Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/304 E. 2021/36 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/304 Esas
KARAR NO : 2021/36
DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 22/10/2019
KARAR TARİHİ: 04/03/2021
Mahkememizde görülmekte bulunanMarka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ S T E M /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin—- esas unsurlu markasının sahibi olduğunu, davalıların —– tescil ettirdiklerini, müvekkilinin markasının tanınmış marka oludğunu ve müvekkilinin önceye dayalı kullanımı bulunduğunu, markaların karıştırılmaya neden olacak derecede benzer olduğunu, bu sebeple davalıya — numaralı markasının hükümsüzlüğüne, meydana gelen tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalılara ——– erişimin engellenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A VU N M A :Davalılar vekili cevap dilekçesi ile, davaya konu —– ile davacıya ait olan —– arasında —— olduğunu, davaya konu edilen marka ile—- davacının bilgisi dahilinde ihdas edilip aktif hale getirildiğini, davacı —– davalı müvekkilleri arasında yetkili ——— ilişkisini yok sayarak, davalı marka ve ———– bilmiyormuş ve —– müvekkili firmayı marka tecavüzcüsü gibi göstermesinin dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu davalının davacı ile meşru bağlantısının olduğunu meşru bağlantının varlığı halinde marka hakkına tecavüzün olamayacağını, internet kullanımının davacının bilgisi dahilinde olduğunu, davalının——–internet alan adlarını kullanımı dürüstçe ticari —– kurallarına uygun ——— alan adlarının davalının —- olduğunu vurgulayan tamamlayıcı kullanım olduğunu hukuka uygun olduğunu, davalıların davcı ile aralarındaki —itibariyle sona erdikten sonra,—— yapmadıklarını,————- kullanmadıklarını davanın reddine, karar verilmesini istemiştir.
Mahkememiz tensip ara kararı gereğince dosyanın bir marka uzmanı ve——-adı içeriğinde kullanılıp kullanılmadığının, kullanılıyor ise davacı markası ile iltibas yaratacak derecede benzer olup olmadığı, kullanımının haklı bir nedene dayanıp dayanmadığı, hususlarının, kullandıkları emtialar ve markaların tescilli oldukları sınıflar da gözetilerek tespiti ile alan adlarının ilk tescil tarihinden itibaren ve şu anda kime ait olduğu, tecavüzün haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı hususlarında rapor istenilmesine, karar verilmiştir.
Mahkemizden alınan —- tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davalıların markasal kullanımı—– davalılar adına tescilli olmakla beraber, markasal kullanımdaki ürünlerden ancak sınırlı sayıda olanı bu koruma kapsamına dahil olduğu, —- genel olarak—– ürünleri olarak sınıflandırılabilecek ürünlerde kullanmış olup bu kullanım markalarının tescil koruma kapsamının ötesine geçtiği, Davalılar, ayrıca, tescilli markalarını tescilli haliyle kullandıkları gibi tescilli halinden uzak şekilde de kullandığı, Davalılar———–ile birlikte kullandığı. Bu kullanımın, tüketici —— — izlenimi— bulunduğu. ——— ibaresinin tanınmış marka olması, tüketici nezdinde karışıklık riskini arttırdığı, sonuç olarak takdiri Muhterem Mahkemeye ait olmak üzere, Davalılar markasal kullanımının davacı markası ile iltibas yaratacak derecede benzer olduğu yönünde raporlarını mahkememize sunmuşlardır.
Mahkememiz —- tarihli ara kararı ile ” TALEBİN KABULÜ ile davalıya ait olduğu belirtilen——- numaralı marka, davalı adına kayıtlı ise, dava sonuçlanıncaya kadar, 3. kişilere devrinin önlenmesi hususunda markanın TPMK KAYDINA TEMİNATSIZ OLARAK İHTİYATİ TEDBİR KONULMASINA, davalı dava konusu markayı devretmek için ciddi bir girişimi olur ve müşteri bulduğunu veya ekonomik zararının bulunduğunu ileri sürerek bu konuda delil ibraz etmesi halinde bu hususun tekrar ele alınmasına, bu hususda— müzekkere yazılmasına” karar verilmiş. Bu hususta —- yazılmıştır.
