Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/44 E. 2020/50 K. 25.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/44 Esas
KARAR NO: 2020/50
DAVA: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/02/2019
KARAR TARİHİ: 25/06/2020
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İ D D İ A / Davacı vekili dava dilekçesi ile; ——– yılına dayanan geçmişi ve bugün —– fazla çalışanı , — ülkede toplam — fabrikası , —-ürün kategorisi, — fazla ülkeye ihracatı ,— halka açık şirketi , gıda alanında başta ——— olmak üzere —- marka ve binlerce ürün çeşidi, dünyanın ———— üreticisi konumuna gelmesi ile ——– ve dünyanın önde gelen—— şirketlerinden birisi olduğunu, Şirket adına ——— nezdinde —- tescil numaralı ———- markasının tanınmış marka olarak tescilli olduğunu ve ilk kez —— yılında tescil ettirildiğini, —– tescil numaralı —- markasının —— Sınıf da ,——— tescil numaralı—– markasının ———-Sınıflarda , —— tescil numaralı —– markasının————Sınıflarda, —— tescil numaralı ——- markasının ——– Sınıflarda, —– tescil numaralı——- markasının ——— Sınıflarda tescilli olduğunu, Davalının görsellerini üreterek, satış ve ihracatını yaptığını söz konusu durumun marka hakkına tecavüz ettiği ve aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğini, Müvekkilinin tanınmış ——-markasının sahibi olduğunu, —– yılından bu yana yoğun reklam ve kullanım sonucu——— tanınmış marka statüsüne kavuşmuş olduğunu, davalı tarafından yukarıdaki görsellerde yer alan ürünlerde ——– markasının sonuna ———- harfi getirilerek birebir aynısının kullanılmasının davacı adına tescilli olan markalara tecavüz edip aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğini, davalının tek amacının——— markasını taklit etmek suretiyle haksız kazanç elde etmek olduğunu, davalı tarafından davacıya ait tescilli markalardaki kırmızı yaprak görselinin dahi birebir olarak kullanıldığını, markanın kötü niyetle taklit edilmesinin tüketiciyi aldatmaya yönelik olduğunu, markalar karşılaştırıldığı takdirde davalının yazı karakter, renk ve kullandığı görselin birebir aynı olduğunu,—— tarihli ——— yevmiye ——- ihtarname ile davalıya marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerine son vermelerinin talep edildiği ancak söz konusu eylemlerine son vermemesi nedeni ile iş bu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğu, ———– tarihli ——-yevmiye ———– cevabi ihtarname ile “markaların benzemediği ve pazarların farklı olduğunun” davacıya bildirildiği,
Davalıya ait ürünler ile davacı ürünlerin pazarlarının bir an için farklı olduğu düşünülse dahi, söz konusu ürünlerin —————– üretiliyor oluşunun tecavüz fiilinin gerçekleşmesi açısından yeterli olduğunu ve dolayısıyla pazarların farklı olduğu iddiasının hukuken geçersiz olduğunu, Davalının aynı zamanda ——- ibareli markanın tescili için ——— tarihinde ——— nezdinde marka başvurusunda bulunduğunu, ————-tarihinde başvurudan——-Sınıfta yer alan ————————edilmiş her türlü—————————— Yenilenebilir —————————-marka emtiasında yer alan mal ve hizmetlerden çıkartılmasına karar verildiğini, 6769 sayılı SMK.’nun 29. Maddesine göre davalının 7. Madde kapsamında işlediği fiillerin marka hakkına tecavüz niteliğinde olup SMK 149 ve devamı maddeleri uyarınca davacının mahkemeye başvurma yetkisinin olduğunu, TTK 54 vd. ve TTK.’nın 61. Maddelerinin de işbu davanın yasal dayanaklarından olduğunu, Dava dilekçesi kapsamında belirtilen hususlar ile 6769 sayılı SMK’nun 159. Maddesi, TTK’nın 61 maddesi ile HMK’nın 389. Maddeleri uyarınca işbu davanın etkinliğini temin etmek ve davalının taklit ürünleri dava süresince üretmeye, satmaya ve ihraç etmeye devam etmesinin davacının karşılanmayacak maddi ve manevi zararlara uğramasına ,———– markasının itibarının zedelenmesine yol açacağından ihtiyati tedbir talep ettiklerini, ihtiyati tedbir kararı açısından ise her türlü teminatı yatırmaya hazır olduklarını ileri sürerek; Dava konusu ürünlerin de karara eklenerek, davalının————— markalı dava konusu taklit ürünleri üretmesinin, satmasının, ithal ve ihraç etmesinin dava sonuna kadar tedbiren yasaklanmasına, davalı tarafından üretilen, satılan, ithal ve ihraç edilen ————– markalı tüm taklit ürünlere ve mezkur taklit ürün görsellerinin kullanıldığı her türlü belge ve tanıtım malzemesine —————————- sınırları