Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/211 E. 2023/34 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/211 Esas
KARAR NO: 2023/34
DAVA: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/07/2019
KARAR TARİHİ: 16/02/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

İ D D İ A / Davacı vekili dava dilekçesi ile ; Müvekkili ——–başla olmak üzere —– faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirketin 20’nin üzerinde kurumsal markayı temsil ettiğini, müvekkili firmanın ——- seri markalara sahip olduğunu, anılan markaların müvekkili şirket tarafından yoğun ve ciddi bir biçimde kullanıldığını, davalı —– kötüniyetli bir şekilde marka tescili gerçekleştirdiğini, müvekkili şirket ile davalı firma arasında —- tarihli marka devir sözleşmesi bulunduğunu, ilgili sözleşmeye ek olarak taraflar arasında ——- tarihli protokol akdedildiğini, söz konusu protokol çerçevesinde müvekkili şirkete ait bazı markaların davalı firmaya devredildiğini, anılan protokol çerçevesinde davalı firmanın bazı taahhütlerde bulunduğunu, davalı firmanın ilgili protokoldeki taahhütlerine aykırı bir biçimde ——– esas unsurlu markayı protokolle sınırlandırılan – faaliyet konularında tescil ettirdiğini, müvekkili firma tarafından ihdas ve imal edilen ——— markanın yine müvekkili tarafından tanınır hale getirildiğini, ——– tanınmış bir marka olarak davacı şirkete devredildiğini, müvekkili şirket tarafından noter aracılığıyla davalıya marka tecavüzü teşkil eden eylemlere son verilmesi hususunun ihtar edildiğini, davalı firma tarafından anılan ihtarnameye herhangi bir cevap verilmediğini, müvekkili şirketin —- ibareli markalar üzerinde üstün hak sahibi olduğunu, davalı firmanın ——– marka tescilleri arasında iltibas tehlikesi bulunduğunu belirterek davalı şirkete ait esas unsuru ——- markanın hükümsüz kılınmasını, söz konusu markanın sicilden terkin edilmesini, yargılama sonucunda verilen kararın —– çapında yayın yapan tirajı en yüksek gazetede ilan edilmesini talep etmiştir.

K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkili ——- isimli işletmeyi devraldığını, anılan devir ile birlikte birden—— ibareli markanın müvekkiline devredildiğini, müvekkili firma tarafından devralınan markanın kullanımının herhangi bir anlaşma ile kısıtlanamayacağını, sözleşme özgürlüğünün de bir sınırı bulunduğunu, sözleşmelerin hukuka ve kamu düzenine aykırı olamayacağını, derdest davada gündeme gelen protokolün yetkisiz kişilerce imzalandığını, anılan protokole davacının da riayet etmediğini, davacı tarafından —— markanın müvekkili firmaya devredildiğini, müvekkili firmanın devre konu markalar üzerinde kazanılmış hakki bulunduğunu, davanın haksız olduğunu, davacı şirketin iyiniyetli olmadığını belirterek davanın reddedilmesini istemiştir.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalının——– tescil nolu ——- hükümsüzlüğü ve kararın ilanı olup, taraflar hükümsüzlük davalarında hükmün ilanınını talep edilip edilemeyeceği., davacının—— öncelik hakkı olup olmadığı, davacının davalının tescilli dava konusu markasından önce tescilli yada başvurusu yapılan markası olup olmadığı, varsa davacı markasının tanınmış olup olmadığı, davalının marka tescilinin davacının ticaret ünvanın kullanması kapsamında hükümsüzlük davasıdır.
Mahkememizce aldırılan —– tarihli raporda sonuç olarak; Yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle, Davalının, davacı ile akdettiği protokole göre —– unsurlu markaları eğitim ve öğretim hizmetleri dışında kullanması mümkün olmamasına rağmen, ——-markasını ——- dışında yüzlerce mal ve hizmet için de tescil ettirdiği, gerçekleştirilen bu tescil işleminin ticari dürüstlük kurallarıyla bağdaşmadığı, bu nedenle, davalıya ait —– —-sınıfta tescilli olduğu ——– dışındaki tüm mal ve hizmetler bakımından hükümsüz kılınabileceğine dair raporunu sunmuşlardır.
