Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/794 E. 2023/898 K. 20.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/794
KARAR NO : 2023/898

DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 12/10/2023
KARAR TARİHİ : 20/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan 3. şahıs tarafından açılan menfi tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

Davacı vekili dava dilekçesinde .
Davalı —- alacağından dolayı—–aleyhine—-. İcra Müdürlüğünün —–. Sayılı dosya ile takip yaptığı, davalı alacaklı —–alacağını tahsil edebilmek için müvekkil şirketlerine —– haciz ihbarnameleri gönderdiği ancak bu haciz ihbarnamelerinden müvekkil şirketlerinin haberinin olmadığı, —- Haciz ihbarnamesinin nereye yapıldığı konusunda bilgilerinin bulunmadığını, —–haciz ihbarnamesinin ise usul ve yasaya aykırı olarak T.K.21/2’ye göre muhtara yapıldığının öğrenildiği, —- haciz ihbarnamesi yönünden —–İcra Hukuk Mahkemesi’nin —-. Sayılı dosyası ile dava açıldığı, bunun üzerine davalı alacaklının, müvekkil şirketlerine—– haciz ihbarnamesi gönderdiği ve bu tebligatın 06.10.2023 tarihinde tebliğ edildiği, süresinde iş bu davanın açıldığı, Borçlu —–haciz ihbarnameleri tebliğ edildiği tarihlerde müvekkili şirketten hiçbir hak, mal, teminat ve alacağı olmadığı, Borçlu—— müvekkili şirketten hiçbir hak, alacak ve malı olmadığından müvekkilinden bu paranın talep edilmesinin mağduriyete ve sebepsiz zenginleşmeye neden olacağı, açıkladıkları nedenlerle Borçlunun, müvekkili şirketten hiçbir hak, alacak ve malı olmadığından —–. İcra Müdürlüğünün—–Sayılı dosyasından gönderilen —–haciz ihbarnamelerine karşı borçlu olmadığının tespitine, alacaklının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, takibin müvekkili açısından durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak ve olaya uygulanacak kanun maddesini tespit etmek hakime aittir.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice

Dava, İİK 89/3 md. Dayalı olarak gönderilen haciz ihbarnamesine karşı açılan menfi tespit istemine ilişkindir.Davacı, —–İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı takip dosyasında borçlu olan dava dışı—— borcu için kendisine gönderilen haciz ihbarnameleri nedeniyle borçlu olmadığını belirterek tespit davası açmıştır
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde hangi işlerin ticari dava olarak nitelendirilecekleri belirlenmiş, anılan kanunun 5. maddesinde asliye ticaret mahkemesi ile asliye ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir.

Ticari davaları, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç grupta toplamak mümkündür.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz, TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayıl TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olmasını sağlamaz. Başka ifade ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.Dava; İcra ve İflas Kanunun 89/ 3. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup; menfi tespit istemine ilişkindir. İş bu eldeki dava ticari dava değildir. Dava, İİK. nun 89. maddesine dayalı menfi tespit davasıdır. Davacı ile davalı arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmamaktadır. Tarafların tacir olması da davayı ticari kılmamaktadır. Uyuşmazlık takip hukukundan kaynaklanmakta olup görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Yukarıda izah olunan ticari davalardan hiç bir kategoriye de girmediği, davanın ticari dava olmadığı da değerlendirilmiştir (Aynı yönde,—- Bam —- HD —-Bam —-.—–Bam —–.HD ——

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.-Davanın, Mahkememizin görevsizliği nedeniyle 6100 sayılı Yasanın 114/f.1-c hükmü gereği USULDEN REDDİNE, görevli mahkemenin —– Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine,
2—–.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 16/10/2023 tarihli,—- Esas, —– Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilmesini neticesinde Mahkememize tevzi edildiği anlaşılmakla, kararın istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde, dosyanın, yargı yerinin (merci tayini) belirlenmesi amacıyla Mahkememizce res’en—–Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3.-Yargılama harç ve giderleri konusunda HMK 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece değerlendirme yapılmasına,Dair, Tarafların yokluğunda dosya üzerinden verilen kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde —–BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.