Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/601 E. 2023/75 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/601 Esas
KARAR NO: 2023/75
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 04/08/2022
KARAR TARİHİ: 26/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının—– gereğince — adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili —– yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin—-aracı, —- tarihleri arasında geçerli olmak üzere sigortaladığı, —- tarihinde—-sıralarında sürücü —- sevk ve idaresindeki —- plakalı aracı ile—– seyir halindeyken birden önüne çıkan köpeğe çarptığını beyan ederek dava konusu kaza meydana geldiği, işbu kaza sonucu —– tutarında köpeğin tedavi ücreti olarak ödeme yapıldığı, anılan ödeme ile müvekkili şirket ——-sigortalısının dava ve talep haklarının halefi olduğu, dava öncesi KTK m. 97 uyarınca davalı sigorta şirketine —– tarihinde başvuru yapılmış olup, başvuru sonucunda davalı sigorta şirketi tarafından müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığı, davalı sigorta şirketine dava öncesi yapılan taleplerine olumlu cevap verilmemesinin akabinde; alacaklarına ilişkin olarak başlatılan —–numaralı dosyasına yansıyan takibe, borçlu tarafından herhangi bir borcunun bulunmadığı belirtilerek, elle tutulur bir sebep gösterilmeksizin, borca, faizine ve tüm fer’ilerine itiraz edildiği, açıklanan nedenlerle müvekkilinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; borçlunun ——— sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine karşı yaptığı haksız itirazların iptaline ve takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, tüm yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 2918 sayılı KTK’nun 91. maddesi; “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere malî sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” düzenlemesi ile Trafik Poliçesinin teminat kapsamını belirlendiği, atıf yapılan KTK 85. md. de; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklinde düzenlendiği, Trafik Poliçesi genel şartları A.3 maddesinde poliçenin kapsamı başlığı altında “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. .” şeklindeki düzenleme ile 2918 sayılı yasanın 85. md. düzenlemesine paralel bir düzenleme yapıldığı, aynı şekilde TTK.’nun Tazminat ilkesi 1. Genel olarak başlıklı MADDE 1459- (1) Sigortacı, sigortalının uğradığı zararı tazmin eder. hükmünü içerdiği, herhangi bir sahipli yahut sahipsiz hayvana çarpan bir sürücünün mezkur mevzuat gereğince tüm yükümlülüğünün, mezkur hayvanı tedavisinin yapılabileceği bir tedavi ünitesine götürmekle sınırlı olduğu, bunun ötesinde söz konusu hayvan için yapılmak zorunda kalınacak tedavi giderinden kime karşı sorumlu olacağı hususunun ise, genel hükümler ve yukarıda mezkur sair mevzuata göre belirleneceği anlaşıldığı, bunun sonucu olarak da kazaya sebep olan sürücünün ve dolayısıyla da sahibinin mülkiyetinde bulunması sebebiyle KTK’nun 85. maddesinde tanımlanan ve işletenin sorumluluğunda bulunması sebebiyle de, adı geçenin hukuki sorumluluğunu teminat altına alan trafik sigortacısının da sorumluluğunda bulunan “zarar gören 3. kişi yahut ona ait bir şey” kavramı içerisinde değerlendirilecek sahipli bir hayvana çarpan sigortalı araç sürücüsünün hayvana verdiği zararlar için yapılan tüm tedavi giderleri ——– kapsamında bulunurken, mezkur mevzuat kapsamında sahipsiz hayvan olarak tanımlanıp bakım ve idameleri ilgili bakanlıklar ve yerel yönetimlerce temin edilmek zorunda bulunan hayvanlara verilen zarar sebebiyle adı geçen kurumlarca yapılacak bakım ve tedavi giderleri ise adına geçen hayvanın tedavisini yapan ilgili kurum tarafından, sahipsiz hayvana kusuruyla zarar verenlerden talep ve tazmin edilebileceği, dolayısıyla da tüm bu mevzuat ve oluş doğrultusunda da başvuran tarafça, kendi kusuru ile çarptığı sahipsiz hayvan için yaptığı tedavi giderlerinin kendisine iadesi için davalı sigorta şirketine pasif husumet tevcihi imkanı bulunmadığı belirlendiği, bu doğrultuda incelendiğinden de HMK madde 114/d) gereğince tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde ise temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması bir dava şartı olarak belirlenirken, aynı yasanın dava şartlarının incelenmesi başlıklı 115. maddesi gereğince ilgili dava şartının bulunmadığının ve davanın devamı esnasında da bu eksikliğin giderilemeyeceğinin belirlenmesi halinde de davanın usulden reddi gerektiği hükme bağlandığından mevcut oluşa göre başvuran tarafça davalı sigortacının, başvuranın kendi kusuru ile sebep olduğu ilgili veteriner tedavi masraflarına ilişkin talebine bağlı olarak, “pasif husumet yoksunluğu”ndan kaynaklanan dava şartı yokluğu sebebiyle talebin bu aşamada usulden reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve karşı vekalet ücretinin, karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, ———- sayılı dosyası ile dosyamız arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
——sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine — asıl alacağın tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya —-tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından —- tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; dava dışı —— plakalı araç sürücüsü —- tarihinde seyir halinde iken sahipsiz köpeğe çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiği, akabinde yaralı sokak köpeğini veterinere götürerek tedavi ettirdiği ve faturalandırılarak belgelendirilen veteriner masraflarının da köpeğe çarpan aracın ———olarak davacı tarafından karşılandığı, akabinde davacının da davalı olan ——- karşı rücu talepli eldeki davayı açtığı, davacının —- davalının ise yine aynı aracın —– olduğu , ——- niteliği itibariyle mal sigortası olduğu ve poliçede bulunan klozlar çerçevesinde sigortaladığı araçta meydana gelen zararları, zararın salt üçüncü kişi tarafından verilmiş olması gibi bir şart aramadan karşılayacağı, ———- ise sorumluluk sigortası olmakla sigortalısının kusuruyla zarar verdiği üçüncü kişilerin zararlarını tazmin edeceği, ——- göre sigortanın kapsamının “üçüncü şahısların ….sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde olduğu, sahipsiz sokak köpeğinin üçüncü şahıs sayılamayacağının eşyanın tabiatı gereği olduğu, bu durumda davacı olan kasko sigortacısının yapmış olduğu sahipsiz köpeğin veteriner masraflarını ödemesi fiilinin ——- olarak değerlendirilmesi gerekeceği, bu ödemenin davalı yönünden teminat dışı olduğu, genel şartlar gereği davalı olan —— rücuen talep edilemeyeceği, zira davacının yapmış olduğu ödemenin halefiyet hakkı da vermediği mahkememizce değerlendirilip anlaşılmış ve açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın REDDİNE
2-Alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcından, dava açılışı esnasında peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 99,20 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve hazine tarafından karşılanan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından ilgili arabulucuya ödendiğinden, bu ücretin 6831 Sayılı Kanun’a göre; tarafların arabuluculuk toplantısına katıldığı ancak anlaşma sağlanamadığından ve dava reddedildiğinden arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
5-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlülükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.26/01/2023