Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/383 E. 2023/783 K. 26.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/383
KARAR NO : 2023/783

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 27/06/2022
KARAR TARİHİ : 26/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili—-Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …, —– Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün … vergi kimlik numaralı mükellefi olup Türk Ticaret Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca ticari defter tutmakla yükümlü bulunduğu, bu kapsamda müvekkili şirket, 13.12.2011 tarih, —-sayılı—- yayımlanan Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No—) ve 19/10/2019 tarih,—sayılı —- yayımlanan Elektronik Defter Genel Tebliği’nde (Sıra No –) Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ’e (Sıra No:—-) göre 2019 yılı Ocak ayından itibaren kanunun öngördüğü defterleri elektronik ortamda tuttuğu, bununla birlikte gelinen süreçte müşterilerinden birinin hesaplarını kontrol etmek için 2021 yılına ait hesap ekstresine ihtiyaç duyan müvekkili, bu dönemde kullanılan —- ve muhasebe programına bağlanmak istemiş ancak bağlantının kurulamaması nedeniyle bilgi işlem birimi ile irtibata geçtiği, bilgi işlem biriminin sistemleri kontrol etmesi sonucunda serverin —- yazılım ile kilitlendiği tespit edildiği ve verilerin kurtarılmasına yönelik çalışmalara başlandığı, bu kapsamda —- sertifika numarası ile Kalite Yönetim Sistemi gerekliliklerini karşıladığı tasdik olunan ve sertifikalı olarak görev yapan —– başvurulduğu ve Veri Kurtarma Merkezi’nden elektronik evrakların mümkünse kurtarılması, kurtarılamaması durumunda bu hususun bir rapor halinde tanzim edilmesi talep edildiği, müvekkili şirketin söz konusu talebi üzerine—– tarafından —-sayılı 13.06.2022 tarihli rapor düzenlendiği ve söz konusu rapor ile şirket cihazına bağlı sabit diskteki verilerin kurtarılmasına dair kontrollerin yapıldığı, verilerin tekrar getirilememesine neden olan yazılımlar ile verilerin tamamının kurtarılamayacak şekilde siber saldırıya maruz kaldığı, sabit sürücülerdeki dosyaların uzantısı ile birlikte yeniden yapılandırılıp şifreli bir yapıya çevrilerek dosya yapısının bozulmasına sebep olunduğu ve verilerin kurtarılamaz hale gelmesine —- virüsü diye bilinen—- yazılımının sebep olduğu, 2021 yılı Ekim, Kasım, Aralık ayı dönemlerine ait e-defter dosyaları ve Aralık ayındaki muhasebe verilerinin bu nedenle kurtarılamadığı tespit edildiği, ayrıca e defter ve beratlarının silindiğine ilişkin olarak —–tarafından özel amaçlı rapor tanzim edilerek “…16.05.2022 tarihinde meydana gelen virüs bulaşması sonucu 2021/10-11-12 dönemleri e- defter ve berat dosyaları ile 2021/12 dönemi muhasebe kayıtları kurtarılamayacak şekilde zarar görmüş olduğunun—– sertifikasına sahip bir kurum tarafından tespit edildiği , mükellefin e-defter ve beratlarının tekrar GİB sistemine yüklenebilmesi için ikincil kopyaların GİB sistemine yüklendiği hususunun da dikkate alınarak gerekli işlemlerin mükellefin talebi doğrultusunda Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yapılması gerektiği, yeniden yüklenecek e-defter ve beratların vergisel anlamda herhangi bir kayba neden olmayacağı…” sonuç ve kanaatine varıldığı ifade edildiği, söz konusu veri kurtarma raporu neticesinde verilerin kurtarılamayacağı tespit edildikten ve e defter ve beratların silindiğinin tespitine yönelik — tarafından özel amaçlı rapor tanzim edildikten sonra Gelir İdaresi Başkanlığı Elektronik Defter ve Belge Yönetim Müdürlüğü ile iletişime geçilmiş olup ikincil kayıtların müvekkili şirkete verilmesi talep edildiği, ancak kurum tarafından söz konusu kayıtların müvekkili şirkete verilemeyeceği şifahi olarak iletilmiş akabinde 22.06.2022 tarihli dilekçe ile Gelir İdaresi Başkanlığı Elektronik Defter ve Belge Yönetim Müdürlüğü’ne başvuruda bulunulduğu, a ayrıca —- adresine mail atıldığı, müvekkili şirketin yazılı başvurusuna rağmen kurum tarafından henüz resmi cevap verilmediği ancak taraflarına gönderilen maile dönüş yapıldığı ve ikincil kayıtların verilemeyeceği zayi olduğu belirtilen e defterlerle ilgili olarak zayi belgesi verilmesi için mahkemeye başvurulması gerektiği ifade edildiği, açıklanan nedenlerle TTK’nın 82/7 maddesi uyarınca ziyaın öğrenildiği tarihten itibaren 15 