Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/366 E. 2023/691 K. 03.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/366
KARAR NO : 2023/691

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2023
KARAR TARİHİ : 03/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan alacak (ticari satımdan kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari satım konusu konteynerlerin ayıplı olduğunun fark edilmesi üzerine davalı şirket yetkilileri ile ürünlerin ayıpsız misli ile değiştirilmesinin talep edilmesine rağmen taleplerinin karşılanmadığını, davalının yetkilisi tarafından ürünlerin ayıplı olduğunuN, üretim hatasının bulunduğunun kabul edildiğini, bu nedenle haklı olduklarını belirterek öncelikle ürünlerin ayıpsız misli ile değiştirilmesine, kabul görmezse ödenen tutarın iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen 17/04/2018 tarihli tedarik sözleşmesinin 11. Maddesinde; her türlü ihtilaf ve çekişmelerin hallinde —–Adliyesi mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğu konusunda anlaşıldığını, bu nedenle ——Adliyesi Mahkemeleri yetkisiz olduğunu, müvekkilinin adresinin sözleşmesinin yapıldığı ve uygulandığı yerin de —– olduğunu, davacının dava dilekçesi ile “6.000 adet —- Konteynerlerden ayıptan ari misli ile öncelikle değiştirilmesini, olmadığı takdirde konteynerlerin güncel fiyat olan 70 $ * 6.000 = 420.000 Dolar’ı tarafımıza ödenmesi talebi ile iş bu davayı açma zarureti hasıl olmuştur.” talebini bildirmek suretiyle iddia ettiği zararın miktarını belirlediğini, dolayısı ile belirsiz alacak davası açamayacağını, TBK 231.maddesinde öngörülen ikiz yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra işbu davayı açtığını, bu nedenle davanın zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı nedeni ile davanın reddine karar verilmesini, davacının davayı kötü niyetle açtığını, davacı somut olarak bir ayıptan bahsetmediğini, ayıbın hangi tarihte alınan üründe, hangi tarihlerde ve hangi miktarlarda oluştuğunu, ayıbın ne olduğunu ve satılan ürünün değerini, kullanımını ve elverişliliğini ne ölçüde azalttığını veya etkilediğini izah edemediğini, dolayısıyla dava konusu ettiği ayıbı açıklayamadığını ve kanıtlayamadığını, Yetkili mahkeme —— Adliyesi Mahkemeleri olduğundan öncelikle davanın yetkisizlik nedeniyle reddine, davacının iddia ettiği alacak miktarını belirlemiş ve belirleyebilecek konumda olduğundan, belirsiz dava şeklinde açılamayacak davanın bu nedenle reddine, dava zamanaşımına uğradığından, zamanaşımı itirazı doğrultusunda davanın reddine, esasa girilmesi halinde haksız, kötüniyetli ve yasal dayanaktan yoksun davanın bu nedenlerle reddine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.

Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Dava, taraflar arasında ticari ilişkiden kaynaklı alacak davasıdır.
Davalı cevap dilekçesi ile usule ve esasa dair itirazlarını ve savunma vasıtalarını ileri sürmüş, taraflar arasında akdedilen sözleşme ile kararlaştırılan —— Mahkeme ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu belirtilmiştir.6100 sayılı Yasanın 18/2 maddesinde, yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesinin şart olduğu düzenlenmiş olup somut olayda sözleşmenin yazılı olarak yapıldığı ve sözleşmenin tarafların kabulünde olup inkar edilmediği ve sözleşmede yetkili mahkemenin gösterildiği anlaşılmıştır.Yasanın 17 nci maddesine göre, “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır”.“… bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz (yetkisiz bir mahkemede açar) ise, o zaman seçme hakkı davalıya geçer. Yani davalı, yetki itirazında bu mahkemelerden (kendi seçimine göre) birinin yetkili olduğunu bildirebilir (m.19/2,c.2); mahkeme de yetkisizlik kararında dava dosyasının bu (davalının yetki itirazında yetkili olduğunu bildirdiği) mahkemeye gönderilmesine karar verir” (—–).Mahkemelerin ilk itiraz olarak yetkisizlik kararı verebilmeleri için aşağıdaki şartların tamamının birlikte gerçekleşmesi gerekir;
– Davacının, davayı yetkisiz bir mahkemede açması,
– Kesin yetkili mahkemenin bulunmaması ve
– Davalı tarafın cevap dilekçesi ile yetkisizlik ilk itirazında bulunup, yasaya göre yetkili bir mahkemeyi bildirmiş olmasıKümülatif mahiyetteki bu üç şartın gerçekleşmesi halinde 6100 sayılı Yasanın 116/1 hükmüne göre yetkisizlik kararı verilebilir. Somut olayda, tacir olan taraflar arasında akdedilen Sözleşmenin 11 inci maddesine göre; “Bu sözleşmeden doğacak her türlü ihtilaf ve çekişmede —— Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili olacaktır”. Davalı vekili cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunmuş ve yetkili mahkeme olarak sözleşmede belirtilen —— Mahkemelerini belirtmiştir. Bu nedenle yetkiye dair ilk itiraz kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davanın, sözleşmede münhasır yetki sözleşmesinin yer alması nedeni ile davalı yanın yetkiye dair ilk itirazının kabulü ile 6100 sayılı yasanın 116/f.1-b hükmü gereği usulden REDDİNE,
2.Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde başvuru halinde dosyanın yetkili ——- Nöbetçi Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesine gönderilmesine,
3.Yargılama gideri ve vekâlet ücretinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren iki (2) hafta süre içerisinde—–Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.