Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/826 E. 2023/922 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/826
KARAR NO : 2023/922

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 22/11/2023
KARAR TARİHİ : 30/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

Davacı yönetim kurulu üyeleri dava dilekçelerinde; davacı şirketlerin inşaat-taahhüt, tarımsal ve bitkisel üretim ve konvansiyonel tarım ürünleri iç-dış ticari, restaurant-cafe-SPA – Spor-Sağlık yatırımları, kiralama, yönetim hizmetleri , otelcilik , yenilenebilir enerji üretimi, demir çelik ürünleri üretimi ve iç-dış ticari konularının yer aldığı çok farklı sektöründe faaliyet gösterdiklerini, grubun ve şirketlerin inşaat tarımsal ve bitkisel üretim ve konvansiyonel tarım ürünleri iç-dış ticari, restaurant-cafe-SPA – Spor-Sağlık yatırımları, kiralama, yönetim hizmetleri , otelcilik , yenilenebilir enerji üretimi, demir çelik ürünleri üretimi ve iç-dış ticari konularındaki faaliyetlerinin yanı sıra —- ilçelerindeki 725 bin aboneye doğalgaz dağıtım hizmeti faaliyetleri de bulunduğunu, grubun ve gruba bağlı tüm firmlaların farklı sektörlerdeki faaliyetlerinin başarılı bir şekilde devam ederken —–ilçelerinde 425 bin aboneye yaklaşık 1 milyon 250 bin vatandaşı doğalgaz dağıtım hizmeti veren grup şirketlerinden—-ve —–EPDK tarafından 03.10.2023 tarihinde kayyum atandığını, 80 milyon USD nakit, 30 milyon USD gayri nakit mertebesinde bankalarda çeşitli vade ve şekillerde geçmişte kullanılmış kredi riski ile nakit akışını çeviren—– kayyum atanması ile bankalar tarafından kullandırılan kredilerine yapılan ödemelerin yerine yeni kredi kullanımına bankaların müsaade etmemesi ve tüm Grup içi kaynakların banka ödemelerinde kullanılarak bankalar tarafından risk kapaması yapılması; faaliyet döngüsünü sağlayacak kaynağın kalmaması riskini ortaya çıkardığını, —— , bankalarda hali hazırda mevcut kredi risklerine ilaveten 50 milyon USD limit boşluğundan münhal kredilerin kullanımına müsaade edilmediğini, buna rağmen ——kayyum ataması yapıldığı tarihten bugüne kadar (yaklaşık bir ay) 300 milyon TL’ye yakın nakit banka ödemesi yapmayı başardığını, ancak ortada olan gerçek, çok farklı yatırım ve faaliyet döngüsüne dağılmış olan kaynakların, bankaların talep ettiği çok kısa sürelerde toplanarak ödemelerin yapılmasının imkansız olduğunu, şirketlere kayyum atamalarının yapılması nedeniyle, diğer grup şirketlerinin bankalar nezdinde kredi risk değerlendirmeleri negatif olarak değerlendirilmediğini ve bu nedenle—–diğer grup şirketlerini temerrüde düşürdüğünü, gruba bağlı olan tüm şirketleri olumsuz etkileyen bu durum sebebiyle, şirketlerin faaliyetlerinin kesintisiz olarak devamı, şirketlerin faaliyetleri sonucu milli ekonomiye/istihdama yaratmakta olduğu faydaların kesilmemesi ve şirketlerden alacaklı olan kurum, banka ve firmaların mağduriyetine meydan verilmemesi amacıyla konkordato müessesine başvurulmasının zaruri hale geldiğini, ülkemizde tarım işletmelerinin ve tarıma dayalı sanayi/ticaret faaliyeti sürdüren firmaların yüksek girdi maliyetleri nedeniyle son yıllarda tarımsal üretimden elde ettikleri gelirlerinin azaldığını, iklim koşullarının da etkisiyle tarımsal verimlilikte yaşanan düşüşler, firmanın ana faaliyet konusu olan bitkisel tarım ürünü üretimi kaynaklı emtia arzını yetersiz kılarak ithalata bağımlılığı artırdığını, firmaların bahse konu emtia ithalatı-ihracatı-bitkisel tarım imalatı-sözleşmeli/sözleşmesiz üretimi alanlarında da faaliyet ve tüm kanallarının gelişmiş olarak var olması, sürdürülebilir tarım ürünü ticareti alanında firmalara çok önemli bir avantaj sağladığını—– gibi ülkemizin çok ciddi tarımsal üretim popülasyonunun yer aldığı geniş bir alanda fabrika-depo-lojistik-ekip organizasyonları bulunan firmamızın başarılı bir şekilde devam eden faaliyetleri; —– ilçelerinde 425 bin aboneye, yaklaşık 1 milyon 250 bin vatandaşa doğalgaz dağıtım hizmeti veren Grup şirketlerden — ve —– EPDK tarafından 03.10.2023 tarihinde kayyum ataması yapılması sebebiyle grubun tüm firmalarına