Mahkememiz dosyasından aldırılan —— tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak: Kök raporda, davalıya ait—— sınıfta tescilli olduğu ——– dışındaki tüm mal ve hizmetler bakımından hükümsüz kılınabileceği mütalaa edilmiştir. Kök raporda açıklandığı üzere, ——bakımından hükümsüzlük şartlarının gerçekleşmemesinin sebebi, taraflar arasında akdedilen — tarihli ek protokol ile davalı şirkete —–unsurlu markaları—–kapsamında kullanma hakkı verilmesidir. Tarafımca da bu protokole dayalı olarak, davalıya ait ——– dışındaki tüm mal ve hizmetler bakımından hükümsüz kılınabileceği mütalaa olunmuştur. Hal böyle iken, davacı vekilinin kök raporun eksik, hatalı ve hüküm kurmaya elverişli olmadığını ileri sürmesinin sebebi tarafımca anlaşılamamıştır. Davalının ise itirazlarını sunduğu dilekçesinde, kök raporda—– oldukça dar yorumlandığını belirterek markanın —-tescilli olduğu——— dışında eğitim ve öğrelim hizmetleriyle bağlantılı mal ve hizmetler bakımından da hükümsüz kılınamayacağını, bu bağlamda ———- bakımından da markanın hükümsüzlüğüne karar verilemeyeceğini öne sürdüğü görülmektedir. Davalının ——kapsamındaki yorumunun oldukça geniş olduğu düşünülmektedir. Nitekim —— faaliyetleri kapsamında değerlendirilmesi, —— faaliyetlerinin hayli geniş yorumlanmasına sebebiyet verecektir, Fakat davalımın itirazından sonra tekrar değerlendirme yapıldığında, ——— gerekebileceği dikkate alınarak) davalıya ait ——– sınıfta tescilli olduğu —— emtialarının—— ilişkisi bulunduğu, bu nedenle davalıya ait söz konusu markanın——- emtiaları bakımından da hükümsüz kılınmaması gerektiği kanaatine varılmıştır. Netice itibariyle, her ne kadar kök raporda davalıya ait——— dışındaki tüm mal ve hizmetler bakımından hükümsüz kılınabileceği belirtilmişse de, davalının kök rapora karşı itirazları doğrultusunda yeniden değerlendirme yapıldığında, anılan markanın —-sınıfta tescilli olduğu ——– emtiaları bakımından da hükümsüz kılınmaması gerektiği sonuca varıldığına dair raporunu sunmuştur.
Mahkememiz dosyasından aldırılan —— tarihli raporda sonuç olarak: davalıya ait ——- sınıfta yer alan ——– mal ve hizmetlerinde hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı, bu mal ve hizmetler dışındaki tüm mal ve hizmetler bakımından hükümsüzlük koşullarının oluştuğu ve hükümsüz kılınabileceği, kötü niyetli tescile ilişkin nihai takdirin Sayın Mahkeme’de olduğu, kötü niyetli tescil doğrultusunda kanaat oluşması halinde ——–sınıf da dahil olmak üzere tüm mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğün söz konusu olabileceği sonuç ve kanaatine varıldığına dair raporunu sunmuştur.
Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
İncelenen dosya kapsamı, mevcut deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Davacı şirketin—— markası ile—— faaliyette bulunduğunun,—– birçok markanın tescilli sahibi olduğunu, davalı tarafından tescil ettirilen davaya konu ———markanın davacının ticaret unvanının kök unsurunu oluşturduğu, davacı markalarına benzer olduğunu, marka tescilinin kötü niyetli olduğunu, taraflar arasında düzenlenen marka devir sözleşmeleri kapsamı dışında markanın tescil ettirildiğini belirterek markanın hükümsüzlüğünün talep edildiği, davalı tarafından davalı markasının taraflar arasında düzenlenen marka devir sözleşmesi kapsamında—— kullanılmak üzere teşhir ettirildiğini, davalının —— markası üzerinde devir sözleşmesi nedeniyle kazanılmış hakkı olduğunu belirterek davanın reddini talep ettiği, mahkememizce aldırılan ——– tarihli bilirkişi raporunda tarafların markalarının devir sözleşmesi ile eğitim ve öğretim hizmetleri bakımından davalıya devredildiğini, ——-yer alan eğitim ve öğretim hizmetleri dışındaki kullanımların uygun olmadığı ve hükümsüz kılınabileceği yönünde görüş bildirildiği, itiraz üzerine aynı bilirkişiden alınan —- tarihli ek raporda ise davalının ——- Sınıfta yer alan ——-bakımından da tescil hakkının bulunduğu, diğer itirazlar yönünden kök rapordaki görüşün muhafaza edildiği mahkememizce taraf vekillerinin karşılıklı itirazları üzerine içerisinde sektör bilirkişisinin de olduğu bilirkişi heyetince aldırılan — tarihli bilirkişi raporunda davalının—– Sınıfta yer alan—— yer alan ——- tescil hakkının olduğu diğer emtialar bakımından tescil hakkının bulunmadığı, buna göre tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, davalının davaya konu, ——-tescilli sahibi olduğu, taraflar arasında düzenlenen —– tarihli ek protokol ile davacı ———–devredilen ———- adet marka devrine ilişkin marka devir sözleşmelerine ek olarak protokolün düzenlendiği, devralan dosyamız davalısının markaları —– dışında kullanmayacağının belirtildiği, devredenin de —-markalarla ilgili davalının ——— kapsamında yapılacağı başvurulara itiraz etmeyeceği yönünde anlaşmaya varıldığı, uyuşmazlığın davaya konu markaların tescilli olduğu tüm sınıflar bakımından tescil edilip edilemeyeceği ve hangi sınıfların——- kapsamında değerlendirileceği konusundan kaynaklandığı, mahkememizce bilirkişilerce —– yer alan —– Sınıfta yer alan ——- belirlenmiş —— kurumlarının faaaliyetlerine ilişkin olduğu bilirkişi heyetince belirlenen hizmet ve emtiaların ——- değerlendirileceği bununla birlikte taraflar arasında düzenlenen —- tarihli ek protokolün —-incelendiğinde davalı —— faaliyetleri kapsamı dışında kullanmayacağının belirtildiği, buna göre de taraflar arasında —— Sınıflar olarak belirlendiği, belirlenen bu sınıflar içerisinde —- kapsamında yer almayan mal ve hizmetler olmasa dahi taraflarca bu sınıfların —– faaliyetleri kapsamında kaldığı hususunda anlaşmaya vardıkları, tarafların basiretli tacir gibi imzalamış olduğu protokolün içeriğinden sorumlu oldukları, buna göre mahkememizce davalının ———kullanma ve tescil ettirme hakkı bulunduğunun anlaşıldığı fakat bu sınıflar dışında kalan kullanımların protokol hükümlerine aykırı olduğu, davacının kullanım alanlarına müdahale olabileceği davacının bu yöndeki sınıflar bakımından talebinin haklı olduğu, davacı tarafından her ne kadar SMK 6/6. Maddesi uyarınca ticaret unvanına aykırılık sebebiyle hükümsüzlük talebinde bulunulmuş ise de davaya konu —- markasındaki esas unsurun —– olduğu, —– bizzat davacı tarafından ——- faaliyetleri kapsamında kullanılmak üzere davalı şirkete devredildiği, bu sebeple davalının bu yöndeki tescilinin taraflar arasındaki protokole uygun olduğu, yine davacı tarafından kötü niyet iddiasında bulunulmuş ise de aslolan iyi niyet olup, kötü niyeti iddia edenin ispat etmesi gerekmekte olup, davalının protokol kapsamında tescilli marka sahibi olduğu——— unsurlu markaları tescil ettirmesinin kötü niyetli olarak değerlendirilemeyeceği, kötü niyete dair başkaca delil de sunulmadığından kötü niyetli tescil iddiası yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, davaya konu —- numaralı markanın tescilli olduğu——- Sınıflar hariç olmak üzere diğer tüm sınıflar yönünden hükümsüzlüğüne
2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 T L harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı vekiline davanın kabul edilen kısmı yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsiline, davacıya ödenmesine,
4-Davalı vekiline red edilen kısım üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 15.000,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harç, 212,60 TL tebligat, müzekkere gideri, 3.600,00 TL bilirkişi masrafları olmak üzere toplam 3.857,00 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve red oranına göre 1.928,50 TL ‘ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2023