içinde veya gümrük serbest liman veya bölge gibi olanlar dahil bulundukları her yerde tedbiren el konulmasına ve yeddiemine teslimine, internet ortamında da ———————– markalı dava konusu taklit ürünlerin kullanımının yasaklanmasına dair takdiren teminatsız veya sayın mahkemece uygun görülecek teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, Davalının eylemlerinin SMK kapsamında marka hakkına tecavüz ve TTK kapsamında haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ile eylemlerin önlenmesi, giderilmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, Davalının ——————– markalı dava konusu taklit ürün ve ürün ambalajlarının internet ortamı dahil her türlü mecrada kullanmasının, üretmesinin , satmasının , ithal ve ihraç etmesinin yasaklanmasına, davalı tarafından üretilen, satılan, ithal ve ihraç edilen—————- markalı tüm taklit ürünlere ve mezkur taklit ürün görsellerinin kullanıldığı her türlü belge ve tanıtım malzemesine ——————- sınırları içinde veya gümrük serbest liman veya bölge gibi olanlar dahil bulundukları her yerde el konulmasına ve imhasına, Masrafı davalıya ait olmak üzere verilecek hüküm özetinin ————————– çapında dağıtım yapan bir gazetede yayınlanmasına, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
S A V U N M A:Davalı vekilinin——————- tarihli cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde yer alan hususların kabulünün mümkün olmadığını, davalı şirketin iddia edilen gibi tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin bulunmadığını, tedbir yönünden itirazlarını yinelediklerini, davalı şirkete ait olan ————— sayılı başvurunun tescil sürecinin halen devam ettiğini, iş bu nedenle davalının başkaca bir markaya tecavüz edeceğinden bahsedilemeyeceği, davacı markası ile davalı markasının benzemediğini bu nedenle aralarında karıştırılma ihtimali olmadığını, davalının başvurusuna konu ———-markası ile davacının ———– markasının görünüş, yazılış, okunuş, görsel, anlamsal ve fonetik yönlerden tamamen birbirlerinden farklı olup, karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, davalının ———–yıldır dış piyasaya özellikle —————– zengin ürünler kazandırdığını, davacı markasının da ayırt ediciliğinin bulunmadığını, kelimede yer alan harf sayısı bakımından ayırt ediciliğinin oldukça düşük olduğunu, davacı markasının artık ————- haline geldiğini ve ürünlere özgülendiğini bu sebeple ayırt ediciliğinin kalmadığını, markaların bütünü itibariyle bıraktığı izlenimi incelendiğinde arada benzerlik bulunmadığını, dava dilekçesinde yer alan iddiaların ispat edilemediği, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile, tedbir kararının kaldırılarak, dava giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin ———– tarihli ihtiyati tedbir kararına itiraz ve tedbirin kaldırılması talepli dilekçesinde özetle ; Tedbir kararının davalı şirket dinlenmediği, dava dilekçesi ve bilirkişi raporuna itiraz hakkı tanınmadan verilmiş olduğunu ve bu nedenle açıkça hukuka aykırı olduğunu, davalı şirkete ait olan ——————- sayılı başvurunun tescil sürecinin halen devam ettiğini, iş bu nedenle davalının başkaca bir markaya tecavüz edeceğinden bahsedilemeyeceği, tedbir kararının hükümle ulaşılacak sonuca davanın daha başında ulaşma aracı olarak kullanılamayacağını, davalı şirketin pazar ve faaliyet alanının davacı şirketten farklı olduğunu, bu sebeple davacının herhangi bir zarara uğramış olduğundan söz edilemeyeceği zaten davacının zararına ve tecavüze ilişkin somut bir delil sunmadığı, davacının haklılığını yaklaşık olarak dahi ispat edemediği bu durumda tedbir talebinin kabulü kararının hukuka aykırı olduğunu ve tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin —————————-tarihli ihtiyati tedbir kararına itiraza cevap dilekçesinde özetle; 6100 sayılı HMK.