Bankaların nakit akışını durduracak şekilde kredi limitlerini kapatmaları ve mevcut kredi risklerini tasfiye etmeye başlamaları sonucu kesintiye uğradığını, davacı şirketler için konkordato başvurusu yapılmasının kaçınılmaz hale gelmesinin konkordato ön projelerinde detaylı olarak açıklandığı üzere alacaklılardan erken davranan bir kısmının icrai yolla alacağını tahsil edip diğerlerinin mağdur edilmemesinin amaçlandığını da belirtildiğini, konkordato müessesesinin iskondo ve/veya faizsiz ödemeye fırsat tanıyor olmasına rağmen alacaklıların enflasyonist ortamda mağduriyet yaşamamaları için faiz hesaplamışınında yapılarak borçların ödenmesinin planlandığını belirterek öncelikle davacı şirketlerin mal varlığının korunabilmesi amacıyla İİK.nun 288/1 maddesine göre geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğuracağından İİK.nun 294/1 maddesi uyarınca mühlet içinde davacı şirketler aleyhine 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaması ve evvelce başlamış takiplerin durması, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmaması ve rehinle temin edilmiş alacaklar nedeni ile muhafaza tedbirleri alınamaması ve rehinli malın satılamaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacı şirketler hakkında geçici mühlet kararı verilmesine, Konkordato Komiseri görevlendirilmesine, gerekli görülmesi halinde bu mühletin iki ay daha uzatılmasına. geçici mühlet neticesinde İİK.nun 289,maddesi uyarınca bir yıllık kesin mühlet kararı verilmesine , gerekli görülmesi halinde kesin mühlet süresinin altı ay daha uzatılmasına, konkordatonun tasdikine ve kararın ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibariyle davacı şirketler tarafından teklif olunan konkordatonun tasdikine karar verilmesi isteğine ilişkindir.HMK.nun 115 madde hükümleri gereğince mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflarda dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.Davacı şirketlerin de dahil olduğu beş şirket tarafından, —-Asliye Ticaret Mahkemesinin —–esas sayılı dava dosyasından konkordatonun tasdiki isteminde bulunulmuş, daha sonra davadan feragat edilmiş, karar taraflara tebliğ edilmek suretiyle kesinleştiği görülmüştür.
—–.Asliye Ticaret Mahkemesinin ——esas sayılı dava dosyasına sunulu bulunan KONKORDATO PROJESİNİN celp ve incelenmesinde , mahkememize açılan iş bu davada sunulan projelerde hiç bir değişiklik olmaksızın, aynı projelere dayalı olarak davanın açıldığı görülmüştür.
HMK.nun 307 madde hükümlerinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Davacılar tarafından da —–Asliye Ticaret Mahkemesinin —– esas sayılı dava dosyasından feragat edilmiş, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş ve hüküm kesinleşmiştir.
Kesinleşmeye konu edilen konkordato projeleri ile mahkememize açılan iş bu davadaki konkordato projeleri aynıdır. Hiç bir değişiklik veya revize edilmeksizin aynı projelere dayalı olarak konkordatonun tasdiki isteminde bulunulmuştur. Daha önce borçlu tarafından konkordatoya başvurulmuş olması , yeni bir konkordato başvurusu için olumsuz dava şartı noksanlığını teşkil etmemekle birlikte sunulan konkordato projesinden feragat ile kesin hükümle sonuçlanan konkordato istemi sonucunda, ancak yeni bir proje ile konkordato teklifinin bulunması gerektiği, Yine konkordato talebinin niteliği itibariyle çekişmesiz yargı işi olduğu ve çekişmesiz yargı kararlarının şekli anlamda kesin hüküm teşkil etse dahi maddi anlamda kesin hüküm etkisini teşkil etmediği, ancak feragat ettiği aynı projeye dayalı olarak açılan davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmekle; davacılar tarafından açılan iş bu davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

HÜKÜM; Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Her iki davacı yönünden açılan davanın kesin hüküm nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
HMK 138 maddesi gereği dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 gün içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —– Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.