Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/15 E. 2020/150 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/15 Esas
KARAR NO : 2020/150
DAVA: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/01/2019
KARAR TARİHİ: 15/10/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A / Davacı vekili dava dilekçesi ile ; Müvekkili şirketin ———- ibaresini taşıyan birden fazla markanın sahibi olduğunu, bu markaların uzun yıllardır müvekkili şirkete ait olduğunu, aynı zamanda müvekkili şirketin markasının ismini taşıyan ve ——- bulunan kampüslerinde uzun yıllardan beri eğitim verdiğini, davalının ise müvekkiline ati marka ile iltibas oluşturacak derecede yakın bir marka olan ———- markaya bağlı olarak şeklini aldığı———–adında marka tescilinde bulunduğunu, anılan markayı kullandığını, ancak anılan markanın da önceden müvekkili şirket tarafından alınmış olması nedeniyle, davalı tarafından alınan markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Dava dilekçesinin HMK ya uygun olmadığını, davacının ———–ibareli marka tescil başvurusuna itiraz ettiğini ancak davacının itirazının ———- incelendiğini ve haklı bulunmayarak reddedildiğini, davacı tarafından itirazlarının Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunda yeniden incelenmesi için herhangi bir talepte bulunulmadığını, bu sebeple ——– tarihinden itibaren ——— tarihinde tescil edildiğini, Davacının ————-ilan edilmiş olan ————— itirazda bulunmadığını markanın——–tarihinden itibaren on yıl süreyle ———— tarihinde tescil edildiğini, davacı yanın yasal süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunmadığından dava açma hakkını kaybettiğini, davanın zaman aşımı yönünden reddinin gerektiğini, davanın öncelikle dava şartı yokluğu, husumet, zaman aşımı yönünden reddine, aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava davalının ———– markalarının hükümsüz kılınması talepli davadır.
—– yazılan müzekkere cevapları gereğince, ———– no.lu markanın davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafından davanın ————— ihbar edilmesi talebi olduğu ancak davanın davalı adına tescilli olan marka hükümsüzlüğüne yönelik olduğu davanın niteliği gereği davanın ihbarı yönündeki talebin reddedildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce bilirkişiden kök ve ek rapor alınmış bilirkişi raporunda sonuç olarak; davacı ve davalı markalarının tescilli markaları incelendiğinde her iki markada asli unsunun—— ibaresi olduğu, asli unsuru —– olan davalı markalarının, davacı markalarına benzer olduğu, davacı markalarının asli ve tali unsurları incelendiğinde seri marka imajı bulunduğu, davacı ve davalı markalarının mal ve hizmet sınıfları incelendiğinde her iki taraf markasında ——- Sınıf emtialarının ortak olduğu, davalıya ait —- dosya numaralı————- ibareli markaların—- Sınıf bakımından kısmi hükümsüzlük koşullarının oluştuğu, kötü niyet hususunda takdiri mahkemede olmak üzere somut bir kanıya ulaşılamadığına dair raporunu mahkememize sunmuşlardır.
Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından SMK 6/1 gereğince taraf markalarının benzer olduğu iddiasıyla davalı adına tescilli olan——————- markalarının hükümsüzlüğü talep edilmektedir. SMK 6/1 gereğince ”Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı yada benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı yada benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynı halk tarafından ilişkilendirme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir. Ayrıca karıştırılma ihtimali açısından belirtilmek gerekir ki hüküm kapsamında karıştırılma ihtimalinin gerçekleşmesi için böyle bir ihtimal yeterli olup markalar arasında fiilen karıştırma ihtimalinin bulunması gerekli değildir.
”SMK 6/1 gereğince markanın benzerlik nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilebilmesi için markaların benzerliği yanında taraf markalarının tescilli olduğu mal ve hizmet sınıfının da aynı yada benzer olması gerekmektedir.