gün içinde zayi belgesi talebinde bulunulması gerektiğinden hak düşürücü sürenin geçmemesi ve müvekkilinin hak kaybına uğramaması amacıyla 13.06.2022 tarihli veri kurtarma raporu ile verilerin zayi olduğu taraflarınca öğrenilmiş olduğundan bu tarihten itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde işbu davanın açılması zorunluluğu hasıl olduğu, müvekkili şirketin herhangi bir kusuru olmaması ve günümüz teknolojisi ile elektronik defter kayıtlarının kurtarılamaması dikkate alındığında işbu durum TTK Madde 82/7 kapsamında bir mücbir sebep olduğundan müvekkili şirketin zayi olan 2021 ekim/kasım/aralık ayı dönemlerine ait elektronik yevmiye defteri, elektronik defteri kebir ve elektronik defter raporu ve 2021 yılı aralık ayı muhasebe verileri için zayi belgesi talep edilmesi zorunluluğu hasıl olduğu, arz ve izah olunan nedenler ile mahkemece resen gözetilecek sebeplerden ötürü, taleplerinin kabulü ile müvekkili şirketin zayi olan 2021 ekim/kasım/aralık ayı dönemlerine ait elektronik yevmiye defteri, elektronik defteri kebir ve elektronik defter raporu ve tüm e defter verileri ile 2021 yılı aralık ayındaki muhasebe verilerinin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesine ve bu kayıtların Gelir İdaresi Başkanlığı nezdinde bulunan suretlerinin dijital kopyasının taraflarına teslim edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, ziyaa nedeniyle ticari defter ve belgeler hakkında zayi belgesi verilmesi davasıdır.
Mahkememizce 08/12/2022 tarih ve —– Esas ve —–sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. —– Bölge Adliye Mahkemesi —-Hukuk Dairesi’nin 27/04/2023 tarih ve —- Esas ve—- karar sayılı ilamında; ”Mahkemece, şirket yetkilisi isticvap edilerek beyanı alınmıştır. Şirket yetkilisi 08.12.2022 tarihli zapta geçen beyanında, 2021 yılı Haziran ayında muhasebe müdürünün kendisini arayarak sistemlere ulaşamadığını söylediğini, daha sonra teknik arkadaşla irtibata geçildiğini bir virüsün muhasebe programlarını şifreleyip –talep ettiğini bildirdiğini— talep edilenler ile yazıştıklarını ancak güvenemedikleri için taleplerini yerine getirmediklerini, yedek serverlerinin olduğunu fakat —-yazılımının yedek serverlerini şifrelediği için ona da ulaşamadıklarını hukuki yollara başvurduklarını beyan etmiştir. Mahkeme tarafından yukarıda yer verilen gerekçeye istinaden ve —- Bölge Adliye Mahkemesi —- Hukuk Dairesinin—– Esas,—– Karar sayılı kararındaki gerekçelere istinaden davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
TTK’nın 64/3. maddesinin son cümlesi “Fiziki ortamda veya elektronik ortamda tutulan ticari defterlerin nasıl tutulacağı, defterlere kayıt zamanı, onay yenileme ile açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığınca müştereken çıkarılan tebliğle belirlenir.” şeklindedir. TTK’nın 82/7. maddesinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. ” hükmü düzenlenmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 19/10/2019 tarih —-sayılı —- yayınlanarak yürürlüğe giren —Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No: —-)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğle; elektronik ortamda tutulan defterlerin, vergi güvenliğini sağlamak ve virüs, siber saldırısı vb. diğer teknolojik ataklara karşı tedbir almak amacıyla ikincil kopyalarının gizliliği ve güvenliği sağlanmış şekilde Gelir İdaresi Başkanlığı sistemlerinde ya da Başkanlıktan izin alabilen güvenli saklamacı kuruluşlar bünyesinde de saklanması zorunluluğu getirilmiştir (Bkz. Tebliğ m.4.4.1-e).
Aynı tebliğin 7.1. maddesininde, e-defter tutanların, Vergi Usul Kanunu’nda belirtilen “Mücbir Sebep” halleri nedeniyle e-Defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-Defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yetkili mahkemeye başvurarak kendisine bir zayi belgesi verilmesini isteyebilecekleri; mahkemeden zayi belgesinin temin edilmesini müteakip, zayi belgesi ile birlikte durumun Başkanlığa yazılı olarak bildirilmesi ve Başkanlık tarafından istenilen bilgi ve belgelerin ibraz edilmesi halinde, mükelleflerin zayi olan e-defter kayıtlarının yeniden oluşturulması ve bunlara ait yeni oluşturulan e-defter ve berat dosyalarının e-defter uygulaması aracılığı ile Başkanlık sistemine yeniden yüklenmesi için Başkanlık tarafından yazılı izin verileceği düzenlenmiştir.
