Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/936 E. 2023/489 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/936
KARAR NO : 2023/489

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/11/2022
KARAR TARİHİ : 13/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit (ticari ilişkiden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili — dava dışı taraflar arasındaki “Borç Tasfiye Protokolünde imzasının bulunduğunu, protokolün 4/a maddesine göre, vekâlet ücreti dâhil toplam borcun 700.000,00.-TL olduğunun, 4/b maddesinde vade tarihlerinin, 5/1 maddesinde ise alacaklıların protokole konu borç nedeniyle verilen tüm çek/bono ve 600.000,00.-TL tutarlı teminat bonosunu (protokolde) şahit olarak imzası bulunan —–teslim edileceğinin ve yine 4/b ye göre borcun tamamının ödenmesi halinde tüm bono/çeklerin borçlu tarafından —– alınacağının kararlaştırıldığını; müvekkili tarafından farklı tarihlerde toplam 70.000,00.-TL ödeme yapılmasına rağmen senetlerin kendilerine verilmediğini, bu nedenle çektikleri ihtarnameye cevaben —-.Noterliği’nin —–numaralı yevmiyesi içeriğine göre davalı tarafın aralarındaki ticari durumu teyit ettiğini, davalının protokolün geçersizliğini ileri sürerek senetleri iade etmediğini belirterek müvekkili aleyhine girişilen—-İcra Dairesi —–sayılı takibin dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren durdurulmasına, müvekkilinin davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa Tebligat Kanununun 21 inci maddesine göre dava dilekçesinin tebliğ edildiği, yasal süre içinde cevap vermediği anlaşılmakla, 6100 sayılı Yasanın 128 inci maddesi gereği davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamının inkar etmiş sayılmıştır.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Dava, taraflar arasında düzenlenen protokole dayalı olarak düzenlenen on (10) adet bono nedeni ile borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili özetle; müvekkili —–, dava dışı taraflar arasındaki “Borç Tasfiye Protokolü” nde imzasının bulunduğunu, protokolün 4/a maddesine göre, vekâlet ücreti dâhil toplam borcun 700000,00 TL olduğunun, 4/b maddesinde vade tarihlerinin, 5/1 maddesinde ise alacaklıların protokole konu borç nedeniyle verilen tüm çek/bono ve 600000,00 TL tutarlı teminat bonosunu (protokolde) şahit olarak imzası bulunan —-teslim edileceğinin ve yine 4/b ye göre borcun tamamının ödenmesi halinde tüm bono/çeklerin borçlu tarafından —- alınacağının kararlaştırıldığını; müvekkili tarafından farklı tarihlerde toplam 70000,00 TL ödeme yapılmasına rağmen senetlerin kendilerine verilmediğini, bu nedenle çektikleri ihtarnameye cevaben —–Noterliği’nin —- numaralı yevmiyesi içeriğine göredavalı tarafın aralarındaki ticari durumu teyit ettiğini, davalının protokolün geçersizliğini ileri sürerek senetleri iade etmediğini belirterek müvekkili aleyhine girişilen —-.İcra Dairesi—–.sayılı takibin dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren durdurulmasına, müvekkilinin davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinin ekinde, – 9/12/2019 tarihli “Borç Tasfiye Protokolü” ve banka ödeme dekontları bulunmaktadır. Mahkememizce tensiple,
—–.İcra Müdürlüğünün—– sayılı dosyasının sistem üzerinden celbine,
—–.ATM nin —–.sayılı ilamı ile (ilam kesinleşmişse) kesinleşme şerhinin bir örneğinin Mahkememize gönderilmesinin istenilmesine,
—–Noterliğinin 12/8/2020 keşide tarihli, —- yevmiye numaralı ihtarnamesinin bir suretinin tebliğ şerhi ile Mahkememize gönderilmesinin istenilmesine,
—-.Noterliğinin 25/8/2020 keşide tarihli, —— yevmiye numaralı ihtarnamesinin bir suretinin tebliğ şerhi ile Mahkememize gönderilmesinin istenilmesine karar verilmiş, ikmal edilen tüm yazı cevapları dosya arasına alınmıştır.
İlgili protokol incelendiğinde, her ne kadar dava dışı tarafların borçlarından bahsedilmişse de protokolün, 6098 sayılı Yasanın 196 ya göre “borcun dış üstlenme sözleşmesi” olduğu; dolayısıyla davacının da asıl borçlu sıfatını taşıdığı anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı, ilgili takip dosyası ve getirtilen diğer evrak içeriği incelendiğinde; tüm borcun 70000,00 TL tutarlı miktarlar ile on farklı tarihte alacaklı vekili Av.—-ve davadışı — ödendiği, bu durumun davalı — ile birlikte dava dışı —- vekilinin keşide ettiği 24/8/2022 tarihli —– yevmiye numaralı ihtarnameden de anlaşıldığı, ilgili ihtarnamede davalı yanın “borcun tamamının ödendiğini ancak vadesinde ödenmediğini” belirttiği anlaşıldığından taraflar arasındaki protokolde yer alan —– nolu 30/5/2017 tarihli 95000,00 TL tutarlı,—-Şube’ye ait çek ve bu çeke istinaden başlatılan—-İcra Dairesi’nin ——Sayılı takip dosyası nedeniyle davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.-Davanın KABULÜ ile,
Davacının —-. İcra Dairesi’nin —– Sayılı takip dosyasına konu edilen —–Şubesi—– seri numaralı 95.000 TL tutarlı çek nedeniyle borçlu bulunmadığın tespitine,
2.-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 6.393,13.-TL’den davacı tarafça dava açılırken yatırılan 1.598,29.-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 4.794,84‬.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.-Davacı tarafından yatırılan 1.598,29.-TL peşin harç ve 80,70.-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.678,99‬.-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.-Davacı tarafından 432,40.-TL posta gideri olarak sarf edilen yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5.-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 14.974,40.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7.-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren iki (2) hafta süre içerisinde —– Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu..