Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/530 E. 2023/779 K. 25.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/530
KARAR NO : 2023/779

DAVA : (Payın Tespiti İle Pay Defterine Kaydı)
DAVA TARİHİ : 06/07/2022

DAVA : Pay Defterinin Tespiti
DAVA TARİHİ : 10/10/2022
KARAR TARİHİ : 25/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

ASIL DAVADA;
DAVA;
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;davalı şirketin bir aile şirketi olduğunu, müvekkili—– daha evvel paylarını inançlı bir işlem gereğince—– devrettiklerini, sonrasında —– 18/03/2022 tarihinde akdettiği iki farklı sözleşme ile sahibi olduğu, bedelleri tamamen ödenmiş bulunan, senede bağlanmamış (çıplak) nama yazılı davalı şirket paylarından 17.600.000 adedinin (%16) kızı —-3.630.000 adedini müvekkili eşi —–geri devrettiğini, devir keyfiyetinin 29/3/2022 tarihli ihtarnameler ile davalı şirkete bildirildiğini, bunun üzerine davalı şirket tarafından gönderilen 18/04/2022 tarihli ihtarname ile şirketin devri onaylamak için 3 aylık süresi bulunduğu, bu sebeple süre dolduğunda isteğin karara bağlanacağını bildirdiğini, şirketin yine verdiği —– numaralı kararları ile devir konusu payların pay defterine işlenmesi talebinin reddine, yönetim kurulu üyeleri —–tarafından satın alınmasının önerilmesine karar verildiği bu sebeple taleplerine ilişkin olarak davalı şirket tarafından yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığının bildirildiğini, hisse devir sözleşmelerinin yazılı olarak düzenlendiği ve geçerli bir şekilde devredildiği, davalı şirketin devrin şeklen geçerli olup olmadığını incelemek dışında başkaca bir hususu araştırma ve içerik yönünden bir denetim yapma yetkisi olmadığı, kanunen TTK 491.maddesi uyarınca kanunda ve esas sözleşmede aksi öngörülmedikçe nama yazılı payların herhangi bir sınırlamaya gerek olmadan devredilebileceğini, şirketin ana sözleşmesinde bir bağlam hükmü olmadığını, devir bedelinin ödendiğinin anlaşılmadığını ileri sürerek şirketin bu kararının yerinde olmadığını bildirerek müvekkillerinin devraldıkları paylar ile ilgili olarak pay sahipliği sıfatlarının tespiti ile pay defterine tescilini talep etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin 1991 senesinde limited şirket olarak kurulduğunu, 2001 senesinde nev’i değiştirerek anonim şirkete dönüştüğünü, 2010 senesinde de unvanını şimdiki hali ile değiştirdiğini, davacıların kuruluştan sonra şirkete ortak olduklarını, şirketin 10.000.000.- TL’ lık sermayesinde davacı—–1.600.000 TL ve—–330.000.- TL’lık payı varken, bu sermaye paylarını dava dışı ——devir ettiklerini, bu devir işlemlerinin 13-07-2018 tarihli yönetim kurulu kararı ile uygun görüldüğünü, devirden sonra dava dışı—— sermaye payının 3.560.000 TL sına, hisse oranının da %35,60’a yükseldiğini, davalı şirketin geri kalan % 32,20 oranındaki 3.220.000.- T.L. lık sermayesinin —– yine %32,20 oranındaki 3.220.000T.L. lık sermayesinin de ——ait olduğunu, 2018 yılındaki devir işleminin üzerinden yaklaşık 4 yıl geçtikten sonra davacılar davalı şirkete 29-03-2022 tarihinde ihbarnameler göndererek, —— devir ettikleri payları 18-03-2022 tarihli “Nama Yazılı Hisse Devir Sözleşmesi” ile devir aldıklarını bildirdiklerini ve pay defterine kayıt edilmesini talep ettiklerini, sözleşmeden işlemin satış olduğunun anlaşıldığını, müvekkili şirketin 18-04-2022 tarihli cevabi ihtarnamesinde durumun değerlendirilerek alınacak yönetim kurulu kararının gönderileceğinin ihtar edildiğini, davacıların da 27-04-2022 tarihli ihtarname ile pay sahibi sıfatını kazandıklarını bildirdiklerini, bunun üzerine davacılara gönderilen 01-06-2022 tarihli ihtarnamede dava dışı —–, davacı ——tarafından ödenen 17.600.000.- T.L. lık ve ——tarafından ödenen 3.630.000.- T.L. lık devir bedellerine ilişkin herhangi bir belge sunulmadığının ve bu ödemelerin banka kanalı ile yapılmasının zorunlu olduğunun belirtilerek TTK 493’üncü maddesine göre talebin reddedilmesine karar verildiğinin bildirildiğini, ayrıca 09-05-2022 tarihli yönetim kurulunda dava konusu hisselerin bahsedilen devir bedelleri karşılığında şirket yönetim kurulu üyeleri ——alınacağının ve ihtarnamenin tebliğinden itibaren 30 gün içinde satış ve devir işlemlerinin yapılabileceğinin ihtar edildiğini, bu gelişmelerden sonra dava dışı——22-06-2022 tarihinde müvekkili şirkete ihtarname göndererek uhdesinde emaneten tutulan bedeli tamamen ödenmiş söz konusu payların asıl sahiplerine geri devrettiğini ve devrin pay defterine işlenmesini bildirdiğini, halbuki davacıların 29-03-2022 tarihli ihtarnamesinde işlemin satış olduğundan bahsedildiğini, dava dışı —— ise ihtarnamesinde inançlı işlem şeklinde farklı bir konuyu gündeme getirdiğini, ancak müvekkili şirkete gönderilmiş herhangi bir inanç sözleşmesinin bulunmadığını, satış işleminin bertaraf edilmesi için bu konunun sonradan ileri sürüldüğünü, dava dışı —– diğer hissedarların da Babası olduğunu, sağlığında mirastan mal kaçırmaya çalıştığını ve hakkını kötüye kullandığını, TTK madde 491’e göre bedeli tamamen ödenmemiş nama yazılı payların ancak şirketin onayı ile devrolunabileceğini, yine TIK madde 493/1 uyarınca şirketin payların üçüncü kişiler hesabına alınmasını önerebileceğini, bu husus önerildiğinde davacıların kabul veya red edildiğine dair bir cevap vermediklerini, bu suskunluktan müvekkil tarafından yapılan önerinin hüküm doğurduğu ve kesinleştiği sonucunun ortaya çıktığını, davacı —– ve şirketi—— Şirketi hakkında açılmış davalar bulunduğunu, ayrıca boşandığı eşi ile ilgili de davaların söz konusu olduğunu, boşanmanın muvazaalı olduğuna dair iddialar ortaya atıldığını ve mal kaçırmaya yönelik olduğunun söylendiğini, sonrasında bu davaların müvekkili şirket hisselerine de sirayet edebileceğini savunarak; dava dışı —–davanın ihbarına ve davaya dahil edilmesine, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

