Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/831 E. 2023/765 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/831
KARAR NO : 2023/765

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 22/02/2022
KARAR TARİHİ : 19/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili —-. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı ile müvekkili şirket arasında Elektrik Aboneliği Sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme çerçevesinde —-Dükkan—adresinde kurulu —– nolu sözleşme ile davalının elektrik kullanmaya başladığını, tesisatın bulunduğu ve elektriğin kullanıldığı yerin ticarethane olduğunu, davalının ödemediği 5.425,24 TL’lik bir elektrik faturası borcu olduğunu, bu faturanın gecikme zammının 530,55 TL olduğunu, 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 24.maddesi uyarınca gecikme zammı vergi matrahına dahil olduğundan icra takibine esas gecikme zammı için tahakkuk eden 42,64 TL KDV’sinin de borçludan talep edildiğini, talep edilmesine rağmen, davalının dava konusu fatura borcu ve gecikme zammını ödememesi üzerine müvekkilinin davalı aleyhine—- Abonelik Sözleşmeleri İcra Müdürlüğü’nün —– esas sayılı dosyasından takip başlattığını, davalının dosya borcunun tamamına haksız itirazı üzerine takibin durduğunu belirtmiş olup, davanın kabulüne, davalının icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatı ile mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin —–adresinde —–sözleşme hesap ve —– müşteri numarası ile davacı şirkette elektrik abonesi olduğunu, davacının iddia ettiği elektrik fatura borcunun ödenmediği iddiasının doğru olmadığını, müvekkilinin sorumluluklarını layıkıyla yerine getirdiğini, müvekkili şirket aboneliğinin davalı tarafından haber verilmeksizin yazılı veya sözlü rıza alınmadan iptal edilip, yeni bir elektrik aboneliği oluşturulmuş ve eski sözleşme üzerinde gelen faturalar son güne kadar ödenmeye devam ettiğini, sözleşmenin yenilenmesi ile birlikte eski sözleşme feshedilip yeni sözleşmenin müvekkiline gönderildiğini, müvekkilinin icra takibinden bu aşamada haberdar olduğunu, müvekkili şirketin ve yetkililerinin yenilenen abonelikten haberdar olmadıklarını, davacı şirket tarafından sözleşmenin yenilenmesi ile beraber abonelik numarası ve sayacın değiştiğinin ortaya çıktığını, davacı tarafça feshedilen aboneliğin güvence bedeli olarak ödenen bedelin de iade edilmediğini, dava konusu faturaların 2020 yılı coronavirus pandemisinin başlangıcından 5 ay sonraki döneme ait olduğunu, pandemi sürecinde ekonomik bunalımın artması üzerine davalı şirkette kısa çalışma ödeneği başvurusunda bulunduğunu ve şirketin o dönemde faal olarak çalıştırılmadığını, aktif iş sahasına devam edilmediği, dolayısıyla şirkette elektrik kullanım miktarı minimuma düştüğünden böylesi yüksek elektrik faturalarının gelmesinin şüpheli olduğunu, bu durumun müvekkilin önceki elektrik faturalarının sunulması ile anlaşılacağını, dava konusu faturaların olduğu dönmede EPDK tarafından Corona virüs salgını nedeniyle elektrik ve doğalgaz faturalarında sayaç okumama kararı alındığını, bu karara göre 3 ay süreyle elektrik ve doğalgaz faturaları için sayaç okuma yapılmayacak, abonelere geçmiş tüketim ortalamalarına göre fatura gönderileceğinin söylendiğini, işbu sebeple geçmiş aylara ait faturaların celbini talep ettiklerini belirtmiş olup, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, davanın reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesini vekaleten talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dava öncelikle —- Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılmış mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememizin esasına tevzi olunmuştur.Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, —– Abonelik Sözleşmeleri İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası, tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.—– Abonelik Sözleşmeleri İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 5.425,24‬-TL Asıl Alacak, 473,19‬-TL + 136,87‬ TL işlemiş faiz + 42,64 TL KDV ve 293,68 TL geçmiş dönem faizi olmak üzere toplam 5.998,43-TL’nin tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 05/05/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 05/05/2021 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların sunduğu deliller ve tarafların ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılmak üzere bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.29/08/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle: A- Defterlerin Usulüne Uygun Tutulup Tutulmadığı Yönünden: Davacı şirketin 2020 yılına ilişkin ticari defterlerinin GİB onaylı beratlarının süresinde alındığı, TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, Davalı şirketin 2020 yılına ilişkin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapıldığı, TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, B-Davacı Alacağı Yönünden: Raporumuzun Genel Değerlendirme bölümünde detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, taraflar arasında 08.01.2019 tarihinde,—– Sözleşme Numaralı Perakende Satış Sözleşmesi imzalandığının ihtilafsız