TTK’nın 82/7. maddesine uygun şekilde düzenleme yapılan anılan tebliğde e-defter veya beratlarına ait kayıtların bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren 15 gün içinde yetkili mahkemeden zayi belgesi verilmesini istemesi gerektiği belirtilmiştir. TTK’nın 82/7. maddesinde düzenlenen zayi belgesi verilmesi için başvuru süresi hak düşürücü süre olup bu süre içinde başvuru yapılması zorunludur. Somut olayda da, davacı hak düşürücü süreyi kaçırmamak için eldeki davayı açtığını beyan etmiştir.
TTK’nın 82. maddesi düzenlenmesi anılan Tebliğ hükümleri ile birlikte değerlendirildiğinde, e-defter veya beratlarına ait kayıtların bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi hallerini de kapsadığını kabul etmek gerekir. Tebliğ hükümleri gereğince davacı tarafça Gelir İdaresi Başkanlığı Elektronik Defter ve Belge Yönetim Müdürlüğüne olay sonrasında 22.06.2022 tarihinde gerek yazılı dilekçeyle gerek ise mail yolu ile başvurularak müdürlük nezdinde bulunan ikincil kayıtların verilmesinin talep edildiği, yazılı dilekçeye davacı vekilinin kabulünde olduğu üzere, dava tarihinde henüz cevap verilmediği ancak aynı tarihli yazılan maile 23 Haziren 2022 tarihinde verilen cevapta, sonuç olarak 2020/ Ocak döneminden başlamak üzere müteakip dönemlerin e-defterlerinin ve beratlarının ikincil kopyalarının saklanmak üzere başkanlığa gönderildiği, ikincil kopyaların hali hazırda sadece başkanlığın bilgi işlem sistemlerinde muhafaza edildiği, ancak bu durumun mükelleflerin asıl e-defter ve berat dosyalarının muhafaza ve ibraz ödevlerini ortadan kaldırmadığı, yer verilen hüküm ve açıklamalara göre zayi olduğu belirtilen e-defterlerle ilgili olarak anılan mükelleflerin tebliğde belirtildiği üzere ticari işletmelerinin bulunduğu yetkili mahkemeye zayi belgesi için başvurmalarının gerektiğinin belirtildiği, davacı vekili tarafından cevabı mail üzerine kısa süre sonra iş bu davanın açılmış olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, yukarıda yer verilen yasa ve Tebliğ hükümleri kapsamında ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmak suretiyle davacı şirket hakkında herhangi bir soruşturma bulunup bulunmadığı araştırılarak davacının dosyaya ibraz etmiş olduğu deliller değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekir iken dosya kapsamına uygun olmayan gerekçelerle talebin reddedilmiş olması isabetli görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesini gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir. ” şeklinde karar vererek mahkememiz dosyasını iade etmiştir.
Mahkememizce kaldırma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak ilgili yerlere müzekkere yazılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan davanın zayi olduğu bildirilen ticari defter ve diğer evraklar için zayi belgesi verilmesine ilişkin olduğu, davanın süresinde açıldığı hususunda ihtilaf olmadığı, kaldırma ilamı doğrultusunda davacının bağlı bulunduğu ilgili vergi dairesine müzekkere yazılarak davacı şirket hakkında yürütülen herhangi bir soruşturma olup olmadığının sorulduğu ve cevaben her hangi bir soruşturma bulunmadığının bildirildiği, yine Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından —– Vergi Dairesi Başkanlığına hitaben hazırlanmış olan 16/11/2022 tarihli davacı şirket hakkındaki cevabi yazıda da yetkili mahkemeden zayi belgesi alınması durumunda davacının siber saldırı neticesinde zayi olan belgelerinin ikincil kopyalarının sisteme yüklenebileceğinin bildirildiği, davacının siber saldırı nedeniyle zayii olan evraklarının listesini dosyamıza sunduğu, zayi olan evrakların davacının iradesi dışında-siber saldırı neticesinde zayi olduğu ve davacının bu evraklar için zayii belgesi talep edebileceği , davacının ticari defter ve diğere evraklarının kanuna uygun şekilde saklanırken siber saldırı sebebiyle zayi olduğunun açık olduğu davanın süresinde açıldığı ve kanuni şartların gerçekleştiği anlaşılmakla davaya konu belgelerin zayii olduğu anlaşılmış ve davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜ ile,
Davacı … ait 2021 yılı Ekim-Kasım-Aralık ayına ait tüm e-defterleri ve 2021 yılı Aralık muhasebe verilerinin zayi olduğu anlaşılmakla, ZAYİ BELGESİ VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 269,85-TL harçtan dava açılışında peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile eksik 189,15‬ TL ‘nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davanın niteliği gereği davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde —- BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.