Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/272 E. 2019/79 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/272 Esas
KARAR NO: 2019/79
DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ: 29/08/2019
KARAR TARİHİ: 10/10/2019
Mahkememizin ————- Esas Sayılı dosyasından tefrik kararı ile mahkememiz
——— Esas numarası kaydı yapılan dosya incelendi.
İSTEM :Davacı vekili dava dilekçesi ile: Davacı vekili dava dilekçesinde; Patent ve tasarım hakkı müvekkillerine ait olan; —— numaralı ve —-Tasarım numaralı ——– isimli buluşa ait ürünlerin müvekkillerinin izni, bilgisi ve rızası dışında kullanıldığına dair hususların davalılar tarafından bilinmesine rağmen davalılar tarafından tecavüz yoluyla üretilen müvekkillerine ait buluş konusu ürünler satıldığından, dağıtıldığından ve ticaret alanına çıkarıldığından ve yine bu amaçla ithal edildiğinden, ticari amaçla elde bulundurulduğundan ve uygulamaya koymak suretiyle kullanıldığından ve piyasadaki şirketler ile ürünler hakkında sözleşme yapıldığından, öneride bulunduğundan ve yine müvekkillerinin patent ve tasarım hakkının koruma kapsamında ürünler ve buluş konusu davalılar tarafından hukuka aykırı bir şekilde pazarlandığından, tanıtıldığından ve sergilenmesinden dolayı, müvekkillerine ait TPMK’ nın —- numaralı patent ve ——- tasarım numaralı ———– isimli buluşun koruma kapsamındaki ürünlerin davalılar tarafından satılmasının, dağıtılmasının, tanıtılmasının, sergilenmesinin, pazarlanmasının ve kullanılmasının durdurulmasına ve toplatılmasına, muhafaza altına alınmasına yönelik ihtiyati tedbir talep etmiş ve ——-TL lik maddi tazminat ———- TL lik manevi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce maddi ve manevi tazminat talebi yönünden dosya tefrik edilmiş ve bu esas üzerinden devam etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava SMK 149 ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat davasıdır. 19/12/2018 tarih 30630 sayılı T.C. Resmi Gazetede yayımlanan Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usülü Hakkında Kanun’ un 20. Maddesinde 6102 sayılı TTK.5.maddesinden sonra aşağıda belirtilen maddenin eklendiği ve Madde 5/A (1)’ de ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak düzenlendiği ve anılan kanunun——– tarihinde yürürlüğe girmiş olduğu anlaşılmıştır.
Yasanın 18/A-(2) gereğince: Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilemez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkmaksızın davanın usulden reddedine karar verilir. Arabulucuya barvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Mahkememizce yasanın 18/A-(2) maddesi gereğince davacı vekiline muhtıra gönderilmesine ve muhtırada tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmasının, dava şartı haline getirildiği, davalı taraf ile arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize sunmanız için 1 hafta kesin süre verildiği, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulmadığı takdirde, davanın tazminat talepleri yönünden usulden reddedileceğinin ihtar edilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili ——–tarihli dilekçesi ile arabuluculuk son tutanağının tastikli örneğini mahkememize ibraz etmiş ve HMK 115/3 gereğince eksikliğin dava devam ederken tamamlandığından davanı usulden redddedilemeyeceğinden bahsetmiştir.
Her ne kadar davacı vekili tarafından dava açıldıkta sonra dava şartının yerine getirildiği ve HMK 115/3. Madde gereğince davanın usulden reddine karar verilemeyeceğinden bahsedilmişse de—– tarih 30630 sayılı T.C. Resmi Gazetede yayımlanan Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usülü Hakkında Kanun olup genel bir kanun olan HMK 115/2. Maddesinin somut olan olaya uygulanması mümkün değildir.İlgili yasanın amir hükmü gereğince arabulucuk son tutanağının sunulması sonradan tamamlanabilir bir dava şartı değildir.Yasanın getirilmesindeki amaç taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünü yargılama önüne getirmeksiziz çözülmesi gayesini gütmekte olup, arabuluculuğa başvurulmaması durumunda herhangi bir işlem yapmaksızın davanın dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddedilmesini gerektiğini düzenlemiştir. İbraz edilen arabuluculuk son tutanağı incelendiğinde, davalı ile arabuluculuk sürecinin başladığı tarihin ——- olduğu, anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanak tarihinin —– olduğu, davanın ——– tarihinde açıldığı, bu hali ile yasanın aradığı şekilde dava açılmadan önce arabuluculuk kurumuna başvurulmadığı ve son tutanağın dava açılmadan önce alınmadığı ve dava şartının gerçekleşmediği anlaşılmakla, dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkmaksızın, HMK 114/2 yollaması ile HMK 115/2 gereğince davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 2.904,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.859,60 TL harcın isteği halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; dosya üzerinden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/10/2019