Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/810 E. 2023/650 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/810
KARAR NO : 2023/650

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/10/2022
KARAR TARİHİ : 21/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili ——. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirkete ait aracın davalı araç sürücüsü —- yönetimindeki—– plakalı araç ile çarpışması ve çarpışmanın etkisi ile park halinde olan dava dışı ——-plakalı araca çarpması sonucunda trafik kazası meydana geldiğini, müvekkili şirkete ait araçta ciddi hasarlar oluştuğunu, olay yerine gelen polis tarafından maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı düzenlendiğini, söz konusu kaza tespit tutanağından anlaşılacağı üzere müvekkili şirkete ait aracın sürücüsü kadar davalı araç sürücüsü de kusurlu ve kusuru oranında müvekkilin zararını gidermekle yükümlü olduğunu, müvekkili şirket aracında meydana gelen hasarın tespiti için 230,29 TL tutarında ekspertiz ücreti ödediğini, yapılan hasar tespiti sonrasında araç onarımı için 17,926.37 TL tutarında faturanın müvekkili şirkete tanzim edildiğini, ekspertiz raporuna göre rücu oranı %75 olduğundan ötürü davalı sigorta şirketine 13.444,78 TL tutarında fatura ile başvuru yaptığını, davalı sigorta şirketinin, müvekkili şirkete 9.757,84 TL tutarında ödeme de bulunduğunu, bunun üzerine kalan eksik bakiye ve ekspertiz ücreti olan 3.918,07 TL’nin tahsili için davalılar aleyhine için ——İcra Müdürlüğü —— Esas sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, icra takibi başlatıldıktan sonra davalı sigorta şirketinin, icra müdürlüğüne 2.725,57 TL tutarında ödeme de bulunduğunu, davalılar tarafından takibe, borca, faize ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durmasına karar verildiğini, bunun üzerine arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, ancak anlaşma sağlanamadığını, hasarın oluşumunda davalı araç sürücüsü Karayolları Trafik Kanunu 57/1-a bendi uyarınca kusurlu olduğunu, müvekkili şirketin maliki olduğu araç üzerinde meydana gelen hasarın, davalı araç sürücüsünün Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Trafik Yönetmeliği ‘nde belirtilen yükümlülüklere aykırı eylemi neticesinde vuku bulduğunu, haksız fiil sorumluluğunun tüm şartları olay üzerinde gerçekleşmiş bulunduğundan dolayı davalının zarar üzerinde sorumluluğunun aşikar olduğunu, davalı sigorta şirketinin zorunlu mali mesuliyet sigortacısı sıfatıyla sorumluluğu olduğunu, Karayolları Trafik Kanunu 97. maddesi gereğince zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiğini, bunun üzerine kazada davalı araç sürücüsü kusurlu olduğundan karşı aracın trafik sigortacısına başvuruda bulunulduğunu, davalı sigorta şirketine —– No’lu tarihli yansıtma fatura ile birlikte talebe ilişkin başvuru yapıldığını, davalıların kötü niyetli itirazının ödemede gecikmeye sebep olmasından dolayı icra inkar tazminatı talepleri bulunduğunu, davalı tarafın yasal evraklar ile likit bir alacağa karşı kötüniyetli olarak borcu olmadığı yönünde itiraz ettiğini, müvekkilinin alacağını almasında gecikmeye sebebiyet verdiğini, tüm bu nedenlerle davanın kabulüne, borçlunun takibe, ferilerine ve faize ilişkin haksız itirazlarının iptali ile —–İcra Müdürlüğü’nün —–sayılı icra dosyasındaki takibin devamına,alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :
Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle; gerçekleşen kazanın poliçe vade ve teminatında olmadığının tespiti halinde davanın reddi gerektiğini, söz konusu kazaya ilişkin olarak trafik sigortasından talepte bulunan davacının eş zamanlı olarak sigortalıdan da talepte bulunup bulunmadığının, aralarında mahkeme huzurunda şikayetten ve/veya uzlaşma olup olmadığı, zararının karşılanıp karşılanmadığı hususlarının tespiti gerektiğini, aynı olay ve talebe ilişkin Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru yapılıp yapılmadığının tespiti için kuruma müzekkere yazılmasını, başvuru var ise huzurdaki davanın reddini talep ettiklerini, eldeki davanın ticari bir dava olduğunu, davaya konu kazada sigortalı aracın kusurlu olduğunun davacı tarafından ispatı gerektiğini, bu hususta trafik ihtisas daire başkanlığından rapor alınması gerektiğini, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, başvuran vekilinin tahkim başvurusundan önce