Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/313 E. 2023/724 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/313
KARAR NO : 2023/724

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 02/05/2023
KARAR TARİHİ : 05/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili—– Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: şirketlerinin mobilya ve dekorasyon faaliyetiyle iştigal ettiklerini, şirketlerinde yürüttükleri faaliyetler kapsamında kullanılan Genel Kurul Toplantı ve Müzakere defterlerinin kaybolduğunu ve akıbetinin öğrenilemediğini, netice itibariyle söz konusu defterlerinin zayi olduğunu, söz konusu defterlerin kaybolması nedeniyle şirketlerince karar alınamadığından, davanın kabulü ile şirketlerine ait Genel Kurul Toplantı ve Müzakere hakkında zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
6102 sayılı TTK’nın 82/7.madde ve fıkrasında “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava …açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir. ” düzenlemesine yer verilmiştir.Dava, TTK’nın 82/7. maddesi gereğince …açılan zayi belgesi istemine ilişkindir.
Davacı, şirkete ait genel kurul toplantı ve müzakere defterinin zayi olduğu iddia etmiştir.Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesi uyarınca, bir tacirin saklamakla mükellef olduğu defter ve kâğıtlar hırsızlık veya yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle ve kanuni müddet içinde ziya uğrarsa, tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren on beş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yerin yetkili mahkemesinden kendisine zayi belgesi verilmesini isteyebilir. Mahkeme, lüzumlu gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.TTK’nın 82/7. maddesinde, zayi belgesi verilmesini gerektirecek zayi olma durumları sınırlı olarak sayılmamış ise de tacirin zayi belgesi isteyebilmesi için, defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir.
Somut olayda; davacılar şirkete ait Genel Kurul Toplantı ve Müzakere defterlerinin nasıl kaybolduğunu bilmediklerini, davaya konu Genel Kurul Toplantı ve Müzakere defterlerinin ofiste tadilat sırasında geri dönüşüme atılarak kaybolmuş olabileceğini, tüm aramalara rağmen bulunamadığı belirtmişlerdir. Tacirin yukarıda bahsedilen kanun maddesinden yararlanabilmesi için ticari defter ve belgelerinin korunabilmesi amacıyla gerekli dikkati ve ihtimamı göstermiş olması gerekmektedir. Ayrıca, ziya durumunun tacirin iradesi dışında meydana gelmesi zorunludur. Somut olayda; tacir ziya durumunun nedenini dahi açıklayamamıştır.Tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerekir. Zayi belgesi verilmesi istenilen defterin ne şekilde ve ne zaman zayi olduğuna dair somut bir iddia ve kanıt dahi sunulmamıştır. (bknz : Yargıtay —–. Hukuk Dairesi 04/02/2008 tarih, —–. Sayılı ilamı, —- BAM—– Hukuk Dairesi —–)Davaya konu somut olayda da mahkememizce davacı şirketin temsilcileri isticvab edilmiş ve davaya konu karar defterinin ne şekilde kaybedildiği sorulmuş, isticvab edilen zayi belgesi verilmesi talebinde bulunan tacirlerin, Genel Kurul Toplantı ve Müzakere defterlerinin nasıl kaybolduğunu bilmediklerini, ofiste bir takım yenileme ve tadilat yaptıklarını, bu sırada bir kısım eşyaların da yerini değiştirdiklerini, sonrasında Genel Kurul Toplantı ve Müzakere defterlerini bulamadıklarını, nasıl kaybolduğunu bilmediklerini, elemanlarının eski evrakları dışarıya geri dönüşüme attıklarını, onların arasına karışmış olabileceğini belirtmiş, davacı temsilcilerin de bu beyanını duruşmada da ayrıntılı olarak tekrar edilip imzasıyla da onayladığı, dolayısıyla ortada kanunun aradığı yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle zayi edilme koşulunun oluşmadığı, , basiretli bir tacirin saklamakla mükellef olduğu ticari defterin kaybolduğunu, deftere ne olduğunu bilemediklerini, defter ve belgelerine gereken özen ve ihtimamın gösterilmesi gerektiği, ancak gösterilmediğinin dosya kapsamında sabit olduğu davacının evrakın kendi iradesi dışında zayi olduğunu ıspat edemediği belirlendiğinden, davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 269,85 TL peşin harçtan dava açılırken yatırılan 179,90 TL harcın mahsubu ile eksik bakiye 89,95 TL’nin davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Dair, davacı asiller ve vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —–BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.