Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/93 E. 2023/348 K. 18.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/93 Esas
KARAR NO : 2023/348

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/02/2023
KARAR TARİHİ : 18/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; Müvekkili şirket —– yurt içi ve yurt dışında, başta —— ülkeleri olmak üzere diğer ülkelerde de endüstriyel projelerin mühendislik işleri ve ana ekipman temini, montaj ve montajın kontrolü ile her türlü saha aktivitelerini gerçekleştirmek üzere, faaliyet gösteren saygın, kurumsal bir firma olduğunu, Müvekkili şirketin, İş bu davaya konu ihtilafın vuku bulduğu projede —–projesinde) , davalı —— işverenliğinde, dava dışı —— liderliğinde, —– ortağı sıfatı ile yer almış ve Alt Yüklenici olarak iş gördüğünü,——- işverenliğinde yapılan sözleşme kapsamındaki işler için, dava dışı —– firması, müvekkili şirket ve diğer firmaların bulunduğu bir —- oluşturmuş ve —— firmasının —- Lideri olarak yer aldığı bir iş biçimi tanımlanmış, —– tarafları ayrıca işin yapımına ilişkin olarak aralarında bir sözleşme imzalandığını ve bu sözleşmenin tarafları, müvekkili şirket ——- olarak belirlendiğini,
Müvekkilinin —— Firması, sözleşme kapsamında üzerine düşen bütün yümlülükleri yerine getirdiğini ve ek olarak, sözleşmede öngörülemeyen yahut ön görülmüş olmasına rağmen sözleşmeye dahil edilmemiş olan ve/veya işin ifası sırasında yapımı gerekli bulunan pek çok işi de ek olarak yerine getirmiş, imalat ve tedarik hizmeti üstlenmiş ve ifa ettiğini ve Projenin yapımı tamamlandığını, ——- işin geçici kabulünü 19.07.2019 tarihinde tamamlayarak tesisi devir aldığını, yapımı tamamlanan tesis, ticari mamül üretimine başlamış ve 2020 yılının ilk 3 ayında 100.000 ton sac üreterek satışa başladığını, ancak müvekkili şirket sözleşme ile ve ayrıca ek işler olarak yükümlendiği , ayrıca işin yürütümü sırasında gerekli bulunan ve /veya kendisinden talep edilen her türlü işi yerine getirmiş olmasına rağmen, yapılan ek işlere ilişkin hak ediş belirlemesi ve ödemesi yapılmadığını, Projenin çalışır halde tesliminden bu yana yaklaşık iki yıl geçmiş olmasına rağmen, ek işlerin yapımından kaynaklanan müvekkili şirket alacaklarının ödenmesi yönündeki talepler sonuçsuz kaldığından, müvekkili şirketin hakkedişini belirlemek üzere, yapılan işin ve bedelinin tespiti, işin yapıldığı yer mahkemesinden —–Asliye Hukuk Mahkemesinin——sayılı dosyasından talep edilmiş ve mahkemenin atadığı bilirkişilerce , yapılan ayrıntılı incelemeler sonrasında,—— İŞİNDE, müvekkil şirket tarafından yapılan ek işler bedeli 5.383.821.-USD olarak tespit edildiğini,Müvekkili şirket, Davalı —–. ile Dava dışı ——arasında imzalanan —— SÖZLEŞMESİ”nde alt yüklenici olarak yer aldığını,Davalı—— ile dava dışı —— arasında imzalanan sözleşme metninde, müvekkil şirket —–sürekli —— inşaasını üstlenen alt yüklenici firmalardan olduğu ve yine aynı sözleşme ile fiyatlaması yapıldığı şekilde, —– alacaklarının doğrudan, davalı ——- tarafından, müvekkili şirkete ödeneceği kuşkuya yer bırakmayacak şekilde yer aldığını,Taraflar arasında akt olunan ve sayın mahkemeye sunulan sözleşmenin niteliğinin, hukuken, tarafların birlikte çalışması ve her bir ortağın kendi üzerine düşen yükümlülüklerin ayrıştırıldığı, bir “iş ortaklığı sözleşmesi” olduğu , bu sözleşmede yer alan her bir firmanın ortaklık sözleşmesi uyarınca yapılan iş bölümü çerçevesinde, alt