Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/763 E. 2023/647 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/763
KARAR NO : 2023/647

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2022
KARAR TARİHİ : 21/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili—–Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin—–adı altında şahıs şirketi bulunduğunu ve davalının alçı çimento, inşaat malzemelerinin nakliye işini üstlendiğini, bu iş karşılığında 2.596,00 TL ücretini alamadığını, konu ile ilgili arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak anlaşamadıklarını, müvekkilinin fatura alacağını alamadığından —-İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, davalının haksız şekilde takibe itiraz ettiğini, tüm bu nedenlerle davalının haksız ve yersiz itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının hukuksuz ve mesnetsiz olduğunu, davacının tarafça dava dilekçesinde davacının bir şahıs şirketi olduğu iddia edilmişse de—–Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen yazı cevabında böyle bir şahıs şirketi bulunmadığının ifade edildiğini, bu durumun davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu ortaya koyduğunu, arabuluculuk tutanağının dosyaya sunulmadığını, eldeki davanın arabuluculuğa tabi olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, —–. İcra Müdürlüğü’nün —–Esas sayılı dosyası, tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.Mahkememizce 02/03/2023 tarihli ön inceleme celsesi ara kararı ile taraf ticari defterleri üzerinde inceleme yapılması için bilirkişi ara kararı kurulmuş ancak duruşmaya katılan taraf vekillerine usulünce gerekli ihtaratlar da yapılmış olmasına rağmen taraf vekilleri incelemeye katılmamış, davacı vekilince bilirkişi ücreti yatırılmamıştır.Mahkememizce davacının alacağına temel oluşturan sevk irsaliyesindeki davalı adına malları teslim alan kişi olarak imzası olan —– isimli kişinin davalının sigortalı işçisi olup olmadığı ilgili —- müdürlüklerinden sorulmuş ve gelen yazı cevaplarından davalının —- isimli çalışanının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: açılan davanın ticari nitelikli hizmet sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali talepli olduğu, davacının takibe konu taşıma işinin davalıya usulünce teslim edildiğine dair sunduğu irsaliyedeki teslim alan imzasının —– adına olduğu, mahkememizce ilgili —- müdürlüklerine müzekkereler yazılarak bu kişinin davalı şirket çalışanı olup olmadığının sorulduğu, gelen yazı cevaplarında davalı şirketin böyle bir çalışanının bulunmadığının anlaşıldığı, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi için verilen ara karar gereği verilen kesin süre içerisinde davacı tarafça bilirkişi ücretinin dosyaya yatırılmadığı, inceleme günü de incelemeye katılınmadığı, tüm bu hususlar çerçevesinde 6100 sayılı HMK’nın 190. maddesi gereğince davacının ispat yükü altında olmasına rağmen davasını ispat edemediği mahkememizce anlaşılmış ve kanıtlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 269,85 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 189,15 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.320,00-TL’nin 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 4.479,42‬ TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda 6100 sayılı HMK’nın 341/2 maddesi gereği miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.