davacı şirketçe —– isimli internet sitesi ile uzun yıllardır turizm ve seyahat alanında hizmet verildiği, —– ibaresini davacının esas markası olan —– ibaresi ile birlikte tescil ettirdiği, kullandığı fakat marka tescil belgeleri ve kullanımlar incelendiğinde, çoğunlukla—– ibaresinin büyük ve baskın şekilde kullanıldığı, bu şekilde tüketicilerin —– ibaresini gördüğünde davacının uzun yıllar süren emek, sermaye ve reklam harcamaları ile markayı ayırt edici hale getirmiş olması sebebiyle davacı şirkete ait olduğu kanısını uyandırdığı, bu şekilde davacı dosya içerisindeki delil ve bilirkişi tespitlerinde de belirtildiği üzere, —– ibaresine yoğun kullanımlar sebebiyle ayırt edicilik kattığı, davalılarca kullanılan—– isimli internet sitesi üzerinde yapılan tespitlerde tek başına —– ibaresinin kullanıldığı, davalılarca salt önüne ve arkasına hiçbir ibare eklenmeksizin kullanılan —– ibaresini gören ortalama tüketicilerin davacı markası gibiymiş gibi algılayabileceği ve bu durumun karışıklığa sebebiyet verebileceği bu nedenle davalının bu eylemlerinin mahkememizce oluşan kanaate göre davacının —– markası ile yaratmış olduğu itibar ve ekonomik güçten faydalanmaya yönelik haksız bir girişim olduğu buna göre de davalıların eyleminin 6769 Sayılı SMK’ nun 29. Maddesi uyarınca marka hakkına tecavüz TTK’ nun 55/1-a)4 maddesi uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği, davalı ——davalı diğer iki şirketin tek yetkilisi ve ortağı olduğu bu sebeple eylemlerden birlikte sorumlu oldukları bu sebeple asıl dava yönünden marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespitine ve durdurulmasına karar vermek gerektiği, birleşen maddi – manevi tazminat talebi yönünden ise, lisans bedeli üzerinden hesaplanan maddi tazminat miktarının —– Ticaret Odası’ nın emsal lisans bedeline ilişkin cevabı yazısı ile davalıların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesi dosya kapsamına uygun olduğu bu sebeple maddi tazminat talebi yönünden de davanın kabulüne karar vermek gerektiği, manevi tazminat talebi yönünden ise, davalı şahsın sosyal ekonomik tespit tutanağı dosya kapsamına göre davalıların markayı kullanma süreleri, davalıların mali verileri ve diğer tüm dosya kapsamı dikkate alınarak 10.000 TL manevi tazminatın davalılardan alınmasına karar vermek gerektiği, davacı tarafından 10.000 TL ‘ nin ayrıca bir maddi tazminat talep edilmiş ise de mahkememizce davacının SMK’ nun 149. Maddesi kapsamında tazminata ilişkin talebinin değerlendirildiği, buna rağmen ayrı bir tazminat talebinde bulunduğu bu tazminat talebine ilişkin zararının veya neye ilişkin olduğunu açıklayamadığı gibi ispat da edemediği anlaşıldığından fazlaya ilişkin istenen 10.000 TL Lik maddi tazminat talebi yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Asıl davanın KABULÜ ile, davalılar tarafından davacının —— markalarına yönelik tecavüz ve haksız rekabet fiillerinin tespitine ve durdurulmasına, bu kapsamda —— ibaresi ile hizmet sunmasının yasaklanmasına, —– ibaresinin iş evrakında, mal, ambalaj ve her türlü materyal üzerinde kullanımının yasaklanmasına, davalılarca kullanılan ——– ibaresinin her türlü ürün, araç, v.s. yerlerden silinmesine, —– ibaresinin internet ortamında davalılarca kullanımının yasaklanmasına ve —— isimli internet sitesinin kapatılmasına Hükmün—- yayın yapan trajı yüksek —- büyük —–birinde ilanına,
Birleşen davanın KISMEN KABULÜ ile, 51.509,58 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,10.000 TL Manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,10.000 TL ‘ lik maddi tazminat talebi yönünden davanın reddine,

ASIL DAVA YÖNÜNDEN :
1-Harçlan asıl dava üzerinden yatırıldığından, Alınması gereken 4.201,71 TL Harçtan Peşin alınan 1.195,43 TL + 710,00 TL tamamlama harcı toplam 1.905,43 TL nin mahsubu ile eksik alınan 2.296,28 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından yatırılan 1.905,43 TL Harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Asıl dava yönünden: Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davacı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN:
1-Birleşen davanın kabul edilen MADDİ tazminat talebi bakımından Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davacı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Birleşen davanın kabul edilen MANEVİ tazminat talebi bakımından Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davacı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 10.000,00 TL ücreti vekaletin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine
3-Birleşen davanın red edilen MANEVİ tazminat talebi bakımından Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davalı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 10.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
4-Ret edilen MADDİ tazminat talebi yönünden: Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davalı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 10.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
5-Harçlan asıl davada alındığından davacı tarafından mükerrer yatırılan 1.195,43 TL ‘ nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Yargılama giderleri her iki dosya ayırt edilmeksizin birlikte yapıldığından, davanın kabul ve ret oranına göre, Davacı tarafından yapılan 237,10 TL + 7.300,00 TL bilirkişi + 563,48 TL tebligat ve müzekkere masrafı toplam 8.100,58 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre 6.075,00 TL’ nin davalılardan tahsiline, davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 1.000 TL bilirkişi ücreti yargılama giderinden, davanın red ve kabul oranına göre, 250,00 TL’ nin davacıdan tahsiline davalılara ödenmesine, bakiye kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.