Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/594 E. 2022/1038 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/594 Esas
KARAR NO: 2022/1038
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/08/2022
KARAR TARİHİ: 15/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (hizmet sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı aleyhine, kaçak elektrik kullanımın bedelinin tahsili için ———- dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının iş bu icra takibi açısından borca ve tüm ferilerine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, yapılan itirazın hiçbir hukuki dayanağı olmadığını, müvekkili şirketin yapılan tüm işlemlerinin usul ve yasaya uygun olduğunu, davalının kaçak olarak tükettiği elektrik bedelini ödemediği gibi yapılan icra takibine de itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, borçlunun haksız itirazının iptali ile alenen kötü niyetli olan davalının %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa ———tarihinde Tebligat Kanununun 35 inci maddesine göre sicil adresine tebligat yapılmış, yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığından, HMK md 128 uyarınca, dava dilekçesindeki vakıaların inkar edildiği kabul edilmiştir.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası, takip borçlusunun ödeme emrine süresi içinde itiraz etmesi halinde, takibin devamını sağlamak amacıyla, takip alacaklısı tarafından 2004 sayılı Yasanın 67 nci maddesine göre, itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde açılan ve genel hükümler çerçevesinde incelenen bir eda davasıdır.
Borçlunun itirazı, icra dairesi tarafından alacaklıya tebliğ edilmiş olmadıkça bir yıllık süre işlemeye başlamaz; yüksek mahkeme kararlarına göre alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden önce de itirazın iptali davası açabilir ———- Alacaklı bir yıllık süresi içinde itirazın iptali davası açmaması halinde takip düşer ise de alacağı zamanaşımına uğramadığı sürece genel hükümlere göre alacağını dava edebilir.
Davanın kabul edilmesi halinde, borçlu tarafından yapılan itiraz iptal edildiğinden, itiraz üzerine duran takibe (haciz) devam edilebilir. İtirazın iptali davası devam ettiği sürece, bir yıllık haciz talebi süresi işlemez. İspat yükünün -kural olarak- davacıda olduğu itirazın iptali davasında, alacaklı (normal bir alacak davasında olduğu gibi) alacağının varlığını usul muhakemesinde caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir. Davanın reddi halinde, itiraz ile duran takip iptal edilmiş sayılır ve ilam kesin hüküm teşkil ettiğinden takip alacaklısı tarafından konusu aynı olan bir dava tekrar ikame edilemez. Ayrıca borçlunun talep etmesi halinde, mahkeme, alacaklının kötüniyetle icra takibinde bulunduğu kanısına varırsa alacaklıyı yüze yirmiden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum eder (67/II). Kötüniyet olgusunu ispat yükü, tazminat talep eden davalı borçludadır. Tazminatın, asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir.
Davanın kabulü halinde, itiraz üzerine duran takibe devam edilir; (varsa) ihtiyati haciz, kesin hacze dönüşür. Ayrıca, alacaklı tarafça talep edilmesi halinde, takip konusu alacağın belirlenebilir (likit) olduğu durumlarda davalı (takip borçlusu) alacak miktarının asgari yüzde yirmisi oranında inkar tazminatına mahkum edilir.—– göre hüküm altına alınacak inkâr tazminatının asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir ————
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; davacı vekilinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller,——-sayılı dosyası, sözleşme, kaçak kullanıma ilişkin dökümanlar, dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.——-sayılı dosyasının incelenmesinde; mahkememiz davacısı tarafından ——- alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek—- faiziyle birlikte tahsiline yönelik olarak ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya ——tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından —–tarihinde borca itiraz dilekçesi sunulduğu, itirazın soyut mahiyette olduğu, itiraz dilekçesinin davacıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Uyuşmazlık, davalı yanın kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı şirkete müzekkere yazılarak, davalıya ait sözleşme hesabına ilişkin sözleşme, fatura, tüketim bilgileri ve ilgili tüm evrakın gönderilmesi istenilmiş, yazı cevap ve ekleri dosyamız arasına alınmıştır. Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine karşı cevap dilekçesi vermediği, bu suretle dava dilekçesi ile ileri sürülen maddi vakıayı reddettiği anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre, davacı şirket ile davalı arasında elektrik satış sözleşmesi olmadan davalı tarafından, davacı
şirketin işlettiği elektrik dağıtım sistemine bağlı tüketimi kayıt altına alan———– seri numaralı elektrik sayaçı üzerinden iki farklı dönemde bağlantı yapılarak kaçak elektrik tüketildiği; davalı adına düzenlenen———- elektrik tüketimi tespit tutanaklarının sırasıyla ———- tarihlerinde düzenlendiği, bu tarihler arasında kaçak tüketimin bulunduğu, davalı tarafından aksi ispatlanmadığı sürece davacı görevli elektrik dağıtım şirketi tarafından tanzim edilen tutanakların—–göre geçerli olduğu, davalı tarafça bu durumun aksi yönünde savunma ve dahi ispat faaliyetinde bulunulmadığı anlaşıldığından, davanın kabulü ile, davalı şirket tarafından ———- takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın mahiyeti ve likit olması nedeniyle asıl alacağın %20 si olan — inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın kabulü ile, davalı şirket tarafından —— takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın mahiyeti ve likit olması nedeniyle asıl alacağın %20 si olan 1318,25 TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 450,25.-TL’den davacı tarafça dava açılırken yatırılan 112,57.-TL peşin harç ve icra müdürlüğüne yatırılan 32,96.-TL harcın toplamı 145,53.-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 304,72‬.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafından yatırılan 145,33.-TL peşin harç ve 80,70.-TL başvurma harcı toplamı 226,03‬.-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan 79,50.-TL posta giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 6.591,28.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7.Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.560,00 TL’nin 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 15/12/2022