Markalar arasında iltibasın bulunup bulunmadığı incelemesi yapılırken başvurulan yöntem—————– yöntemidir. Buna göre, markalar arasında benzerliğin olup olmadığına, markanın bütünü itibariyle bıraktığı etki dikkate alınarak karar verilir. Zira ortalama tüketici, markayı bütün olarak algılar ve markanın detaylarını değerlendirmeye girişmez. Bu yöntem uyarınca, bir marka farklı unsurlardan oluşmasına rağmen bütünü itibariyle bıraktığı etki itibariyle eski markayı çağrıştırabileceği gibi, tam tersine, unsurlardaki benzerliğe rağmen markalar tamamen farklı etki de bırakabilirler. Markanın bütünü itibariyle bıraktığı etki esas olduğundan, parçalara bölünerek inceleme yapılması ve özellikle markaların (tasvirî işaretler gibi) tek başına ayırım gücü bulunmayan veya ayırım gücü zayıf işaretlerden oluşan kısımlarının aynı veya benzer olup olmadıkları üzerinde durulmasına da gerek yoktur. Somut olayda davacıya ait markalar;—————-olup,davaya konu davalı adına tescilli markalar ise —sınıflarda kayıtlı —- tescil numaralı ———-sınıflarda kayıtlı ——— markası olup , bütün markaların esas unsurunun ——— kelimesi olduğu,bu nedenle ortalama tüketici nezdinde karışıklığa yol açacağı kanaatine ulaşılmıştır.
Yine davaya konu davalı markaları ile davacıya ait markaların ortak tescil sınıfı ———- hizmet sınıflarıdır.—- Sınıftaki hizmet sınıfları da dikkat seviyesi düşük ortalama tüketiciye hitap eden hizmetlerdir. Dolayısıyla dava konusu markalar görsel olarak birbirine benzemekte ve hitap ettikleri kesim ortalama tüketici kesimi olması da nazara alınarak markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunduğu açıktır.
Bu şekilde davacıya ait ———– tescil numaralı markaların, davalıya ait dava konusu markalarından daha önce tescil edildiği,taraflara ait markalar ve markaların kapsadığı mal ve hizmetlerin aynı olduğu ve ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu kanaatine varıldığı, bu nedenle davacının önceki marka hak sahipliği nedeni ile resen gözetilen 6769 Sayılı SMK’nun 5-1.ç maddesi uyarınca hükümsüzlük talebinde kısmen haklı olduğu,kaldı ki,benzerlik 5-1.ç maddesi kapsamında olmasa dahi bu defa nispi red nedenlerini düzenleyen 6-1.maddesi uyarınca da markaların benzerliği nedeni ile de ortak tescil sınıfı olan—sınıf yönünden kısmen hükümsüz kılınması gerekeceği. şöyle ki;davacının markaları —-sınıfta tescilli, davalı markaları ise ———–sınıflarında tescilli olup,davacı markalarının —–sınıflarda tescilli olmadığı,bu nedenle bu sınıflar yönünden hükümsüzlük talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı tarafından,sosyal eğitim hizmeti verildiği ve kar amacı güdülmediği yönünde savunmada bulunulmuş ise de,marka tescili sadece tacirlere özgü bir hak olmayıp —— gibi kuruluşlarında markalarının karıştırılmaya ihtimali,marka hakkı ihlali gibi durumlarda bunların dava açma hakkı olduğu gibi bunlara karşı da dava açılabileceğ—— kararları ile sabit olup,davalının bu yöndeki savunmalarının hukuki dayanağı yoktur.
Yukarıda belirtilen nedenlerle taraf markalarının tescilli oldukları mal ve hizmet sınıfları da değerlendirilerek davanın kısmen kabulü ile davacı markası ile iltibas yaratan davalının —-numaralı ———– markalarının —- —-Sınıf bakımından HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE, ve sicilden terkinine, davalı adına tescilli diğer sınıflar yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile davalıya ait —————– Sınıf bakımından HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE, davalı adına tescilli diğer sınıflar yönünden davanın reddine,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı vekiline davanın kabul edilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 4.910,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davalı vekiline davanın reddedilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 4.910,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harç ve 44,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 98,80 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 200,00 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.200,00 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve red oranına göre (%50) 600,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye (%50) 600,00 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 41.40 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre, (%50) 20,70 TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, bakiye (%50) 20,70 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2020