dava şartı olan müvekkiline başvuru şartını yerine getirmiş olması gerektiğini, somut olayda başvuru şartı gerçekleşmediğinden, usulden red kararı verilmesini, başvuru sahibinin iddia ettiği şekilde belirtilen evrakları sunduğu düşünülse dahi özellikle hasarın hangi parçalarda olduğu, boyutu ve değer kaybına esas bilgilerin, aracın km’si, daha önceden hasarlanmış olup olmadığı, hasar ve onarıma ilişkin belgelerin eksiksiz olarak ibraz edilmesi gerektiğini, bu yönüyle başvurun usulden reddi gerektiğini, başvuru sahibinin aracını kasko sigorta poliçesi kapsamında tamir ettirip ettirmediği; şayet kasko kapsamında tamir işlemi gerçekleşmiş ise bu durumda, kasko hasar dosyasında bulunan tüm belgeleri ve özellikle eksper raporunu temin ederek başvuru yapması, değer kaybı hesabının yapılabilmesi için kaçınılmaz olduğunu, aksi halde, aracı inceleme, aracı hasarlı görme ve dahi detaylı eksper incelemesi yapma şansı olmayan müvekkili şirketin, hangi parçaların ne oranda hasarlandığını anlayarak Genel Şartlardaki formüllere göre değer kaybı hesaplamasının da mümkün olmayacağını, başvuru sahibinin müvekkili şirkete yaptığı yazılı başvuru için sigortacılık mevzuatı gereği 15 iş günü müvekkilinin cevabını beklemesi gerektiği halde bu süreyi beklemeksizin yaptığı işbu başvurunun iyi niyetli olmadığını, trafik kazasının meydana geldiği tarih dikkate alındığında, huzurdaki dava dosyasının ikame edildiği tarih itibari ile mevzuatta tanımlanan 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, davacının, aracının onarımını yetkili serviste orijinal parçalar ile gerçekleştirmiş olmasının müvekkili şirketin sorumluluğunda olmadığını, bu sebeple Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca müvekkili şirketin sorumluluğu sadece aracın kaza tarihinde anlaşmalı olduğu onarım merkezinde onarılması durumunda uygulanacak parça, tedarik, işçilik ve diğer hususlara göre belirlenecek bedelle sınırlı olduğunu, davacının aracının onarımını yetkili serviste orijinal parçaları ile yaptırması neticesinde ödemiş olduğu onarım bedeli fahiş olup müvekkili şirketin söz konusu bedelden sorumluluğu bulunmadığını, avans faizi taleplerinin reddi gerektiğini, tüm bu nedenlerle öncelikle dava şartı eksiliğinden reddine, esasa girilmesi halinde dosyanın esastan reddine, aksi yönde kanaat halinde kusur ve müterafik kusur indirimleri de uygulanarak karar verilmesine yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, —-İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı dosyası, tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.—— İcra Müdürlüğü’nün —–Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalılar aleyhine 3.918,07-TL Asıl Alacak, 1.318,43‬-TL işlemiş Faiz olmak üzere toplam 5.236,50-TL’nin tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı —– 14/10/2020 tarihinde e-tebligat ile tebliğ edildiği, davalı —- 19/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı —— tarafından 21/10/2020 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.Deliller toplandıktan sonra kusur ve hasar yönünden rapor alınması için dosya makine mühendisi bilirkişi —– tevdi edilmiştir. 31/05/2023 Tarihli bilirkişi raporunda özetle; 15/10/2018 tarihinde meydana gelen dava konusu —— plakalı aracın hasarı ile neticelenen trafik kazasında; Kusur Yönünden: davalı sürücü (—– plakalı araç sürücüsü)—–%75 oranında kusurlu olduğu, dava konusu araç sürücüsü (—– plaka sayılı—–model ) dava dışı—– %25 oranında kusurlu olduğu, dava dışı park halindeki aracın (—–Plakalı araç) olayda etkinliği/kural ihlali bulunmadığı, Hasar Yönünden: 15/10/2018 tarihinde meydana gelen kaza sonucu oluşan hasara ilişkin 24/01/2019-15-10-2018 rapor kayıt tarihli (—–dosya nolu) KASKO Kesin Ekspertiz Raporu, 15/08/2019 tarih ve KDV dahil 2.574,03 TL tutarlı ve 12/11/2018 tarih ve KDV dahil 15.352,34 TL tutarlı 2 adet onarım faturası kapsamındaki parça-malzeme ve işçilik kalemleri ile ilgili tespitlerin, —– plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, Hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğu, Dava konusu —– plaka sayılı —-marka/tip, —–model araçta meydana gelen toplam hasar tutarının KDV dahil 17.926,37 TL olabileceği, hesaplanan tutarın serbest piyasa koşullarında kabul edilebilir makul fiyat aralığında, hasarın şekline-niteliğine-günün rayicine ve dosya kapsamına uygun