Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/234 E. 2019/96 K. 19.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/234 Esas
KARAR NO : 2019/96

DAVA : Fikir ve Sanat Eseri(Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 22/07/2019
KARAR TARİHİ : 19/11/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Fikir ve Sanat Eseri(Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İSTEM :Davacı vekili dava dilekçesi ile: Kendine özgü tekniği ve çalışmaları ile sanatseverler tarafından eserleri görüldüğünde tanınan bir sanatçı olan müvekkilinin, kendisine gelen telefonlar ile ——– merkezinde iki adet eserinin yer aldığını öğrendiği, alışveriş merkezine herhangi bir eserini vermediği, herhangi bir galeri tarafından da eserlerinin satıldığına ilişkin bir bilgi verilmediği,—— giden müvekkilinin, duvarlarda sergilenen iki adet eserin kendisine ait olmadığını, ancak kendisinin çok bilinen eserlerinden birebir kopyalanarak üretildiğini gördüğünü, bu eserin ——- ———————-başlıklı sergide yer aldığı, gerek aynı sergide, gerekse diğer sergilerde elbette müvekkilinin sanatçı kişiliğini yansıtan başka birçok esere de yer verilmiş olduğu, orijinalinin görseli sunulan eserden kopyalanmak suretiyle, orijinalinden daha büyük ve daha küçük boyutlarda olmak üzere taklit edilen iki ayrı eserin— boyunca sergilendiğini öğrenen müvekkilinin, —– görüştüğü ve kendisinden özür dilenerek haksızlığın derhal giderileceği sözü verildiği, aradan geçen süreye ve verilen söze rağmen herhangi bir bağlantı kurulmaması üzerine davalılardan —————.Noterliği vasıtasıyla —- yevmiye nolu ve —– tarihli ihtarname gönderildiği, anılan ihtarnameye karşı —- vekillerince Üsküdar —-.Noterliği’nin 13.06.2019 gün ve —- sayılı cevabi ihtarnamesi gönderildiği, eserlerin —- ——— satın alındığı, kanuna aykırı bir biçimde çoğaltılmalarında herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığı, ancak derhal kaldırılarak depoda muhafazaya alındıklarının belirtildiği anlaşıldığından, depoya kaldırıldığı belirtilen ihtilaf konusu ürünlerin herhangi bir yerde, şekilde ve biçimde kullanılmasının, sergilenmesinin, satılmasının, dolaşıma çıkarılmasının takdiren teminatsız olarak ihtiyati tedbir yoluyla yasaklanmasına, hukuka aykırı eylemlerin devam etmesi sebebiyle, FSEK’nun 77. maddesi uyarınca “——— işyerinin tedbiren kapatılmasına, müvekkilinin ihlal edilen üç adet manevi hakkı nedeniyle her biri için 75.000,00 TL. den toplam 225.000,00 TL. manevi tazminatın ilk ihlal tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava FSEK 68 ve 70 madde gereğince devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat davasıdır.
19/12/2018 tarih 30630 sayılı T.C. Resmi Gazetede yayımlanan Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usülü Hakkında Kanun’ un 20. Maddesinde 6102 sayılı TTK.5.maddesinden sonra aşağıda belirtilen maddenin eklendiği ve Madde 5/A (1)’ de ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak düzenlendiği ve anılan kanunun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girmiş olduğu anlaşılmıştır.
Yasanın 18/A-(2) gereğince: Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilemez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkmaksızın davanın usulden reddedine karar verilir. Arabulucuya barvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Davacı vekiline ön inceleme duruşmasında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulup başvurulmadığı sorulmuş,davacı vekili tarafından dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığı beyan edilmiştir.Dava FSEK’ten kaynaklanan maddi ve manevi hakların ihlal edildiği iddiasıyla açılan maddi ve manevi tazminat davası ile hükmün ilanı talebir.Her ne kadar tazminat talebi tecavüzün refi yöntemi ise de Davacı vekili tarafından verilen 24.10.2019 tarihli dilekçe ile de açılan davanın tecavüzün refi ve meni davası olmayıp sadece maddi,manevi tazminat ve hükmün ilanı olduğu vurgulanmıştır.Bu hali ile davacının davalılardan tazminat talep etmesine rağmen dava açılmadan önce dava şartı olan zorunlu arabuluculuğa başvurulmadığı davanın davalıların tacir olması ve TTK 4.maddesi f bendi kapsamında da değerlendirilemeyeceği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 19/11/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında dava açılmadan önce zorunlu arabuluculuğa başvurmadıklarını beyan etmekle, bu hali ile yasanın aradığı şekilde zorunlu arabuluculuk kurumuna başvurulmadığı ve dava şartının gerçekleşmediği anlaşılmakla, HMK 114/2 yollaması ile HMK 115/2 gereğince davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 3.859,52 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.815,12 TL harcın isteği halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
5-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
6-Davalı … kendisini vekille temsil ettiğinden —-gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davalı … kendisini vekille temsil ettiğinden —– gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı ——- vekili ile davalı ——- vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.