Mahkememiz —- tarihli ara kararı ile, ihtiyati tedbir konusunda karar verilmiş ancak davacı vekili süresinde teminatı yatırmadığı, Davacı vekilinin ——-tarihli dilekçesi ile, belirtilen teminatı depo etmesi için 5 iş günü kaldığı, bahsi geçen sürenin —– yılbaşı tatiline denk gelmesi nedeniyle müvekkili ile iletişim kurulamadığından tedbire ilişkin teminat süresi içerisinde depo edilememiş—-tarihinde verilen tedbir kararının yeniden verilmesini talep temiştir.
Bunun üzerine mahkememizce —– tarihli ara karar ile “İhtiyati tedbir talebinin KISMEN KABULÜ ile tedbir talep eden eden tarafından karar tarihinden itibaren——— teminat veya —- bir bankaya ait kesin ve süresiz teminat mektubu Mahkememize depo edildiğinde; Davacının—– olarak her türlü kullanımının YASAKLANMASINA, Davacının tescilli — markasının davalılar——- markasının davalılar tarafından alan adında kullanılması nedeniyle —– bütün —- ERİŞİMİN ENGELLENMESİNE, Kararın bir örneğinin ———ÜZERİNDEN GÖNDERİLMESİNE, Rapor içeriği ve dosya kapsamına göre ihtiyati tedbir talep edilen ————– adının sahipliği açısından belirleme yapılamadığından bu aşamada bu yöndeki ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE, —— müzekkere yazılarak—- —– —– alan adının kimin adına kayıtlı olduğu, halen faal olup olmadığı, faaliyette ise hangi tarihten beri sürdürüldüğünün——- başkanlığından istenmesine masrafın avanstan karşılanmasına” karar verilmiştir. Davacı vekili —– tarihinde teminatı mahkeme veznesine yatırmıştır.
Davacı vekili — tarihli dilekçesi ile, —— tarihli tedbir kararı ile dava konusu——– dava sonuçlanıncaya kadar üçüncü kişilere devrinin engellenmesine karar verildiğini, ancak taraflar ekte sunulan —-tarihli Sulh Sözleşmesi uyarınca uyuşmazlığı sulhen sonlandırdıklarını. Bu nedenle Sulh Sözleşmesi’nin tasdikini ve—-tarihli tedbir kararlarının kaldırılmasına karar verilmesini ve ———— tarihli tedbir için yatırılmış olan teminatın iadesini talep etmiştir.
Davalı vekili —– tarihli dilekçesi ile, Taraflar arasında Sulh Anlaşması imzalandığını, davacı tarafından— dilekçeleri ekinde dosyaya ibraz edilen sulh Sözleşmesindeki imzalar müvekkillerine ait olduğunu, Sulh sözleşmesine itirazlarının olmadığını, Sulh Sözleşmesi gereğince her iki taraf karşılıklı olarak masraf ve avukatlık ücreti talep etmediklerini, davanın sulh sözleşmesi gereğince karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE G E R E K Ç E / Dava davalıya ait —- numaralı markasının hükümsüzlüğüne, meydana gelen tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi ne ilişkindir.
Davacıya ——– tanınmış marka tescil belgesinin celbi için ——-yazılan müzekkereye cevap verilmiştir.
Davalıya ait —– numaralı marka tescil belgesinin celbi için —– yazılan müzekkereye cevap verilmiştir.
——— yazılan müzekkerelere cevap verilmiştir.
İncelenen dosya kapsamı, tarafların dosyaya sunmuş olduğu dilekçeler ile tarafların —— tarihli sulh protokolünün esas hakkında karar verilmeksizin tasdikini talep ettikleri anlaşıldığından, taraflar arasında imzalanan.—- tarihli sulh protokolünün tasdiki ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına kararı verilerek, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Taraflar arasında düzenlenen—— tarihli sulh sözleşmesinin tasdikine,
2-Taraflar sulh olduğundan esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-Dosyadaki mevcut ihtiyati tedbirlerin kaldırılarak, teminatın iadesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.