olduğu, [(17.926,37 TL. Hasar Tutarı) x %75 kusur oranı] = 13.444,78 TL olduğu, dava dilekçesinde “Davalı sigorta şirketi, müvekkili şirkete 9.757,84 TL tutarında ödeme de bulunduğu, bunun üzerine kalan eksik bakiye ve ekspertiz ücreti olan 3.918,07 TL’nin tahsili için davalılar aleyhine için —- İcra Müdürlüğü —– sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığı, icra takibi başlatıldıktan sonra davalı sigorta şirketi, icra müdürlüğüne 2.725,57 TL tutarında ödeme de bulunulduğu” şeklinde belirtildiği, belirtilen ödemelere ilişkin dosya kapsamında dekont örneği bulunduğu, Dosya kapsamında —– tarafından ——adına kesilen 06/02/2019 tarihli ve —-Numaralı Fatura “Ekspertiz Ücreti (——Ekspertiz Ücreti) açıklamalı, 195,16 TL. + 35,13 KDV = 230,29 TL tutarındaki fotokopisi bulunduğu, talep edilen tutarın makul fiyat olabileceği hesaplanmış ise de, bu yöndeki nihai kararın Mahkemede olduğu, Davacı vekili tarafından—–İcra Dairesi’nin —–İcra Dosyası kapsamında; 5.236,50 TL Toplam Alacak [3.918,07TL Eksik Bakiye Ve Eksper Ücreti Alacağı + 927,29 TL İşlemiş Faiz + 391,14 TL İşlemiş Faiz] olan, 06/10/2020 tarihli takip başaltılmış olduğu, (961,37 TL Hasar kalan bakiye +230,29 Eksper Ücreti= 1.191,66 TL olduğu) kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan davanın davacının mülkiyetinde olan —–plakalı araç ile davalı—- sürücüsü ve maliki, diğer davalı sigorta şirketinin ise ZMMS’cisi olduğu —– plakalı aracın 15/10/2018 tarihinde çarpışmaları neticesinde davacı aracında oluşan hasar bedelinin eksik ödediğinden bahisle itirazın iptali talepli olduğu, mahkememizce uyuşmazlığın çözümü teknik bilgi gerektirmekle dosyanın trafik kazası alanında uzman makine mühendisi bilirkişiye tevdii edildiği, 31/05/2023 tarihli bilirkişi raporunun gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun bulunmakla hükme esas alındığı, davalının sigortalısı olan —- plakalı aracın davaya konu kazanın meydana gelmesinde %75 kusurlu olduğu, davacı aracının ise %25 kusurlu olduğu, davacı aracında meydana gelen hasarın kaza ile uyumlu olduğu ve hasar bedelinin 17.926,37-TL olduğu, kusur oranı göz önünde bulundurulduğunda %75 kusur oranına karşılık davacının aracındaki hasarın 13.444,78-TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya dava öncesinde yapılan 9.757,84-TL’lik hasar ödemesi düşüldüğünde davacının bakiye 961,37-TL hasar bedeli alacağının bulunduğu, bu bedelden davalı sürücünün haksız fiil ile zarar veren ve işleten sıfatıyla , diğer davalı sigorta şirketinin ise tanzim etmiş olduğu poliçe dolayısıyla davacıya karşı sorumlu oldukları mahkememizce anlaşılmış ve davanın kabulüne karar verilmiş, 230,29-TL ekspertiz ücreti alacağı yönünden ise yerleşik yargıtay uygulamaları çerçevesinde bu bedel makul olmakla yargılama giderleri arasında değerlendirilmiş, alacağın likit olduğu değerlendirilmekle icra inkar tazminatına da hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile,
—–İcra Müdürlüğü’nün——Esas sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 961,37 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep gibi yasal faiz işletilmesine,Alacak likit olmakla asıl alacağın %20’si oranında hesap edilen 192,27 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,230,29 TL ekspertiz ve 12,50 TL fotokopi ücretinin yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 269,85 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harçtan mahsubu ile eksik 189,15‬ TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 961,37 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Reddedilen kısım bakımından davalı —– vekili için takdir olunan 78,87‬ TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 161,40 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 189,00 TL posta ücreti 230,29 TL ekspertiz ve 12,50 TL fotokopi ücreti olmak üzere toplamda 1.931,79‬ TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.785,32 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan 470,07‬ TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.600,00 TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.478,69 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan 121,31 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalılar tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nın 341/2 maddesi gereği miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.