Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/297 E. 2023/93 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/297 Esas
KARAR NO : 2023/93

DAVA : Marka (Marka İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 15/10/2019
KARAR TARİHİ : 04/05/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– sayılı —–markasının mal ve hizmetleri üzerindeki — olarak kullanma hakkını 5 yıl süreli lisans devri sözleşmesi yolu ile elde ettiği, —-markasının dünya pazarında tanınan merkezi yurt dışında olan ve alanında (su arıtma cihazları ve bu cihazların değişebilir parçaları) güvenilir olarak bilinen, tercih edilen bir marka olduğu, “—–“” markası adı altında hile yolu ile pazarlayan —-dolayı markanın güvenilirliği ciddi şekilde zedelendiği, davalıların haksız şekilde maddi kazanç sağladığı, davacının maddi anlamda zarara uğratıldığı, davacı müşterilerine davalılar tarafından mesaj gönderilerek kendilerini yetkili servis olarak tanıtıp taklit ürün sattıkları, Davalıların servis fişlerinde firmalarının isminden daha büyük punto ile—–” yazısını bulundurduğu, servis fişinin resmi bir belge olduğunu düşünen müşterilerin davalılara inandığı ve bu şekilde müşterilerin yanılgıya düşürüldüğü, Davalıların ürün sattığı bir müşterinin sonradan aldığı ürünün sahte olduğunu anlayarak davacıyı aradığı, ürünlerin asıllarının aynı fül sebebi ile başlatılan soruşturma kapsamında —– Cumhuriyet Başsavcılığına sunulduğu, Davalıların ——- internet sitesinden ve adresi belirtilmiş mağazalarında sahte ürün pazarladıkları, Davalıların tüm kullanım hakları davacı şirket üzerinde olan ——markasını haksız ve hukuka aykırı olarak kullanmasının, marka tecavüzü ve haksız rekabet kapsamında yaptırıma tabi olmasının zorunlu olduğu, davalıların aynı zamanda kendi internet sitelerinde —–müşterilerine duyuru adı altında bir paylaşımda bulunarak kendilerinin asıl yetkili olduklarını duyururken davacıyı kastederek küçük düşürücü ifadelerde bulundukları, Davacının bahse konu markanın kullanım haklarını lisans sözleşmesi ile 5 yıllık süre için devraldığı ve marka haklarını kullanmak için—–. firmasına 10 bin dolar bedel ödediği, bu sebeple geniş bir servis ağı kurduğu, çalışan sayısını arttırdığı, ciddi bir mali yükün altına girdiği, mevcut ekonomik durumunu zorlayarak—–markasını en iyi şekilde temsil etmek için gayret sarf ettiği, ancak davalıların nereden temin edildiği bilnmeyen sahte ve kalitesiz ürünlerinin üzerinde —— markasını kullandığı ve müşteriyi bunun orijinal markalı ürün olduğuna inandırarak sattığı, bu durumda davacının çift taraflı bir maddi zararının oluştuğu, davacının ilk maddi zararının ——- markasının ürününü kullanmak isteyen müşterinin aldığı ürünü davacıdan alsaydı kazanacağı maddi bedel ile ikinci maddi zararının ise müşterinin bu ürünün orijinal olduğuna inanarak aldığında markaya duyduğu ivenin boşa çıkması ve o müşterinin müvekkil açısından kaybedilmiş olması olduğu, davacının yoksun kaldığı kazancın “sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli” çerçevesinde tespit edilmesini, Davacının manevi zararının da mevcut olduğu, —tüzel kişinin çevresinde kazandığı itibarı aşağılayan, toplumsal itibarı ve ticari itibarına zarar veren kişilere karşı manevi tazminat talebinde bulunabileceği, Davacının maruz kaldığı zararın yargılama esnasında tam ispatının olmaması durumunda 6098 sayılı TBK Md. 50/2 kapsamında “olayların olağan akışına” ve davacı tarafından alınan “önlemler” göz önünde tutularak zararın miktarının mahkeme tarafından re’sen “hakkaniyete uygun ” olarak belirlenmesine ilişkin hüküm kurulmasının davacının talepleri arasında olduğunu belirterek, Kullanımı davacıya ait olan—–markasının davalılar tarafından kullanılmasının, taklit ürünlerinin internet üzerinden ve mağazadan satışının yapılmasının marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti, durdurulması ve önlenmesini, Davalıların kullanımında olan —–adlı web sitesine online erişimin engellenmesine, bu amaçla Erişim Sağlayıcıları birliğine müzekkere yazılmasına, Davalıların belirtilen adreslerde ve internet sitesi aracılığı ile kanuna aykırı şekilde satışını yaptığı taklit ürünlere el konulması, saklanması ve dava sonucunda imhası, Bilirkişi marifetinde tespit edilecek lisans bedeli çerçevesinde yoksun kalınan kazancın, davacının marka ve ticari itibarını sarsıcı içerikte yayına ilişkin davalıların eylemlerinin de gözetilerek şimdilik 10.000.00 TL onbin TL) tutarında maddi tazminatın ve 10.000,00 TL (onbin TL) tutarındaki manevi tazminatın dava tarihinden itibaren ticari işlere uygulanacak avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsile tahsil edilerek davacıya ödenmesini, Masrafları davalılara ait olmak üzere dava sonunda verilecek hükmün davacı lehine olması durumunda günlük gazete ve benzeri vasıtalarla ilanını talep etmiştir.