yüklenici olarak davalı ——- iş gördüğünü,Davaya konu somut olayda, davalı —— için yapılan sürekli —– hattı işinde, müvekkili şirketin yapacağı iş ve yükümlülükler, —— sözleşmesi ile ayrıştırıldığı ve belirtildiğini, bu sebeple müvekkili şirketin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiği ve işi ‘tamamladığı, son derece açık şekilde davalı —- bilgisi dahilinde olduğunu, işin Geçici Kabulü Yapılmış Ve Müvekkili Şirketin Sözleşmeler Çerçevesinde işini tamamladığı ve garanti süresinin dahi dolmuş olduğu davalı —— Tarafından Tespit Ve Teyit Edildiğini, Davalı —– şirketi , ile anılan sözleşme tarafları “Geçici Kabul Protokolü- Protokol No.2(p2)” başlığı ile anılan sözleşmeye ilişkin geçici kabul işlemlerini tamamlayarak buna ilişkin protokol tanzim ve imzasını gerçekleştirdiğini, Protokolün Yürürlük tarihi 19 Temmuz 2019 olarak belirlendiğini, protokol, tarafların her birince imza altına alındığını, Davalı —–nezdinde, müvekkil şirketin alt yüklenici olarak iş gördüğü, yukarıda anılan sözleşme kapsamı işler ve ek işler bedelinin tahsili yolunda, (tespit raporunda yapılan ek işlere ilişkin , işçilik ücretleri ile gecikmeden kaynaklanan maliyet artışları hesap edilmediğinden bu kısma ilişkin, tespit talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydıyla) , 5.383.821,15.usd( Amerikan doları) nın, Müvekkili şirkete ödenmesi için yasal süreç başlatılmak üzere Zorunlu dava şartı arabuluculuk başvurusu yapıldığını ancak arabuluculuk Görüşmeleri —— dosya no ile ANLAŞMAMA olarak sonuçlandığını, ayrıca, mevcut durum —–. Noterliğinin ——. No, 24/12/2021 tarihli İHTARNAMESİ ile davalı ——- bildirilerek, 5.383.821,15.USD( amerikan doları) nın, Müvekkili şirkete ödenmesi, ödemeyi teminen ,—— Davalı taraf nezdinde bulunan alacaklarının ödenmesinin durdurulması ve bloke edilmesi ihtar olunduğunu,Açıklanan nedenlerle mahkemenin resen gözeteceği nedenlerle, müvekkil şirket—–, alt yüklenici olarak iş gördüğü, davalı şirketin “sürekli —– hattı yapım” işinde, diğer her türden zarar ve tazmin hakları ile, fazlaya ilişkin tüm haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik, sözleşmeler çerçevesinde yapılan ek işler yapım bedeli ilişkin olarak, 1.000.000.USD (amerikan doları) nin, ihtar tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari mevduat faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi özetle ; Usulü ilişkin olarak ; davacı —— İle Müvekkil Şirket arasında imzalanmış herhangi bir sözleşme bulunmadığını, bu hususun davacının da kabulünde olduğunu, Yargıtay içtihatları doğrultusunda davacı firma taleplerini, kendi aralarında imzaladıkları ve davacı tarafça dosyaya sunulan —– Sözleşmesi çerçevesinde —– Lideri olan dava dışı —– firmasına yöneltmesi gerekirken herhangi bir sözleşme ilişkisi içerisinde bulunmadığı, dolayısıyla işbu davada taraf sıfatı bulunmayan Müvekkili Şirkete yöneltmesi usul ve yasaya aykırılık teşkil etmekte olup davanın öncelikle husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca Davacı Firma İle Dava Dışı —– Firması Arasında İmzalanmış Olan —— Sözleşmesi’nde de Müvekkili Şirket ile —– Şirketi Arasında İmzalanan Sözleşme’de de Tahkim Şartı bulunduğunu, davacı firmanın hukuki bir ilişki içerisinde bulunmadığı müvekkili şirketten işbu dava ile herhangi bir hak veya alacak talep etme imkanı bulunmadığını, hiçbir surette kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacı firma iddiaları