Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/720 E. 2023/643 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/720 Esas
KARAR NO: 2023/643
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 20/09/2022
KARAR TARİHİ: 21/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (haksız eylemden kaynaklanan zarar nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı araç sürücüsünün, idaresindeki —–plakalı araç ile—— kavşağında kırmızı ışık yandığı için bekleyen müvekkil şirkete ait araca arkadan çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, tarafların anlaşmalı olarak maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı düzenlediklerini, meydana gelen kazanın sonucunda müvekkil şirkete ait aracın arka kısımlarında ciddi hasarlar meydana geldiğini, tramer sorgu sonucuna göre davalı araç sürücüsünün kazada %100 kusurlu olduğunu, müvekkilin zararını kusuru oranında gidermesi gerektiğini, aracın onarımı yine müvekkil şirket tarafından yapıldığını, müvekkil şirkete—– tarafından ——- tutarında fatura tanzim edildiğini, Davalı sigorta şirketinin, müvekkil şirkete 5.371,00 TL tutarında ödeme de bulunulduğunu, bakiye hasar bedeli olan 1.598,72 TL nin tahsili için davalılar aleyhine için —— icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, icra takibine karşı davalının haksız itirazı ve arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kalması üzerine %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatı talebi ile açılan davanın kabulünü talep ve dava etmiştir.Davalı sigorta vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle, 20.08.2019 tarihinde meydana gelen uyuşmazlık konusu kazaya karışan —- plakalı aracın , müvekkil şirket nezdinde ——— olduğunu , Müvekkil Sigorta şirketinin Sorumluluğunun , sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, müvekkil şirkete yapılan başvuru üzerine; müvekkil şirket tarafından ücret mukabili eksper incelemesi yaptırılarak araç hasarına ilişkin olarak 14/02/2021 tarihinde 4.552,00 TL ve 26/01/2021 tarihinde 819,00.-TL tazminat ödemesi yapıldığını, davacıya yapılan ödeme ile müvekkilin sorumluluğu kalmadığını cevabı ile davanın reddini talep etmiştir. Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve NeticeDava, İİK’ nun 67/1 maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
İtirazın iptali davası, takip borçlusunun ödeme emrine süresi içinde itiraz etmesi halinde, takibin devamını sağlamak amacıyla, takip alacaklısı tarafından 2004 sayılı Yasanın 67 nci maddesine göre, itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde açılan ve genel hükümler çerçevesinde incelenen bir eda davasıdır.Borçlunun itirazı, icra dairesi tarafından alacaklıya tebliğ edilmiş olmadıkça bir yıllık süre işlemeye başlamaz; yüksek mahkeme kararlarına göre alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden önce de itirazın iptali davası açabilir———Alacaklı bir yıllık süresi içinde itirazın iptali davası açmaması halinde takip düşer ise de alacağı zamanaşımına uğramadığı sürece genel hükümlere göre alacağını dava edebilir.
Davanın kabul edilmesi halinde, borçlu tarafından yapılan itiraz iptal edildiğinden, itiraz üzerine duran takibe (haciz) devam edilebilir. İtirazın iptali davası devam ettiği sürece, bir yıllık haciz talebi süresi işlemez.İspat yükünün -kural olarak- davacıda olduğu itirazın iptali davasında, alacaklı (normal bir alacak davasında olduğu gibi) alacağının varlığını usul muhakemesinde caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir. Davanın reddi halinde, itiraz ile duran takip iptal edilmiş sayılır ve ilam kesin hüküm teşkil ettiğinden takip alacaklısı tarafından konusu aynı olan bir dava tekrar ikame edilemez. Ayrıca borçlunun talep etmesi halinde, mahkeme, alacaklının kötüniyetle icra takibinde bulunduğu kanısına varırsa alacaklıyı yüze yirmiden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum eder (67/II). Kötüniyet olgusunu ispat yükü, tazminat talep eden davalı borçludadır. Tazminatın, asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir.