Mahkememizin —– Esas sayılı dosyasından maddi ve manevi tazminat taleplerin yönünden tefrik edilerek mahkememizd—– Esas numarasını alarak, ——Sayılı 13/01/2020 tarihli karar ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.

K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davalıya ait lisans sözleşmesinin geçerli olup olmadığının araştırılmasını, davalıların 2014 yılında—- markasını önceki sahibi olan —– şirketi ile yapılan anlaşma kapsamında kullandıklarını. Sözleşmenin fesh edilmediği bu nedenle kullanımın yasal olduğunu. Davacı tarafından sunulan belgelerin davalılara ait olmadığını, kullanımın sözleşme kapsamında hukuka uygun olduğun u bu nedenle marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil etmediği bu nedenle davanın reddini talep ettiği görülmüştür.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacı tarafından kullanma hakkı elinde bulundurulduğu iddia edilen —- numaralı—– markasının davalılar tarafından kullanılıp kullanılmadığı, kullanımın marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı talepli davasıdır.
Mahkememiz dosyasından aldırılan 15/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak: Tespit esnasında, davalı yanca sunulan—– ile imzalana bayilik sözleşmesi içeriğinden, “—–” marka kullanım haklarının, marka hakkı sahibi, dava dışı şirket—— izni ile alındığı bilgisine ulaşılamamış, gerek dosya içeriğinden gerekse de yerinde inceleme neticesinde, davalı yanca sunulan belgelerden, davalının kullanımlarının meşru bir lişans ilişkisine dayandığı tespit edilemediğine dair raporunu sunmuştur.Mahkememiz dosyasından aldırılan 12/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak: 11.03.2020 tarihinde davalı tarafa ait—– alan adlı internet sayfası üzerinden yapılan incelemede; İncelenen internet sitesinin —link başlığı altında, “—–” sayfasının içeriğinde, “—-” sayfasının “—–alt sayfa içeriğinde ve “—– sayfasının içeriğinde “——” ibaresinin kullanılmakta olduğunun tespit edildiği belirtilmiştir.
Mahkememiz dosyasından aldırılan 06/07/2020 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak: 27.06.2020 tarihinde davalı tarafa ait —–alan adlı internet sayfası üzerinden yapılan incelemede; Davalının internet sitesinin yayından kaldırıldığının tespit edildiğine dair raporunu sunmuştur.
Mahkememiz dosyasından aldırılan 26/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak: Davacı —- —- 06.02.2019 tarihli yazısından da anlaşılacağı üzere ——markasının mal ve hizmetleri üzerindeki —- olarak kullanma hakkını 01.06.2018 tarihinden itibaren 5 yıl süreli lisans sözleşmesi yolu ile elde ettiği ve —– tescil numaralı ——- markasının tüm mal ve hizmetlerinde —- olarak kullanma hakkının bulunduğunu—–nezdinde de şerh etti Davalı kullanımlarının, davacının münhasır lisans hakkına sahip olduğu —– sayılı “——markası ile aynı olduğu ve markanın tescilli olduğu sınıf ile aynı/benzer sınıf kapsamında bulunduğu, davalının iktibas ve iltibas içeren kullanımlarının davacı aleyhine marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu, Davalının markayı çeşitli sebeplerle hukuka uygun bir şekilde kullandığına ilişkin savunmasının yerinde görülmediği, nihai takdirin sayın mahkemenize ait olduğu, “—— markasının ilgili sektörde bilinen bir marka olduğu, davalının davacıya lisans ödemesi gerektiği yönünde karar verilmesi durumunda ödenmesi gereken lisans bedelinin 3.608,18 TL tutarında olduğuna dair raporunu sunmuşlardır.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
İncelenen dosya kapsamı, mevcut deliller, bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Davacı —-markasını lisans sözleşmesi ile Türkiye’ de kullanım hakkına sahip olduğu, davalılarca—- markası adı altında ürün satışı yapıldığını bu durumun marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ederek maddi manevi tazminat talebinde bulunduğu, maddi manevi tazminat talebi yönünden tefrik kararı verildiği, davalı .—– adi ortaklık olduğunu, adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığı için adi ortaklara karşı ayrı ayrı dava açılması gerektiğinden, adi ortaklığın ortaklarından —- zaten davalı kaydının olduğu, diğer ortak —- usulüne uygun dahili dava dilekçesi ile davaya dahil edildiği, daha sonra —–vefat etmesi ile mirasçılarının dahili dava olarak davaya dahil edildiği, davalılardan—–vekilinin cevap ve beyan dilekçeleri ile davanın reddinin talep edildiği, mahkememizce davalılara ait iş yerinde yaptırılan tespit ve neticesi aldırılan rapor ile davalılara ait iş yerinde bir adet—– markalı su arıtma cihazının tespit edildiği ayrıca iş yerinde —–ibarenin asılı olduğunun tespit edildiği, davalıya ait internet sitesi üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde——ibaresinin kullanıldığının tespit edildiği, dosyanın esası yönünden aldırılan 26/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda ise davacının —– markasının —- olarak kullanma hakkı sahibi olduğu, davalı tarafından kullanılan—— ibarelerinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiği yönünde görüş bildirildiği, davamıza konu olayla ilgili yürütülen ceza davasında sanık sıfatıyla yargılanan dosyamız davalısı …beraatine karar verildiği, mahkememizce yapılan değerlendirmede ise, ceza mahkemesinin beraat kararları ile bağlı olunmadığından tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde davacı şirketin dosya içerisine konulan belgelerden —-numarası ile —–. Sınıfta tescilli —– markasının tescilli sahibi olan dava dışı —– ile aralarında düzenlenen 01/06/2018 tarihli sözleşmenin iş bu markanın 5 yıl süre ile —- kullanma hakkının davacıya devredildiği, gerek davalının iş yerinde yapılan tespitte gerekse davalının internet sitesinde yapılan bilirkişi incelemesinde, davalının —– markasını kullandığı hususunun açık olduğu, davalı … vekilince —–markasının ilk olarak ——Adına tescilli olduğu bu şirket adına tescilli iken bu şirketin alt şirketi olan dava dışı——İle davalılar arasında düzenlenen bayilik sözleşmesi kapsamında davalıların —— markasını kullandığı ve bu marka ile ürün sattığı yönünde savunmada bulunulmuş ise de —–markasının 2016 yılından beri dava dışı ——- tarafından kullanıldığı, bu tarih itibariyle davalıların savunmalarının doğru olduğu düşünülse bile markayı kullanma haklarının kalmadığı, mahkememizce yaptırılan tespitin 2019 yılında olduğu davalıların 2019 yılı itibariyle halen —–markasını kullanmaya devam ettikleri, bu markanın önceki sahibi ile yapılmış olan üstelik herhangi bir tescil kaydı veya bildirimi olmayan bir anlaşmanın davacının bu marka üzerindeki —– kullanma hakkını engelleyemeceği davalıların bu yöndeki savunmalarının ispat edilemediği gibi gerçek olsalar dahi hukuka uygun bir savunma olmadığı, markanın sahibinin—— olduğu, bu şirket tarafından davaya konu ——- markasını 5 yıl süre ile kullanım hakkını davacı şirkete devredildiği davalıların davacı şirketin rızası hilafına yapmış oldukları kullanımın hukuka aykırı bir kullanım olduğu ve 6769 Sayılı SMK’ nun 29. Maddesi uyarınca marka hakkına tecavüz ve TTK’ nun 55/1-a)4 maddesi uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği anlaşıldığından, davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile;
2-Davalılar tarafından davacının —–markasına yönelik olarak marka tecavüzü ve haksız rekabette bulunduğunun tespitine, durdurulmasına ve önlenmesine,
3-Bu kapsamda taklit ürünlere el konulmasına, karar kesinleştiğinde imhasına, davalı tarafından kullanılan —— isimli internet sitesinin erişime engellenmesine,
4-Hükmün günlük gazetelerden birinde karar kesinleştiğinde ilamına,
5-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 341,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 161,65 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
6-Davacı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsiline davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan ve 179,90 TL harç, 720,25 TL müzekkere, tebligat gideri, 4.500,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 5.400,15 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı—— vekilinin yüzlerine karşı diğer davalıların yokluklarında verilen karara karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.