BİRLEŞEN —–. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN ——ESAS SAYILI DAVASINDA;
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– ile —— arasında imzalanan 18/03/2022 tarihli nama yazılı hisse devir sözleşmelerinin muvazaalı olduğunun tespitine,—– arasında imzalanan 18/03/2022 Tarihli Nama Yazılı Hisse Devir Sözleşmelerinin muvazaa nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN —–ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN —–ESAS SAYILI DAVASINDA;
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin devraldığı şirket payları ile ilgili olarak pay sahipliği sıfatının tespiti ile pay defterine pay sahibi olarak hükmen kaydedilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılara emaneten aldığı payları devreden müvekkilinin hukukunu doğrudan etkileyecek nitelikte olduğundan bahisle kendilerine husumet yöneltildiğini müvekkili ile davacılar arasında inançlı işlem ile pay devirlerinin gerçekleştiğini, müvekkilinin emaneten aldığı bu payları davacılara geri devrettiği hususlarının müvekkilinin de kabulünde olup, çekişmeli olmaktan çıktığını ve ispatı gerekmediğini, açılan davanın kabulü ile müvekkilinin aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermediğinden avukatlık ücreti, yargılama gideri ve harçların diğer davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE;
Asıl ve birleşen —-Asliye Ticaret Mahkemesinin —–esas sayılı davasında dava; pay sahipliği sıfatının tespiti ile pay defterine hükmen tescili,
Birleşen —– Asliye Ticaret Mahkemesinin —–esas sayılı davasında dava; hisse devir sözleşmelerinin muvazaa nedeniyle iptali istemlerine ilişkindir
Asıl davanın ve birleşen—- Asiye Ticaret Mahkemesinin —–esas sayılı dosyasında, davacı—–vekilleri sundukları dilekçe ile, asıl ve birleşen davadan feragat ettiklerini ve masraf taleplerinin olmadığını belirtmiş, davacılar vekillerinin vekaletnamelerinin incelemesinde feragate yetkilerinin olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili de beyan dilekçesi sunarak vekalet ücreti ve masraf taleplerinin olmadığını belirtmiştir.
Birleşen—-. Asiye Ticaret Mahkemesinin —- esas sayılı dosya davacısı —— vekili verdiği dilekçe ile ; davadan feragat ettiğini belirttiği, iş bu davanın davalıları vekilinin sunduğu dilekçe ile vekalet ücreti ve masraf talep etmediği anlaşılmıştır.
Feragat kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl ettiğinden feragat nedeniyle davanın reddine, karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere :
1-Asıl ve Birleşen—-Asliye Ticaret Mahkemesinin — ve birleşen — Asliye Ticaret Mahkemesinin —- Sayılı dosyaların feragat nedeniyle REDDİNE,
ASIL DAVADA;
Alınması gereken 269,85 TL maktu karar harcının 80,70 TL’si dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan geriye kalan 189,15 TL’nin davacı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Davalı vekili masraf ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
BİRLEŞEN —-. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN —-ESAS SAYILI DAVASI YÖNÜNDEN;
Alınması gereken 269,85 TL maktu karar harcının 80,70 TL’si dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan geriye kalan 189,15 TL’nin davacı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Davalı vekili masraf ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
BİRLEŞEN —- ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN —- ESAS SAYILI DAVASI YÖNÜNDEN;
Alınması gereken 269,85 TL maktu karar harcının 80,70 TL’si dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan geriye kalan 189,15 TL’nin davacı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Davalı vekili masraf ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, hazır olan davacılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—–Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.