Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/410 E. 2023/250 K. 10.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO :2019/410 Esas
KARAR NO: 2023/250
DAVA: Fikir Ve Sanat Eseri (Tecavazün Meni İstemli)
DAVA TARİHİ :04/12/2019
KARAR TARİHİ: 10/11/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Fikir Ve Sanat Eseri (Tecavazün Meni İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacıların dava konusu markalarını —– tescil numarası,—- başvuru tarihi, —- sınıflarında, —– tescil numarası,—- başvuru tarihi ,—– başvuru tarihi, ——– sınıflarında (marka + şekil) markası olarak tescil ettirdiğini, davacı tescil ettirdiği şekil markası ile kendisinin de sahibi olduğu ——-firmasına kullanımını verdiğini, fiili olarak da kullandığını, davacının şahsi olarak —– sınıflarda tescilline sahip olduğu şekil markasınının tanınırlılığını arttırmak için yoğun emek ve sermaye harcadıığı ve halende harcamaya devam ettiği, davacı şekil markası ile faaliyet gösterdiği ticari alanda,müşterileri ve ticari partnerleri için güven anlamı yüklenen bir duruma sahip olduğunu, bu noktada tescilini sahip olduğu şekil markası da onun için güven etkisinin vazgeçilmez unsuru olduğunu, davalı şirkete ———–yevmiye numarası ile ihtarname gönderilmiş ve marka hakkına yönelik tecavüzün durdurulması ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerin ortadan kaldırılması için uyarıda bulunulduğu halde olumlu bir dönüş yapılmadığı gibi eylemlerin halen devam ettiğini, davalı firma sahibi olduğu tescilli şekil markasını haksız ve usulsüz olarak kullanmakta olup gerek——- gerekse faaliyet alanında reklam usuru olarak kullandığı, davalı firmanın davacı adına tescilli logonun kullanımı konusunda —- tarihinde———– ile delil tespiti gerçekleştrildiğini, delil tespiti sounu düzenlenen rapordada açıkça görüleceği üzere davalı firma şekil markasını tabelalarında,internet sitesinde,araç giydirmelerinde ve daha bir çok alanda kullandığını, raporda da açıkça belirtileceğe üzere davalı firma tarafından haksız olarak kullanılan şekil logosunun tescilli sahibi olduğumuz marka ile iltibas yaratabileceği belirtildiğini, bilirkişi raporunda şekil markası üzerinde tescile dayanan haklarını olmadığı markayı şirket yetkilisi ———- tutanağa geçirilen beyanındada belirtildiği üzere —— tarihinde noterde düzenledikleri sözleşme uyarınca ——– isimli bir 3.kişiden kişiden satınaldıklarını beyan ettiğini, 6769 sayılı SMK-Madde 7 (1) ”Bu kanunla sağlanan marka koruması tescil yoluyla elde edilir” maddesi gereğince marka korumasının tescil ile sağlanabileceği, yine tescilli markanın tescil sahibi kişiler tarafından ancak lisans veya markanın devri yoluyla kullanılabileceği belirtildiğini, söz konusu 3.kişi ile markanın devir veya lisans alarak kullanımına yönelik herhangi bir belge sunamadıkları gibi sahibi olduğumuz marka için ——— başvuru tarihi ile yapmış oldukları marka tescil başvu-rusu(marka+şekil) reddedilmiş ve red sonrasında da davalı firma tarafından herhangi bir itiraza da uğramadığını, firma bunun üzerine —– Başvuru numarası ile ——–mal ve hizmet kap-samında tescil başvurusu yapmış ve tescil edildiğini, bahse konu tespit raporunda davacı tarafça tescilli logonun en erken kullanımı için —- tarihi belirtilmiş olmakla birlikte bu durumda dahi —— başvuru ve tescil numaralı davacıya ait markanın tescil korumasının sağlandığı ——– daha sonraki bir tarihte logo kullanımı gerçekleştirildiğini, davalı firma ———- firma ismi ile sağlık alanında faaliyeti sürdürmekte olup yerel bazlı bir firma olduğunu, firmanın şubeleri veya —-yapısı da bulunmadığını, firmanın müşterileri gözünde algısı yalnızca —-olduğunu firmanın ——– tarihli marka tescil başvurusundan da anlayabildiğini, davacının haklarına yapılan tecavüzün tespit edilmesini,tecavüz fiilinin durdurulmasını ve refini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini davacı adına talep ettikleri anlaşıldı.