Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/5 E. 2022/934 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/5 Esas
KARAR NO: 2022/934
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/01/2022
KARAR TARİHİ: 10/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —- yargılama yapmaya görevli ve yetkili —– yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında dış değerlendirme hizmet alımına ilişkin— yazışmalar gerçekleştiği, ilk olarak müvekkili şirket tarafından borçluya hizmet teklifi gönderildiği, sunulan teklifte hizmetin görülme şekli, zamanı, yeri ve bedeli yer aldığı, gönderilen teklife borçlu yetkilisi tarafından onay verildiği, buna göre, taraflar arasında TBK uyarınca sözleşme kurulduğu, zira yetkinlik değerlendirmesine konu hizmet sözleşmesinin tüm esaslı unsurlarının tam olarak gönderildiği teklif, gönderen müvekkili şirketin önerisi olup; borçlunun işbu teklife karşı cevabı, kabul beyanı olarak nitelendirildiği, hizmet sözleşmesi için —— olmadığı, sözleşmenin kurulması için tarafların karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamaları yeterli olduğu, ayrıca —–olmasına karşın, —-şekillerinden biri olarak da kabul edildiği, çünkü——açıklanmasına yönelik gelişmiş bir yöntem olduğu, taraflar arasında kurulan sözleşme çerçevesinde müvekkili şirket, taahhüt ettiği hizmeti gerçekleştirmiş olup hizmetinin gereği olarak borçluya geri bildirim raporu’nu teslim ettiği, görülen hizmetin bedeli olarak davalı/borçlunun kabul ettiği teklifte yer alan beyanına uygun olarak —— tarihli fatura düzenlendiği, faturadaki bedelin bir kısmı borçlu tarafından ödenmiş olup bakiye borç, borçlu tarafından ödenmediği, taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan sözleşme bedeli hakkında belirli vade kararlaştırılmış olup işlemiş faize bu tarihten itibaren hak kazanıldığı, Borçlunun sözleşme ilişkisini kabul ettiği —— kesilecek faturalara istinaden fatura tarihini —hükmü yer aldığı, ilgili hükme sözleşme bedelinin bakiye bedeli —- tesliminden itibaren kesilecek faturalara istinaden fatura tarihini takiben —- içinde ödeneceği kararlaştırıldığı, icra takibi konusu olan faturanın tarihi ise — olup borçlunun sözleşme bedelini ödeme tarihi —– tarihi olduğu, diğer bir deyişle belirli vade kararlaştırıldığı, ancak borçlunun kararlaştırılan belirli vadeye uymayarak temerrüde düştüğü, borçlunun temerrüde düşürülmediğinin kabulü anlamına gelmemekle beraber; müvekkili borçluya bakiye borcu hakkında ihtarname gönderdiği, ihtarnamenin tebliğ edilmesine karşılık borçlu, söz konusu ihtarnameye karşılık herhangi bir beyanda bulunmadığı, bu nedenle ——-içeriği ikrar edildiği, işbu karine uyarınca taraflar arasındaki borç tutarı kesin olduğu, bakiye borç meblağı ödenmediğinden,— sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığı ve davalıya ödeme emri gönderildiği, davalı taraf yalnızca ödeme sürecini uzatmak amacıyla ve kötü niyetle; takibe, tüm borç aslı ve fer’ilerine, işletilen faiz oran ve miktarına itiraz ederek, temerrüde düşürülmeden faiz talep edilmesinin hukuka aykırı olduğu beyan edildiği ve icra takibinin haksız yere durduğundan bahisle borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacak bakımından % 20’den az olmamak üzere tazminat ödetilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava dilekçesinde ve ödeme emrinde belirtildiği şekilde borcu bulunmadığı, takibe konu fatura içeriğinden/dayanağından dolayı müvekkilinin takip talebinde alacaklı olarak gözüken davacı şirkete hiçbir borcu mevcut olmadığı, işleyecek ve işlemiş faize ve faiz oranına da itirazda bulunulduğu, davacı tarafın talep ettiği faizin fahiş olduğu, faiz başlangıç tarihinin neye göre saptandığı, hangi tarihler arası faiz işletildiği açıklanmadığı, bu itibarla, hangi dönemi kapsadığı belli olmayan işlemiş ve işleyecek faize itiraz edildiği, davacı tarafın iddiasının aksine %20’ı oranında icra inkar tazminatı şartları oluşmadığı, zira alacağın likit ve belirlenebilir olmadığı, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için alacağın gerçek miktarının bedeli ve sabit olması veya borçlu tarafından alacağın tüm unsurlarıyla tespitinin mümkün olması, alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerektiği, böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması/borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. bu koşullar yoksa, likit bir alacaktan söz edilemeyeceği, ispat yükünin davacı tarafta olup takip dayanağından dolayı alacaklı olduğunu ispat etmesi gerektiği, öte yandan müvekkili