Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/924 E. 2023/363 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/924 Esas
KARAR NO: 2023/363
DAVA: İtirazın İptali ( Şirket Hisse Devir Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/11/2022
KARAR TARİHİ: 26/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; davacının —- kurucusu olduğu —— maliki bulunduğunu, taraflar arasında —- adresinde —- şirketin hisse devri konusunda karşılıklı olarak mutabakata varıldığını,—— düzenlenen ve yine hisse devir konulu protokol gereği 1.600.000 TL bedel ile ——- olan şirketin % 50 hisseyi satın almayı kabul ve taahhüt etmesine rağmen protokolde yazılı 31.12.2013 tarihli vadede kendisinden kaynaklanan sebeplerden dolayı satın almayı gerekçeleştiremediğini, bu sebeple aynı şartlar geçerli olmak üzere —– satın alma veya üçüncü kişilere satma hakkı verildiğini,—— kendisi adına bu hisse satın alma işini gerçekleştiremeyip ——–% 50 hisseyi satın almasına muvafakat ettiğini, protokolün ayrılmak cüzlerinden olan şirketin asıl devir tarihi olarak bir önceki protokolde kabul edilen 31.10.2013 tarihli borçlarını ve varlıklarını gösteren tabloda yazılı borç ve varlık tutarlarının birbirinden mahsup edilmek sureti ile ortaya çıkacak olan net borç tutarının şirket ortakları tarafından eşit şekilde karşılandığından dolayı bu borç tutarının yarısı devir bedelinden düşülerek kalan tutar net olarak devir alan——–ödeneceğinin kararlaştırıldığını, tarafların iş bu protokolü kendi rızaları ile düzenlediklerini, davacının şirketteki hissesinin bedeli 1.600.000 TL olup, ayrıca şirket ortağı olan——–referansı ve şifahi kefil olması nedeniyle hisse devrini alan davalının da doktor olduğunu düşünerek geri kalan 950.000 TL bedelini davacıya ödeyeceğinden hiç bir kuşku duymadığından o şekilde beyanda bulunduğunu, davacının davalıdaki şirket hisse satışından bakiye kalan 950.000 TL bedeli almak için iyi niyetli ve sabırla beklemesine rağmen davalının bu güne kadar borcunu ödemediğini, alacaklarının tahsili için ———- esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini belirterek davalının itirazının iptaline, takibin devamına ve % 20’dan az olmayacak şekilde icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesi özetle ; davacının ——— bulunan hissesini —— yevmiye numarası ile düzenlediği limited şirket hisse devri sözleşmesiyle devrettiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte TBK’nu madde 147/4 uyarınca ” bir ortaklıkta ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasındaki bir ortağın müdürleri, temsilcileri, denetçileri ile ortaklık veya ortaklar arasındaki alacaklar ” 5 yıllık zamanaşımına tabidir bu sebeple davacının herhangi bir hakkının bulunmadığını belirterek zamanaşımı nedeniyle davanın reddine,
Esas yönünden ise; davacının iddialarını kabul etmediklerini, davaya konu hisse devirinin —- yılında gerçekleştirildiğini,—– yılından bu yana hisse devrine yönelik bedelin davacı tarafından alınmadığı iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davanın reddine, % 20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :Dava ; Taraflar arasındaki limited şirket hisse devir sözleşmesinden kaynaklandığı bildirilen alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine yönelik davalı itirazının İİK.nun 67/1-2 maddesi uyarınca iptaline ilişkindir.
Davacının ;——– icra dosyası ile 950.000,00 satış sözleşmesinden kaynaklı alacak, 705.375 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.655.375,00 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibine başladığı, davalının süresinde itiraz ettiği ve davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek, kanıtlar toplanmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.Bu itibarla toplanan deliller, tarafların iddia ve savunmaları, takip dosyası hep birlikte değerlendirildiğinde;
09.10.2013 tarihinde davacı ve dava dışı ——— arasında düzenlenen protokol ile; “1-Her iki ortak 09.10.2013 tarihinde kapalı zarf usulü ile kendi hisseleri karşılığında isteyecekleri devir bedellerini Türk Lirası değeri ile birbirlerine sunacaklardır. 2-Her iki taraf içinde istenen bedellerden düşük bedel isteyen hissesini satmayı ve yüksel bedel isteyende diğer ortağın hissesini almayı peşinen kabul, beyan ve taahhüt eder. 3-Madde 2’de belirtilen şarta bağlı olarak—- hisse satın alması gerekli olursa , bu durumda——-hisseyi satın almak veya bu bedel ile dışarıdan üçüncü kişiyi ortak yapmak şartı ile hisse alımı yapacağını protokol tarihinde beyan etmiştir. 4-Devir şartları her ne kadar protokol tarihinde konuşulsa dahi devir tarihi 31.10.2013 tarihi itibari ile gerçekleşmiş sayılacak, 01.11.2013 tarihinden itibaren şirkete ait tüm gelirler ve giderler devir alan ortağa ait olacaktır.
5-Her iki ortaktan hissesi karşılığında düşük bedel isteyenin hissesini satın almayı şimdiden taahhüt eden diğer orta, devir tarihiden ( 31.10.2013 tarihinden ) itibaren 30 takvim günü içerisinde satın almayı gerçekleştiremez ise tekliflerdeki düşük bedel üzerinden kendi hisseni satmayı taahhüt eder.
6-Ortaklar arasında devir tarih olarak kabul edilecek olan 31.10.2013 tarihinde devir hesapları yapılırken, şirket borçları ve alacakları ve stoklarda bulunan ürünler hesaplamaya dahil edilerek şirketin 31.10.2013 tarihinde net varlık veya borçları hesaplanır ve bu durum devir bedeline ilave veya devir bedelinden düşülmek sureti ile hesaplama yapılır.