‘nun 389. Maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle sakınca yahut ciddi zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde , uyuşmazlık konusunda ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, davalının taklit ürünleri üretmeye , satmaya ve ihraç etmeye devam etmesinin zaten elde ettiği amacı gerçekleştirmesine, hiçbir tazminat meblağı ile karşılanamayacak şekilde davacının maddi ve manevi zarara uğramasına, yıllardır büyük emek ve para harcanarak tanınmış hale gelen —————– markasının itibarının zedelenmesine yol açacağına , dolayısıyla verilen tedbir kararının yerinde olduğunu ,davalının marka hakkının ihlal edilmesi gibi bir durumun davalının tescilli bir markası olmaması nedeni ile söz konusu olamayacağını, dava dosyası içerisinde yer alan bilirkişi raporunda yer alan tespitlerin de davacının haklılığını yeterince ortaya çıkardığını bu nedenlerle tedbir kararına karşı yapılan itirazların reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin ——- tarihli replik dilekçesinde özetle; Müvekkilinin tanınmış ——–markasının sahibi olduğunu, ——- yılından bu yana yoğun reklam ve kullanım sonucu ———— tanınmış marka statüsüne kavuşmuş olduğunu, davalı tarafından SMK’nun 155. Maddesi uyarınca, marka tescilli olsa dahi huzurdaki dava bakımından savunma gerekçesi olarak ileri süremeyeceğini, davacıya ait marka tescilinin davalı marka başvuru tarihinden önce olduğunu, davacıya ait —— markasının sonuna——– harfi getirilerek birebir aynısının kullanılmasının davacı adına tescilli olan markalara tecavüz edip aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğini, davalı tarafından davacıya ait tescilli markalardaki kırmızı yaprak görselinin dahi birebir olarak kullanıldığını, davalıya ait marka ile birlikte davalının ambalaj görsellerinin de davacı tarafından kullanılan ambalajlarla benzer olduğunu, ———– markasının jenerik hale gelmediğini söz konusu ürünlerin ———— markası ile anılmadığını, her ne kadar davalıya ait ürünlerin ağırlıklı olarak ——– kazandırıldığı iddia edilmişse de ürünlerin ———-üretildiği ve bu durumun tecavüz fiilinin gerçekleşmesi açısından yeterli olduğunu, davalının aynı zamanda ambalaj tasarımları için —— tarihinde ——– başvuru numarası ile ———– nezdinde tasarım başvurusunda bulunduğunu ancak söz konusu ———– no lu tasarımın davacı tarafından yapılmış olan itiraz üzerine Yeniden ————— tarafından———– sayılı kararı ile iptal edildiğini, markalar arasında benzerlik olduğunun açık olduğunu belirterek davasının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin ———— tarihli düplik dilekçesinde özetle; Davalı şirketin iddia edilen gibi tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin bulunmadığını, tedbir yönünden itirazlarını yinelediklerini, ——————– markasındaki kullanımını tamamen birleşik olduğunu, bu yönü ile tamamen özgün bir tasarım olduğunu, , davacı markası ile davalı markasının benzemediğini bu nedenle aralarında karıştırılma ihtimali olmadığını, davalının başvurusuna konu ———– markası ile davacının ————— markasının görünüş, yazılış, okunuş, görsel, anlamsal ve fonetik yönlerden tamamen birbirlerinden farklı olup, karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, davalıya ait markanın tescil başvurusunun konu ettiği düz yazı halinden farklı bir şekilde kullanılarak davacıya ait markada yer alan kırmızı yaprak görselinin birebir aynısının kullanıldığının iddia edildiği ancak kullanımların benzer olmadığı, kaldı ki iddianın dayanağı olan kırmızı yaprak görselinin ayırt ediciliğinin bulunmadığını, davacı ile davalının ticari çevrelerinin birbirinden farklı olduğunu, —- davacı markasının da ayırt ediciliğinin bulunmadığını, kelimede yer alan harf sayısı bakımından ayırt ediciliğinin oldukça düşük olduğunu, davacı markasının artık ————— haline geldiğini ve ürünlere özgülendiğini bu sebeple ayırt ediciliğinin kalmadığını, markaların bütünü itibariyle bıraktığı izlenimi incelendiğinde arada benzerlik bulunmadığını, dava dilekçesinde yer alan iddiaların ispat edilemediği, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile, tedbir kararının kaldırılarak, dava giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava; Davanın, davacının ———————————–markalarına yönelik tecavüzün haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, ref’i ve hükmün ilanı davasıdır.
Mahkememiz ——————tarihli tensip ara karar gereğince, Dosyanın bir marka uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek, davacıya ait markaların, davalı tarafından kullanılıp kullanılmadığının, kullanılıyor ise davacı markası ile iltibas yaratacak derecede benzer olup olmadığı hususlarının, kullandıkları emtialar ve markaların tescilli oldukları sınıflar da gözetilerek rapor düzenlenmesinin istenmesine, karar verilmiştir.
Bilirkişi ———— tarihli raporunda sonuç olarak; Davacı markaları ——————-Davalı markası ———– Davacı markalarında ve Davalı markasında——- esas unsur niteliğindedir. Davalıya ait ——- ibareli markada ———-ibarelerinin yardımcı olduğu görülmüştür. Davacı markalarında da —————– ibaresinin belirleyici yani esas unsur olduğu dosyaya sunulan delillerde görüldüğü üzere de ilk olarak yaratma ve tanıtmanın Davacı tarafından yapıldığı görülmüş. Yapılan incelemeler sonucunda Davalı marka kullanımında yer alan ———- ibaresine küçük olarak eklenen ———harfinin mavi renklerde yanında —————————- şeklinin ve kullanılan yazı karakterinin, Davacı markaları ile aynı —————–yaratacak derecede benzer kullanıldığı; Davalı kullanımının Davacıya ait tescilli markalara iltibas yaratacak derecede benzer olduğu kanaatine varılmıştır. Markanın kullanımının markaya tecavüz oluşturup oluşturmadığının ve haksız rekabetin talebinin takdiri mahkemeye ait olduğu yönünde raporunu sunmuştur.
Mahkememiz ———– tarihli ara karar ile, Davacı vekilinin dava dilekçesindeki ihtiyati tedbir talebinde; ——–ortamında da ———— markalı dava konusu ürünlerin kullanımının yasaklanmasını talep ettiği, bilirkişi raporunda bu hususun bildirilmediği anlaşılmakla, Dosyanın Bilirkişi—————— tevdi edilerek, davalının ————-ortamında ———- markalı dava konusu ürünleri kullanıp kullanmadığı, kullanıyor ise kullanım şekli hususunda ek rapor tanziminin istenilmiştir.
Bilirkişi ————– tarihli ek raporunda sonuç olarak; Davalıya ait ekran görüntüleri incelendiğinde ———– ortamında Davalı tarafa ait bir internet
sitesi olmadığı, firma tanıtım sayfalarında unvanı ve adres iletişim bilgileri ile yer aldığı,
Dava konusu ———— İbareli herhangi bir kullanımın olmadığı yönünde ek raporunu sunmuştur.
Mahkememiz ———— tarihli ara karar ile resen bilirkişi olarak seçildiğimiz dosyada “Davalının marka tescil başvurusu ve davacı markalarının tescilli oldukları mal ve hizmet sınıflarında dikkate alınarak davalının markasal kullanımının davacının markasına benzeyip benzemediği, davacının markasının jenerik unsuru haline gelip gelmediği, davacı markasının zayıf marka olup olmadığının tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda rapor hazırlanması” görevi verilmiştir.
Bilirkişiler ——————— tarihli raporunda sonuç olarak; Davacının tescilli —–esas unsurlu markalarının —————- bu nedenle de ayırt ediciliği’nin düşük olmadığı, Davacı adına tescilli , ———-markası tanınmış markası, —————-Markaları ile davalı adına ———— nolu başvuru ile tescili talep edilmiş olan markasının,————– olarak benzer olduğu, tescil kapsamlarının aynı ve benzer olduğu, açısından ortalama tüketiciye hitap etmeleri nedeniyle, benzer markaların bu hizmetler kullanılması ortalama tüketici nezdinde iltibas meydana gelme ihtimalinin mevcut olduğu, Davalının markasını tescil ettirmek istediği şekilde kullanmadığı, ——— ibaresinin yanına yarı ——– küçüklüğünde ——- harfinin getirildiği ve ————- harfinin yanından sağ yukarıya doğru kırmızı renkte yaprak figürünün yer aldığı, bu haliyle görsel olarak davacının markasına daha da yakınlaştırdığı ve ayniyet derecede benzer şekilde kullandığı yönündeki raporunu mahkememize sunmuşlardır.
————– yazılan müzekkerelere cevap verilmiştir.
———- Noterliği ve ——————– Noterliğine yazılan müzekkerelere cevap verilmiştir.
Davacı vekili tarafından davalının kullandığı ürün örneğine ilişkin ambalaj sunulduğu ve mahkememiz kasasında olduğu anlaşıldı.
Mahkememiz tarafındanr ————- tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalı tarafça ihtiyati tedbire itiraz edildiği, yapılan mürafa sonucunda itirazının reddine karar verildiği gürülmüştür.
———- HD nin ——– karar üzerinden davalının istinaf isteminin reddine karar verildiği görülmüştür.
——- İcra Dairesinin ———– esas sayılı icra dosyasının gönderilmiş olduğu görüldü dosyaya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkerelere cevap verilmiş incelenmesine davacı adına ———- kaydı olduğu,—— tescil nolu —- markasının — sınıfta ———- tarihinden itibaren,——— tescil nolu ——– tarihinden itibaren,———- tescil nolu —– evin markasının ————-Sınıfta —– tarihinden itibaren tescilli olduğu,——- tescil nolu—– markasının—— tarihinden itibaren tescilli olduğu,——– tescil nolu ———– markasının ——— tarihinden itibaren tescilli olduğu anlaşılmıştır.
Yine ——– gelen müzekkere cevabında davalı adına ————– marka başvurusu yapıldığı ve yapılan itirazlar neticesinde bir kısım mal ve hizmetlerin çıkarıldığı ve başvuru aşamasının devam ettiği belirtilmiştir.
İncelenen dosya kapsamı, alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde ; Davalının ——– markasını ———- Sınıfta yer alan ‘————————sınıfta yer alan ”Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için ——————————- malların bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir) mal ve hizmetlerinde tescilini talep etmiş ve itiraz üzerine bir kısım mal ve hizmetlerin çıkarıldığı anlaşılmıştır. Kaldı ki davalı tarafından tescil başvurusunda bulunduğu düz yazı şeklindeki——– markası değil davacının esas unsuru ———- olan markaları ile iltibas teşkil edecek şekilde davacının kelime+şekil markalarında yer alan işaret ile birlikte kullanılmaktadır. Davacının ———— esas unsurlu markalarınının tescilli oldukları mal ve hizmet sınıfları ile davalının kullanımları ve marka tescil başvurusu mal ve emtia yönünden de benzerlik teşkil etmektedir. Ayrıca 6769 sayılı SMK ‘n da düzenlenen SMK 155 .madde ile getirilen değişiklik sonucunda tescilli marka kullanımının tecavüz teşkil etmeyeceği yönündeki KHK dönemi uygulamasının da geçerliliği kalmamıştır. Bu nedenle davalının marka tescil başvurusunun sonuçlanması da beklenmemiştir. Davacının markasının ———- esas unsurlu olması ve tanınmış marka kaydının da bulunması yanında davacı markalarının tescilli oldukları emtia sınıfında aynı sektörde satış yapan davalının davacının ———– markasından haberdar olmaması ve benzer marka başvurusunda bulunması tesadüfi olarak değerlendirilemez. Davacının ———- esas unsurlu markalarının davalı tarafından sonuna ayırt ediciliği olmayan ve küçük şekilde —————harfi getirilerek,davacının şekil markası ile birlikte kullanılması karşısında görsel ve sescil olarak markanın ilişkilendirilmesine olanak sağlayacak derecede benzer olduğu, kapsamları aynı türden ürün ve hizmetleri içermesi, ortalama tüketicilerin bu nedenle davacı markası ile sunulan ürün ve hizmetlerden yararlanmak isterken davalı markasını taşıyan ürün ve hizmetleri tercih etme şeklinde yanılgıya düşebileceği, bu nedenle davalı şirketin eylemlerinin davacının marka ve ticaret unvanı tescilinden doğan halarına tecavüz ve haksız rekabet yaratacağı,tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, giderilmesi, refi ve kararın ilanında davacının menfaati olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalının, davacıya ait———- esas unsurlu markaları ile karışıklığa neden olacak derecede benzer olan ——– markasını ürün ambalajları üzerinde kullanmak sureti ile davacının markalarından kaynaklı haklarına tecavüz ve haksız rekabette bulunduğunun Tespitine,
3-Davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden davalı eylemlerinin önlenmesine, giderilmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına,
4-Davalının ——- markasını kullandığı ürünlerin mümkünse ambalajlarından sıyrılarak Ambalajlarına, Ambalajlarından sıyrılması mümkün değilse ürünlere ——— markasının kullanıldığı belge, tanıtım malzemesi, katalog, Broşürlere el konulmasına, el konulan ürünlerin karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınarak imhasına,
5-Karar kesinleştiğinde kararın bir özetinin Ülke genelinde yayınlanan Tırajı en yüksek Gazetelerden birinde bir kez olmak üzere ilan edilmesine, masrafın davalı tarafça karşılanmasına,
6-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Davacı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 4.910,00 TL Ücreti Vekaletin davalıdan tahsili ile d