Davanın kabulü halinde, itiraz üzerine duran takibe devam edilir; (varsa) ihtiyati haciz, kesin hacze dönüşür. Ayrıca, alacaklı tarafça talep edilmesi halinde, takip konusu alacağın belirlenebilir (likit) olduğu durumlarda davalı (takip borçlusu) alacak miktarının asgari yüzde yirmisi oranında inkar tazminatına mahkum edilir. Yüksek mahkemenin yerleşik uygulamasına göre hüküm altına alınacak inkâr tazminatının asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir —————– takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalılar aleyhine 1.598,72.-TL asıl alacak, 114,45.-TL işlemiş faiz, 220,43.-TL işlemiş faiz, 57,96.-TL işlemiş faiz, olmak üzere 1.991,56.-TL toplam alacağın asıl alacağa işleyecek yıllık %9,00 yasal faizi ile birlikte tahsili için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı ——- tarihinde, davalı sigorta şirketine şirkete 16/04/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı —— tarafından 29/04/2021 tarihinde, davalı sigorta şirketi tarafından 20/04/2021 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal bir yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.Mahkememizce ön inceleme duruşmasında uyuşmazlık, —– plakalı araçta meydana gelen hasarın onarım bedelinin tespiti ve davalı yanın itirazında haklı olup olmadığı, ödeme yapılmışsa bakiye hasar onarım bedeli bulunup bulunmadığı şeklinde belirlenmiş, aynı celsede tahkikat aşamasına geçilerek, dosya, hasar onarım bedeli ve eksper ücreti ile hasar onarımına dair ödeme gerçekleşmiş ise bu bedelin mahsubu ile bakiye bir tutarın bulunup bulunmadığı hususlarında rapor tanzim edilmek üzere otomotiv alanında uzman makine mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiştir.Temin edilen 10/5/2023 tarihli raporda,”(…) Dava —- plakalı araçta meydana gelen hasarın onarım bedelinin tespiti ve davalı yanın itirazında haklı olup olmadığı, ödeme yapılmışsa bakiye hasar onarım bedeli bulunup bulunmadığının tespiti için ikame edilmiştir. ——-
Taraflar arasında tutulan kaza tutanağı, hasar fotoğrafları ve dosyaya sunulan belgeler beraber değerlendirildiğinde;— plaka sayılı aracıyla seyir halinde bulunan —— kavşak bölgesinde yeterince yavaşlamadığı ve gerçekleşen arkadan çarpma fiili neticesinde 2918 sayılı KTK: Madde 52/ a – c , Madde 56 /c maddelerini ihlal ettiği ve “Trafik kazalarında sürücü kusurlarının tespiti ve asli kusur sayılan haller: Madde 84 – Araç sürücüleri trafik kazalarında;—d) Arkadan çarpma,…. Hallerinde asli kusurlu sayılırlar” hükmü gereği , Kazada Asli olarak %100 kusurlu olduğu,— plaka sayılı aracın sürücüsü —— kazanın oluşumunda kusuru olmadığı (sıfır),Kaza nedeniyle dava konusu —– plaka sayılı araçta yapılan onarımın yansıtma faturası kesen davacının —–talep edebileceği,Davalının hasar onarımı karşılığı davacıya 5.731 TL ödeme yaptığı, kaza tarihindeki Genel şartlar B2.2 maddesine göre indirimli KDV’li 5.385,44 TL hasar onarım bedeli oluştuğu, bakiye olmadığı,
——kararlarına göre gerçek zararın indirimsiz ve KDV dahil olması durumunda hasar onarımının 7.303,30 TL’ye gerçekleşeceği, bakiye 1.572,30 TL hasar onarım bedeli oluşacağı,Taktir Sayın Mahkeme’de olmak üzere:20.08.2019 tarihli kaza sebebiyle, davacının —–plaka sayılı aracında meydana gelen, faturasını ibraz ettiği, gerçek zararı olan hasar onarımından bakiye 1.572,30 TL bedelin %100’ünü, davalı trafik sigortacısından tazmin edebileceği” belirlemelerine yer verilmiştir.Tüm dosya kapsamı, hasar doyası ve denetime ve hüküm tesisine elverişli rapor içeriği birlikte değerlendirildiğinde; davalılardan Mehmet’in tam kusuru ile meydana gelen trafik kazasında davacı şirkete ait —— plakalı aracın hasar gördüğü, hasar onarım bedeli olarak kusurlu davalının kullandığı aracın mali mesuliyet sigortası olan davalı şirketin bir kısım ödeme yaptığı, rapor içeriğine göre yüksek mahkemenin de istikrar kazanmış içtihatlarıyla sabit usule göre yapılan belirlemede —— bakiye onarım bedelinin bulunuğu, davacının takiple talep ettiği tutar ile bilirkişi tarafından tespit edilen tutar arasındaki farkın kadri maruf olduğu, dolayısıyla davanın kısmen kabulü için bir gerekçe olamayacağı, takibin makul ve piyasa şartlarına uygun bir tutar üzerinden başlatıldığı, davacının haklı olduğu; bununla birlikte tutarın tetkiki teknik bilgi ve beceriyi gerektirmesi nedeniyle davacı yararına inkar tazminatı şartlarının bulunmadığı anlaşıldığından davanın kabulü ile takibin kaldığı yerden devamına, alacağın likit olmadığı tespitiyle yasal şartları oluşmadığından inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.-Davanın KABULÜ ile,
a.)Davalıların ——-takibe yaptıkları itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına;
b.)Tutarın belirlenmesi teknik incelemeyi gerektirdiğinden alacağın likit olmadığı kabul edilerek inkar tazminatı talebinin reddine,
2.-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 269,85.-TL’den dava açılırken yatırılan 80,70-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 189,15‬.-TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.-Davacı tarafça dava açılırken toplam yatırılan 80,70.‬-TL peşin harç ve 80,70.-TL başvurma harcı olmak üzere olmak üzere toplam 161,40.‬-TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4.-Davacı tarafından yapılan 1.800,00.-TL bilirkişi ücreti, 182,50.-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.982,50.-.-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5.-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 1.598,72.- TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili davacıya verilmesine,
7.-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu.
21/09/2023