şirketin takibe konu edilen faturalardan/cari ilişkiden dolayı herhangi bir borcu da olmadığından bahisle şartları oluşmayan, haksız ve hukuka aykırı davanın ve tüm taleplerinin reddine, davacı taraf aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, —– sayılı dosyası ve mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—- sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —- tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya — tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından—- tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların sunduğu deliller ve tarafların ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılmak üzere bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
—- tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı vekili tarafından incelemeye sunulan—– ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden; süresinde açılış tasdiklerinin yapıldığı, kural ve standartlara uygun tutulduğu, ticari defterlerin birbirlerini teyit ettiği, süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı, görüldüğünden, davacının —- yıllarına ait yılı ticari defterlerinin davacı lehine delil vasfının bulunduğu, davacının ticari defterlerinde özetle; Taraflar arası ticari ilişkinin — tarihinde başladığı, davacı yan tarafından davalı yana — tutarında fatura düzenlendiği, davalı yan tarafından davacı yana çeşitli tarihlerde— tutarında ödeme yapıldığı, taraflar arasında — tarihinden sonra ticari ilişki olmadığı, takip tarihi olan — tarihi itibarıyla davacı yanın davalı yandan—- alacaklı olduğu tespit edildiği, davalı vekili tarafından incelemeye sunulan—-yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden; süresinde açılış tasdiklerinin yapıldığı, kural ve standartlara uygun tutulduğu, ticari defterlerin birbirlerini teyit ettiği, süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı, görüldüğünden, davalının —- yıllarına ait yılı ticari defterlerinin davalı lehine delil vasfının bulunduğu, davalının ticari defterlerinde özetle; taraflar arası ticari ilişkinin — tarihinde başladığı, davacı yan tarafından davalı yana —- tutarında fatura düzenlendiği, davalı yan tarafından davacı yana çeşitli tarihlerde—– tutarında ödeme yapıldığı, taraflar arasında — tarihinden sonra ticari ilişki olmadığı, takip tarihi olan — tarihi itibarıyla davalı yanın davacı yana —- borçlu olduğu tespit edildiği, tarafların ticari defterlerinin bire bir örtüştüğü, tam mutabakat halinde olduğu, davacı tarafından düzenlenen tüm faturaların davalı yanda kayıtlı olduğu, davalı yan tarafından davacı yana yapılan tüm ödemelerin davacı yanda kayıtlı olduğu, her iki tarafın ticari defterinde de davacı yanın davalı yandan takip tarihi olan ——— faturadan kalan —- bakiye alacağın huzurdaki davaya konu edildiği, dosya da tarafların— olduğu, defterlerin örtüşmesine rağmen — tarihli faturanın davalı yan tarafından — kaydedilmesinden, bu faturaya ilişkin davalı tarafından — yapmamasından kaynaklandığı tespit edildiği, yine takip dosyasında, dosyaya sunulu ihtarnamede ve dava dosyasında davacı yanın—- asıl alacak talep ettiği, fakat iki tarafın ticari defterinin örtüşmesine rağmen davacı yanın davalı yandan alacağının — olduğu tespit edildiği, öncelikle bu huzurdaki davaya konu fatura tarihinde — iki tarafın ticari defterinde de davacı yanın alacağının davacı yanın talebi gibi—- tutarında fatura düzenlendiği, aynı gün davalı yan tarafından davacı yana— ödeme yapıldığı, diğer bir ifade ile davalı yan tarafından davacı yana takibe konu fatura içinde —– ödeme yapıldığı, (Benzer davalarda defter alacağı ile takip alacağı arası farklılıkların muhtemel sebebinin; davacı-alacaklı vekiline gönderilen ekstreden sonra takibin açılmasının belirli süre ertelenmesi bu aşamada borçlu firma ile ticari ilişkinin ——– devam etmesinden vekilin haberinin olmaması, akabinde kalan bakiye alacağın tahsili amacıyla alacaklı şirket yetkilisinin vekilden takip açılmasını istemesi üzerine, vekilin daha önce gelen ekstre ile takip başlatmasından kaynaklanmaktadır.) taraflar arasındaki hukuki ihtilafın davacı yanın,—– alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıktığı, takibin dayanağının —–faturadan kalan bakiye alacak olduğu, ———düzenlenmesi adına fatura düzenlenen kişiyi borçlu kılmayacağı, adına fatura düzenlenen kişinin fatura düzenleyene borçlu sayılabilmesi için ya düzenlenen faturayı tebliğ aldığı tarihten itibaren —– içinde fatura ve münderecatına itiraz etmemiş olması ya da faturanın ihtiva ettiği mal veya hizmetin tarafına tesliminin yapılmadığını ispatlaması gerektiğini, bu durumda takibe konu fatura ve dayanak belgelerini incelemek gerektiğini, dosyaya sunulu takibe konu fatura ve dayanak belgeleri üzerinde yapılan incelemede: davacı şirket tarafından davalı şirket unvanına düzenlenmiş olduğu, faturanın açık yani bedeli ödenmemiş fatura olduğu, fatura muhteviyatının —- bedeli olduğu, faturanın davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaya davalı yanın —– içinde itiraz ettiğine dair dosyada mevcut belge ya da bilgi olmadığı, faturanın usulüne uygun düzenlendiği, faturanın davalı yana tebliğ edilmesine rağmen, davalı yan tarafından yasal süresinde itirazda bulunulmamasının; Fatura muhteviyatlarında ki ürün ve hizmetin, davacı yan tarafından davalı yana teslim edildiğine ilişkin karine oluşturduğu, bu durumda dosya kapsamında ispat yükünün karşı tarafa geçtiği, davalı yanın fatura muhteviyatındaki ürün-hizmetin teslim edilmediğini ve faturanın haklı yere düzenlenmediğini, somut delillerle ispat etmesi gerektiği, dosyada böyle somut bilgi-belge bulunmadığından davacı yan tarafından fatura muhteviyatındaki ürün ve hizmetin davalı yana teslim edildiği-verildiği, davalının borcunun olmadığını iddia etmesi halinde davacıya yapmış olduğu ödeme belgelerini sunması gerektiği, sonuç ve kanaatine varıldığı, tüm incelemeler neticesinde davacı yanın davalı yandan icra takip tarihi olan —-olduğu, davacı yanın ——– tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiz talep edebileceği, tarafların, inkâr tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemenin takdiri içinde kaldığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tekmil dosya kapsamında açılan davanın faturadan kaynaklı başlatılan takibe itiraz üzerine, duran takibin devamı için itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talepli olduğu, mahkememizce tarafların defter ve dayanaklarının incelenmesi için inceleme günü verildiği, davacı ile davalının incelemeye katıldıkları ve bilirkişi tarafından yapılacak incelemeye esas olmak üzere defterlerini sundukları, sunulan her iki tarafa ait ilgili yıllara sari ticari defterlerin usulüne uygun tutulmuş olup sahipleri lehine delil vasfına haiz olduğu, incelenen her iki tarafın ticari defterlerinde de her iki tarafın ticari defterlerinin örtüştüğü, birbirini teyit ettiği, bu doğrultuda her iki tarafın ticari defterlerinde de takip tarihi itibari ile davacının —- alacaklı göründüğü, davaya ve takibe konu faturanın davalının defterlerinde de bulunduğu, bu doğrultuda faturaya konu mal ve hizmetin davacı tarafından davalıya verildiğine dair şüphenin de bulunmadığı mahkememizce anlaşılmış ve dosya kapsamında alınan ——tarihli bilirkişi raporu gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun olmakla hükme esas alınmış ve yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere sabit olan-ispat edilen fatura bedelinden kalan bakiye —–asıl alacak üzerinden dava kısmen kabul edilmiş, alacak likit olmakla icra inkar tazminatına da hükmedilmiş, fazlaya ilişkin talep ise reddedilmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
—-sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin —– asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
Alacak likit olmakla asıl alacağın %20’si oranında hesap edilen 4.073,01-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- KARAR HARCI;
Davanın kabul edilen 20.365,07-TL’lik bölümü üzerinden belirlenen 1.391,14-TL nisbi karar harcının 216,00-TL’lik bölümü dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan, geriye kalan 1.175,14-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 2.079,50-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 216,00-TL peşin harç, 80,70-TL başvurma harcı toplamı 296,70-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 1.800,00-TL bilirkişi ücreti ve 85,50-TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.885,50-TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.710,81-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 174,69-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
c-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından ilgili arabulucuya ödendiğinden, bu ücretin 6831 Sayılı Kanun’a göre; arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve red oranına göre 122,30-TL’sinin davacı taraftan, 1.197,70-TL’sinin davalı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
d-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde——nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.10/11/2022