Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/725 E. 2022/768 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/725 Esas
KARAR NO: 2022/768
DAVA: Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ: 21/09/2022
KARAR TARİHİ: 23/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının ——– yargılama yapmaya görevli ve yetkili ——- yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacı ——– alanında faaliyet gösteren müflis ——— müddet çalıştığı, yasal hakları ödenmeksizin işveren tarafça haksız yere işten çıkartıldığı ve ——- doğan yasal akçalı haklarının tahsili kapsamında —- sayılı dosyası ile alacak/tazminat talepli davayı ikame ettiği, yukarıda bahsi geçen dava devam ederken davalı işveren şirketin ———– kısa bir süre zarfında kesinleştiği, alacak davalarının kabulüne karar verildiği, iş mahkemesinden alınan gerekçeli karar ile görevli ve yetkili iflas müdürlüğüne alacak yazdırma resmi prosedürü başlatıldığı, ——-müflis şirketin sadece bir adet taşınır malvarlığı ——– bulunduğu gerekçesiyle İİK ilgili maddesi hükmü kapsamında erken tasfiyeye gittiği ve bilahare görmüş olduğu lüzum üzerine kısa bir süre sonra tasfiye prosedürünü kapattığı, alacaklı vekili sıfatıyla yaptıkları yazılı talep üzerine ilgili iflas müdürlüğü,—- cetveli düzenlediği ve işbu ek sıra cetvelini tarafları gibi alacaklı taraflara usulü dairesinde tebliğ ve ilan ettiği, bahsi geçen sıra cetvelinde yasal alacaklarının “ ihtilaflı alacak “ kapsamında kaydedildiği, buna yasal gerekçe olarak da gerekçeli kararın ekinde kesinleşme şerhinin bulunmadığı beyan olunduğu, aynı olgu gerekçe gösterilerek onbeş günlük yasal süresi zarfında görevli ve yetkili mahkemede kayıt kabul davası ikame etmeleri gerektiği de belirtiltiğinden bahisle Davalı ———-dosyasından vermiş olduğu , —— tutarındaki yasal alacaklarının “ ihtilaflı alacak “ olarak tespit ve kayıt edildiği ek ——-sıra cetveline olan işbu itirazlarının kabulüne, diğer deyişle yasal alacaklarının ihtilaflı değil kesin alacak olarak dosyamıza kaydına—– tüm yargılama giderlerinin de davalı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, sıra cetveline itiraz ve neticelerini düzenleyen İİK’nun 235.maddesi hükmüne dayalı kayıt kabul davasıdır.
İcra ve İflas Kanunun 235/2. fıkrasında “ İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır. Muteriz başkasının kabul edilen alacağına veya ona verilen sıraya itiraz ediyorsa davasını o alacaklıya karşı açar “ düzenlemesine yer verilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça masanın hesap edip ihtilaflı alacak olarak masaya kayıt ve kabul ettiği alacak miktarı olan ——– itiraz etmemiş sadece masanın İş Mahkemesinin mezkur kararının kesinleşmemesi sebebiyle alacağı ihtilaflı alacak olarak kaydetmesini dava etmiş ve netice-i talep olarak mahkememizden alacaklarının ihtilaflı değil kesin alacak olarak sıra cetveline kaydını——— talep etmiştir.
Talebin niteliği ve mahkemelerin görevinin kanunla düzenlenip kamu düzeninden olması sebebi ile görev hususunun usuli kazanılmış hak oluşturmaması nedenleri gözönünde bulundurularak, mahkememizce öncelikle dava şartları arasında yer alan mahkememizin görevinin incelenmesi uygun görülmüştür.
Bir alacaklının kendi sırasına ve niteliğine yaptığı itirazda görevli mahkeme icra hukuk mahkemesi olup , bir başka alacaklının sırasına itirazda bulunulması halinde ise görevli mahkeme icra mahkemesi değil, ticaret mahkemesidir. ( İİK 235 )
Somut olayda olduğu gibi, iflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının sırasına değil de kendi sırasına yahut sırasının niteliğine masaya husumet yöneltilerek yapılan itiraz, şikayet yolu ile icra mahkemesinden talep edilebilecektir. Bir diğer deyişle şikayetçinin şikayeti sadece kendi sırasına yahut niteliğine yönelik olması halinde husumet iflas idaresine yöneltilerek İİK ‘nın 235/ son fıkrası gereğince icra mahkemesinde ileri sürülmelidir.———
Eldeki somut olayda , davacının iddiasının ve netice-i talebinin iflas sıra cetvelinde diğer alacaklıların kabul edilen alacaklarının sırasına yönelik itiraz yahut diğer alacakların sıradan terkin edilmesi talebini içermediğinden , İİK 235/2. fıkrası uyarınca sırasına itiraz edilen alacaklıya yahut masaya husumet yöneltilerek dava yolu ile Asliye Ticaret Mahkemesinde ileri sürülemeyecek olup, şikayet olarak icra mahkemesinden talep edilebilecektir.
4949 sayılı yasa ile İcra ve İflas Kanununda yapılan değişiklikle İcra Tetkik Mercilerinin adı İcra Mahkemesi olarak değiştirilmiş ve İcra Mahkemeleri ile genel mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüşmüştür.
Tekmil dosya kapsamından davacının talebinin alacaklarının ihtilaflı değil kesin alacak olarak sıra cetveline kaydı ( eski kaydın bu şekilde tashih olunmasına ) şeklinde olduğu , davacının alacağının esasına ve miktarına itiraz etmediği, zira dava dilekçesinden ve dosya kapsamından davacının masadan —- kayıt talebinde bulunduğu, masanın ise faizin iflas tarihine kadar işletilebileceği gerekçesi ile doğru olarak — üzerinden kayıt edildiği, ancak İş Mahkemesi kararının kesinleşme şerhi -davacı vekili tarafından da kabul edildiği üzere masaya sunulmadığından alacağının niteliğinin ihtilaflı alacak olarak değerlendirildiği, davacının masanın kabul ettiği miktara bir itirazının olmadığı zira masanın kabul ettiği——– üzerinden talepte bulunulduğu , itirazın yalnızca alacağın ihtilaflı olmadığı yönünde olduğu, davacının kendi sırasına ve niteliğine yaptığı itirazda görevli mahkemenin icra hukuk mahkemesi olduğu (İİK. 235), 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 1. maddesi gereğince, mahkemelerin görevi ancak kanunla düzenlenebileceği, bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu ve davanın her aşamasında ileri sürülebileceği, mahkememiz tarafından da resen dikkate alınacağı, 6100 sayılı yasanın 114/1- c bendi gereğince görev hususunun dava şartları arasında yer aldığı, bu sebeple mahkememizin somut uyuşmazlığa bakmakta görevsiz olduğu , görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle mahkememizce görevsizlik kararı verilmiştir. ——-
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli ——— Nöbetçi İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ———- nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.23/09/2022