Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/335 E. 2023/418 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/335 Esas
KARAR NO : 2023/418 Karar

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/05/2023
KARAR TARİHİ : 16/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili ——-Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili —- yetkili hamili olduğu ve her biri 1.200,00 USD (amerikan doları) tutarında olan, düzenleyeninin —— lehtarının —– olduğu; 24.12.2020 tarihli ——- numaralı 19 adet senet (bono) aslı kaybedildiği, yukarıda bilgileri yazılı olan işbu senetlerde yetkili hamili olunduğuna ilişkin iddia —— Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —— değişik iş numaralı dosyası incelendiğinde de görüleceği, zira, ilgili dosya kapsamında müvekkili şirket lehine ihtiyati haciz kararı alındığı, alınmış olunan bu ihtiyati haciz kararı da —–. İcra Müdürlüğü’nün—— esas sayılı dosyasına konu edildiği ve ilgili senetlerin lehtarı konumunda bulunan —— fiilen ihtiyati hacze çıkıldığı, fiilen hacze çıkılan 19.04.2023 tarihinde sonra bahse konu (ihtiyati hacze) 19 adet senet aslı kaybedildiği, bu sebeple ihtiyati haciz kararının uygulandığı—–. İcra Dairesi’nin——esas sayılı dosyası kapsamında esas takibe geçilemediği, geçilebildiği kabul edilse dahi senet asıllarının icra dosyasına sunulması gerekeceğinden müvekkilinin hakkının sürüncemede kalması söz konusu olacağı, bu bağlamda kıymetli evrakın (19 adet senet aslının) zayi olması söz konusu olduğundan bahisle müvekkili —— yetkili hamili olduğu ve yukarıda bilgileri olan 19 adet senet aslının iptaline, davanın kabulüne, 6102 sayılı TTK’nın 652. maddesinin 1. fıkrası gereği senetler yerine geçmek üzere yeni bir senet düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibariyle TTK 818. madde hükmü delaletiyle aynı kanunun 757,763 ve 764 madde hükümleri gereğince zayi nedeniyle bono iptali isteğine ilişkindir.HMK 115 madde hükmü gereğince dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiğinden araştırır.Taraflarda dava şartı noksanlığını herzaman ileri sürebilirler.Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.HMK 114/1-ç madde hükümlerinde yetkinin kesin olduğu hallerde , mahkemenin yetkili bulunması dava şartı olarak belirlenmiştir.HMK 382/1-d-6 madde hükümlerinde kıymetli evrakın iptali davaları çekişmesiz yargı işi olarak belirlenmiştir.HMK 384 madde hükümlerinde çelişmesiz yargı işlerinde yetki kanununda aksine hüküm bulunmadıkça çekişmesiz yargı işleri için talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesi yetkilidir.TTK757/1 madde hükmü gereğince iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki Asliye Ticaret Mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten men edilmesini isteyebilir.(bknz aynı yönde: —– HD ——
Dava dilekçesinin ve —– incelenmesinde davacı olan hamilin yerleşim yerinin ——-olduğu anlaşılmıştır.
Tekmil dosya kapsamının incelenmesi neticesinde, davanın davaya konu bonoların zayi nedeniyle iptali olduğu, davacı tarafça hamili olduğu bonoların zayinin talep edildiği, 6102 sayılı TTK’nın 818. maddesinde poliçeye ilişkin iptal hakkındaki 757 ilâ 763 üncü maddelerle, 764 üncü maddenin birinci fıkrasının bonolar için de uygulanacağı düzenlemesine yer verildiği, TTK’nın 757/1.madde ve fıkrasında “İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir” düzenlemesine yer verildiği, madde metnine göre zayi talebinin ancak ödeme yeri veya hamilin yerleşim yeri mahkemesinden talep edilebileceği, buna göre davacı hamilin yerleşim yerinin —- olduğu, bu hali ile talep bakımından —– Mahkemelerinin kesin yetkili olduğu, kesin yetkinin bulunduğu hallerde Mahkemenin yetkisinin dava şartı olduğu, HMK’nın 115.maddesi uyarınca dava şartının bulunmaması halinde davanın usulden reddine karar verileceğinin düzenlendiği anlaşılmış ve bu hali ile mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile dava dilekçesinin mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine, karar kesinleşip talep halinde dosyanın yetkili—— Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Mahkememizin YETKİSİZLİĞİ nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE,
2.Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili——- Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3.Yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunun yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
4.Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ——BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.