bizzat davacı tarafça Mahkemeye sunulmuş olan —– Sözleşmesi’nden kaynaklanmakta olup bu doğrultuda müvekkili şirketi değil, —- Sözleşmesi’nin taraflarını bağladığını, —— Sözleşmesi’nden de görüleceği üzere sözleşmenin tarafları arasında sözleşmenin İsviçre hukukuna göre yürütüleceği ve yorumlanacağı düzenlenmekte ve tahkim şartı bulunduğunu, kaldı ki davacının ek iş yaptığını iddia ettiği Müvekkil Şirket ile dava dışı —– firması arasında imzalanmış olan ——için Anahtar Teslim Mühendislik Tedarik ve İnşaat Sözleşmesi’nde de tahkim şartı bulunmakta olup huzurdaki davanın hiçbir surette dinlenilmeyerek tahkim şartı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini,Müvekkili şirketin söz konusu tespit dosyasında taraf olmadığını, tespit sırasında kendi iddia ve savunmalarını ileri süremediği de dikkate alındığında, tek taraflı tanzim edilen söz konusu raporu kabul etmemekle birlikte, davacı bu tespit dosyasına dayandığından; tamamına muttali olduğu ve dava konusu ettiği alacağı bölerek kısmi davaya konu etmesinde herhangi bir hukuki yararı bulunmadığı, kısmi dava açılması şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile de davanın reddine karar verilmesi gerektiğini,Esasa ilişkin olarak ; Müvekkili şirket ile davacı firma arasında hukuki bir ilişki bulunmadığını, dosyaya sunulan bilirkişi raporu delil niteliğinde olmadığını, davacı tarafça talep edilen alacağın hukuki bir sebebi bulunmadığını, müvekkil şirket ile herhangi bir hukuki ilişki içerisinde bulunmayan davacı firmanın iddia ettiği alacakları müvekkili şirketten talep etmesi mümkün olmadığını, dosya içerisine sunulmuş olan yazışmalar müvekkili şirket yönünden delil niteliğinde olmadığını,müvekkili şirketin davacı firmaya bildirimde bulunma yükümlülüğü bulunmadığını,davacı firmanın gerçekleştirdiğini iddia ettiği ek işlerin bedelini dava dışı ——- firmasından talep etmesi gerektiğini, müvekkili şirket ile davacı arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmaması bir yana davacının talebi hangi sebebe dayanırsa dayansın söz konusu talepler zamanaşımına uğramış olduğundan davanın bu gerekçe ile zamanaşımı yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın dava dışı—–yeni unvanı ile —–şirketi’ne ihbar edilmesi gerektiğini, nihayetinde haksız davanın reddi ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından UYAP üzerinden sunulan 17.04.2023 tarihli istem dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiş, davacı vekilinin vekaletnamesinin incelemesinde feragate yetkisi olduğu anlaşılmıştır.Feragat kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl ettiğinden, feragat nedeniyle davanın reddine, karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere :
1-DAVANIN FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak alınan 32.225,25 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 32.045,35‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. Maddesine göre feragat ön inceleme tutanağından önce gerçekleştiğinden davalı vekili yararına dava değeri olan 1.887.080,00 TL üzerinden belirlenen 193.354,00 TL’nin yarısı olan 96.677,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi gereği Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.560,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,HMK 138 maddesi gereği dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —–Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.