Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/126 E. 2021/178 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/126 Esas
KARAR NO: 2021/178
DAVA : Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 19/04/2019
KARAR TARİHİ: 14/10/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili —- sahibi olduğunu ve söz konusu site üzerinden —– — yapıldığını, —- davacı —– tarihinde tescil ettirilmesiyle kurulduğunu———- faaliyet gösterdiğini, —- tarihinde —-davacı olan —– devredildiğini, davalı şirketin müvekkili olduğu şirketle aynı alanda ticari faaliyette bulunduğunu, yapılan kontroller sonucunda —–dosyaya sunulan evraklar neticesinde davalı tarafından kullanıldığını, markanın kullanımına ilişkin hiçbir bağlantısı olmamasına rağmen —— belirterek; davacının tescilli markası olan —– ibarenin davalı tarafından —- verilmesi nedeniyle——- engellenmesine yönelik tedbir kararının verilmesini ve dava kesinleşinceye kadar devamını, davacının tescilli markası — markanın davalının sorumlu bulunan — — olarak kullanılması ve bu ibare ile yapılan aramalarda ilk sırada çıkması nedeniyle,—-davacıların marka tescilinden doğan haklarına vaki tecavüzün —- davalının eylemleri nedeniyle haksız rekabetin varlığının tespitine saptanan haksız rekabetin önlenip yasaklanmasını ve haksız rekabetin neticesi olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davacı —adına tescilli markanın, —- markası olduğunu, —- olmadığı, vekil edenin—- hiçbir yerinde de hiçbir şekilde dava konusu — tescil numaralı —– markası kullanılmadığını, bilirkişi raporunda kullanıldığı tespit edilen —- markasının kullanımının hukuka uygun olduğunu, davacı markasının—-olduğunu, —markasının dava dışı — olduğunu, marka sahibi —tarafından da—markasının kullanımı için —-vekil
edenine münhasıran lisans verildiğini belirtmektedir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacıların kendilerine ait olduğunu belirttikleri ——— davalı tarafından davalı tarafından —– olarak kullanıldıı iddiası ile marka hakkına tecvüz, ve haksız rekabetin önlenmesi durdurulması davasıdır.Dosyanın bir marka uzmanı ve bilişim uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş, davacıya ait markanın, davalı tarafından —- içeriğinde kullanılıp kullanılmadığının, kullanılıyor ise davacı markası ile iltibas yaratacak derecede benzer olup olmadığı hususlarının, kullandıkları emtialar ve markaların tescilli oldukları —- tarihinden itibaren ve şu anda kime ait olduğu hususlarında rapor istenilmiş, —- tarihli raporunu mahkememize sunmuşlar raporda sonuç olarak; —-bilgileri incelendiğinde ——- tescil edildiği, —-tarihinde —- sona ereceği bilgisinin yer aldığı, —- ——— incelendiğinde sitenin —-adına tescil edildiği, —- tarihinde oluşturulduğu ve—– tarihinde ——- sona ereceği bilgisinin yer aldığına, Davacının davaya mesnet gösterdiği —dosya numaralı —-kapsamında olduğuna, Davalının marka kullanımının — alt kapsamında kalan —— Emtialarını kapsadığına, Davacı markasının ve davalı markasının farklı sınıfları kapsaması sebebi ile, davalı marka kullanımının, davacı markasına tecavüz etmediğine ve farklı emtiaları kapsaması sebebi ile iltibas yaratmayacağına” dair bilirkişi heyet raporunu mahkememize sunmuşlardır. Bilirkişiler ——tarihli raporunda sonuç olarak; “Davalının ——başvuru nolu
markaya ilişkin —– kullanmakta olduğundan — kullanımına yönelik hakkı olduğu,
Davaya konu markaların esaslı unsur olan —- ibaresi bakımından aynı olmakla birlikte kullanıldıkları mal ve hizmetler bakımından tümüyle farklı oldukları değerlendirildiklerinde markada kullanılan diğer yan unsurlar ortalama tüketici nezdinde karıştırılma ihtimali tümüyle ortadan kaldırdığı, Davalının —- ibaresi kullanımının dava dışı —-başvuru nolu markaya ilişkin marka lisans sözleşmesine dayandığı, ayrıca kullanılan ibareler arasındaki farklılıklar ile davacının markasının tescilli olduğu emtialar açısından dürüstlük kuralına aykırı bir uygulaması olmadığı”yönünde raporu mahkememize sunmuşlardır.Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, tüm usuli eksiklikler giderilmiştir.
Dosya içerisine alınan bilirkişi raporu, kayıt ve belgeler, sicil dosyaları,taraf iddia ve savunmaları birlikte
değerlendirildiğinde, davacılardan—- numaralı —- önceki sahibi olduğu. — tarihinde diğer davacı —davacıların, davalı şirkete ——kullanımlarının marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini. Aynı zamanda haksız rekabette bulunduklarını, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve ortadan kaldırılması ile — maddi tazminatın,– manevi tazminatın davalıdan alınmasını talep ettiği. Davalının, davacı —– aktif husumet yokluğu nedeni ile reddini, esas yönünden ise davalı şirketçe kullanılan —- iddiasının lisansa dayalı hukuka uygun kullanımlar olduğunu, tarafların faaliyet alanlarının farklı olduğunu. Markalar yönünden iltibas ve tecavüz oluşmadığını belirterek davanın reddini talep ettiği, mahkememizce tazminat taleplerine yönelik davanın tefrik edildiği. Mahkememizce tedbir talebine ilişkin aldırılan —tarihli bilirkişi raporunda; davacı markasının — kapsamında tescilli olduğu, davalı marka kullanımının ise —- kapsamında olduğu bu nedenle tecavüz olmadığı yönünde görüş bildirildiği. Mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği, —– ibaresi kullanımının marka lisans sözleşmesine dayandığı belirtilerek tecavüz koşullarının oluşmadığı yönünde görüş bildirildiği buna göre öncelikle davalı tarafından davacılardan—- aktif husumet yokluğunda bu davacı yönünden usulden reddi talep edilmiş ise de dava dilekçesi içeriği incelendiğinde; taraflar arasında —— dosyasında tedbir kararı verildiği, davacıların iddiasına göre bu tedbir kararının haksız ve kazanç elde etmeye yönelik olduğu, davaya dayanak taleplerinin bu dosya ile de ilişkilendirilmesi ve davacılar arasındaki marka devrinden önceki dönemide kapsaması nedeni ile birlikte davacı oldukları, bu nedenle, davacı —- davada taraf sıfatı olmadığı yönündeki davalı talebinin mahkememizce usul ve yasaya uygun olmadığı, esas yönünden yapılan değerlendirmede ise; davalı şirketin— dava dışı— numaralı ve —- markayı devraldığı, kullanımın da——- yapıldığı, bu yönü ile davalı marka kullanımının usul ve yasaya uygun olduğu, kaldı ki taraf kullanımları değerlendirildiğinde davacılara ait —– tescilli olduğu. Davalı kullanımlarının ise, —–olduğu, davacının tescilli olduğu —— emtialara yönelik bir satışının da olmadığının tüm dosya kapsamından bilirkişilerce incelenen —–anlaşıldığı, bu şekilde davalının, davacılara ait markaya yönelik tecavüzde bulunulmadığı gibi sınıfların ve ticari faaliyetlerinde farklı olduğu gözetildiğinden haksız rekabetten de söz edilemeyeceği, yine davalı kullanımının lisans sözleşmesine dayalı hukuka uygun bir kullanım olması nedeni ile davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda izah edilen nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, Davalı vekiline avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/10/2021