olduğu, takip konusu alacağı oluşturan faturalardan 18.07.2020 tarih,—– no.lu 3.864,00 TL tutarlı faturanın davalı şirket defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak 20.08.2020 tarih, —–no.lu 4.144,50 TL tutarlı faturanın kayıtlı olmasa da, davalı hesap hareketleri takip edildiğinden sözleşmenin ayakta olduğu dönmede keşide edilen bu faturanın Ağustos 2020 döneminde eksik olarak yer almadığı, davalı Temmuz ayında ve Eylül ayında davacı lehine fatura alacağı tahakkuku yaptırmış iken Ağustos 2020 ayında tahakkuk yapmadığının da görüldüğü, yer almayan ilgili dönem faturasının da önceki dönem aylık tüketimlerine nazaran aşırılık göstermediği, covit döneminde bu kadar tüketimin olmayacağı savunmasının ise soyut ve dosya kapsamında ispatlayıcı bir delilin bulunmadığı, bu hususta detaylı teknik incelemenin mali bilirkişi olarak uzmanlık alanımın dışında bulunduğu dikkate alındığında davacının; hizmetini ifa ettiği faturalar karşılığı 03.05.2021 takip tarihi itibarıyla 5.718,92 TL bakiye asıl alacağını talep edebileceği mütalaa edilmiştir. C- Faiz: Raporumuzun 5-Faiz bölümünde detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, takdir mahkemeye ait olmak üzere, davacının alacağını talep edebileceğine karar verilmesi halinde, yukarıda tarafımızca hesaplanan gecikme zammı tutarı olan 773,48 TL üzerinden hesaplanan KDV tutarının (%18) 139,23 TL olduğu, davacının talebi daha az olduğundan, 236,87 TL gecikme zammı ve 42,64 TL KDV bedeli talebinin yerinde olduğu, Mahkeme’nin kısmen ya da tamamen Davacı lehine hüküm kurması halinde takip sonrasında hükmolunacak 5.718,92 TL asıl alacağıına—- sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun gereği aylık %1,6 (yıllık %19,20) gecikme zammı ve bu tutara %18 KDV bedeli talebinin yerinde olduğu, icra inkâr tazminatı ve sair hususların mahkemenin takdiri içinde kaldığı, kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde açılan davanın her iki taraf da tüzel kişi tacir olmakla elektrik aboneliği sözleşmesinden doğan elektrik enerjisinin ticari satımından kaynaklanan itirazın iptali talepli olduğu, mahkememizce tarafların defterlerinin incelenmesi için dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, süresinde tarafların ilgili yıllara ait ticari defterlerinin incelemeye sunulduğu, 29/08/2023 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde tarafların ihtilafa konu 2020 yılına ait, ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil vasfının bulunduğu, taraflar arasında 08/01/2019 tarihinde imzalanan perakende satış sözleşmesi ile davalının davacıdan elektrik enerjisi satın aldığı, takip konusu alacağı oluşturan faturalardan 18/07/2020 tarihli —– no.lu 3.864,00 TL tutarlı faturanın davalı şirket defterlerinde de kayıtlı olduğu, ancak 20/08/2020 tarihli —-no.lu 4.144,50 TL tutarlı faturanın ise kayıtlı olmasa da, davalı hesap hareketleri takip edildiğinden sözleşmenin ayakta olduğu dönmede keşide edilen bu faturanın Ağustos 2020 döneminde eksik olarak yer almadığı, davalı Temmuz ayında ve Eylül ayında davacı lehine fatura alacağı tahakkuku yaptırmış iken Ağustos 2020 ayında tahakkuk yapmadığının da görüldüğü, yer almayan ilgili dönem faturasının da önceki dönem aylık tüketimlerine nazaran aşırılık da göstermediği, davalının covit döneminde bu kadar tüketimin olmayacağına yönelik itirazlarının ise soyut ve dosya kapsamında iddiasını isbatlayıcı başkaca bilgi, belge ve delil de olmamakla mahkememizce de bu savunmaya itibar edilmediği, incelenen davacı defterlerine göre davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 5.718,92-TL alacaklı olduğunun okunduğu, 29/08/2023 tarihli bilirkişi raporunun gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun olmakla hükme esas alındığı, tarafların sunmuş olduğu usulüne uygun tutulmuş ticari defterleri ile alacağın kanıtlandığı anlaşılmış ve bu doğrultuda davanın taleple bağlı kalınarak 5.718,92-TL asıl alacak, 236,87-TL gecikme zammı ve 42,64-TL KDV olmak üzere toplam 5.998,43-TL üzerinden tam kabulüne karar verilmiş, davacının itiraz neticesinde alacağına geç kavuşacak olması ve alacağın likit olması da birlikte değerlendirildiğinde icra inkar tazminatına da hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KABULÜ ile,
—- Abonelik Sözleşmeleri İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 5.718,92 TL asıl alacak + 236,87 TL gecikme zammı ve 42,64 TL KDV olmak üzere 5.998,43 üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,Alacak likit olmakla asıl alacağın %20’si oranında hesap edilen 1.143,78 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 409,75 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 329,05 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
ARABULUCULUK ÜCRETİ
3-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.998,43 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 161,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 1.750,00 TL bilirkişi ücreti ve 142,00 TL posta ücreti olmak üzere toplamda 1,892,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nın 341/2 maddesi gereği miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.