Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/268 E. 2021/28 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/268 Esas
KARAR NO : 2021/28

DAVA : Marka (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 06/09/2019
KARAR TARİHİ : 18/02/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili’nin———– müvekkilini adına kayıtlı olduğunu, —— oluşturulduğunu, ———- ile ———- tescili için başvuruda bulunduğunu, markaya yapılan itirazların rededildiğini, markanın tescil edilmiş ancak müvekkilinin maddi hata neticesinde tescil —- yatırmaması nedeni ile tescil belgesi düzenlenmediğini. Müvekkilinin ——- yeniden tescili için başvuruda bulunduysa da, müvekkilinin başvurusunun bu defa davalıya — — — ibareleri arasında karıştırılma ihtimali olmadığını, —- müvekkiline ait—— olduğunu. — ——– oluştuğunun. Markaların benzer oldukları iddia edilen kelime unsurlarında bulunan harf sayısı, benzerlik incelemesinde dikkate alınacak önemli bir değişken olduğunu. Müvekkilinin——— açısından kullanmasının davalıya ———- etmeyeceğinin tespitine, üçüncü kişilerin hak kaybına uğramasının engellenmesi açısından——– teşkil etmediği iddiası ile dava açıldığına dair şerhin kayıtlara işlenmesi için —- yazılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretini davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı kendisini vekil ile temsil etmiş davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin gerçek hak sahibi olduğunu. Davanın açılmasına sebep olan———– sebebi ile reddedilmiş olması olduğunu dava konusu ——-markasının da —- kullanıldığını, yetki itirazında bulunduğunu dosyanın——– Mahkemesine gönderilmesini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE Dava, davacının ——— nolu markalarının kullanılmasının davalıya ait ———– etmediğinin tespiti davasıdır.
Markaların korunmasına dair usul ve esaslar, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nda düzenlenmiş olup Kanun’un 156/5.maddesine göre; “Üçüncü kişiler tarafından sınai mülkiyet hakkı sahibi aleyhine açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir”.
Dava dosyası incelendiğinde; Davacının —-numarası ile tescil başvurusunda bulunduğunu, itirazlar üzerine ——numara——– markasının tescili için yeniden başvuruda bulunduğunu fakat bu defa ——– markası sebebi ile başvurularının red edildiğini,——– gerçek hak sahibinin kendileri olduğunu, markalar arasında karıştırılma ihtimali olmadığını, müvekkil kullanımının davalıya—— numaralı markaya tecavüz teşkil etmediğinin tespitini talep ettiği, davalının süresi içerisinde müvekkilin ikametgahının—– olması nedeni—- mahkemenin————Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek yetki itirazında bulunduğu. Buna göre her ne kadar tecavüzün tespiti ve önlenmesi davalarında tecavüze uğrayan veya haksız fiilin meydana geldiği yer mahkemeleri de yetkili ise de, dava konumuzun tecavüzün olmadığının tespiti olduğu ve bunun da davalıya ait —- numaralı markaya dayandırıldığı buradaki yetkili mahkemenin 6769 sayılı yasanın 156/5 Maddesi uyarınca üçüncü kişiler tarafından sınai mülkiyet hakkı sahibi aleyhine açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir, hükümlerine göre belirlenmesi gerektiği buna göre de yetkili mahkemenin — Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla Mahkememizin yetkisiz olması nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın YETKİSİZLİK nedeniyle usulden REDDİNE,
2-HMK 20. Madde uyarınca dosyanın süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak
kesinleşmesi halinde kararın kesinleşme tarihinden, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize müracaat edilmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli———–SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’ ne gönderilmesine,
3-Aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağına,
4-Yargılama harç ve giderlerin HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince yetkili ve görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
5-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 331/2 maddesi gereği vekalet ücretinin yetkili ve görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.