7-Her iki ortaktan yukarıda yazılı şartların sonucunda devir işleminden vazgeçen diğer tarafa 100.000 TL tazminat ödemeyi peşinen kabul , beyan ve taahhüt etmiştir.
8-Madde 3’de —–verilen 3.kişilere hisse alım hakkı verilmesine karşılık aynı hak ve alım hakkı——içinde geçerli olacaktır. ” şeklinde düzenleme yapıldığı, 14.02.2014 tarihli davacı, davalı ve dava dışı —— arasında düzenenen protokol ile de;
“1-… 09.10.2013 tarihinde düzenlenen ve yine hisse devir konulu protokol gereği 1.600.000 TL bedel ile ——- ait olan ———- hisseyi satın almayı kabul beyan ve taahhüt etmesine rağmen , ilgili protokolde yazılı 31.12.2013 tarihli vadede kendisinden kaynaklanan sebeplerden ötürü satın almayı gerçekleştirememiştir. Bu sebeple aynı şartlar geçerli olmak üzere ———– satın alma veya üçüncü kişilere satma hakkı verilmiştir.
2——– kendisi adına bu hisse satın alma işini gerçekleştirmeyip,———- yukarıda yazılı bedelle % 50 hisseyi satın almasına muvafakat etmiştir.
3-Eklerde yer alan bu protokolün ayrılmaz cüzlerinden olan şirketin asıl devir tarihi olarak bir önceki protokolde ( 09.10.2013 tarihli protokol) kabul edilen 31.10.2013 tarihli borçlarını ve varlıklarını gösteren tabloda yazılı borç ve varlık tutarları birbirinden mahsup edilmek sureti ile ortaya çıkacak olan net borç tutarı şirket ortakları tarafından eşit şekilde karşılandığından dolayı, bu borç tutarının yarısı devir bedelinden düşülerek kalan tutar net olarak devir alan ———ödenecektir.
4-Her ne kadar 31.12.2013 tarihi itibari ile hisse devri gerçekleşmiş olsa dahi, tutarları belli olmayan ve yine eklerde şirket varlıkları olarak gösterilen ve bu protokolün ayrılmaz cüzlerinden olan şirketin 3. kişi, kurum veya kuruluşlarından olan alacakları da yine devir öncesi döneme ait olup, bunların tutarlarının belli olmaması sebebi ile her ne kadar tarihte olursa olsun bu alacaklar ile ilgili yapılacak olan tüm tahsilatlar eski ortaklar —— arasında eşit şekilde paylaşılacaktır.
5-Yine her ne kadar 31.12.2013 tarihi itibari ile hisse devir gerçekleşmiş olsa dahi, tutarları henüz bilinemeyen ve devir tarihinden sonra ortaya çıkabilecek olan her türlü devir öncesi dönemine ait vergi,—cezaları vb. her türlü resmi ve özel kişi, kurum ve kuruluşlara ödenecek tutarlarda yine eski ortaklar—— tarafından eşit şekilde ödenecektir.
6-Bir önceki protokolde (09.10.2013 tarihli protokol) kararlaştırılan devir tarihi olarak kabul edilen 31.10.2013 tarihinden sonra —– tarihine kadar geçen sürede şirketten çekilen para tutarları yine kendisine ödenecek olan devir tutarından düşüldükten sonra kendisine ödeme yapılacaktır.
7-Şirket kuruluş tarihinden itibarin henüz devam eden —–mali dönemlerinden —– tarafından şirket bilgisi dışında kesilen faturalardan kaynaklanan fazla ödenen vergilerin iade tutarı, şirket eski çalışanlarından—-şirketten çaldığı paraların tahsili için kendisinden alınan senet tutarları ve —- muhtelif alacaklara karşılık alınan senet tutarı ile ilgili olarak tahsil edilebilecek tüm şirket alacakları şirketin eski ortaklar—- tarafından eşit şekilde bölüşecektir. ” şeklinde anlaşmaya varıldığı,Davacının ——- düzenlenen limited şirket hisse devri sözleşmesinde ———— hissesini tüm aktif ve pasifiyle davalıya devrettiği ve devir bedeli olan 650.000 TL’yi nakden ve tamamen aldığını beyan ettiği, ancak davacının davalıya devredilen % 50 şirket hissesinin bedelinin 1.600.000 TL olduğunu belirterek iş bu dava ve dayanağı takip dosyasında taraflar arasındaki hisse satış sözleşmesinden kaynaklanan bakiye 950.000 TL’nin tahsilini talep ettiği, davacının 2014 tarihli hisse devir sözleşmesine dayanarak talepte bulunduğu, 6098 Sayılı Borçlar Kanunun 147/4 maddesinde bir ortaklıkla, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasındaki bir ortağın müdürleri, temsilcileri, denetçileri ile ortaklık veya ortaklar arasındaki alacaklar için açılan tüm davalar için ön görülen hisse devir tarihinden itibaren başlayan 5 yıllık zamanaşımı süresinin dava tarihinden önce dolduğu ve davalının da süresinde zamanaşımı itirazında bulunduğu görülmekle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, davalının koşulları oluşmayan tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM; Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Zamanaşımı nedeniyle DAVANIN REDDİNE,
2-KARAR HARCI;
Alınması gereken 179,90 TL maktu karar harcının 19.901,01 TL’si dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına, fazla alınan 19.721,11 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-AVUKATLIK ÜCRETİ,
Davada avukatla temsil edilen davalı yararına belirlenen 180.000,00 TL nispi avukatlık ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ,
a-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
b-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
c-Davalı tarafından yatırılan 11,50 TL vekaletname harcının davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 26/04/2023