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; -Davacı kendi adına ———- şekil markaların, davalı tarafından kullanılan logolara olan benzerliği nedeni ile eldeki markaya tecavüzün men’i ve tespiti davasını açtığını, işbu dava tarafımızca mahkemenizin —- Numaralı dosyasında derdest ——— no ile tescilli bu markaların hükümsüzlüğü ve iptali ile sicil kayıtlarının terkini için açtıkları davadan sonra haksız olarak ve kötü niyetle açıldığını, zira aşağıda ayrıntılı olarak açıklayacağım üzere davacı adına tescilli bu markalar yolsuz olarak tescil edilmiş olup tarih ve kullanım yoğunluğu itibari ile davalı bu logolar üzerinde öncelik hakkına sahip olduğunu, bu nedenle öncelikle mahkemenizde görülmekte olan —————– iki markanın hükümsüzlüğü için açtığımız ———– Numaralı dava dosyasının bekletici mesele yapılmasına karar verilmesini talep ettiğini, davalı—– tarihinden itibaren anka kuşu şeklindeki markayı —– ünvanı ile birlikte yoğun olarak kullandığını, davalı bu marka ile —– hastane çalıştırdığını, bu marka —– çevre illeri ile ortadoğudan gelen hastalara hizmet vermekte olup bölgede ——– ile özdeşleşmiş artık bu logonun görülmesi ile tüketicinin hafızasında hastane hizmetleri ile ———- ismi canlandığını, davalı şirket tarafından yürütülen yoğun pazarlama ve tanıtım faaliyeti sonucunda şekil markası tıbbi hizmetler ve ——–sınıfta yer alan aşağıda açıklayacağımız , tıbbi hizmetler ile iltibas oluşturan emtialar yönünden pazarda önemli bir paya sahip olduğunu, davacı adına tescil edilen —— markalar davalı faaliyet alanında kalan; ————- olarak aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş ve aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler kullanmak sureti ile mevzuat hükümlerine aykırılık teşkil ettiği gibi yolsuz tescil nedeni ile eldeki dava taraflarına yöneltildiğini, hükümsüzlük davasının derdest olduğunu, 6769 sayılı Sınai mülkiyet kanununda mutlak ve nispi red nedenleri sayılmış olup , marka tescilinde nispi ret nedenleri başlığı altında ise ilgili kanunun 6/3 Maddesinde: “Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir.”hükmü yer aldığını, davacı yan, davalı tarafça kullanılan bu markanın gösteriminde kullanılmakta olan logolarının ayırt edilemeyecek kadar benzerini ve aynı işaretleri kötü niyetle tescil ettirdiğini, mahkemenizin—— Numaralı dosyasının bekletici mesele yapılmasını, Davacının hükümsüzlük konusu edilmeyen — numaralı markası yönünden iltibas konusunda heyetten bilirkişi raporu aldırılmasını, Davanın reddine karar verilmesini, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşıldı.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Davacı vekili 10/11/2023 tarihli dilekçesi ile, davalı ile anlaşılmış olduklarından iş bu sebeple feragat beyanının kabul edilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; Her ne kadar davacı tarafından davalı aleyhine iş bu dava açılmışsa da, davacı vekilinin davasından feragat ettiği, feragatin HMK 309. madde gereği davaya son veren taraf işlemi olduğu bu nedenle HMK’ nun 311. Maddesine göre feragat nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
1-Harçlar Kanununun 22. maddesi gereğince alınması gerekli 269,85 TL harçtan daha önce alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile 89,95 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 25.500,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgililere iadesine,
Dair , tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/11/2023